Catalog

12 (X AK I W SAVIS64 L ıı (,ok (.alı^tıgıın vc en vııımlı ı«jlcr yaplığıın hcrhalde Fatına Gınk'tı TuıkanŞoray da var Amaonlar slaı sıstcmınm kuıbaııı olılulaı I ıııkan'ın yaptıgı ıs kr oyle dbarlıklı kı daha la/lasmıyapmasıengcllen dı I alma da, oyuncıılugu duygulanyla bulmuşlur A<,ığınıoylekapattı Sonıa dan dıışunmcye, okunmaya basladı vc oyunculugunu sağlıklıbırplatformaotuıt tu Yeni jonlerden kimi begenıyorsunu/? Klasık bıı dcyımdıı ama uınııt vcrcnlcrvar Mclımct Aslantuğ mesela Ondan ba'jka, kusura bakmasınlar ama Omu/ları guzel olan sa(,ları ıyı olan var dd bana clınlardahadabo«)lukta Sclap Aksoy, Mcıal Oğu/ ıyı (lyuncular *>ımdı dı/ı mı yapılacak, bır ınankcn kızı alıp, koyuyorlar oraya Bır keıc nc vaısa cskılcıdc vaı lidkıyorum bır Turkan'ın, Hulya'nın, bıı Fatnıa'nın ycnnı kımsc dolduramıyor lıala Şcııcı ŞcngıbıoyuiKu (.ıkmadtdaha IIıı, \a$lımma\ aı aklardı, aşkları ıltı... Hukun \e Gırik... Jonluk si/dcıı nctli. *>alatallı dnnenıi geride bıtehasbdkadeı ulursun Bırkaı, sanslı ısyarakmak nasıl t>elıy»r? paısııı amagumınhmmickımsckapım^al Staı Iık gc\sc dc oyunculuk kaldı O, pat dı ma/oluı yegc\medı (, okledrıtıolarakbıttı lonluk bılıiKcyıncba'jruloynarMnız.aınaaıadajıu Bıı bakı^ovııadığıııı/filmlcri vcovım/cl kompo/ısyonlardıi'jcronları oncmsersıculuğunu/u nasıl clkilodi? C nı/ Onlaı sı/ın kaıaktcı oyuiKulugunu/a l JS() 6()arasında Fıırk smuııasında lıu gcı,tığını/ kut,ıık kopı ıılcıdıı Starlık sıste kesdaha tok yumı ıık atm ının pcjindcykcn mının kıııalları bovlı. Osıstcmdo okıu,uk nerde Yaşaı Kemal ın Oıhaıı kuııal ınyaULU/ |oıı IOIICI ını dc ovnamak zoı unda kal pıtlaıı vaı onlaıda ovnayayım dıye /orlaı dım Yt>ılı,aiTHİa sanat f ılmlcrı (,»>cugıı" di dık Hayalta <' > oy ııanıak ıstedığini/ bir rol , k < yedalgage<,tıleı benıınlc Aslında |onkoıı oldugum ıı,m hoşgorııı lcrdı, ' Istczavdllı (,o varmı.' Dogıudurustbıı Alatuık lılnıındc.bıı dc ıııgunboylcbi! sapıklıgı.kımscye/aıaııol*>cyhliedıcttıntılmındcoynamak ıstcıdım mayan bır mcrak'ılıyc bakaılardı Scttekı Aslındabovkayıınıakdoğıudcğıl Bumcsdbılcı,nczaıııandcrgı,kılapokusaın,ıııatrak lcklcbıı o/cllık vaıdu lyıyıbuldugunzaman ge(,erlcıdı "Ulemamı olauıksm ulanpe/e kavınnayacaksın l'arasına pııluna bakmayavcıık*' dıy« Amahi(,aldırma/dım,bcnyınc caksın, ko^ullaı zoı ulsa bılc allayacaksın ınckleı gıbıokuıdum Bcnım boyle kaçırdığım kac, tane rol vardır Bu edebıyat merakı\la "Vılanların Orneğin? Öcu"iHiiHkLbiı il^isıolmalı. Dayakyiycn Soylcmcm Oıncğın 6O'lı yıllaıdaydı nadir jonlerden birisini/. "Bıtmcycn Yol"ıı yapmışlardı Bırsarsıntı Yıl 1691, ya/ Mctın I ıksan fılmı (,ckeyaratmıştıTuık sıncmasında Onunduygucck Bcndckahıanıanınıuyııayacagım (,ok sallıgıylabanabıı scnaıyogetııdıleı, "Bcn gu/clbırkadrn,gıttikçalıştık Cıerçektcnyı Oldukçc Ya^arım" dıye Ama oynamak ıstclın crı saglam tılnıı oldıı Ama sansurdcn rncdıın (, ıınku sanırırn Bclmando rııın oygc<,mcdı RahmctlıC unalduıscrıno/clı/nadıgı bıı I ılmın adaptasyonuydu vc ı^ıme nıylcoynaclı kıyanıctkoptu sanatsalaçıdan buyuk suksc yaptı I ıltndc, muhtar, aga ılc gelmcdı (, ok gıttılcfgcldılcr 1n sonunda "Yılma/'ı oynatın" dcdım Yılma/Cıuncy bıılıktcoldugu vebızdeonlarakarsı (,'kan oynadı Bcnım o yıl Antalya F'ılm festıva biraıleolduğumu/ıçınbcnıkoyodasınaça îrndcuçtancbabagıbı fılmımvardı Yılmaz gırttırıyor Oradayıklırıyorayığıya, talakagcldı,"Bcnöldukt,c Yd'jdrım" fılmıylc Anyaaldıııyoı Bu Yeşıl(,am'dahcmenduyuldu talya'da czdı gcvtı Yılmaz'ın (.ıkısı oldu Ogune kadar Yeşıl(,am'dabırjonun değıl daOnıın ıçın ıyı rolıı kımscyekaptırmayacakyakycmesı,dokıınulmasıbılcyok Yumrugu sm jon ataı Kahıamaıı ya, Olımpos 'tarı ınmış ya Bı/ımbcrbervaıdı,heporadatoplanır Şimdi neyapıyorsunu/? dik Arkada'jlargcldıler Dedılcrkı "I vlaNcyapatagım ; Yılda bırtanc ıyı Fılm ı,ıkaısaoynuyoıun^vıkma/saoynamıyorum dım scnın uy uıııulugun bıtlı, staı dcğılsın aıI)ızıyapıyorıi7,ekmekparami7i,natakamı tık Kendıncba^kabırmeslckara " Allahsi /ılclcvı/yondı/ılcrıylcsaglıyoru/ Onlarda /ı ınandırsın promıycrdeınsanlar, osahncdc gcncllıkk pcmbc, mavı dızılcı, sulandırılıni'} ayağakalkıpalkışlaınayabasladılar Bcndc dıamalaı hıısımdan ağlamaya başladım O dayak, o kadarıyı vcdogrukı,ınsanlaralkışlıyor Iştc Si/i ıı/uyor mıı bıı durum? buoyunculugun ıçcııgıdıı Hayıı Bcn lclcvızyon oyuıiLUİuğunu da scvıyorum, yelcrkı duzgun bıı sey olsun Kdebiyal hay ranlığı nc /aman ba^ladı? (, ocukluğıımda Aıu/vchcccvc/nıılcsı Amakanallargunukurtarmayabakıyorlar Bırka», tanccıddıdı/ıycparayatırdılar, onlar ırlcı ya/dım Daha ı,ok oykıı konusunda da ıyı tjkmayınta aı tık elı ayagı du/gun ı^le lyıydım O/amanlaı modaydususyalrcalısl1 rcparayatırmaktan korkııyorlar Ratıngdıyc Ama oyunculıık <,ok kıskanç bırmeslck In bır şcy vıktı, hcpımı/ ralıng vocuğu olduk sanın dığer uğrasılarını yıyor llalbukı, ınHcrkcsbırıalınglırgıdıyor Yaptığımız^ey sanlarla ılgılı oykulcrım du/gun ijeyleıdı lerdesııya sabunadokunmayan, seylcr InBclkı oyııncu olsam, ıyı bır romancı olııı sanlarapckbırmcsaı vcrrrııyor, hattahn,bıı durn Ama,subuyanaaktı mcsa) vcrmıyor Bunlarladalgamızı geçıyoJonolduğunuıdoııcındccsaskadııılar rıi7istc ^ kimlerdi? bıı !jcy vcıen yok (JCIK, ka 19 PAZARIN PENCERESİNDEN Sıddık Sami'nin raporu SI L(,IIK I RI / uudı sermayesıyle Londra'da yayımlanan AI VVasat gazetesı 30 Aralık 1996 tarıhlı sayısında Başbakan Necmeddın Erbakan ın Mısır da devlete karşıt eylemlerde bulunan Musluman Kardeşler örgutu'nun lıderlerıyle gızlıce bır araya geldığını yazdı Gdzeteye gore Erbakan şunları boylemıştı Musluman Kardeş Örgutu lıderlerıne Turkıye de her başbakanın duşunup hesaba katması gereken uç kurum vardır Bunların bırıncısı ve en buyugu askerı kurumlardır Ordunun her hukumete karşı bır tutumu vardır Başbakan olunca ordunun RP ye ve bana karşı olumsuz tavır ıçınde olduğunu anladım Maaşlarını arttırdım ayrıca dolara bağladım Boylece yatıştırdım Erbakan ın bu teşhısı bır yanıyla dogrudur ordu gerçekten Turkıye de polıtıkacılar tarafından hesaba katılması gereken bır kurumdur Ama bu kurumun maaşlarının arttırılmasının ya da dolara baglanmasının ordunun bu zammı yapanların Ataturk devrınden bu yana bellemış oldugu ılkelerden sapmalarına goz yummasına, 'yatışıp' tepkı gostermemesıne yol açacağı sanrısı geçerlı değıldır Turkıye de sadece başbakanın ya da yardımcısının değıl butun polıtıkayla ılgılenenlerın bılmesı gereken hususlardır bunlar Turkıye de polıtıkayla ılgılenenlerın bıraz da tarıh bılmelen gerekır Ozellıkle ordunun polıtıkayla gırıftleştığı evreler hatırlanmalı ve bellenmelıdır 1960 Ordu Mudahalesı nden sonra yenı Anayasa'yı hazırlamakla gorevlendırılen Istanbul Unıversıtesı Rektoru Ord Prof Sıddık Samı Onar'ın başkanlığındakı unıversıte heyetının mudahaleden hemen sonra verdığı rapor bu açıdan ılerı derecede onem taşır Bu raporda şunlar yazılıydı Sıyası kudret adalet Ord. PıoJ Sıddık Samı Onar'ın raporu untmsunmulı. ahlak ve amme menfaatlarını koruma mahıyetını hepsının tutuklanmasına başlanmıştır kaybederek, şahsı nufuz ve ıhtıraslarla 1960 Ordu Mudahalesının ardından zumre menfaatlerını temsıl eden bır kuvvet evlerınden alınan bazı Demokrat Partı halıne gelmıştı mılletvekıllerının once salıverılmelerınden Her şeyden once kanun tarafından sonra yenıden tutuklanmalarına yol açan emrolunan sosyal bır kudret olması gereken gerekçenın uzerınde durulmalıdır devlet kudretı, bu ıhtıras ve nufusların bır ABD'de Massachussetts Unıversıtesı aracı halıne getırıldı Bu nedenle bu sıyası oğretım uyelerınden Feroz Ahmad de kudret kendı ordusuyla, mahkemelerıyle, "Demokrası Surecınde Turkıye' başlıgıyla gorevlerıne sadık kalmak ısteyen dılımıze çevrılmış eserınde (Hıl Yayın 1994) memurlarıyla unıversıtelerıyle, basınıyla bu hususu vurgular moral bağlarını kopardı ve devletın gerçek Butun bu gerçeklerın hatırlanması ozellıkle ve temel kurumlarına, Ataturk ılkelerıne partılerın ust duzey yonetıcılerı ıçın yararlı duşman bır duruma duştu olur Yolsuzluk ve usulsuzluk, Bu marıfetlerı yapmış kanun ve adaletle ve Cumhurıyetımızın llkelerınden sapış devlet anlayışımızla hıçbır ılışkısı kalmamış ıthamlarına vb ıddıalara karşı demagojıyle bır zumre artık sosyal bır kurum olarak değıl ınandırıcı belgelerle karşı koyun duşunulemez Meşruıyet açısından da bugun yargılanmaktan çekınmeyın durum aynıdır Bır hukumetın meşruluğu, komısyonlardan once kamu vıcdanında sadece onun orıjınıne yanı ıktıdara aklanmaya onem verın Komısyonlarda gelmesıne baglı değıldır Meşruıyet ancak temıze çıktığınızı mı sanıyorsunuz? O zaman onu bu goreve getıren anayasaya bağlılıkla kamuoyunun hakkınızda ne duşunduğunu ve meşru zemınde kurumlarla ışbırlığıyle orada aklanıp aklanmadığınızı anlamak yanı mumkundur asıl yargıcın kararını bılmek ıstersenız mızah dergılerıne ve karıkaturlere bakın dogruyu Haydar Tunçkanat'ın "27 Mayıs Devrımı" bulursunuz1 başlıklı bır eserı vardır (Çağdaş Yayınları, Istanbul 1996) Bu yapıtta 1960 Bunları yapmazsanız bugun atlattığınızı darbesınden sonra gerçekleşmış olan bazı duşunduğunuz mılletın gozunde yarın çok olaylar ıncelenmekte ve yorumlanmaktadır uzucu durumlara duşebılırsınız1 ^ Tunçkanat askerı mudahaleden çok kısa bır sure sonra Ankara da olup bıtenlerı şoyle aktarmaktadır 28 Mayıs gunu ıhtılalın meşruıyetını hukukı yonden açıklayan bıldırıyı hazırlayıp Cemal Gursel'e veren profesorierden bazıları Ankara'da kalmıştı Ankara da kalan Onar Kubalı Hıfzı Veldet ve Ragıp Sarıca Muammer Aksoy ıle konuşuyorlardı Uzerınde durdukları konu, (askerı mudahaleyı gerçekleştırenlerden) Cemal Madanoğlu'nun bır gece once bazı Demokrat Partı mılletvekıllerını serbest bırakmasıydı Bu ışın sakıncalı oldugu uzerınde bırleşıyorlardı Duşuncelerı şoyleydı Demokrat Partı gayrı meşru kabul edılıp sorumlu tutulduğuna gore bu ıktıdarı teşkıl eden butun şahıslar (hukumet ve partı grubu) aleyhınde bır suç karınesı mpvcuttur Aksı ıspat edılene kadar hepsı suçludur Aralarında suçsuzlar bulunabıhr suçlular drabinda da derece farkı vardır Bunları ancak yargı organları saptayabılır Bu ış yapılıncaya kadar hepsının gozetım altında tutulması gerekır (Bunun uzerıne) Komıte tum Demokrat Partı mılletvekıllerının tutuklanmasına karar vermış ve 30 mayıçtan ıtıbaren Demokrat Partı mılletvekıllerının