Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
22 TEMMUZ 2001. SAYI 800 dum." Daha sonraki açıklamalar ve aradan iki yıl geçtikten sonra Kevin, tıpkı yaşıtları gibi "Aşkın pis bir şey olduğuna" inanıyor. Yapacak bir şey yok. Küçük çocuğun yoğun cinsel merakı, kadın erkek organlarının farklarını ve dünyanın, özellikle dekendilerinindoğuşunu öğrendikten sonra geçiyor. Sonra çocuklar, genellikle, cinselliğin, aşkın kendileriniilgilendirmediğibirlatentdöneme giriyorlar. Psikanalistlere göre ergenliğe kadar sürecek bu kararmanın nedeni, Oidipus karmaşasi. Çocuk, anne babasını cinsel nesnelerolarakgörmekten kaçınmak için inkâra yöneliyor. Bundan sıkıntı duyuyoraynı zamanda. 9yaşındaki Loictelevizyondaöpüşenleri görünce "Bu aptalca, sersemlik bu" diyor. Ergenlikçağındakilercinsellikeğitimi için yaşıtlarına yada eğitimcilere yöneliyorlar, ailelerini bu misyondan soyutluyorlar. Yadagençliğinbunalımlannıçözmek görevini çoğunlukla medya üstlenmişdurumda. 1518yaşahitabedendergilerde çok sayıda makale yay ımlanıyor. Okurlardan "Prezervatif nasıl takılır?", "Penisin normal boyu ne kadardır?" "llişkisonrasındahemenhamilekalınır mı?" ya da tecavüz ve AIDS üstüne sorulargeliyor... Bu türde dergiler, reklamlara, filmlere, televizyona, gündel ik yaşama giren çıplaklık annebabalardaçocuklannın "herşeyi fazlasıyla bildikleri" kanısını uyandinyor. Gerçekten çok şey biliyorlar, ama bir yapboz gibi, bilmece halinde, bildiklerine anlam kazandırmak ve yanlış yorumları önlemek için onlara yardımcı olmakgerek. Yumurcaklar,kötüevlilikleri, kadın hastalıklannı, annelerinin arkadaş sohbetlerindesıkduyduklarıkürtajı biliyorlar amamutlu bir aşkın zevklerinden habersizler. Otantikbiraşktaolahbitenlergizemlidirveiletilemezaslında. Bilinmeyene bir açılıştırbuveaşkçifteaittirherşey. öte yandan iki kuşağın cinselliği birbirine karışmamalıdır. "Kızımdan hiç bir şey saklamam, o da bana her şey i anlatır" ya da "Oğlum bütün yaşamımı bilir". Belki de istemeden ebeveynlerinin sorunlarıyla yüklenen bu çocuklar onları hiç öğrenmemey i tercih ederlerdi. 13 yaşındaki Zoe, annesine bir gün patlıyor "Sus!.. Hep bunlardan bahsetmekten vazgeç. Cici bir anne ol!..." Çocuğa açık açık cinsellik üzerine diskur çekmek; Gombrovvicz'in Ferdydurke'de sözettiği "kulaktan tecavüz" değil mi biranlamda? Önemli olan problemin bütün verilerini çocuklara sağlamak ve kendilerini cinselliktensözetmeyehazırhissettiklerizamanı beklemek, onlann özel yaşamlarına saygıduymak. 18yaşındabir"büyük" Eva: "Önceleri anne babamla cinsellik sorununu açmak istemedim hiç. Ama, kızlar için de, oğlanlar için de, ilk defadan sonra bunu tartışmak ve itiraf etmek ihtiyacı doğuyor. Emin olmak istiyorsunuz. Bize bunun her zaman böy le olmadığını, belki de aşkın harika bir şey olduğunu söylemelerini istiyorsunuz..."^ 11 Istanbul'un en eski çiçek pazan Eminönü'nde. Eskiden pazar esnafını Rumlar ve Ermeniler oluştururken şimdi yerlerini Bayburtlu, Erzincanlı, Gümüşhaneli esnaf almış. Müşteriler en çok alacaklan çiçeğin bakımını merak ediyorlar. Her çiçeğin huyu başka.. YAZI VE FOTOĞRAFLAR: MÜGE AYDIN "Günde kaç kere su vermem gerekir? Saksısını ne zaman değiştirmeliyim? Toprağı azgözükmüyormu?.." Eminönü'nün kalabalık mekânlarından biri olan Çiçek Pazarf ndayız. Altın sarısı kadifeler, pembeden mora Afrika menekşeleri,kırmızılısanlıçantaçiçekleri, mis kokulu şebboylartezgâhlarda "boy gösteriyor. lstanbul'da bahçeleryok olunca merak lılara saksı çiçeğiyle yetinnıek düşüyor. Pazarın yirmi yıllık esnafı Hüseyin Ceylan, "Türkıye'nin en eski çiçek pazan burada kurulmuş. Eskiden pazar esnafını Rumlar ve Ermeniler oluşturuyordu, şimdi onlann yerini Bayburtlu, Erzincanlı, Gümüşhaneli esnaf aldı" diyor. Çiçekçilik babadan oğula geçenbirmeslek.Bazılandaçiçekçiliğıek iş olarak yapıyor. Çiçekler, Yalova, Bursa, lzmir ve Antalya'daki bahçe ve seralardangeliyor. tthaledilenleriseHollanda ve Italya'dan. Çiçekçiliğe elverişli olan bir ülkede neden çiçek ithal edildiğini düşünürken, satıcılardan biri, katmerli, iri, pembe çiçekli orman gülünü gösteriyor; "Hollandalılar, Karadeniz'in dağlanndayetişen orman gülünü alıyor, aşıladıktan sonra bize gensatıyor" diyor. Orman gülüne 500 milyona kadar fiyat biçilebileceği söyleniyor. Pembe, beyaz ve özellikle kırmızı çiçekleriyle göz alan kamelyalann fiyatı ise 15 milyon1 milyar arasında değişiyor. "Kamelyalann öyküsü var mıdır?" Çiçekçi gülümsüyor ve "Olmaz mı? Kamelyalar zaten öyküsünden dolayı tercih ediliyor"diyerek bize Alexandre Dumas'nınKamelyalı Kadın adlıöyküsünü anımsatıyor. Alexandre Dumas Fils'in ünlü eseri Kamelyalı Kadın, romantarihinin engüzel on aşk romanından birisi. Roman ismini, yazarın sevgilisine gönderdiği kamelyalardan alıyor. O zamandan beri kamelya ve kadın birlikte anılıyor. Müşterilerin en çok ilgi gösterdiği çiçeklerden biri de manolya. Mis kokulu manolyaların fiyatı, 10 milyon ile 1 milyar lira arasında değişiyor. Bu kadar pahalı çiçekler arasında cebe daha uygun olanını bulmak da mümkün. Tezgâhlarda sıkça rastlayacağınız Afrika menekşeleri bunlardan biri. Pembemorrenkleriyle göz alan Afrika menekşelerinin fiyatı 1.5 milyon lira. En çok satılan çiçeklenn başında sanlı morlu hercaimenekşeleri geliyor. Bol su istiyorlar. Gözalıcı renkleriylemüşterinin ilgi odağı olan bu çiçekler aynı zamanda çiçekçilerin de gözdesi. Hercaımenekşelerinden sonra ikinci sırayı, çıtı pıtı çiçekleriyle san, mavi ve beyaz renkli çuhalar ve kıpkırmızı ateş çiçekleri alıyor. Çoğu, ilkbaharın hemen başlarında çiçek açtığı için çuha çiçeklerine "ilk açan"dadeniliyor.Çuhalan,ilgiyleizlediğimizi gören satıcı, bu çiçeğin aydınlık ortamlan sevdiğini söylüyor. Meraklı bir müşteri konuştuğumuz satıcının lafını bölüyor: "Kızım, sakın aydınlık ortamlan sever diye çiçekleri parlak öğle güneşindebırakmayın!"Çiçekçi,kadınınsöylediklerini başıyla onaylayarak söze kaldığı yerden devam ediyor: "Çuhalar ısıya dayanır, çok bakım istemezler." Ateş çiçeklerine de sabahakşam su verilmesi gerekiyor. Güneşi seven, devamlı açan ateş çiçekleri kan kırmızısı rengiyletezgâhlaracanlılıkkatıyor. İki yüz çeşidi bulunan hatmi çiçeğinin en çok tanınanı Çin gülü ya da Japon gülü olarak adlandırılanlar. Yürek şeklmde kenarlan, dişli yaprakları olan bitkinin özellikle katmerlileri ilgi görüyor. Yalın kanat çeşitleri de olan hatminin kırmızı, pembe, turuncu çiçekleri var. "Bitki yerini beğendi mi daha çabuk yetişir, daha çok çiçek açar" diyor bir satıcı. Eğerevinizinsalonundadeğişiklikistiyorsanız ilk aday çilbegonya. Parlak ve kırmızı renkteki çiçekleri, büyük, gümüşi yapraklı begonyalar; doğrudan güneş olmayan aydınlık ortamlan seviyorlar. Tezgâhların önünden geçiyoruz, hepsi tanımadığımızbirçokçiçeklebezenmiş. Büyük, parlak yeşil renkte yaprakları olan bir bitki gözümüze çarpıyor; kauçuk.Salonlannvazgeçilmezsüsbitkisi olan kauçuk için,' Yan gölgeli ortamlan sever' diyormeraklıları. Laleler aydınlık, havadar ortamlan seviyor. Çiçek Pazan'ndaakşam telaşı yaşanıyoryavaşyavaş. Çiçekler dilleniyor bir kez daha; kırmızı gül: aşk, beyaz gül: masumiyet, pembe gül: gönlüm sende,san gül: aynlık... ^ Ormangülü (solda) hatminin en popüler türü. Çanta çiçekleri (sağda)... Marianne 'den çeviren: EMREÇAĞATAY Hercaimenekşeler (solda) bol su istiyor. Çuha çiçekleri ve hüsnüyusuflar (sağda)...