26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

BasınYayınYüksek Okulu: llhan Lnat, Nermin AbadanVnat, Tiirker ilkan, ihmet Taner Kış/atı, Neşe hemikçL Çağdaş bir masal Mülkiye'de edinmiş olduğu bilgilerle yetinmedi. Fransa'yı, ışıklar beldesi Paris'i seçti. Siyaset bilimi alanında doktoraya kaydoldu. Özellikle siyasi partiler ve kadınlann siyasal katılımı konusunda yepyeni görüşler üreten Maurice Duverger'nin yanında çalışmaya başladı. "Çağdaş Türkiye'de Siyasal Güçler" adh doktora tezi Duverger tarafından övgü ile kabul ediîince Türkiye'ye geri döndü. *• 1. Sayfanın devamı Duverger'nin yanında çalışmaya başlar. Tesadüfler benı 1966 Ekim ayında Millî Komisyonun üyesi olarak Paris'tc UNESCO genel kuruluna götürdü.ÇumhuriyetBayramı'nıoyılheyetimizlebirlikteT.C.Büyükelçiliği'ndekutladık. BüyükelçimizrahmetliHasanEsatlşık'tı.Demokratikruhludiplomatımızkendıkonuşmasından sonra sözüParis'tebulunan Türköğrencılerinintemsılcısinebıraktı.Sabahınsoluk ışıkları arasında, Atatürk'ün kırmızı çıçeklerle süslü büstünün yanında bırdenbire eski ögrencimi farkettim. Sevindim. Ahmet Taner şablon bir konuşma yapmadı, tam aksine eleştirilerle söze başladı. Eleştirısi o dönemın iktıdannın Atatürk ilkelerine özellikle lâikliğe yeterderecedeönem vermcmesiydi. Yıl 1966... Ahmet Taner elınıçabuktutar. "Çağdaş Türkiye'de Siyasal Güçler" adlı doktora tezı Duverger tarafından övgü ile kabul edilir. Masalımızın kahramanı hemen yurduna döner. Fakat yalnız değildir... Masalımızıı ıkinci kahramanı Bordeaux doğumlugüzcl mi güzcl karşılaştığı kışiye daha ılk karşılaşmada yaşam /cvk aşılayan, sevecen ve sıcakkanlı Nıcole'du. Ahmc onunla yaşamını birleştirmeye karar verır, Nicolc d, yurdunu, ailesini terk edip hiç tanımadığı Türkiye'yı gelir, Türklerle sıcak dostluklar kurar, çevreye çabul uyum gösterir. Ahmet Taner'in eşi ile ılk karşılaşmamı hiç unutumı yorum. Sıcak bırya7gecesııdı. Siyasal BılgılerFakül tesi'ningençöğretım üyelerınden TanerTimurvecş SerimTimurFransızcabilmelenndenötürügenççıftlı yakınbirarkadaşlıkkurmuşlardı.BirakşamNeneha tunC'addesrndekievlerininbahçcMnedavctcdilmi^ tım. Ahmet Taner o sırada henüz Nıcole adıtıı taşıyaı kansı ile geldı.(iÜ7elliğı,zerafetı, Türkiye'ye veTürk lerekarşı sıcak bakışı ile ilkgecedenıtıbarengönlümı fethetti. Daha sonra bu zarif ve adap etkun bılen gem kadın es, ine büyük bir sürprız yaptı: Doğacak olan be beğıninkültürşokunauğramamasııçınlslânubenim sedı, Nilgün oldu. Önce Dolunay sonra Allınay adlı ik kızıoluncamasallarauygun"mutlubıraıle"oldular. Ahmet Taner akademik kariyeri seçtikten sonra bı süre Hacettcpe Üniversitesi 'nde çalıştı, daha sonra Sı yasal BügilerFakültcM'ncgırdi. Dcrslerinı,oyıllarch Siyasal Bilgıler Fakültesı'ne bağlı, Basın Yayın Yükse kokulu'nda veriyordu. Kürsümüzde o sıralarda Ahme Yücekök, Türker Alkan, Doğu Ergil, Deniz Baykal bu lunuyordu, hepsi ile çok olumlu ilişkilerkurmustu. Çalışkanlığı onadaha 1971 'deTRT'nin Bilimsel Ba şanÖdülü'nükazandırdı. 1972'de"Öğrencı Ayaklan malan"adlı tezledoçentlık elde ettı. Fakültcdegcçer bu yıllarda sık sık Kışlalı Marın 86 metrekarelik sosya konut daıresine konuk olduk. Kızlar büyüyor, T V 'deı izledikleriprogramlancanlıtiyatrohalindetemsilet meksuretiylcbızieğlendiriyorlardı.lçimdenböylesi ne uygar, hoşgörülü, Batı ile Doğu'nun sentezıni somu olarak canlandıran bir çıftın ülkcyc kazandırdığı olunı lu çalışmalan herkese gösterebılsem düşüncelen sık sıl geçiyordu. Bilimsel yayınlan ile etrafın takdirini kaza nan Kışlalı 1977 seçimlerinde Bülent Ecevit'in teşvik ilesiyasetegirdi.tzrnir'denmilletvckiliolduvekabine nin en genç bakanı olarak Kültür Bakanlığı gibi güç biı göreviüstlendı. Bakanlığısırasındabırçok olumlu girişime imzasını attı. Bu arada eski hocasını da kırmayarak 1978 yazında Türk Sosyal Bilimler Derneğı adına 1990'dan sonra ihmal ya da kasıt nedeniyle hemen he men yıtırmiş olduğumuz Sait Halim Paşa yalısında "Türk Toplumunda Kadın" konulu semincrı düzenle meme yardımcı oldu; kapanış konuşmasını da yaptı vt her yerde olduğu gibi orada da şu fikri vurguladı: "Atatürk, kadınlann toplunı yaşamında erkekler kadar başanlı olacaklarınainanıyordu. O, Kurtuluş Savaşı'nıner kritik anlannda Ankara'da topladığı öğrctmcnler kurultayında "kadın ve erkek" Türk insanına verilecek eğitimin ilkelerini saptadı, bir kısım Batı ülkelerinden önct Türkkadınına siyasi haklan kazandırdı." (1) Bu satırlann yazan 1978/80 dönemini kontenjan senatörü sıfatıylaTBMM'de geçirdi. Bu vcsile ile parlamentonun korıdorlarında sık sık karşılaşıyor, durum değerlendirmesiyapıyorduk. 12Eylül 1980'den sonra her ikimiz de üniversiteye döndük. Kışlalı bir yandan derslerini veriyor, bir yandan gazeteciliği sürdürüyordu. 1988'deprofesörlüğeyükseltildi. 1990'dan sonra "Cumhuriyet" gazetesinde sütun sahibi oldu. Yazılannı sayısızokurbüyük ilgi ile ızliyordu. Yıllargeçmekle birlikte Ahmet Taner genç kalmasını bildi. Estetığe, düzenli giyim kuşama özen gösteriyordu. Karı kocanın büyük düşü çirkin beton yığınlanndan kurtulup, bahçelıküçükbirevekavuşmaktı.NihayctÜmitköy'dekiev bitti. 1989'daemeklilığeayrıldığımzamanbuevdebenim onuruma tüm meslektaşlarımın davetlı olduğu unutulmazbir kabul verdi. Çok hatırşinastı. Tüm kitaplannı hep eşime ve bana imzalayarak yollardı. Unutamadığım bir anı, Ankara'ya bir gelişimizde Kışlalı 'lan akşam üstü ziyaret etme vaadimizdi. AnidenAnkara'nınünlü"kırkikindiler"ıındı,hertarafgöl oldu. Taksi bulup Ümitköy'e varmami7, saat altı yenne dokuzu buldu. Kan koca bizi her zamanki güleryüzle
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear