27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

8 Hale Anter: Don dikmeyi öğp+ Toros Kız Talebe Yurdu'nu işrendiler. Pijamadikerdik.gömlek letmeyc başladı. Yine peşindeydigibigiyerlerdi. lcr, bu kez ki koz askerlikti. Asker Akarsu'daki ikinci yıl gözleri kaçağı olmakla suçlandı, hangi işe hastalandı Anter, Rahşan ve Dicel atmaya kalksa, aynı soruylakarle'nin. Musa Anter, "Sıcaklarbasşılaştı "Askerliğini yaptın mı?" tırmadan" dedi "Sen git isterTek çarc kalmıştı, köye, Akarsen.. .Ben de ekinler kalkınca gelisu'ya dönmek. Döndü. Traktör, j ip rim." Abdurrahman Bey gelip kızıalıp kendi toprağını ekip biçmeye nı vetorunlannı lstanbul'ataşıdı. başladı. Hale ise üç çocuğu Anter, Rahşan vc Dicle'ylebirlikte AbdurRahşan Yorozlu: Ben üç yaşımrahman Bey'in evine yerleşti. Köydaydım köye gittiğimizde. Orada deki tek araçla, jandarma karakoluKürtçc'yi öğrendim. Döndüğünun telefonuylaaldılarbirbirlerinin müzde hiç Türkçe bilmiyordum. haberlerini. Musa Anter kışları da Annemin ailesi, ne oldu, biz şimdi Diyarbakır'daydı. Bir dostuna ait nasıl anlaşacağız bu kızla diye şaolanTuristikOterinişletmeciliğinı şırdılar. üstlendi. 1949'unsonlarınadoğru Birsüre sonrakarannı verdi Mubirhabergeldiotele,"ValiBey sizi sa Anter, askere gidecekti. önce çağınyor." Eyüpsultan'da Levazim Okulu'nda, sonra da Gelibolu'da taHale Anter: Iş saati ama hemen mamladı yedeksubayhğını. Döngeleceksinizdiye ısraretmişler. Vidüğünde biriktirdiği paralarla Tolayetin arkakapısınagötürüldüğünros KJZ Talebe Yurdu'nun işletmede anlamış Musa,bunun vali çağırciliğine soyundu yeniden. Abdurması olmadiğım. Kürtçülük vc börahman Bey'in karşısınaçıktığında lücülükle suçlayıp tutuklamışlar. tedirgin ama kararlıydı: Ankara'ya gönderirken, havaala"Müsaade ederseniz biz aynlanında uçakta kimseylc konuşmalım artık. Çocuklar dabüyüdü, bahmasını tembihlemişler. Uçağınkaçelibirevtutalım..." pısında hostes biletini sorunca Musa, arkasinda duran subayı gösterip, Kürt Konsolosluğu'nda... yavcrimde demiş. Hostesler paşa Rahşan okullannın açılmasını bekleyen Akarsulu çocuklarla... Abdurrahman Bey, haftasonlan zanncdip yolculuk boyunca ikram gittikleri Suadiye Korupark'a yakın bahçeli "Benimle ol" diyemiyor anneme. Dedernüstüne ikramda bul unmuşlar... bir ev tuttu Anterler için. Bir hafta içinde tadenteklifgdincebalıklamaatlıyor... Akarsu'dalklyıl... Tamam köye gidi lecek dc, nasıl? Tek ula şındılar... Birlikteydiler artık. Hepsindebirer şım aracı kamyondu, onun da şofor mahalli bisiklet, Çiçek Sineması'ndan, Çatalçeşme Artık evde yardımcılar, çocuk bakıcıları iki ya da üç kişiden fazlasını almazdı ki... Kumruyuvası'na, Nesrin Sipahili Caddeyoktu. Sıkıntilann üzerini örtmck Abdurrahbostan Maksim'den, Korupark'a pedal çeAbdurrahman Bey,birtaksiyleanlaştı. Günman Bey'le Hidayet Hanim'ın geniş yürekvirdiler. Evleri bütün kokulara, renklere lerine kalmıştı.Salıverilen Musa Anter, ye lerce sürdü yolculuk, kurumuş derelerdcn, yıkılmaya y üz tutmuş köprülerden gcçildi. açıktı. Van'dan, Muş'tan, Bitlis'ten, Siirt'ten niden köye döndü cıkışsız ve yorgun. ÇoKavuşmanın ardından bilinen ama konuşul o güne kadar ne isimlcrini duydukları, ne cuklar ise babalarını soruyordu durmaksızın. Abdurrahman Bey, damadını aradı o tek mayan anadile, Kürtçc'ye dönüldü. Çünkü yüzlcrini gördükleri insanlan ağırladılar. Kinahiye müdürü, çavuş bir iki öğretmenden misi hafla sonu evcisi askerdi, kimisi hasta, telefondan. "Senin gelmen uzayacakgaliba" başka kimse Türkçe konuşamıyordu. Evleri, kimisiünivcrsiteli...Birüniversiteli,ohafta dedi "Çocuklar seni özlüyor, şimdi bahar, sonu ne yapacağını soran arkadaşına "Ape semaverde çayın, tandırda kekin cşliğinde onlarısanagetireyim..." Yanıtcoşkuluydu: Musalar'a gidiyorum" diyordu, arkadaşı Türkçe konuşanların kahvehanesine dönüşBaşımınüstündeyerinizvar.buyurun... tü. Bi ldiği ne varsa köyün kadınlanna aktar kendisini de götürmesini istiyordu. "Aaaa, Rahşan Yorozlu: Anladığıma görc batabiigel"diyorduüniversiteli.0haftanınhiç dı Hale Anter, dikişi, yemek yapmayı... bamteklifedemiyor.böyleilkelbiryaşamda CUMHURlYET DERGİ tanınmayan konuğu, ertesi hafta bir başka arkadaşını Anterler'in evinde ağırlıyordu. Bahçenin bir köşesindekimasada asker konuklar oturuyordu, bir başka köşede Hale Anter'in St. George'dan okul arkadaşları. Çocuklann başını döndüren bu renk, dil, kültür zenginliğinin resmi görevlilerce, gayri resmi birde ismi vardı: Kürt Konsolosluğu... Bu isim, yeni aynlıklann habercisiydi. Yenibaskılara,gözaltılanna,tutuklamalarayolaçacaktı. Birkezdaha Diyarbakır yolları gözüktü Musa Anter'e. Hale Anter ise daha Abdurrahman Bey'in evindeyken kararını vermişti.çalışacaktı. Devletmemurusınavlannagirdi.kazandı.Işbaşıyapabilmesiiçin Istanbul Defterdarlığı Muhasebe Müdürü Tevfik Demiroğlu'nun imzası gerekiyordu. Bordrosunu Stern Dcrgisi'nin arasınakoyup çıktı müdürün karşısına. Demiroğlu "Gel bakayım kızım" dedi "Nasılsın, Musa'dan ne haber?" Müdürün kendisinden habersiz çalışmayakalkışmasına, sınavlara girmesine kızacağından tedirgin, "Ben bir kabahat işledim" dedi "Özürdilemeyegeldim."Kısa bir öfke bulutu gezindi müdürün yüzünde, "Kendine mukayyet ol"un eşliğinde imzaladıbordroyu. Demiroğlu, Hale'ninamcasıydt... Hale Anter: İşe ilk gittiğim gündü. Vapurda karşımda oturan adam, Yeni Sabah Gazetesi'niaçmışokuyordu.Şöylebirgözattım. Diyarbakır'da Hilton açıldı yazıyor. O zamanlar gazeteciler yakalandığında "Gazeteciler Hilton'da" diye yazarlardı. Acaba Diyarbakır'da kimgirdi diye baktım. Aaa, Musa. Dizlerimin bağının çözüldüğünü hissettim. Ilk defa iş hay atına atılıyorum, değişik insanlann içine giriyorum ve gazete okuyan herkes biliyor kı Musa Anter tutuklanmış.öyle ıstırapçektım ki anlatamam... ' Gazeteyi okuyan, aynı işyerini paylaşacağı bir yakını karşıladı Hale Anter'i, Karaköy'deMaliyebinalarınınönünde. Moralinin bozuk olduğunu görünce çıkıştı, "Nc yapmışyani,hırsızmı,katilmi?"3Numaralı ltiraz Komisyonu'nun başkanına çıktılar birlikte. Hale Anter dışarda kaldı, yakını olupbitenianlattı,tedirginliğini,üzüntüsünü... Başkan, şef i çağınp emir verdi, "Dairedeki bütün gazeteleri topla. Kimse gazete okumayacak.Kızcağızüzülmesin..." Kızcağız üzülmedi. Arkadaşları, şefı, başkanı, hepsi yanındaydı. Görüş günleri pazardan alışveriş yapıp Hale Anter'in eline tutuşturuyorlardı "Bunlarbizden enişteyc hcdiye..."Onyediyıllıkçalışmasısüresinceenişte neredeyse tüm zamanlarını cezaevinde geçirecek, ama kimse ağzına yaralayan sözcükleryerleştirmcyecekti. 12 Mart'taolmalıydı, bir kez daha gözaltına al ındı Musa Anter, gazeteler fotoğraflannı bastı boy boy... tlkkez işten ayrılmayı düşündü, avukatbir arkadaşına "Atılmadan vazifeden ayrılmak istiyorum" dedi. Arkadaşı karşı çıktı. "Suçlamalarabak" dedi "Kürtçü, bölücü komünist diyorlar. Bu nasıl suç, komünist olan milliyetçi olamaz, milliyetçi de komünist. Suçlamalannın aslı astan yok..." Işinde kaldı ama zorluklaryakasını bırakmadı. Kocası cezaevindeydi, üç çocuğu okuyordu ve maaşı azdı... Ağabey inin getirdiği tenekelerle yağa, arapsabununa birşey diyemiyordu ama çocuklara biraz fazla harçlık verdi mi, "Hayır" deyip iade ediyordu "Benim çocuklarım bu kadar kullanamaz." Ağabeyi ise annesine gidip ağlıyordu: Hale neı dcnböyledavranıyor... Rahşan Yorozlu: Bütün erzağımız köyl den gelirdi, bir de dayım yardımcı olurdu. Teyzelerim giydirdikçe giydirirdi beni. O zorluğubizepekhissettirmediler. | Musa Anter cezaevindeydi ama "KüH Konsolosluğu" kapanmadı. Hale Anter cezaevine giderken sadece eşine değil, ailesi Musa Anter 20 Eylül 1992 'de Diyarbakır 'da öldürüldü. Oysa bir ay sonra eşi ve çocuklarıyla buluşacak, yıllann hasretını dındırecekti... Istanbul dışındaolanbütünmahkumlarayif
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear