Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
23MART2003.SAYI887 leleriyle de bir arada olduk. Çocuklarla resim atölyesi gibi bir şey yaptık. Çocuk resimlerini evlerin kapılarına asarak bir sergi açtık. Siloda kalırken gündüzleri Bağdat'a dönüp eylemlere katılıyor duk. Bağdat nasıl bir kent? Oldukça mamur bir kent. Ambargoya rağmen, yollar son derece düzgün. Çok sayıda meydan var. Meydanların ortasında hep fıskıyeleri akan havuzlar var. Heykel oldukça önemli bir yer tutuyoryaşamlarında. Başarısız Saddam heykelleri yanı sıra şehirde çok sayıda estetik heykeller göze çarpıyor. Çok sayıda resim ve heykel galerileri var. Hem geleneksel mınyatür tarzı hem de modern re sim seviyorlar. Kimi galeriler atölye gibi çalışıyor, eser üretiyorlar. Dört tiyatro izledim, Bağdat'ta... Biri komediydi Üç saat sürdü. Kapılar, oyun başladıktan sonradaaçıkbırakılıyor. îstcdikleri zaman grip çıkıyorlar. Kadın oyuncular dekolte kostümleriyle sahnedeydiler. 500 kişilik Ulusal Tiyatro tamamen doluydu veherkes kahkahadan kırılıyordu. Tiyatrolarçokucuz. Yarımdolargibiydi tiyatro biletleri. 70'lerin dekor ve oyun anlayışı sürüyor. Yakılıkkıyafet... Giysilere 70'lerin 80'lerinbatılı modası çizgileri hâkimdi. Kadınlar müthiş ağır bir makyaj yapıyor. Çarşaflı kadın sayısı fazla değil. Ama Irak bir erkek toplumu. Gece sokaklarda tek başına dolaşan kadınlara rastlanmıyor. Sinemalarda seks ve Hint filmleri oynuyor. Düğün mevsimiydi. Bando eşliğinde düğün alayları geziniyor, oteller gelinden, damattan geçilmiyordu. Hoşça vakit geçirmek için nereye gidiyorlar? Dicle kıyısındaki lokantalar ve çayhaneler hep dolu. Akşamları mazguf balığı yiyorlar, uzun uzun oturuyorlar. Her şey çok ucuz. Canlı müzik yok ama banttan müzik dinliyorlar. Buraları, kadın erkek gidilen yerler. Çardak tipinde düzenlenmişler. Bazıları salon, bazıları da loca gibi, bir ailenin girip kapısırıı kapatabileceği yerler. Etrafı naylonlaörtülü El Mansur Bağdat'ın lüks semti. Nişantaşı gibi. Konfeksiyon gelinlik ve elektronik aletlerin satıldığı mağazalar var. Türkiye etiketli çok giysi satılıyor. Ama Mahmutpaşa işi gibi. Arabalar çok doküntıi. EskiAmerikanarabaları. Arada yeni Japon arabaları da göze çarpıyor. Ve luks cipler.. BMW Mercedes gibi. Eski Bağdat'tan geriye çok fazla bir şey kalmamış. Arap mimarisinin güzel evleri tek tük ama bakımsız. El Mansur akşamüstühareket leniyordu.Her köşe başında so kak ressamlarına rastlıyorduk. Gençlerneyapıyor? Futbol çok popüler bir oyun. Bağdat'ta her semtte spor merkezi türünden yerler kurulmuş. Gençlere futbol, vücut geliştirme, bilardo kurslan veriyorlar. Herkulübünbirtakımıvar. Mahalli bir tür lig var bu kulüpler arasındamaçlaryapılan. Geceleri de elektronik oyunlar oynanıyor. Saddam'a samimi bakışları ne? Muhalif kişiler kendilerini belliediyormu? Saddam sadece heykel ve resimlerde değil, günlük hayatın içinde de yaşıyor. Bütün sloganlar ve fikir hayatı Saddam üzerine kurulmuş. Muhalefetin en küçük göstergesinebile rastlamadık. Bir otel resepsiyonisti, "biliyorsunuz bizde sadece devlet TV'si var bu yüzden farklı haberlere ulaşamıyoruz" gibi bir şey söyledi. Duyduğum en ileri muhalif söylem buydu. Haberler sadece üç kanalı olan devlet televizyonundan alınabiliyor. Internetin yaygınlığı ne? Amerikan portallerine girilmiyor. Bizim için internet kullanımı bağlantısı kurdular. Ama kısa süre içinde pek çok web si tesine giremez olduk. Pazaryerlerindeneler var? Sebze meyve bulunuyor. Türkiye'den giden oldukça kalitesiz bisküvi, salça, konserve türü yiyecekler satılıyor. Kuru bakliyat, kuru yemiş yaygın. llginç zeytinlerivar Genellikleet yiyorlar. Bir de Dicle'nin balıklarını. Baş yemekleri Felafel Bir iki bara da rastladık. Dükkânlarda, Türk içkileri de satılıyordu, Amerikan viskisi de. Taksi şöföründen ayakkabı bo yacısına herkeslngilizcekonuşuyor.Kürtçe, ArapçaveTürkçede yaygın. Bize Münir Nurettin'den şarkılarsöylediler. Bizim kültürümüzü biliyorlar. Şehirde çok sayıda yeni cami yapılıyor. At yüzdürmek diye kumara dayalı bir eğlenceleri varmış. Geleneksel at yüzme yarışlarının yapıldığı mekâna çok büyük bir cami yapıyorlarmış Camileri Iran camilerini andırıyor. Mimarileri ve süsleme anlayışları bizden farklı. Çok sayıda çinikullanıyorlar Fotoğraftaki partnaklan kınalı kadını nerede çektin? Bağdat'ta sadece yabancıların değil küçük küçük de olsa yerli halkın da eylemleri oluyordu. Bunlann çoğu BM Kalkınma Programı binasının önünde yapı lıyordu. Fotoğraftaki kadın da o mitinglerden birinden. Endişeli hali ve yüzündeki kaygısıyla dikkatimi çekti. Çok aktif olarak sloganlara katdıyordu. Bağdat'ın görünürde çok da savaşbekler bir hali yok muydu? f Bağdat'ta militarist bir gorünümden eser yoktu. Sokaklarda silahlı tek bir askere rastlamadım. Geleceğimizeyakın.köşebaşlarına kum torbalarıyla küçük siperlerkurmaya başladılar. Bunlar da iç kargaşaya karşı alınabilecek basit önlemler düzeyindeydi. Neler olacağını bilmiyorlar mı? Ya savaşın şiddetinden haberdar değüler ya da bıkmış durum dalar bu gerilimle yaşamaktan. Türkmen bir taksi şoförü ile gezdim birkaç gün. Onun butün söylediği şuydu. "Savaşlardan ve 12 yıldır süren ambargodan bizar , durumdayız. Bunu sadece ben Türkmen olduğum için söylemiyorum, Kürtler de Araplar da bizar, barış istiyoruz" dedi. Uydu ve yabancı TV yok. Yabancı gazete de satılmıyor. Bir Kürt ayakkabı tamircisi savaş çıkınca ne yapacaksın sorusuna yapacağım bir şey yok, eve gidip yatacağım dedi. Geçen savaşta bombalar uçuşurken mahalle arasındaki futbol maçları devam ediyordu diyorlar. Çektiğimiz bütün fotoğraflarda kameraya bakarak gülümseyen insan yüzleri var. Askerler ve polisler de buna dahil Savaş çıkacağım bile bile geri dönmek nasıl bir duygu? Irak'ta ıken, savaşın çıkmaya » • cağına daır umudumu taşıyordum. Dönerken de aynı umudu taşıyordum, şimdi de taşıyorum.f