Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Sayfa 16 Turızm Demiryolları, bizler ve turistler... Avrupa ve Amerika'da demiryolları turizmin hizmetindeyken, ülkemizde ise sürekli dışlanıyor ııırızm C kdeniz'in batı ucunda, bir tarafta da Atlas Okyanusu'nu sahillerinde kucaklayan Iber Yarımadası'ndaki 40 milyondan yukarıda nüfusu bulunan Japonya, Avrupa tarihi içerisinde dünden bugüne büyük mücadeleler vermesine rağmen hep var olmanın başarı simgesidir. Iklimindeki yumuşak özelliği, tarihi kalıntıların çizgileri 1975'te Franko'nun ölümünden sonra günümüzün turizm ülkesi Ispanya örneğini doğurmuştur... Bugünkü krallığının gölgesinde ekonomik, endüstriyel gücünü arttırırken akıllı yöneticileri ile turizmine hiç gölge düşürmemiş ve yıllık turist grafiğini hep 4045 milyonların çizgisine oturtmuştur. Turist sayısının çok kez ülke nüfusunun üzerine çıktığı 1992 yılında dünya fuarı "Expo 92", Dünya Olimpiyatları, Amerika'nın keşfini sağlayan Christopher Colombus'un 500. yıl şenlikleri, "92 Avrupa Kültür Başkenti" ilan edilen Madrid sanat ve kültür şenliklerini de büyük beceriyle yılda on beş milyon genç okudukça, gözleri ile yakıtla daha çok insan taşıma turistlere çok hatlarda böyle bir yarattık her yaştan" demiryollarını gördükçe, politikasına sırt dönülerek turizm yapma standardı henüz diye göğüslerini zaman içerisinde ülkedeki demir ve denizyolları tam yoktur! Ancak özel vagon kabartarak, boğaz hayallerini eritmenin ıstırabını anlamıyla ihmale uğradı!.. kiralama yolu ise çok damarlarını şişirerek duymadılar mı? Halbuki Batı, kitle taşımacılığını pahalıdır... Türk turizminin söyleyen milyonlarca Anadolu'da analar da ihmal etmeden özellikle çimentosu diye adlandırılan iç Türk gencinden çocuklarını hep demiryoluna demiryolculuğunu hız ve turizme dinamizm acaba bugün kaçta göre eğitmişlerdi. Treni "çufkonfor açılarından geliştirmeye kazandıracak, kısa zamanda kaçı hayatta? 10. Yıl çuf", lokomotifi "düüüt" diye devam ediyordu. dış turizme de hizmet verme Marşı'nın bir başka öğretirlerdi! Anadolu kentleri, Amerika ve Avrupa'da düzeyıne getirilecek demir ve kuplesindeki "Demir kasabalarının tren istasyonları demiryollarının son yıllarda denizyollarında uygar ve akıllı ağlarla ördük anayurdu dört buluşma, vakit geçirme, turizm açısından da önemi bir silkinme politikasının umhuriyetin 10. baştan!.." diye iftiharla karşılama, askere uğurlama, daha da artmaya başladı! başlaması, Türk insanının, yılını haykıran gençlerin o gözyaşı ve sevinç yerleriydi... Havayolu turizminin Türk turizmcisinin de hatırlamayanlar günlerdeki ülke demiryolları Yıllar içerisinde hükümetlerin pahalılaşması, otel bayramı olacaktır! veya yaşamamış için ilerideki hayalleri acaba sadece karayolları gecelemelerinin de gittikçe Ayrıca petrol ve alkol olanlar, "yediden hangi doruktaydı? Kim bilir ne politikalarına bağlanmaları artması üzerine turizmciler bağımlıları şoförlerin kanunların yetmişe" deyimi ile kalpleri güzellikler düşünüyorlar, nasıl yüzünden Anadolu'da tam gecelemeleri yataklı vagonlara yeterince uygulanmamasından önce ülkeleri için çarpan bir umutlanıyorlardı? O Ortadoğu ülkeleri benzerleri kaydırarak daha ekonomik cesaretlenerek cirit attıkları milletin milli heyecanını, turizm yapmak isteyen yeni karayollarından canlarını vatan sevgisini, Atatürk aşkının gençlerden göçenler ve bugün çığırtkanlı otogarlar hâlâ hayatta kalabilenler, kurulmaya başlandı! potansiyellere yöneldiler. kurtaracak gelecekteki günlük ne olduğunu bilemezler... Yıl akılları erdikçe, yabancı Bu arada döviz ekonomisi hiçe Türkiye'de normal koşullar kurbanlarımız adına da 1933, cumhuriyetin 10. Yıl ülkelerdeki gelişmeleri sayılarak daha az emniyetli altında bugün özellikle şimdidenteşekkürlerle... 0ts Marşı'nın sözlerindeki "On J7 7 Flamenco ve şarap kenti Barcelona A Kısa...Kısa...Kısa... • Türkiye Turizm Yatırımcılar Birliği(TYD)1997Alman pazarında Türkiye turizmi konusunda bir araştımna yaptırdı. Buna göre, "1995 yılında yurtdışına çıkan 42.5 milyon Alman'ın yüzde 4'ü1.700.000'i, 1996'da 42.700.000 Alman'ın 2.100.000'i, yani yüzde 4.9'u Türkiye'ye gelmiştir. Bu yükseliş 1997 sezonu için umut vericidir" denıyor. Acentelere göre de durum böyle olmakla beraber, bu sayıca artışın ülke döviz getirisine artı bir katkı sağlamayacağı görüşü ağırlıkta. Neden olarak da güneyde oda sayısı ve yıldızı bol bazı otellerin boş kalma endişesi ile iki ve üç yıldızlılar düzeyinde rezervasyonlar yapmış olmaları gösteriliyor. • Isviçre Havayolları "Swissair"in Kuzey Atlantik dahil Avrupa uçuşlarında yolculara "sigara yasağı" getirmesi, sigara tiryakilerinin protestolarına neden olurken, şikâyet mektupları çoğalıyor. Örneğin; Münih'ten gelen J. S. imzalı mektupta yolcu, "Ben, yemek üzerine bir sigara içmenin alışkanlığındayım. Bu kararınızı sigara içmeyen fanatiklerin hürriyetimin ihlali, tecavüzü olarak yorumluyorum. Bu yasak kararının uçuş keyfimi kaçırdığı kanısındayım. Tahammül edilemez bu politikanızı tekrar gözden geçireceğiniz umudundayım" diye şikâyette bulunmuş. Svvissair, şikâyetlerin yoğunlaşması üzerine isteyenlere tiryakilik hissini azaltıcı "nicorette" çikletleri ikram etmeye başladı. Barcelona nın unlu caddesı milyon nüfuslu en büyük ve şirin liman kentidir. Turistler bu kentin gündüzlerinden çok gecelerini severler... Çünkü Barcelona'nın daracık sokakları, ünlü gezinti caddesi "la Rambla" dahil bütün kent gece kulüpleri, bistroları, ışığı, aşk fısıltıları, müziğinin oynak bir yıl içerisinde yapmış olması ritimleri ile insanlara "yaşamayı" hatırlatır... dünyaya turizm Yaz gecelerini anlatan organizasyonları dışında da çok yazarlar, "Dar sokaklarda ülke yönetiminin idari akisler yaratan neşe ve yeteneğinin hayranlığını müzik cümbüşü ile dolan kabul ettirmiştir. sesler, kahkahalar arasında Tüm bu aktiviteler sonunda ülkenin kazandığı haklı ve tatlı şarap içerek, deniz bilançosu da çok ülkenin tabir mahsullerini meze yaparak geçen saatlerden sonra, loş yerindeyse yutkunmaktan ışıklı parklarda, sevgiyi bademciklerini şişirmiştir!.. dudaklardan tada tada Turizm açısından ülkenin en şirin kentlerinin başında daima hayat tecrübelerini sahneleyenlerin seyrettikçe, Barcelona hatırlanır. insanın yaşadığını Ispanyol Katalanlar başkenti olarak adlandırılan Barcelona, hatırlamaması için herhangi ülkenin Akdeniz kıyısındaki 2.5 bir sebep arayabileceğini Akdeniz sıcaklığını taşıyor. düşünecek kadar aptal olabileceğini düşünemiyorum!.." demişlerdir. Bazıları da "Barcelona'yı çok insan, Flamenco dans ve melodileri, ünlü Paella çeşitleri ve Tores şaraplannın çeşitlerini, Katalanların 600 çeşit yemeklerinden biriyle veya 'zarzuella'ı 'tortilla' veya 'krema Katalana'nın damak hasreti ile hatırlamaması turist insanının en büyük ayıbıdır..." diye yazmışlardır. Barcelonalılar lisanlarının vurgulamasının verdiği çok seslilik dışında munis ve sakindirler. Burası için, "Tevazu hatasına düşmeye vakit bulamayan bir kentin insanları nasıl olmuş da bu kadar ahenk içerisinde bareberce yaşamayı beceriyorlar" sorusunu sorarlar... 0ts