23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

CUMHURlYET DERGİ Lindos, Rodos ta buluşan yazarlan güzelliği ve turist kalabalığıylu etkiledL Son söz çevirmenindL.. AHMET YORULMAZ G elışmiş ülkelerin, kese bakımından gelişmiş yazarlannın, çevirmenlerinin; bir kurumun, bir kuruluşun parasal desteğiyle varlığını sürdüren bir merkczde, bir tatil yöresinde hem dinlenmeleri, hem tatil yapmalan, hem de yazın çalışmalannı sürdürmeleri düşünülemez. Düşünülemez çünkü; yazann ürünü olan romanını, denemesini ya dabir şairin şiirkilabını bir yayıncıya kabul ettirmesi durumunda, alacağı para, aklı başında bir yerde, paşa paşa tati I yapmasına, yeni bir kitap çalışmasını tezgâha atmasına, yeter dc artar bilc! Çcvirmcnlcregelince...Yazarlaraoranla, çok daha az para kazanmalarınakarşın, bizdeki çevirmenlerin yaşam düzey lerinin, çok üstünde bir gelir sağladıkları bilinen bir gerçck. Batı'nın gelişmişlerinde durum bu olunca, Türkiye, Yunanistan, Rusya, Gürcistan, Romanya gıbi sayılan on yediyi bulan "Üç denizin dalgalan"nın dövdüğü Ege, Karadeniz, Baltık ülkelerinin yoksul yazar ve çevirmenlcri, yaşamdan nasiplerini almak amacıy la, "Rodos, Uluslararası Yazarlar ve Çevirmenler Merkezi"ni kurdular. Ne olduysa, 1994 yılı Ey lül ayında oldu... World Renaissence adlı koca gezi gemisiyle dört yüzden fazla yazar, şair, çevirmen ve gazeteci Atina'nınPirelimanındanyolaçıkarak Odessa, Varna, Köstence, Istanbul ve tzmir limanlannı ziyaret ettiler. Bu gezi, en y üksek duzeyde kültürel birolay olarak kabul edildi; Karadeniz, Ege ve Baltık Denizi ülkelerinin katılımıylabirYazarlarve Çevirmenler Merkezi kurulması fikrini doğurdu. Daha sonra, Mayıs 1995 'te Selanik'te, Yazarlar veÇevirmenlerBirlikleri'nin,birgencl toplantısı yapıldı. Bu toplantıda dört ül ke, Türkiye, Rusya, Gürcistanve Rodos'uyla Yunanistan merkezinkurulacağıyeriçin, aday ülkeydiler. Iki Yunan yazan, o zamankı Yunan Yazarlar Birliği Başkanı Thanasi Valtinou ile Nikou Kazdağlı ve lsveç Yazarlar Birliği'nin eski başkanı Peter Curman'ın öneri ve uğraşlanyla, Rodos 'takararkılındı. Rodos Belediyesi de.dünyaedebiyatında kendinden söz ettirecek, bu fırsatı çok iyi değerlendirerek, işi sahiplendi; "Rodos Uluslararası Yazarlar ve Çevirmenler Merkezi, Üç Denizin Dalgalan" adıyla tüzel kişilik kazandırdı. UNESCO'nun bilimsel destek ve denetimini sağladı. Şimdi etkinlikler, restorasyonu tamamlanmışbüyükçebirbinadayapılıyor.HemenbitışiğındekiOsmanirdankalmagörkemlibir konağın da onanlarak, merkezin sunduğu dinlenme ve çalişma olanaklanndan, daha çok say ıda yazar ve çevirmenin yararlanması amaçlanıyor; onarım için Rodos Belediyesi birmilyondolarlıkyardımdabulunuyor. Işte bu merkezde, TürkYunan şair veçevirmenleriyle bir seminerçalışması yapıldı. Türkiye'den Ataol Behramoğlu, Turgay Fişckçi ve biz; Yunanistan'dan Dimosthenis Agrafiyotis, Irini Boyacı Haralambi ve Herkül Millas... tkidildenkarşılıklı$iirçevirile ri yapıldı; son gece davetlilere Yunanca ve Türkçe olarak okundu bunlar. ŞiirlcrinideTürkçeleştirdiğimizAgrafiotıs.çeviri seminerini baştanbaşlayarakyönetti. Bir Fransız şairinin arkadaşlarıy la geliştirdiği ve "Royaumont" adını taşıyan bir yöntemle çevirileryaptık. örneklersek; çevirmenin kendi dilineçevirdiği şiiri, şaıriyle, çevırdiği ülkeden bir şairin ve bir başka şair olan semineri yönetenin de katılmasıyla okuyorlar, çözümlemeler, yorumlargetirerek,yenidildeendoğru,enanlaşılırbiçimini vcriyorlar. Şiiri, dört kışinin yoğurması da diyebilirizbuna! Amabelirtmekteyararvar, son söz y ine de çevirmenin oluyor. Uluslararası Yazarlar ve Çevirmenler Merkezi dedik, şiir dedik,şiirçevirisidcdik, ama Rodos lafı geçtiğinde, çagnşım yaptığı turİ7mden lafetmedik! Bizler bu yıl için, insan yok, turizm yok, turizm sektörü darboğazda diyoruz ya, orada tam tersi... Rodos'un içinde de Lindos denilen en turistik yöresinde dc insan kaynıyordu, Ingilizlcr, lsvcçliler, Norveçlilcr, Finlandiyahlarvb... Lindos'untipikdarsokaklannda nefeslerini, ensenizde duyuyorsunuz adeta! Yan yanasınız, iç içesiniz! Yunanistan'ın Rodos'taki eh büyük kazancı, Italyanlar'dan kalan onefis taş yapılan, kaleyı, eski kentı ve tıpik mı tıpık dar sokaklankorumıışolmasındayatıyor. Bilinen şeylerdirdiye,temiz!iklerinden,fiyatlanndaki yasallıklardan, turiste anlayışla yaklaşmalarından söz etmeyi, abesle iştigal (yararsız şey lerle vakit öldürmek) say ıyoruz. Han i bizdeki kültürel vc turistik politika var ya, hani "gavurdan kalmadır, bırak çöksünlü, darçerçevede düşnürsek, pekâlâ Yunanlılar da uygulayabilirlerdi! Ne yaparlardı?.. "Bizler Ortodoksuz, bunlarsaKatolik keferesinden kalmadır, bırakınyıkılsın!"diyebilirlcr ve onarmayıp çökmelenne yol açabihrlerdi! Ama korudular ve para kazanıyorlar! O kadar para kazanıyorlar ki, Rodos yerl isi de yiyeceğe, turistin ödediği pahayı ödüyor! Ne ki, çok turistin bıraktığı çok paradan odapayınıahyorvepahalılıktanetkilenmiyor. Seminerinsongünü,çalışmalarbittikten sonra, merkezdekiRus'u, Alman'ı,Türk'ü, Yunan'ı, bir minibüsle Rodos Adası'nda çey rek bir tura çıkardılar. Bir de şofbrümüz var: Manolis. Adamcağız, bir iki kelime dışındatngiiizccbilmediğindcn.ckipbaşımız Sezer Duru, Manolis'in yanına oturup çevirmenlik yapmamızı, gruptan gelecek istekleri iletmemizi isteyince, Manolis'lekaynaştık biz. Motosiklet ülkesi Rodos'ta, özcllikle kadını kızı, "mihanaki" dedikleri motosiklete biniyorya, turist bayanlardabunaözeniyor ve bilmedikleri Rodos'un dağına bayırına sarıp, gazlıyorlarmış. tşte bu gazlayış çok ölümenedenoluyormuş. Istanbul projesl Bizde de böy le bir merkcz oluştumak için çabagöstcrilmiş, ama ilgili bakanıktan Hüseyin Rahmi Gürpınar ustamızın Büyükada'daki evı ahnamamış; ola ki "dursun, turşusunu kurarız!" demişlerdir, bilebilir miyiz! Bizim turizme, kültürel yolla dünyayla kucaklaşmayagereksinimizyok;gerektiğinde böy le oturur, yılın kötü gittiğinden, sektörün krizde olduğundan laf ederek, avunuruz olurbiter! Manolis şunu da söyledi: "Ha Türk ha Rum.hepsibirdeğilmü". Gençliğinistekleri,problemleri de,tıpkı bizdeki gibi, hiçbir fark yok. Otel sahibinin on dokuz y aşındaki iri kıy ını kızı Mariya, babasına illa da "mihanaki" (motosiklet) diye dayatıyordu. Baba, çocuğunu kazadan beladan koruma telaşında, "otomobıl alayım sana"diyordu, "yeter ki ınihanakiden vazgeç!" Mariya ise, Nuh diyor, peygamber detni "Üç denizin dalgalarTnın dövdüğü Ege, Karadeniz, Baltık ülkelerinin yoksul yazar ve çevirmenleri, yaşamdan nasiplerini almak amacıyla kurduklan, "Rodos, Uluslararası Yazarlar ve Çevirmenler Merkezi"nde Roılııs 'tııki y<ız'ir{i'\'iımt'iı hulıijmusında şiir öndeydi. bir aradaydılar.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear