27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

23 AĞUSTOS 1998. SAY1 648 ğil diyc cleştiriyorlar. Çok saçma. 1923'te kim demokrasi yapmış... Hangi ihtilal demokrasiyle, olmuş diyorsunuz? Evet. 1933'tc Almanyagibi kültürlügelişmiş bir ülkc. O büyük müzisyenleri yaratmış. C) kültürii yaratmış insanlar, Hitlcr'i serbest seçimleiktidaragetirdiler. Bunumilletunutuyor. Hitleriktidara geldi.Programı biliniyordu. Buna rağmcn Almanlar onu serbest seçimleiktidaragetirdiler. Böylebir dönemde Mustafa Kcmal daha fazlayapamazdı.Ozamanltalyan ve Alman faşistlcri Tüıkiye müttefik olsun diye can atıyorlardı. Türkiye'ninfaşizmeyönelmcsiniistiyorlardı. Musiafa Kcmal bıı halayı da yapmadı. Mustafa Kemaldcmokrasiyı kurmak istedi. Birdemokrasiatılımıyapmak istedi. Onun için ikinci cumhuriyetçilerle anlaşamıyorum. Evetyapmak istedi.Sonrabaktiki henüzTürkıye bunahazırdeğil. 1950'deDemokrat Partı'nin iktidaragelmesiylene olduğuortayaçıktı. Tarihegeridöneliın.Son dönemde yeniden tartışılan birkaç konu var. Birisi Varlık Vergisi. Ben çok utandım Varlık Vergisi döneminde. Türk olmaktan utandım ve gaynmüslim olmadığım için çok utandım. Müslümankökenli olduğum için. Çünkü çok büyük birtalan bu. Zaten gcrçek bir varlık vergisi değildiki. Azınlıklardançokparalaralındı. Mallarınaelkonuldu sürgüncgönderildi.Gayrımüslümler için bu çok büyük bir yıkımdı. Üzerinde çok durduğumuz mozaik böyle mi gerçekleşccek? Rumlar, Ermeniler, Yahudilcr. Onlarbizim bir parçamız. Osmanlı devrindebunlarasimilcedilmiş.. Vebizbunları asimile edeceğimizc bu Varlık Vergisi'yle hepsini ürküttük. Benbiliyorum, Yahudilerin M. Kemal için nasıl mateın tuttuğunu. Rumların, Ermenilerinnasıl matemtuttuğunubiliyorum. Onlarıayırdık, attıkaramızdan. Mozaik çok kötüdurumageldi. 67Eylül... 67 Eylül korkunçbirpatlamaydı. Açbeyinli insanlarınbir patlamasıydı. Zenginlik düşmanlığıydı. Adam 50 yaşında çikolata yiyor. Yere oturmuş. Vc diyor ki ben bu mereti ömrümde ilk defa yiyorum. Biradam 50 yaşınakadargelir deçikolata yiyemez. Korkunç birşeybu. Yıktılarmemleketi,67Eylül'de. Bcnce Demokrat Parti yöneticileride böyleşeylerbeklcmiyordu. Ufaktefekbirkaç gayrımüslümündükkânıyıkılacakdiye Mîna Urgan 'm babası Tahsin Naltil. "Annem Şefika bir fenonıendi..." düşünüyorlardı. Anneniz Şefıka Hanım? Annem bir fenonıendi. Şefika solcu değıldi ama ilericiydi. Gerçekten Kemalist'ti. Devrimleri içtenlikle benimsemişti, hiçbir solcuyanı yoktu. Inanmış, birMüslümandı, ama ilericiydi. Bütün dinlcrc saygısı vardı. Ama derdi ki son din olduğu için, en kusursuzu Müslümanlık. Ama bunu empoze ctmezdi. Bana da empoze etmedi. Kendi görüşlerini zor kullanıp, ki onda o güç vardı. Ama kullanmadı. Ablama karşı da kullan madı. Bir gün demedi ki, namaz kıl, ibadet et. Amabenim atcistolmamaüzülürdü. Mesela çocuklar hasta oluyor. Annem diyordu ki Allah büyüktür bir şey olmaz. Ben de döktor Necibe Hanım büyüktür diyordum, çünkü iyi doktordur. Allaha inanmayan bir insanın hayata karşı direnişi bcncc çok daha güçlü. Yakın tarihimize dönersek. Orhan Veli, Sabahattin Ali'yle ilgili anılarınızı dinlesek, örneğin Orhan Veli. Orhan Veli benim tanıdığım tek edepli sarhoş. Müeddeb, terbiyesini bozmayan, taşkınlık,birteksaçmalıkyapmayan, tanıdığım teksarhoş. Sürekliiçerdi.Birtaşkınhkyaptığını birisine kötü birlaf söylediğini duymadım. Fakat şunu düşünüyorum. Orhan, 36 yaşında öldü. Acaba bu tempoyla içseydi, 46 yaşında, 56 yaşında böyle bu kadar müeddep olabilecek miydi? Çünkü alkolünyaptığı bir birikim varbeyninin üzerinde. Yıpratıcı bir ctkisi var. Çok mizah duygusu olan bir insandı. Şiirlerindendebelli.Çoksevimli,çokcana yakındı. Gülmece yeteneği çok gelişmiş birinsandı. Onun için hiç sıkıntı vermezdi insana. Kendini beğenmiş dcğildi. Bizde sanatçı kendini beğenir. Toz kondurmaz. Ahmet Hamdi Tanpınardafarklıydı.Üniversitede ikide birde bana gelir, Birinci Yeni, Garip Akımı tipinde şrirler üretirdi. Kcşke saklasaydım onlan, keşke not etseydim... Hatırladıklanmı, Orhan'a söylerdim, "Sizin ekolden Ahmet Hamdi Tanpinar bak ne dedi"diye... Orhan Veli kahkahalaratardı,hiç gocunmaz,alınmazdı,hoşgörülü birinsandı. Ahmet Hamdi o türe hiç yatkın birisi değildi... Ama yapardı. Bak şimdi sana bir manzumcsöylcyeceğim derdi. Serbest vezinli küçiik bir Garip şiiri okurdu. Ne yazık ki not etmedim onlan. Ahmet Hamdi'yi anlatmak isterseniz. Değeri az bilinen birisi diye bugün tartışılıyor. Yo,değeriniartıkherkesbiliyor. Yani Ahmet Hamdi'nin değeri yadsınmaz. Ahmet Hamdi meslektaşımdı fakültcde. Çok sevimlibirinsandı.Meselaomebusolduğuvakit ben ona bağırdım çağırdım yerden yere vurdum. Gerçi şimdi yapamam, gençliğin etkisiyle saldırdım. Scn kendini sattın falan dedim. Demokrat Parti'denmilletvekiliseçilmişti.Gülerdi. Bakanolduğum vakitseni müsteşarım yapacağım derdi. Kahkaha*" DERGIDEN Merhaha, ' " ' • Yapı Kredi Yayınları'ndan çıkan Ilk kitabı "Bir Dinozorun Anıları" yirmi beş baskı yapan Mîna Urgan, ikinci kitabının yazımını sürdürüyor. Anılannda Cumhuriyet'in siyasi ve entelektüel tarihinin tanıklığına yer veren Urgan, yakın çevresini anlatmamasının nedenini şöyle açıklıyor: "Eskiden cdcp derlerdi, sıkılınm." Anı kitaplan farklı bir sıcaklık içerir. Okuyucuyu çeken bir büyü gezinir satırlannda. Bu kitaplar özeldir, yazanla okur arasında bir duygu köprüsü oluşturur. Kimi anı kitaplan yıllar sonra farkedilir. Tozlanmış raflardan indirilip okunmamış sayfaları geç kalmif bir merak duygusuyla açılır. Mîna Urgan 'ın anıları ise ilk gündcn keşfedilip çok okunan bir kitap oldu. Birkaç ay içinde 25 baskı yapması, yaygın bir biçimde ikili iiçlü sohbetlere konu olması çogu kişiyi şaşırttı. Çünkü Mîna Urgan merak edilen medyatik bir isim değil, anlatlıklan da "ilk kez açıklanıyor " tiz sesiyle duymaya alıştığımız senaryolardan değil. Bu hajiaki kapağımızı, merakla okunan anılann ikinci kilabını neredeyse yarüayan Mîna Urgan 'a ayırdık. Dergintizdeki ilginç yazılardan biri de kadın cinsel organı üzerine yapılan yeni araşhrmalar üzerine. Avustralya da Melbourne de yürütülen çalışmalar, klitoris üzerine bugüne dek bilinen neredeyse herşeyin eksik ve yanlıs olduğunu orlaya çıkartmış. Klitorisin büyüklüğü yanlış saptandığı için bu güne dek yapılan histerektomirahim alma ameliyatlannm da doğru yapılmadığını... 21. yüzyıla girerken kadın bedeninin hâlâ sayısız meçhul yanı olduğunu farketmek ilginç bir duygu. Cumhuriyet Dergi 'yi elinize aldığınızda bütün gününüzü alt üst edecek yazılarla doldurmamaya çalışıyoruz. Ama tamamen yaşananlar dısında bir dünya sunmamızı beklemediğinizi de biliyoruz. Die Ziet Dergisi 'nden aktardığımız "Şeytanla Yapılan Anlaşma " başlığını taşıyan röportaj kolay kolay unutulmayacak kadar acı. Kötülüğun, ırkçılığm bu denlisini hayal etmek bile zor geliyor. Dilerseniz bu yazıyı yarına bırakıp hugünü kurtarabilirsiniz. Ama sayjalarımtza, dergiyi atmadan önce mutlaka okumanız için aldığımızı hatırlatalım. Önümüzdeki hafta yeni bir dergide buluşmak umuduyla... tpek Çalışlar CUMHURİYET DERGİ İMTİYAZ SAHİBİ: BERİN NADİ • BASAN VE YAYAN: YENİ GÜN HABER AJANSIBASIN VE YAYINCILIK A.Ş. • GENEL YAYIN YÖNETMENİ: ORHAN ERİNÇ • GENEL YAYIN KOORDİNATÖRÜ: HİKMET ÇETİNKAYA • YAZIİŞLERİ MÜDÜRÜ: İBRAHİM YILDIZ • SORUMLU MUDUR. FİKRET İLKİZ1 YAYIN YÖNETMENİ İPEKÇALIŞLARI GÖRSELYÖNETMEN:AYNURÇOLAK1 REKLAMMEDYAC Yıl 194H. Ûzerindenyıllar geçse de Varlık V'erfisi'nden duyduğu ulam, silinnıedi... KAPAK FOTOĞRAFI ERZADE ERTEM
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear