27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

BASKENT GUNLERI Gökkuşağı türü bir selam M CŞERREF HEKİMOĞLU S "Cç Kuruşluk Opera", Bertolt Brecht (Yön: Malcolm Keith Kay)... yük bir doğal afetin ardından ayakta kalmamızın nedeni de budur. Sıfırdan başladığımız SokakTiyatrosuFestivali'nebuyıl200 yabancı sanatçı geldi. Hiçbiri tesadüf değil. Bugüne geleceğimizi öngördüğüm gibi bundan sonra da gideceğimiz yeri çok net göruyorum. Ben olsam da olmasam da sistemi kuruyoruz çunkü üçbeş yıl sonra lzmit Şehir Tiyatrosu dünyanın önemli festivalleriyle veya tiyatrolany la ortak prodüksiyonlar yapacak hale gelccektir. Türkiye'de kültürün gelişmesi için yerel yönetimlerin tiyatroya el atması mecburidir. Amaç, tzmit'in diğer Anadolu kentlerine bu anlamda öraek olması." Gökkuşağı Projesi 'nde edinilen deneyimin paylaşılabilmesi, ileriye taşınabilmesi için gerekli çalışma başlatılmış. Akdeniz Tiyatro Enstitusü'nün Turkiye temsilcisi olan tzmit Şehir Tiyatrosu, enstitüyle ortak düzenlenen "Doğal Afetlerde Tiyatro Ne Işe Yarar?" başlıklı sempozyumaevsahipliği yapacak. Birçok ülkedeki tiyatro kürsülerine, yönetmenlcre sempozyuma davet çağnlarıyapıhyor. Yitirilen çok şey olduysa da doludizgin çahşmalanna devam ediyor artık "Izmitli" olan sanatçılar. Oyunlanyla, oyuncuların ders verdiği Tiyatro Kursu'yla, Liselerarası Tiyatro Şenliği'yle, deprem nedeniyle sekteye uğrayan, ama bu yıl üçüncüsü yapılan Uluslararası Sokak Tiyatrosu Festivali'yle, kukla atölyesiyle, söyleşi, sergi ve dinletilerıylc sadece lzmit'e değil bütun körfeze önemli bir kültur hizmeti yapıyor Izmit Şehir Tiyatrosu.^ "Kamyon ", Memet Baydur (Yön: A. Yaşar Ozveri)... on yolculuklara katılamıyor, dostlanmı uzaktan ağııiıyorum uzun süredir. Son yolculuğa karşın ölümün son olmadığını düşünüyorum. Kimler, ne güzel dostlar dünyamızdan aynldı ama öldüler mi, bir gün ansızın boyvermiyorlar mı karşımızda, değişik çağnşımlaıia gelmiyoriar mı düşüncemize. Yaşam yeniden başlar gibi, şiirieri, öyküleri, oyunlanyla ya da başka yapıtlanyla geleceğe uzanıyor. Necati Cumalı da öyte bir yolcu. Doğamızdan, insanımızdan gerçek renklerie gökkuşağı türü bir selam dünyamıza. Ben de güzel anılanmla "Merhaba" diyorum ona. Uria'da bir sabahı anımsıyorum, Fertıan ve Cevat Erder ile Cumah'dan söz ediyoruz. Derken YıkJız Kenter konuşuyor Nalınlar'da. Şükran Güngör ve Yıldız Kenter telefon etti, geçmiş olsun dedi geçen akşam. Ardından Genco Erkal. Ne güzel dostlanm var. Onlan tanıyorsunuz. Gazeteciliğin ötesinde iletişimle sürüyor, güzel, sıcak boyutlar katıyor yaşamıma. Mesleğimde 40 yılımda Genco'nun bir seslenişi hâlâ çınlar kulağımda. O gün yurtdışına uçuyor, kutlama toplantıma katılamıyor, uçakta bir kadeh içkiyle güzel dileklerini iletiyor bana. Çok mutluyum, her dalda güzel dostlanm var. Meslek dalımda da Düşündükçe gülümser, onurianınm. Hayat dergisinde Hilmi Şahenk ile çalışıyorum, dalında eski, deneylı bir kışi, sevgiyle, saygıyla bakıyor bana, içten kutluyor uğraşlanmı. Yeni Sabah'ta Oğuz Aral vinyetliyor yazılanmı, "Dedikodu Tatlı Şeydir" dıye bir köşe var. Bir süre sonra karşılaştık, kahkahalarta anımsadık belli çizgileri. O köşenin benzerleri sürüyor ama hayli nonfigüratif çizgilerle. Akşam'da Nehar Tübtek var, aynca Çetin Altan ve Aziz Nesin. Aziz ile aynı odada oturuyoruz. meslek dalımda bir senlik yaşıyorum, yediveren türü dostluklar oluşuyor yaşamımda. Bir de Ara Güler var, Hayat dergisinde ortak röportajlar yapıyoruz. örneğin "Mutlu ÇiftleT diye bir dizi. Adlannı Vedat Nedim Tör veriyor. Reflk Hallt Karay ve eşi, Adalet ve Mehmet Ali Cimcoz, Engin ve Cemal Reştt EyOboğlu. MelUı Cevdet Anday hayti güldü bu diziye, sert tepkiler göstereceklerini söyledl, ama görevimizi yaptık. Mutlu çiftlerte konuşmak hayli ilginçti doğrusu. Mutlu görünmek çabası, belli yapaylıklar gözümüzden kaçmıyor, sokağa çıkınca kahkahayı basıyorduk. Ara güler çocuksu, şaşkın bakıyor yüzüme, "Ne dorsun kızım" diye soruyor. Dergiden aynlınca biıiikteliğimiz sona erdi, yokuşta karşılaştık, sergilerde buluştuk, ama giderek azaldı o buluşmalar. Ben Ankara'dayım, o Istanbul'da. Arada bir haberleşiyoruz ancak. Akşam gazetesinde Aziz Nesin ile çok hoş anılanm var. Yazısını yazmadan bir sigara yakar, bir sigaralık konuşabilecegimizi söyter, sigara sönerken noktalar konuyu. Ona bir ABD sigarası sundum, söyleşiyi iki santim uzattım bir gün. Sanınm hoşlandı, sonra çok sözetti bu olaydan. En uzun söyleşiyi de Ida tepelehnde yaptık bir yaz günü. Çam ateşinde taş pirzolası yıyerek. Aziz çok keyiflendi, bir de uyku çekti. Yaşamında az rastlanır bir olay galiba. Fotoğrafı da var. Ara sıra bakar selam yollanm ona. Yıllar sonra Ankara'ya geldi, bir çay saati buluştuk evimizde. Cengiz Bektaş, Tahsin Saraç, Fazıl Hüsnü Dağlarca da var. Bir gün önce Ara Güler'in getirdiği resmi gösteriyorum ona. Paris'ten, selamlaıia Avni Arbaş'tan bir armağan. Masadakiler ilginç yorumlar yapıyor. Aziz'in yorumu da çok ilginç. "Sen Avni'ye bir öykü anlatmışsın, o da yanıt veriyor" diyor. Doğru söylüyor! O resme baktıkça Ara'nın sözleri çınlar kulağımda, abla değil ağabey diyor, sonra MOserref Hanım diye düzeltiyor, ne adam bu Avni, ne güzel resiml Bence Ara Güler de ressam. Güzel gözleri var, o portreler nasıl çekilir! Bir gün yakaladım, söz ver bana, dedim. Anılanmı yazarsam senin çektiğin bir resmimi koymak istiyorum kitabıma. Sanınm Ara Güler... duygulandı. Tamam, dedi gülerek. Anılar ne zaman biter, ne zaman kitaba dönüşür bilmiyorum ama Ara'cığım resimleri çekti. 1995 yılında üst komşum Enda da bir sergi açarak Ankara'ya geldi şubat ayında. Kitaplannı verdi, güzel sözlerle renklendirdi, aydınlattı evimi. Sonra makineslni aldı, oda oda dolastı. Duvarlara baktı uzun uzun. Avni Arbaş, Abidin, Selim, Cihat Burak, Bedri Rahmi, Eren Eyüboğlu, Ortıan Peker, ömer Uluç'un resımleriyle gözleri pariadı, ardından flaşı pariadı yüzümde. Şöyle dur, böyle bak, bana dön. Eşi Suna Güler, Suna Kan, Leda Cenaz da var, onlar konuşuyor, sofraya oturmamızı bekliyor. Sonunda fllrrı bitti sofraya oturduk. Ben merak ediyorum. Ara'nın gözleri nasd bir Müşerref yakaladı acaba? Ikl gün sonra elinde olur, dedi. İki gün sonra kapı çaldı, kocaman bir zarf, içinde Müşerrefler! Hayat döneminden birkaç fotoğraf daha var. Yan yana koydum, kaç yıl geçmiş aradan, elbet değişmişim, ama değişmeyen çizgilerim de var. Ara Güler güzel yakalıyor.^ ' ^
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear