27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

E E C E V RE T E M E L K U R A N Dikkat Hocam! ODTÜ tehlikede... ODTÜ girişinden geçecek olan çevreyolu, üniversitenin ilkormanını söküp atacak. Öğrenciler telaşlı; "Otoyollar ve kurulan küçükişletmelerle ODTÜ özelleştirilmeye çalışılıyor " diyorlar. kıllanna bazı tarih bilgileri geliyor. Yazanmız Uğur Mumcu'nun bazı yazılannda değindiği "çocuk doktoru Doğramacı'nın bazı girişimleri" ile bugün ODTÜ'de yaşanan olaylar arası nda istcr istemez bir bağlantı kuruluyor. Eski YÖK Başkanı ve Bilkent Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı thsan Doğramacı'nın, Bilkent Üniversitesi'nin kurulması aşamasında, 1987 yılında, "ODTÜ'lü öğretim üyelerine lojman" karşılığında ODTÜ'den 1000 dönüm arazi alma girişimi, 1987 yılında büyük tepkiler yaratmıştı. Dönemin ODTÜ Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Gönlübol'un öneriyi kabul etmesi nedeniyle oluşan geniş tepkiler sonucu önerisini geri çeken Doğramacı'nın yapmak isnkara, bugünlerde "eskileri" düşünüteyip de yapamadıklan bugün gerçekleşiyor; yor. Universite olaylan, çatışmalar, ODTÜ, "kat karşılığı arsacı"lann eline geçforumlar ve üç çocuğun kötü bir piyesme tehlikesiyle karşılaşıyor. te zorunlu başrolü... Neler gelmiyor ki ODTÜ Nazım tmar Planı'nda öngörülen, Ankara'nın aklına, Orta Doğu Teknik Üniüç yerleşim alanı bulunuyor. Hazine arazisi versitesi'nde "saklanmasınlar" diye kesilen olmasına karşın, bir inşaat şirketine konut ağaçlar, darağacı yapılmak üzere kesilen ayapımı için devredilen Ahlatlıbel konut bölğaçlar, ve sevgilinin adı kazınırken yanm bıgesi, planın gerekleşme aşamalarından ilki. rakılıp, terkedılmış ağaçlar... Ağaçlar ve inPlan, bundan sonraki aşamalannda pafta üsanlar... Ankara bugünlerde, ODTÜ'de yeni zerindeki içeriği tam olarak belli olmayan bir insanlar ve ağaçlar öyküsüne tanık oluyor; birbirinden ayn konut alanlan da öngörüyor. şaşınyor. ODTU ağaçlan bu kez, üniversitePlanın bu niteliği, daha sonra , bu alanlann nin içinden geçecek yollar ve benzin istasbirleşerek, universite arazisinin büyük bölüyonlan için isteniyor. Ankara, şaşınyor. münün müleahhitlerin egemenliğine geçme"... benzinlik, oto bakım istasyonlan, bölsi olasılığını da yansıtıyor. gesel alışveriş merkezleri gibi rant tesisleriODTU planında önemli ve öğrenciler aranin kurulmasına..." sında tepki yaratan diğer başlıklar da, BatıBu "liberal" tümce, bir ticaret merkezini kent'i Dikmen'e ve Çayyolu'nu Ankara'ya genişletme programının bir parçası değil. Bir bağlayan çevre yollan. Her ikisi de ODTÜ azamanlar, "Dünyayı.. hemen.. şimdi!" diyen razisinden geçecek olan yollann, oluşturacaODTÜ'nün yeni nazım imar planından bir ğı rant değerin yükselmesiyle ticari işletme"manzara". ODTÜ 'nün Şubat 1994 tarihli naler artacak, universite arazisi bu etkinlikler izım imar planı, üniversitenin ilk ormamnın Katkarfdığjüniversitel çin yeniden parsellenecek. Bunun yanı sıra katledilişini açıkça duyururken, genel özelODTÜ'lü öğrencilerin, tam bu noktada aODTÜ arazisinin akademik gereksinimleri leştirme politikasına da işaret ediyor. ODyanıtlayacak bölümünün daralması da söz konusu. Böylelikle ODTÜ'nün içinden "benzin istasyonlan ve alışveriş merkezleriyle" desteklenen iki yolun geçmesi, üniversitenin gitgide özelleştirileceği kuşkusunu ister istemez yaratıyor. Olaylara tepki gösterenler ve kararlar karşısında etkinliklere başlayanlar arasında Üniversiteler Çevre Kulüpleri Platformu, ODTÜ kulüpleri, ODTÜ öğretim Üyeleri Derneği, Mimarlar Odası Ankara Şubesi bulunuyor. Yani, "ODTÜ böyle böyle elden gider hocam!" ODTÜ Yönetim Kurulu'nun onayladağı nazım imar planında yer alan ifadeler ve beklentiler Bilkent Üniversitesi'nin modelini yoğun bir biçimde andınyor. Bu andırma, umanz uzun sürmez ve "Dünyayı.. hemen.. şimdi!" diyen ODTÜ öğrencileri, kendi topraklannı ele geçiren çılgın dünyadan kendi topraklannı ODTO onranının Uk agaçlan 1»6«'cU dikllmlftl. Kasmı OOtok, KMnal Kurdam, lwn«l v* Mavtılb* InOnO o geri alabilirler. Aman dikkat ho^ gOnOn &tr««ell«rtyl*. f Imdl bu ormanın Içlmton baton yol g«çlıııı»li lst«ywıl«r s*sslı ptanlar paşlndstor. cam! TÜ'lü öğrencilere göre, plan daha büyük bir planın sadece "parçası". "ODTÜ özelleştirilmeye mi çalışılıyor? Birileri ODTÜ'yü Bilkent'e mi benzetmek istiyor?" ODTÜ'lü öğrencılerin bugünlerde birbirlerine heyecanla sorduklan, sonra daplanlan inceleyerek konkutucu yanıtlannı verdikleri sorulardan birkaçı bunlar. ODTÜ'nün Şubat 1994 tarihli Nazım İmar Planı ilginç söylemleri ve kuşku uyandıran amaçlan içeriyor. Ankara Anakent Belediyesi'nin yürüttüğü Güneybatı Ankara Kentsel Gelişme Projesi ile bütünleştirilen ODTÜ Nazım Plam'mn ilk amacı "ODTÜ'yü kente açmak". Bu amaç için yapılması gerekenleri içeren plan,"Ankara'ya çeşitli olanaklan sunmayı" bekliyor. ODTÜ'nün "universite dışı bazı taleplere de" yanıt vermesi gerektiğini belirten plan, ODTÜ'lüleri korkutan şu tümcelere yer veriyor: "Kampusta benzinlik, oto bakım istasyonlan, bölgesel alışveriş merkezleri gibi rant tesislerinin kurulması planlanmaktadır." Planın bir parçası olan ve ODTÜ'nün içinden geçecek çevre yolunun da, yapılması düşünülen bütün ticari işletmelerin rant değerinı yükseltmesi bekleniyor. Aynca, planda öngörülen değişikliklerle, universite arazisinin, yerleşim alanları açmak amacıyla parçalara bölünmesı, dolayısıyla orman arazisinin daraltılması öngörülüyor. Yerleşime açılmayan alanlar için de, planda içeriği tanımsız alanlar öngörülüyor. İçeriği tanımsız bu alanlar, "içeriği belli olan" diğer rant sağlayıcı alanlarla birleşme ve universite arazisini ticari işletmelerin hizmetine açma tehlikesi de yaratıyor. Karktos s«v*nl«r Içln blr cannat. tercih ettiği tatlı bir suyu var. Ama yine de market adı taşıyan bakkallannda pet şişeler içinde su satılıyor. Yüzyıllar boyunca çeşitli ulus ve kültürleri bağrında banndıran adanın ilk adı Elafonesos. Yunanca "Geyik Adası" anlamına geliyor. Daha sonra Bizanslılar buraya Proikonnisos adını vermişler. Sonralan öteki isimler yavaş yavaş unutulmuş, adanın yarısının mermer oluşundan dolayı, Yunanca "Marmuru"dan gelen adıyla "Marmara" olarak anılmaya başlanmış. 1S. yuzyılda ada yönetımi Türklere geçmiş. Birinci Dünya Savaşı'ndan önceki yıllarda adanın Prastos ve Asmalı limanlan birbirinden farklı bayraklar taşıyan gemiler için bir uğrak yeri olmuş. Adaya ilk buharlı teknenin geldiği tarih 1912. 1889 tarihini taşıyan kayıtlara göre Marmara Adası'nın 5 köyüyle toplam nüfusu 8555; bu nüfusun sadece 340 kişisi dışında tamamı Rum. Yine o tarihe göre adada 14 kilise, 2 de cami varmış. Öğrenci sayısı ise 700.1990 nüfus sayımına göre adada yaşayanlann sayısı 10 bıne yakın. Ama Rumlann tamamı gitmiş. A Nemoram"O" Marmara Adası 'nda çok büyük mermer yataklan var. Adada nem oranının "0" olması da bununla açıklanıyor. Adanın kuzcyindeki Saraylar Köyü'nde sizi çok eski yıllara götürecek tarihi kalıntılar var. Burası aslında biraçıkhava müzesi. Adaya gidenleroltalannıyanlanndaneksik etmiyorlar. Çünkü balık çok bol. Tekneylc açılmadan iskelenin üstünden bir kova dolusu zargana yakalayanlar görmek çok sıradan bir olay. Mevsimine göre Karadcniz ve Ege'den göç eden bahkların yolu buradan geçiyor. Yörenin meraklılan için hazırlanmış bir de balık haritası var. Balık haritası geçmiş yıllarda elle çizilip meraklılarına satılırdı. Hangi koyda hangi balık tutulur burada işaretli olurdu. Balık azalınca cl yapması haritalar dönemi kapanmış. Marmara llçesi Belediye Başkanlığı tarafindan hazırlanmış haritada beş altı balık adıyla yetinilmiş. Ama balık türleri azalsa da burası hâlâ bir balık ve böcek adası olmayı sürdürüyor. Turizm sezonu 15 haziran 10 eylül arası en canlı dönemini yaşayan adada, turistlere hizmet eden motel, pansiyon ve otellerin sayısı birhaylifazla. ^ C U M H U R İ Y E T DERGİ 1 0T E M M U Z 1 9 9 4 SAYI 433 11
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear