27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 TOPLUM CUMHURİYETDERGİ nan binasını kiliseye bagışlıyor. Kilise de gelir amacıyla bu binadaki daireleri kiraya veriyor. Tarihler 1962'yi gösterdiğinde Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi ve Mektebi Vakfı Başkanı Hrant Küçük Güzelyan lstanbul Valiliği'ne bir dilekçeyle başvurarak kilise için bir kamp yeri satın almak istediklerini bildiriyor. Bu başvurudan on gün sonra, yani 15 Kasıml962'de valilikten "yetkibelgesi"veriliyor . Kilise bu belgeyle Tuzla, Üçmeşe semtinde 9246 metrekarelik bir alanı satın alıyor. 28.500 liraya alınan bu alanda yine gerekli izinler alınarak kamp inşaatına başlanıyor. Kamp, 1970'tefaaliyetegeçiyor. Buraya kadar kilisenin satın aldığı ya da bağış yoluyla edindigi malvarlıklanna ilişkin bilgi edindiniz. Şimdi de bu malvarlıklannın yasalarla gcrialınışınınöyküsü... Azınlık vakıflanna ait ilk yasa 1936 tarihini taşıyor. 2767 Sayılı Vakıflar Yasası çıkanlıyor ve bu yasa uyarınca azınlık vakıflanndan malvarlıklannı bildirmeleri istcniyor. Bütün vakıflar bu istege uyuyor. Vakıflar Genel Müdürlügü'nde pek de kısa olmayan bu bildirime "1936 Beyannameleri" ismi veriliyor. Bundan 31 yıl sonra, yani 1967'deçıkanlan 903 sayılı Vakıf Yasası'yla azınlık vakıflan için kara günler başlıyor. Bu yasa; bugüne kadar özelligini ve yapabilecegi faaliyetleri belirleyen bir"Kuruluş Vakfiyesi" bulunmayan ve istenmeyen azınlık vakıflarını çember içine alıyor. Çünkü I936'da verilen malvarlıgı beyannameleri "vakflye" olarak tanımlanıp bundan sonra edinilen bütün mallar "kaçak ve yasak" sayılıyor. Çünkü vakıflar bu beyannamenin altına "Şimdilik bu kadar gayrimenkulumüz var. Yenileri bagışlanabilir ya da biz satın alabiliriz" notunu düşccek kadar "gelecegi görme yetisine" sahip değiller. Yasa böyle diyor, ama nedense 1979'a kadar uygulamada pek bir değışiklik göriilmüyor. Ama 25 Ekim I979'da Vakıflar Genel Müdürlüğü'nden üç avukat, Muhittin ölçenoglu, Emel Vassaf Akay ve Osman Kırkkâseli, lstanbul Asliye Hukuk Hâkimliği'ne başvurarak Ermeni Protestan Kilisesi'ne ait binalann bir başkasına satılmaması için tedbir karan alınmasını istiyor. Karar alınıyor. Mahkeme, kilisenin tapu kaydını iptal ediyor ve eski sahipleri artık lstanbul'da olmadıgı için binalar Milli Emlak'a veriliyor. Bu arada kiliseye bir ödemc yapılma geregi duyulmuyor bile. Çünkü yasa buna izin veriyor. Incirdibi Ermeni Protestan Okulu, 1987 yılında Eminönü Belediyesi tarafından yıkılıyor ve yerine otopark yapılıyor. Vakıflar Genel Müdürlügü avukatlarından Emel Vassaf Akay, 23 Şubat 1979'da bu kez Kartal 3. Asliye Hukuk Hâkimliği'ne başvurarak Tuzla'daki kampın tapusunun iptalini ve yerin eski sahibine iadesini talep ediyor. Mahkeme, dört yıl süren davanın bitiminde arsayı, üzerinde inşa edilmiş kamp binasıyla birlikte eski sahibi Sait Durmaz'a iadeye karar veriyor. Henüz işlemler tamamlanmadan Durmaz öl üyor ve kamp, mirasçılanna devrediliyor. Gedikpaşa Ermeni ProtestanKilisesi'nin başınagelenler... Kiliseye haciz valr! BERATGÜNÇIKAN f imdl öm yasaklar... T oprak mı önemlidir, toprağın üzerinde kimlerin, nasıl yaşadıgı mı? Eğer yanılınız topraksa ve ille "bu topraklarda bcnim gibi konuşanlar, bcnim gibi inananlar yaşayabilir ancak"sa, ya üzerinize yapışmış kanı görmezden geliyorsunuzdurya da okanınkokusunaalışmışsınızdır artık. Ama önemsediğiniz, o topraklarda kimlerin, nasıl yaşadığıysa sizinle aynı dili konuşmayan, aynı dini paylaşmayan insanlara sizinle aynı koşullarda hayat hakkı tanımışsınızdır demektir. Adlarına "azınlık" da descniz kendinize hak gördüğünüz her şeyi onlar için de diliyorsunuzdur. Başka ülkelerle aranızdaki sorunlar yüzünden, o ülkelerle sadece dil ve din birliktelikleri var dive onlara ödeteceğiniz faturalarınızyoktur. Odettirmeye kalkısanlann utancını da içinizde taşırsınız. lşte lstanbul, içinde banndırdıgı kültürleri, dinleri ve dilleriyle size bu soruları sordurtacak ender kentlcrden biri. Ermeni, Rum, Yahudi, Beyaz Rus, Polonyalı... tümü kendi kiiltürlerini kente yansıtmış, kentle birlikte tanımlanır olmuş "azınlıklar". Gerçi, 'varlık vergisi', 67 Eylül olayları, yakılmalar, sürgünler kentle bütünlüklerini zedelemiş ama, onlar hâlâvar. Yasanın uygulanması VaMrutanç... Kilise, cami ve havranın bir sokak içinde toplandığı bu kent, hâlâ "utanç"tan kurtulabilmiş değil. Bu utançlardan birini yaşatan da Gedikpaşa'daki Ermeni Protestan Kilisesi'nin başına gelenler. Bugünkü cemaatinin sayısı bini geçmeyen kilise belki de dünyada ilk kez mallan haciz edilen ibadet yeri. Ama önce kilisenin kuruluşunu ve yasalarla, kararnamelerle karanlıklaştınlan süreci anlatmak gerek... Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi'nin kuruluşu 1895 yılına dayanıyor. Buyılda, Atatürk'ün soyadını daha sonraları "Dilaçar"a dönüştürdügü Agop Martayan'ın başkanı bulundugu bir heyet, 2200 altına satın aldıgı bir arsa üzerinde kilise olarak kullanılmak üzere bir baraka inşa ettiriyor. 1906'da ise padişah Mchmel Rcşad'dan izin alınarak baraka bugünkü haliyle tasarımlanıyor ve 1921 'de ibadeteaçılıyor. önce okulu, sonra gelir sağlayan binası, sonunda da Tuzla 'daki kampı elinden alındı Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi *nin. Vakıflar Yasası 'ndaki değişikliğin bir sonucuydu bu. 'Yasalar insanlar için midir' diye sormaya vakit kalmadan bu kez hacizciler dayandı kapıya. Ve kilisenin telefonları kesildi. amaçla bir bina kiralanıyor ve "Incirdibi Ermeni Protestan Kilisesi" adı altında öğrenimc açılıyor. Milli Egitim Bakanlıgı'na bağlanarak resmi bir statü kazandırılan okulun yanındaki bina da kiralanıyor ve yatılı öğrcncilcrin kullanımına açılıyor. Yabancı bir vakfa ait olan bu binalar Dışişleri Bakanlığı'nın da onayıyla satın alınıyor. Ancak bu binalann tapusunun da kiliseye geçmesi için lstanbul Valıligı'nden "satın alma yclki belgesi" alınması gcrekiyor. Valilik bu izni veriyor ve 13 Mayıs 1948'de binalar kilisenin mülkiyeti altına giriyor. Bir bağif, Mr kamp... Kilise binası ve okul. Ermeni Protestan cemaatinin bütün malvarlıgı 1958 yılına değin bu kadar. Bu yılda Türk vatandaşı, Ermeni cemaatinden Arusyak Hanım, Gedikpaşa Esirci Kemalettin Sokak, 25 numarada bulu Önc« eğltlm... V* Klllaa'd* haciz m«murlan... Ermeni Protestan Kilisesi, 1927 yılında kendi cemaatinden çocuklann eğitimi için bir okul açmayı kararlaştınyor. İCumkapı'da bu Asıl sorun ise Arusyak Hamm'ın kiliseye bagışladıgı ve daireleri kiraya verilen binanın davasında yaşanıyor. Vakıflar Genel Müdür
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear