24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

SİYASET 84 dı mı? Bunlar görüldüğü ıçindir ki, yeni yapılan bugünkü anayasaya bu türlü gırme ve çıkmalan engelleyıci maddeler konmadı mı? Anayasaya olsun, öteki yasalara olsun bu türlü milletvekili pazarları kurulmasını engelleyen ne maddeler koyarsanız koyun, demokrasiye bır parlamento sahiplik etmesını bilmezse hepsı boştur. Bütün sorun, milletvekillerinin parlamentoya, demokrasiye sahip çıkmalarındadır. CEMAL NADIR'DEN Gizli kalmaz Milletvekilleri yeni, deneysiz, parlamento yöntemlerine göre acemi olabilırler. Ellerindeki biricik ölçek, demokrasiden ne türlü ödün veriliyor, ona bakmaktır. Eğer siyasal iktidar nimet dağıtarak milletvekillerinı tavlama yoluna gırmişse, bilın ki parlamento demokratik çizgiden cayıyor demektir. Bir milletvekilinın partı ya da kışısel çıkar kaygısıyla demokratik yoldan ayrılır gibi olması parlamentoya çok gölge düşürür. Bunun kimse farkında değildir, gizliden yapıyorum gibi düşünenler bilmeliler ki, bir süre sonra bu gizliyi başkaları açıklar. Parlamentolarda, parlamentonun ıtibarını yitırıcı hareketler hıçbır zaman gızlı kalmamıştır. Bır sure sonra bütün gizliler ortaya dökülmüştür. Siyaset birkaç kişinin kol gezdiği bir arena değildir, bilesiniz ki birçok kişinin gözü, o gizlinin üzerindedir. Çıkarlar kavgası başladığında, sıyasette gızlı sanılan bırçok olay hemen gözönune serılır. Bır şeyı karşısındakıne siyasal bır ödün olarak vermiş olan, amacına eriştığinde ödün verdiğinin bütün kirli çamaşırlarını da ortaya dökmeyi bır politık başarı sayar. Yeni dönemin sorumluluğu salt yürütmenin ekonomik ve politik davranışlarında değil, parlamentonun da partı ayrımı gözetmeden omuzlarındadır. Her iki organ da, yasama ve yürütme, demokrasiye ne kadar göz kulak olurlarsa ömürlerini o kadar uzatmış olurlar. Parlamentonun sorumluluğu M enı dönemde, Turgut Özal'ın salt paraya dayanan ekonomı politikası üzerinde eleştiriler sürmektedir. Bunu ister 24 Ocak olarak, ister onun uzantısı olarak alın, parasal ekonomı politika değışmeyecektır. Ozal'ın parayı ındırmebındırme polıtıkasının yazgısı ıstenen süre sonunda bellı olacaktır. Yeni dönemde, Özal'ın ekonomi polıtıkasından çok parlamentoya ış düşmektedir. Kotarılması istenen demokrasi parlamentonun davranışı ile sağlanacaktır. Bilındiği gibi, bizde parlamentolar sürekli olarak yürütmenin buyruğuna girmişlerdir. İster parti iktidarı olsun, ister koalisyonlar hükümeti olsun, parlamentolar yürütmenin buyruğuna girdikleri için demokrasi sürekli yara almıştır. Demokrasi zaman zaman askıya alınmıştır. Yeni dönemde siyasal ıktidardan çok gözler parlamentonun demokrasiye ne kadar sahiplık edeceğıne çevrılmelıdır. Bütün nımetler siyasal yürütmenin (icranın) elinde olduğu ıçın milletvekilleri icranın tutsağı olurlar, bu nimetlerden yararlanmaya bakarlar. Siyasal iktidarlar nimet dağıtmada usta ıseler, milletvekilleri ıle oynarlar. Yurütme kendıne göre güçlenir, parlamento gücünü yitırır. Bız bu tabloyu ılk kez Turgut Özal'ın yeni demokratik döneminde yaşamıyoruz. 1950 yılında demokratlar da seçimi kazanıp iktidarı aldıklarında pırıl pırıldılar ve demokrasiye ınançlı ıdiler. Ancak BayarMenderes ıktıdarının birkaç yıl sonra güdümüne girdıklerinde yürütmenin tutsağı oldular. Hele 1952'den sonra liderler ne istiyorsa parlamento onu yapıyor, parlamento demokratik ıtibarını yitıriyordu ve seçmenler bunuq ayrımında değildiler 1954 seçimleri demokrat liderlerin işine yaradı. Hem seçimi büyük bir çoğunlukla kazandılar hem de meclisi daha çok buyruğa yatkın elemanlarla doldurmasını becerdıler. Meclıs liderlerin buyruğunda bır "lastik damgaya" dönmüştü. Bu durum ancak 1957 seçımlerinde anlaşılabildi. 195060 dönemının siyasal iktidar (icra) ve parlamento ılişkileri yeterli bir deney midir? Bu döneme iyice eğilmesini bilen siyasetçiler çok şeylerı göreceklerdır. 197080 dönemı koalisyon hükümetleri (ıcra) de parlamentonun demokratik olarak işlemesini engellemişlerdir. Sadece kendi partisinden olan milletvekıllerine değil, koalisyon ortaklarına da iktidar nimetleri dağıtılmış, parlamenterler tutsak edilebilmiştir. Dahası var, açık milletvekili pazarları kurulduğuna hepimız tanıklık etmedik mı? Milletvekilleri bir partiden bir partiye satılığa çıkarılarak aktarılma Y Biz de size tehrike geliyorduk... Bayram geçeli hanidir bayım!.. Bayram için değil komşıtcuğum, bir ton kömür alıp evinize getirebilmiisiniz de. ARŞIV KONUŞUYOR / A / c ; l) T Y " l l t t t f i n V / / I f l hîtnİÎ " ""ya Savaşı'mn bitiıninden sonra Amerika birçok ulkeye ekonomik yardımda *• * • « » " « * ' * îlUıl lllllill bttıuluıu, Trııman yardtmı, Marshallyardımı adı altında sunulan bu ekonomik olanaklardan Turkiye de yararlanmaya başladı. l'akal TurkAmerikan dostluğunu perçinleyen olguların başında, bu yardımlardan çok, bir hindinin armağan otarak ülkemize gönderilnıesi ilgi çekmiştir. Bilındiği gibi hindi, tngilizce 'turkey'dir. Bu sözcük aynı zamanda Türkiye anlamına gelir. Trııman, u donemin Cumhurbaşkanı hmet Inönü 'ye bir hindi armağan etmiş, devrin Dışiileri Bakanı Necmettin Sadak gonderilen armağan hindiyi tsmet Pasa 'ya sunmutfur. Uzun sure !)u değerli hindinin bakımı devlel kaiında sorun olmus, sonunda Cazi Orman Çi/tliğindeki hayvanal bahçesine konmus ve ilgililer rahatlamışlardır. !);ş:$leri Bakanı Necmettin Sadak, Inönu 'ye hindiyi takiilm ediyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear