17 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

C SPOR FUTBOL 21 NISAN 2009 SALI TÜRK FUTBOLUNDA DENİZ ÜLKÜTEKİN Son İstanbul Profesyonel Ligi olan 195859 sezonunda F.Bahçe, güçlü rakibi Adaletspor’u 31 yenmişti. skilerin ‘hey gidi...’ diye başlayan anılarında kalan takımlar Vefa, Emniyet, Adalet, Süleymaniye ve daha fazlası... Henüz futbol profesyonelleşmemişken İstanbul Ligi’nde fırtınalar koparan, şimdinin 3 büyüklerine kök söktüren takımlar çoğu futbolsever için artık sadece anılarda kaldı. Oysa Metin Oktay’ın 1961’de çekilen ‘Taçsız Kral’ filmindeki bir sahne bile o zamanlar İstanbul futbolunda şimdi esamesi okunmayan takımların ne kadar itibar gördüğünü anlatıyor. Metin Oktay henüz çocukluğunda şut antrenmanları yapmaktadır, bir duvara çizilmiş kalelere devamlı şut atar. Kalelerin içinde ise bazı takımların ismi yazılıdır. Takımlardan 3’ü tanıdık, ya diğerleri?.. Vefa, Beykoz ve Adalet... ‘Profesyonellik’ yavaş yavaş tüm ülkeye yayılır. Masraflar da gitgide artar. Semt takımları masrafları esnafın desteğiyle karşılayamaz hale gelir, dahası Anadolu futbolu hızla güçlenmektedir. İstanbul’un semt takımları birer birer alt kümelere doğru inişe geçer. Önce Yeşildirek, Anadolu Üsküdar, Feriköy; ardından Beykoz, Adalet ve Vefa... Adalet demişken bir not düşmek lazım. Adalet Gençlik kulübü, 1971’de Alibeyköy’e taşınır. Şimdi TFF 2. Lig’de mücadele eden Turuncu Mavililer aslında Adalet’in devamıdır. Tıpkı 1911’de kurulan ve yıllarca İstanbul Ligi’nin demirbaşlarından olan Süleymaniye Sirkeci gibi... Şimdi İstanbul Süper Amatör Ligi’nde profesyonel lige terfi maçlarına katılmaya çalışan K.Çekmece Spor Kulübü’nün kökeni de Süleymaniye Sirkeci’dir. Anlayacağınız İstanbul’un çeperlerine kaçan camialar en azından alt liglerde ve amatör ligde yaşamlarını sürdürmeyi başarabilmiş. Oysa kentin içinde yer alan Taksimspor, Beyoğlu Spor Kulübü ve Tophane Tayfun gibi renkli camialara sahip takımlar ya can çekişiyo ya da kapandı. EMNİYET, ADALET, VEFA YOK E SİYAHBEYAZ YILLAR imdi 40 yıl öncesine dönelim... Eskilerden dinlenen, denildiğine göre hiç küfür edilmeyen, stat kalabalığının sizli bizli olduğu yıllara... O dönemlerde yatırım gibi dertler yok. Çünkü masraflar az. İşte bu yıllarda şimdi esamesi okunmayan takımlar o zamanlar Dolmabahçe Stadı’nın toprak zeminini 3 büyüklere dar ediyordu. Bu mücadelenin içinden belki bir şampiyon çıkmadı ama kimi zaman Vefa kimi zaman Süleymaniye ve Beykoz zirveyi zorlayan ekipler oldu. Şimdi hayal gibi görünen sonuçlar, ulusal takıma yollanan sayısız yıldız; hepsi gerçekti. Bundan sonra İstanbul takımları yeniden zirveyi zorlayabilecek mi? Yoksa mücadelelerini ebediyen alt liglerde sürdürmeye mahkum mu olacak? Tünelin ucunu görmek için bir umut ışığı var. Önümüzdeki sezon ya da bir sonraki sezon uygulamaya konması düşünülen yarı profeyonel bölgesel lig 3 Lig’in yerine uygulanacak. Lig sonunda dereceye girecek takımların TFF 2. Lig’e yükselme şansı yakalayacağı sistem hayata geçerse bu İstanbul takımları için de önemli bir şans olacak. Profesyonelliğin getirdiği masraflardan uzak kalarak Deplasmanlı Marmara Ligi’nde mücadele edecek takımlar hem yakın komşularıyla hem de kendi aralarında müthiş bir rekabete girecek. Böylece ilginin yaratacağı gelir artışı ilerleyen yıllarda yeniden semt takımlarını üst ligleri zorlarken görmemizi sağlayabilir. Ş GÖÇLE GELEN DÜŞÜŞ Bu köklü kulüplerin başarıları ve futbolun gelişimine katkıları elbette ki fazlasıyla önemliydi. Ancak 70’lerle birlikte kente göçün artması, göç edenlerin üst sıraları zorlayan takımları tercih etmesi bu ekipler için çöküşün başlangıcıydı. Az çok ayakta kalabilen takımlarsa Karagümrük ve Kasımpaşa gibi göç dalgası öncesi kentten sosyal anlamda dışlanmış banliyölerin takımlarıydı. Dışlanmanın getirdiği bağlılık bu camiaların ayakta kalmasına, en azından profesyonel liglerde tutunmasına yetmişti. Bugün İstanbul’un semt takımları içinde en yukarıda olanı Kasımpaşa. Geçen yıl Süper Lig’de mücadele eden ama pek başarılı olamayan Mavi Beyazlılar bu sezon 1. Lig’de gösterdiği başarıyla yeniden Türk futbolunun en üst seviyesini zorluyor. Ancak kulübün Beyoğlu Belediyesi’nden aldığı destek ve yönetimin hatalı uygulamalarının semtle takım arasındaki bağın gitgide kopmasına neden olduğu pekçok yerde dile getirilen bir iddia. Aslında başarılı olmak ve kimliğini korumak, tüm Avrupa’daki semt takımları için bir araya gelmesi bir hayli zor bir kriter halini aldı. Çünkü başarıya giden yol artık saha içine yatırım yapmaktan geçmiyor. Öncelikle pazarlanabilir bir marka ve pazarlanabilecek bir alan yaratmak gerekir. Bunun da en iyi yolu yeni stat yapmaktan geçiyor. Ancak İstanbul’un içinde değil stat yapmak, bir çivi bile çakılacak yer kalmadığını düşünürsek böyle bir yatırımı yapmanın semt takımları için ne kadar zor olduğunu söylemek bile gereksiz. Dönemin güçlü takımlarından Adaletspor’la Kasımpaşa’nın yaptığı maç büyük çekişmeye sahne olmuştu. Son derbide yaşanan olaylar Türk futbolunun adeta yüzünü kızarttı. Vefa dönemin büyük takımlarına adeta kök söktürmüştü. (Fotoğraflar ve bilgiler Cem Atabeyoğlu’nun Türk Spor Tarihi Ansiklopedisi’nden alınmıştır. NEREDEN NEREYE? TAKIM ALIBEYKÖY (ADALET GENÇLİK) A.ÜSKÜDAR 1908 BAKIRKÖY BEYKOZ 1908 BEYOĞLU EMNİYET SPORGÜCÜ FERIKÖY GENÇLIK GALATA KARAGÜMRÜK KASIMPAŞA K.ÇEKMECE (S.SIRKECI) SARIYER VEFA ZEYTİNBURNU SÜPER LİG’DEKİ SON SEZONU 19591960 199293 196566 196364 196768 1983 84 200708 199697 197374 199697 BU SEZON TFF 2. LİG TFF 3. LIG İSTANBUL SÜPER AMATÖR TFF 2. LİG İSTANBUL 1. AMATÖR İSTANBUL 1. AMATÖR İSTANBUL SÜPER AMATÖR İSTANBUL SÜPER AMATÖR TFF 3. LİG TFF 1. LİG İSTANBUL SÜPER AMATÖR TFF 2. LİG İSTANBUL SÜPER AMATÖR TFF 2. LİG 9 AYHAN BERMEK’İN DEDİĞİ GİBİ... Birkaç ay önceydi... Hakem hatalarının ayyuka çıktığı günlerin tam ortasındaydık... Gazeteci Tuğrul Yenidoğan, TV’deki Spor Meydanı’na,eski TFF yöneticisi, spor dünyasının ‘Ağabeyi’ Ayhan Bermek’i davet etmişti. Söze, “Türk futbolunda artık Adalet de yok, Emniyet de, Vefa da...” diye girdi. Usta futbol adamı, Türk sporuna bir dönem yön veren bu kulüpler üzerinden, 2000’li yıllardaki kaotik ortama gönderme yapıyordu. Haklıydı Bermek, ne sahada, ne tribünlerde ‘emniyet’ yoktu. Şükrü Saracoğlu dışındaki derme çatma statlara girip çıkarken bile insanlar yaralanıp, sakat kalabilirdi. Keza, ‘adalet’ unsuru da uzun zamandır statların uzağındaydı. Güçlü olanın, bağırıp çağıranın galip ilan edildiği bir arenaydı Türk futbolu...Ve en önemlisi Vefa... Vefasız bir alem olmuştuk... Saygı, sevgi, hatır anımsanmıyordu... Galiba işin sihri yıllarca önce kaçmıştı... Çünkü Türkiye, Adalet’ine, Emniyet’ine, Vefa’sına sahip çıkamadığı için ortalık garip Belediyesporlara şunlara, bunlara kalmıştı... ARİF KIZILYALIN 195354 Ligi büyük bir çekişme içerisinde geçti. Zamanın güçlü takımlarında Adalet ile Vefa’nın karşılaşması da büyük ilgi toplamıştı 8
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear