Catalog

10 CUMHURİYETDERGİ sındaküçük vc karanlık biryerde ayakkabı tamirciliği yapıyor. livi dccknıek teknesinin üstündc: "Burda doğdum, burada büyüdüm, herhalde burada da ölürüm. Artık yaş kemale erdi. Kalp yctersizliği var bende. Çalışamıyorum ki. Biraz fazla çalışsam, bu ıneret hemen çarpmaya başlıyor. Üstünc bir dc nefes darlığı gelinceelimikolumbağlanıyor." Evlerin birinden Muazzez Ersoy'un sesi sokaklara ulaşıyor. Buradaki ilk yasak belki de dekisıkseslcmüzikdinlemek... Birbaşka yasak da, müzik dinlemcmck... Annesi babası dı^arlıklıynıiij. Yani Sclânikli'ymiş Kuşgöz'ün. Ağzında sadece nasılsa altta kalmış, sararmış iki dişi görünüyor. Dikkatindijjlerineyöneldiğini farkedincetela^la savunmayageçiyor: "Dışlerirninyapılmasınıbenistcmiyorum. Alıştım artık, çorbam var, diğerlerınıde ezebiliyorum." Yoldan geçen mcraklı biri, Kuşgöz'ün konuşmasına müdahale cdiyor. "Rezilliğimi7İanlatmayasınhaa." " Yok yok anlatmıyorum." Sulukule'nininsanlarıtoptançok mcraklı. Hemen toplanıpeevap vcrmenizefırsat tanımadansorularsormayabaşlıyorlar. Frkekler esmer, karatenli.kızlariseyaşlarıister büyük istcrse küçük olsun sarı saçlı... Kiınisi boyamış.kimisiise.oksijensuyuylaaçmiş. Nevar ki çoğunun saç dipleri kömürsiyahı. Adınıcaddeycvermişdörtyolunortasında birçınarağacı var. Bundan50yılöncesinekadar ağacın içinde bir kunduracı çalışırmış. Ağacı mesken tutan kunduracı, ağaçgövdesine birde kapı kondurmuş. Ama yıllar sonra yollarasfaltlanınca nc kunduracı kalmı^ ne dc kapı. ..Çınar.dörtyoluntamortasındaulu ama •jimdi kendihalinde. "Hey, gel benim de fotografımı çek!" Objektiftenrahat.sızlıkduyanyaşlıbirteyzeye,karşıpenceredenanındabirlaf'geliyor: "Kı/cektirsene belki artizolursun." "Beni alan almış, satan satmış, benden geçmiş kızım sen çektir de sen artiz ol." Sulukulc'deki Meydan Pastancsi'nin sahibi MustafaÇakar'ıherkestanıyor. "Mustafaağbi, lOObinliralıkkıymalıbörek verscne." "Şeker dc koy sana be." "Şekeryok." Devriyeler ve kızlar... "öncedcn herkes geçimini dcvriyelerden, eglenceden, danso/lükten kâzandı. Burada esrarın croinın hem satı^ı çoktu, lıem de kullanıını. Öncelerı devriyeler daha scviyeliydi. (iÜ7el şarkılarsöylenir, fasıllaryapıhrdı. Oaha sonra Adıyamanlılar gcldı, $crıata, SeydaHazretlerinebaglandılar. Dının yolunu göstcrdilcr, onlarlabcraberburadakilerinide baglamaya çahijtılar. Kimisi yürültü, kimisi yürütcmedı. Derken MortumSüIeyınangcldı, boygösterdi.bütündevriyeleri kapattı. Üstüne üstlük basın dadcvriyelerin üstüne gelince, devriyeler iyicc yıkıldı. Aslında Turizm Bakanlığı 'nın bu ışe bakması gerekir." Devriyeler, gizli kapaklı halen faaliyetgösteriyormuş. Küçük kızlar daoynatılıyormuş "Şu anda kimisi esnaf, ama y ıne de gizli kapaklı yapılıyor. Akşamlarıpol isekibi dola^ıyor. Altısencdir, buradaesnafım. Milletdcvriyelerdenparalarıkaldırdı. Daha sonra kcndilcrineekstraİ!>lcrkurdular." Sulukule'debirlikduygusuhakim.Birkavga çıktı mı küçük büyük herkes kavgada. Bir düğün mü var, herkes göbek atıyor. Ccnazcde iscdörtkolluyahepbirliktcsarılıyorlar. Surlann arasında iki eski kancpc, eski vepıs yorganlar ve kırık kap kacakla kendinc bir dünya kurmus,, Kamüj Dayı. Tcrlekariijikinsanın 'burnunundireğinikıran'keskinbirkokuyayıyorçevresine. Vücudu su yÜ7Ü görmcyelı yıllar olmu>. Lahana Surlann arkası düş YAZI VE FOTOĞRAFLAR: RAHŞAN TAŞ O * * ğlene doğru güneş, tüm cömertliğini | sunuyor inat, kırmızı boyayla, eğrı rengine Sulukuleye'ye. Duvarın büğrü "Buraya çöp döken anasını av! radınıbıraksın"diyeyazılmış. Yazıya inat, duvarın altına yığınlarca çöp atılmış. Çöplerden bir şcylcr tırtıklayan köpckler ve köpcklcrle senli benli çocuklar... Leğcnlere çamaşırları doldıırmuş,, allı güllü eteklerini yukanya kadarsıvamış, karatenli,sarısaçlıkadınlar...Laci takını elbisesinin altına spor ayakkabısını çekerek köşe başlannı mesken tutmuş yağı/ del i kan 1 lar... Dar ve kanal izasyon kokan so1 kaklarındanyolunbiro.birbutarafınayalpa laya yalpalayagelen sarhoş: "Rakı içtim, şarap içtim sallandım acanım sallandım. Yazdemedim, kıs,demedimeğlendim.Kızdemedim,duldemedimevIendim..." KdirnekaprdayorgunBizans'tankalma.yıkıkdöküksurlarasırtınıyaslaıniijbirmahalle Sulukule. Nanıı diğer Neslişah Mahallesı. Yıkılmışsurlardanbaktığınızzamanbaşkabir dünya görünüyoroysaburadaki surlann arasındakihayat, şöylebirgörülendençokfarklı. Sulukule'nin bircaddcsi var. Sağlı sollu küçük, darvekaranlıkmermercıdükkânlarıyla dolu. Dörtkatlıbirapartmançıkıyorkarşınıza. Adı, Mavi Kö.şk. Ama bu bina nc mavi ne deköşk. Kendindcn daha büyük siyah poşetiy lc küçük birçocuk, heryabancının peşine takılıyor: "Ablalanm, benim babam T1R şofbrü, gittiğimemleketlerdenparfümgetirmis,. Bunları sizesatayımmı?" "Tanesi lOOmark." Fiyatı indırdikçc indiriyor. Ensonundabir milyonasatıyor. livlerin dışı da insanların yas,amlan gibi rengarenk. Sanki ebcmkuşağı tüm renklerini Sulukulecvlerinebağışlamış. Evlergenelde ıkı katlı. Mahalleye özgü ilginç birayrıntı. Kvin camında 'sigara içilmez' işareti ve 'Göksun'. Sokak aralarına park edilmiş son model arabalar. "Birini mi arami!jt!ni7?" "Aradığıni7ijahisburada, benim ben" Mchmet Kıi!>gÖ7, NeslışahCanıii'ninkar^ı