23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

CM Cumhuriye! fjSfelAFŞM Yîrmi yılhk projesini gerçekleştirdi ve caz ile Âşık Veysel'i buluşturdu. Bir başka projesi ise çocuklar için CD çıkarmak. • 2. SAYFADI ULÜMCEZASI Ölüm cezasından bir türlü vazgeçmeyen Amerika çıkmazda. Son 33yılda 87 idam mahkumu, masumiyeti kanıtlanarak salıverildi. • 9. SAYFADA Cezaevlerinin en uzun sıireli hükümlüsü. On beş yılını voltada geçirdi: Eşber Yağmurdereli. Af gündeme geldiğinde ortalıkta dolanan tek isim. Özel affa asla yanaşmadı. İlk tiyatro oyununu hücrede yazdı. Dışarıdaki sözleri için on ay hapis cezası aldı. İnfazı yakıldı. Bu daha yatılacak yirmi iki yıl demekti. Yasalar hazırlandı, bozuldu. Şimdi yine aftan söz ediliyor ve... 2 YIL YATTI, DAHA 20 YILIVAR BERAT GÜNÇIKAN Bu yazı, iki kardeşle, bir oğulun yaşadıklanna dairdir. Bu yazı, iç mekânlara aittir ve Türkiye bir "iç mekânlar" ülkesidir, E ve F tipleriyle, açık ve yan açık şekilleriyle binlerce insanı zorunlu konuk kılar, hele de bir darbenin ertesiyse "adalet" dağıtmaya daha bir heveslenir. Bu yazıda adı geçenler Eşber Yağmurdereli, kız kardeşi Sumru Yağmurdereli ile oğul Uğur Yağmurdereli'dir. Eşber Yağmurdereli, 1978'den başlayıp bugüne kadar neredeyse kesintisiz "iç mekân" da. Son tutukluluğu 1 Haziran 1998'de başladı ve iki yıl yirmi beş gündür sürüyor. Yani toplam on beş yıldır o bir mahpus. Sumru Yağmurdereli hem içerdeki, hem dışardaki ağabeyini anlatıyor: Biz hiç sıradan abı kardeş olmadık. Karşıhklı rakı içtik, birlikte aynı türküleri söyledik. Birbirimize her şeyimizi anlatıyorduk... Çok kuçükken evcilik oynardık birlikte, çamurdan çok güzel, çok düzgün evler yapardı. Ben kör olmadan öncekı halini hiç hatırlamıyorum, ama çok keyifli zaman geçirdik, oyunlar icat ederdik. Tortum 'da Kolozkaya diye bir yer vardı, oraya çıkar şiirler okurduk. Ona mısır püsküllerinden sigara sarardım. Bir gün abim ve üç arkadaşı bisikletle otuz kilometre uzaktaki bir kasabaya gitmeyc karar verdiler. Abim bir arkadaşının bısıkletıne binecek sandım. Hayır. O da bisiklet kullanacak ve arkadaşlan ona sağ yap, sol yap diyeceklerdi. Arabalann seyir halinde olduğu bir yoldu. Çok panikledim, çok yalvardım, hatta ayaklanna kapandım, dinlemedı beni, gitti. Fırladım, babama haber verdim, o da çok panikledi. Kasabaya gittiğinde onu kahvenin önünde tavla oynarken bulmuş... Yani hep hayatın içindeydi... Devamı 68. Sayfada
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear