Catalog

C U M H U R C A N B A Z O Ğ L U SINEMA OLDU MU? S inemanın öldiiğü ya da en azından can çekiştiği konusu Batı'da Avrupa sınemasının ve bizde Yeşilçam'ın tartı^ıldığı her ortamda gündcme geliyor. Sinema sanatının I0O. yaşının (Aralık 1885Aralık 1995) kutlanacağı bu dönemde dünyada ve Türkiye'de 'sinema' ürctımı çok düstüğü için uzmanlar son durumu 'ölüm' şeklinde ö/etliyor. Ama işin ilginç yanı ınsanlar bu döncmde hiç izlemedikleri kadar lllm seyrcdıyorlar. Televi/yon ekıanının karşısına geçip, ellerinde uzaktan kumanda istedikleri filmi seçiyorlar, bcğenmezlersc kanal değiştirıp diğerıne konsantre olmaya çalışıyorlar. 'Sinema öldü' dıycnler demek ki bu olguyu göz önünc almıyorlar. Ürctimc gelıntc uzmanların dediklerı doğru, uzunmetrajlı fılm iiretımi çok a/aldı. (Geçen yıl bizde 30 kadar film çekıldi) Ama TV'ye yönelik dizi, film, mini dizi, telenovela, reklam filmi gibi ürünlerde patlama oldu. örncğın şu anda tıkanan Yesilçam televizyon için çalışıyor. Bütün starlarımız ve ünlü yönetmenlerimiz, senaristlerimiz mutlaka televi/yonu deniyor. Kimisi boş oturmaktansa televizyondan gelen teklifi değerlendirdiğini belirtiyor, kimisi de TV'nin güciinü kullanmuk istediğini açık açık söylüyor. Yönetmenler TV ile sinemada çalışmanın fark etmediğini, TV'de de kalitcli işler yapılabıldiğini ıspat edeceklerini vurguluyorlar. Oysa bugün fılmlerin yüzde 90'nı tanıdığımız, bildiğımız, eleştirdiğimiz sinemadan daha farklı amaçlar için üretiliyorlar, başka amaçlara sesleniyorlar. Süresi de hiç önemli değil. Cesur ve Güzel gibı 200 saat de sürebilir, reklam spotu gibi bir dakika da. Yeter ki amacı iyi yansıtsın. Anlatım da eski filmlerdeki gibı süreklilik içermiyor. Ya'yımlandığında araya reklam gireceği bilindiğinden konudan konuya geçiliyor, reklama yer açılıyor. TV dizileri özel efekt gerektirmezse uçuza çıkıyor. Çünkü TV kaliteden çok sürüme önem vcriyor. Yaratıcılık da pek önemli değil. Zappingi önlemek için rizikoya girmeden hep standart tipler ve diyaloglar kullamlıyor. TV'ye film çeken de, oynayan da, ya/an da bu kriterleri gözönünde tutmak zorunda, yani ekranda yapılan 'sinema', beya/perdedekinden çok u/akta. Sinema çevrclerindekı toplantılardan çıkan sonuçlar genelde karamsar. Bu bunalımın sinemanın sessiz dönemden sesliye, siyahbeyazdan renkliye geçıştc yaşadığı bunalıma benzemediğıni ve kalıcı olduğunu söylüyorlar. Medyanın da desteğiyle sanat sinemasındakı ero/.yonun her gün artarak süreceğini ıddia ediyorlar. M Orjinalliğe gerek yok Ycşllçam'ın yaşadığı •konomlk sorun yıldızlara da yansıdı. Fllm yapamayan K. Sunal Ikl yıldır TV'y* çalışıyor (Uatte). Çatln'ln Barlln In Barlln'l gaçen sezonun baf arılı fllmlarlndon. 18 Yönetmen Jim Abrahams ve ekibl Hot Shots 2'yi çekerken sloganlarının güldürü fllminde' Orjlnalllğe gerek yok' olduğunu açıklamışlardı Başarmışlar Bu kez Charlle Sheen yabancı topraklarda esir düşen bir grup kahramanı kurtarmakla meşgul Bir çok filme gonderme yapan Hot Shots 2'da Rambo'dan Bush'a, Carter'a, Nikson'a, Reagan'a hatta Saddam'a dek kimler var kımler llk filmi sevdıyseniz ikinci de ilginç gelebilir. D E R O İ 2 6 E Y L U L 1 9 9 3 S A Y I 3 9 2 C U I ^ I H U R İ Y E T