Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4 AÖUSTOS 1996. SAYI 541 kuponlarınakaldığıyerdendevametti... Yeni Arayışlar'da,belligünlerdekampanyaya katılan erkcklerin resimlerinden parçalaryayınlanıyor,ogünlerde gazete tirajpatlaınası yaşıyordu. Ayrıca, ga/etenm pazar ilavesinde, bu resım parçacıklarından "Bulyap"lar yaymlanmaya başladı. Erkck parçalarını doğruolarakbirleştircbilenlerbırkurayakatılacak vekazananGiineysahillerindehafta sonulatilineyollanacaktı. Semiha şansını zorlamak istemediği için buna boş verdi. Tatil matil istemiyordu. Tek bcklentisi.clindegarantıbelgesi ilcgelecek güçlü erkeğine sahip olmaktı, bir sene için bileolsa... Şansını arttırmak için, kampanyasında kaydırma yapmış, devremülk şartlarıylaçahşandcvreerkekbölümünegirmişti. Hiç olmazsa şimdi bir garantisi vardı. Kimseonakuradakazanamadındiyemezdi. Alt tarafı sırasını bcklerdi, o kadar. Zaten beklemeye o kadar alışmıştı ki... Yemekhane arkadaşı Necati 'nin dc günlerisayılıydı. Adanıtckbirgünbileaksatmadankuponlarınıbiriktirmiş,neolurneolmaz diye talebin çok yüksek olduğu Sarışın'a değildedahaaztalepliEsmer'etalipolmuş,resimparçacıklarınıkesipyanyanagetirmiş, (göğüs ve cinsel organ parçalarının verildiği gün, gazete poşet içinde satılmıştı) esmeri dizlerme kadar bütünleştirmiş, ncticeden oldukçamemnun kalmıştı. Büroda başkaları da kadın veren kampanyalarakatılmışlardı. Hattatutucugazetelerin birinde kupon biriktirerek, fazla beklemeden, tesettiirlü birdula sahip olan biraıkadaşları, dulundan çok mcmnun kalmış, bir diğeri kurada kazandığı tesettürlüyü eve getirdiğinde, şaşı gözü ve çarpık bacaklarıy la elinde kalan kadını ne yapacağını bilememiş, kıırtulana kadar akla karayı seçmişti. Necati Bey hiç olmazsa kartlarınıaçık oynuyordıı. Sansı yaver gıttıği takdirde, balık etinde, orta boylu, geniş kalçalı, uzun saçlı esmerinc kavuşabılecekti. Lğersağlığı da yaver gidebilseydi. Masasının üst sağ gözünde kilit altında sakladığı kuponlan.birgccekımliği meçlıul hırsı/lartarafındançalınıvcrdi. Necati Bey, işte o gün yıkıldı. Yüzüp yüzüp kuyruğuna gcldiği sırada başına gelen bu l'elaketi bırtiirlii hazmedemedi. Çekmecesınde ne dolmakalemi,netclzımbası,nedeyenıaklığıdolu sişe Iraşlosyonııçal ııımıştı. Sadece kuponlannyerindeyel ler esiyordu I ler önüne geleni sorguya çekti, herkese yalvardı. Üstünde kendı adınm yazılı olduğu kuponlarbaşkabirıninişineyaramazdıki... Birkaçyıldanberi"Kuponman"laratedavı uygulayan klinıkleraçılmıştı sağda solda.Sürekli kupon birıktirmenin,televizyonlarda radyolarda bangırbangır kupon reklamı dinlemenin ya da değiiik seçenekler arasında kupon seçimi yapnıanıngctirdiği stres, insanlardaçeşitli ruh bozuklukları yaratmıştı. Hele kadın ve erkck kampanyaları başladığından beri, hastaların sayısı öylesine ırtmıştı ki, Istanbul Üniversitesi, bu konuda psikolog yetiştirmek iizere bir 'kuponoloji"kürsüsükurmakzorunda kalmıştı. Necati Bey'i ablası, önce Fatih seminde sağlık verilen bir Huzur Kursu'na /olladı. Dini telkinleılctedavi ııygulanlığı söylcniyordu ve insaniyet namına, jarasızbirkurstu. Adamcağızın büsbütün zıvanadan ;ıkarak,kurstankovulmasıüzerine,abası sigorta işlemlerini yerincgctirerek )nu bir "Kupoklinik"eyatırdı. Semiha, ju işlemler sırasında, elinden gelen /ardımıesirgemedi. Bu gün sana olan, /arın da bana olabi lir, diye düşünüyorhı. Nıtekim, "Güçlü Erkek"in kupon ;ayısı azaldıkça, Semiha'nın da baş ağıları ve uykusuz gccelerı çoğalmaya Masa arkadaşı Ayten de Semiha ilc lynı kupondan biriklirıyoıdu. Güçlü erkeğinılk verilen resimparçası.kıllıgöğsünc aitti.Sırasıylahaşınbırıfadeylebakangözleri, büyükçe burnıı, pazulu kol parçaları, kalınboynu,dalgalısaçları,kütparmaklıellerı ve adalcli bacak bölümleri geçti ellerine. Adanı ne esmer, nc de sarışın sayıhrdı, açık renk gözliiydü sankı. Semiha Karadcnı/li. Ayten de Egeli olabileceğinisavundu. l.llerindcki görscl \erilercgörepek uzun boylu sayılmazdı. Ayten erkeklerinin boyu üzcıinde pek durmazdı. Ama Semiha ille de kcndindcn uzun olsıınistiyordu. Güçlü erkcğin sadece boyundan pek hoşnut kalmamıştı. Gazetenın poşctte verildiği gün ise, Scmıha tek başına açamadıgazeteyı. Ayten'ibekledı. Heyecan içinde resiın bölümünc baktıklarındakötübirsürprizbekliyorduonları. Güçlü adıııı taktıkları erkeklerine don giydirilmışti. "Ne diye zahmet edip poşetc koymuşlar" dedi Ayten. Donuincelemeyealdılar. Semiha birbüyüteç edindi daha iyı görmeleri için. Üç kere evlenip boşanmış ve bir sürü de sevgili değiştirmiş Şükran Abla'yadadanıştılar. Şükran Abla tüm tecrübelerinin ışığında, resim parçasını inceledi ve "Eh, f'ena say ılmaz çocuklar"dedi. Güçlü'ye kavuşmaya 62 kupon kala, Semiha'nın saçlarını sarıya boyatmasına zor manioldu Ayten. "Daha iki ay var, sonra da kura sıranı bekIeyeceksin,diplcri uzar" dedi. Saçlarını boyatmadı ama, sıkı bir rejime girdi Semiha. Günlcrccbirdilimçavdarckmeğiilehaşlanmış sebze dışında birşeycik koymadı ağzına. Sinirleri büsbütün bozuldu. Kulağına sürekli, "Sadece on kupona", "Sadece yüz kupona", "Sadece otuzüç,ellidokuz,yirmisekiz, yüz otuz iki, üç yüz beş kupona, şok kupona" diye basbas bağıran sesler gelmeye başlaınıştı. 1457'yebeş kupon kalmıştı. Semiha saçlarını sarıya boyatmış, kat kat kestırmiştı. Çok kilo vermişti. (ieceleri göziinc uyku girmez olmııştu. Gündüzleri.işyerindedalıpdalıpgidıyordu. Uyandırmıyorlardı arkadaşları. Enıckliliği o kadar yakındı ki, herkes biraz idareedıvcriyordu işte. Sağlığının bozulmasının dışında pek de fen; sayılmazdı durumu. Kuponlarla, iğne ipligc kadardayayıpdöşcdiği birkatı, kolyeleri, yüzükleri, bileziklerı, kuponlarla sahip olduğu dcvremülky azlığı vardı. "Güçlü Erkck" dc gelmek üzereydi. Dahancısteyebilirdı birinsan. Tek kupon kaldığı sabah uyandığında, Güçlü'ye ilk akşam nc pisireceğini düsiindü. Patlıcan kızartacaktı. Mutfağınasöylebirgözattı. I lıçeksiğıyoktuamatavasını göremiyordu. Birden hatırladı, tavasını birkaç hafta evvel, komşusıına ödünç vermiş, geri istemeyi unulmu^tıı. Komsusıı da on gün once, adrcs bırakmadan baska yere taşınmıştı. Yanı.patlıeanlarını kı/aıtacağı bir (avasıyoktuartık. Kanınınbeynineçıktığını hıssclti. Kosup gazetesini kaptı ve kupon sayialarına baktı. Ne yazık ki "Tava Kampanyasi"yenı taınamlanmı>tı. Kapıcıyabes altı lanegazete ısmarladt. Herbirinigözden gcçirdı accleyle. Aralarında tava dağıtanı yoktu. Sokağa f'ırladı, köşcdekı gazeteciden, şehirde yaymlanan biitün gazeteleri satın alıpevinedöndü. Bazılarıtavadağıtıyordu, ama daha çok ıızun siirc beklemesi gerekecektı. Oysa.yıllarca beklediği Güçlü, belki dc yarın onundu ve tavaya hemen ihtıyacı vardı. Semiha ağlamayabaşladı. Yeni Arayısjar'da Güçlü'nün son resim parçaeığı olan, sağ ayağmın baş parmağı yay mlanmıstı o gün. Semiha burnıınu ve gözlerini sildikten sonra, elinemakasınıalıpayak baş parmağını özenle kesti ve bütününü beyaz bir kartonun üstünde tamamlamış olduğu Güçl ü'nün sağ ayağına yerleştir • di. Semiha'nınağlamaktansişmişgözleri, çok yakında kavuşacağı Güçlü'süne bakıyordu ama aklı tavadaydı. Şu anda en çok bir tavası olsun istiyordu. Güçlü'ye patlıcanlar, patatesler, balıklar, köftelerkızartacağı birtavası... Çok şeyini birtavayladeğiştokuijahazırdı. Bütünyüreği ileistiyordubutavayı. "Tanrım"diyordu,"Ey ulutanrımbir kerecik eşrefsaatine gelsin de, beni de duy. Birtavayı esirgcmc bcnden." Birara şişgözleriyle, içini okumak is 17 tercesine bakıpdurduğu Güçlü'nün geniş alnının daha dagenıslemeye baş ladığınıgördü... Güçlü'nün alnı genişlcdı, genişledi... Genişledikçcyüzündeki hatları siliniyordu. Aynı anda gövdcsınin oıtasından sopagibi bir şcyuzamayabaşlamıştı. Semiha dehşetleırkildi. Hayırhayırbuşey, zannettiği şey değildı. ülama/dı .. Güçlü'nün kolları ve bacaklaıı da hatları gıbı Mİıniyor, büyük bir yuvarlak yüzey veonıı lulan birsapadönüşüyoıdu. Uslelik giderck de biiyüyor, kocamanlaşıyordu. Biraz evvel beyaz kartonun üstünde, sertbakışlarlakendinisüzen Güçlü yokartık. Semiha,birrüyadan uyanırgıbi gözlcrinı ovuştıırdu, yavaşça u/attı elini, kendinedogru onu tehdit cdergibı dımdik ıızanan oşeyc dokundu. Eline bir tavanın scrt sapı değdi. Öteki eliyle, sapın ucundaki tctlonun scrin vepürüzsüzyüzcyinin içini sıvazladı. Sıkıca yakaladı tavanın sapını, gözlcrini yunıdu, nefesini tuttu ve içindcdünyanınbütünpatlıcanlannı, köftelerini kızartaeağı bu dev tavayı olanca gücüyle vc hicranını sadece kendi yüreğininbildiği,birikmişyıllarınhasretiyle.göğsünebastırıp.sımsıkısarıldı.^