27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

YAYIMLANMAMIŞ ŞİİR Seçlci Kurul: KİTABI Prof. Dr. Cevaı Çapan, Doğan Hızlan, Alpay Kabacalı, Sami Karaören, Zeyyal Selintoğlu. 1946 yıluuia Foça'nın Kozbeyli köyümk doğdu. İlkokıılu köyümk, ortaokulu Menemen'de okudu. l'rcınsızca yatılı okuduğu Edirııe Erkek İlköğrelnıen Okulu'ndan 1964 yılında mezun oldu. Van, Amasya ve İzmir ilinc hağlı köylerde ve İzmir il merkezindeki okulkırda öğrelmenlik yaplı. 19M3 yılında öğrelmenlik teıı avrıldı. Dağıtınuılık ve vayıneılık işiyle uğraştı. 1990 yılı sonuıulcı hıı işi de hırtıklı. Yahvzca yazarak vazanıava eahştığı hir hueuk yıllık hir süreeten sonra Bornova Belediyesi'nde kitaplık kurma görevini üstlendi. Halen hu işte ealışıyor. Çeşitli dergi ve gazelelerde şiir ve yazüarı yayımhman Yurttaş, arkadoflarıyla hirlikle Dönemeç dergisini eıkardı. Hüseyin Yurttaş: Seksen sonrası şiiri içe dönüktü 7O'li yıllardan bu yana şiir dünyası içindcsiniz. Türk şiirinin gelişimini nasıl dcğcrlendiriyorsunu/.? M Şiirimiz zaten Tan/imat'tan bu yana bir arayış içindeydi. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibarcn bu arayış daha da hızlandı. Yazı devrimi ve dilde yenileşme sürecinin başlaması, divan şiirinin büsbütün terk edilmesi sonucunu doğurdu. Bir süre, daha ulusal olduğu savünulan hccc ölçüsü gündemdc kaldı. Bu bir bakıma şiirin saray bahçclerinden çıkıp Anadolu kırlanna yönelmcsiydi. Ama Anadolu'dan habersiz Türk şairi bu yalınkat eoşkusunu zorlanıa vc yapay dizelcrc boca cdiverince, düşünsel tabanı olmayan kof bir şiir çıktı ortaya. Nâzım'ın çıkışı işte tam o yıllara dcnk düşmüştür ki, o da şiirimizin sürüp gelcn arayışlannın önemli bir C U M H U R İ Y E T buluşla büyük bir adım atması sonucunu gctirmiştir. Onunla şiirimiz özgiir koşuğu gerçekten bütün olanaklanyla önündc buluvcrmişlir. Ancak, Nâzım'ın vc oııu izleyen toplumcu şairlerin tck parti diktası tarafından hapislcr, sürgünlcr, izlcnmelcr, fışlenmclcr, işsiz bırakıhnalar demek olan yoğıın baskılara tabi tutulnıası, başka şiir anlayışlannın gündcme gclmcsine vc egemcn olmasına neden olmuşlur. Bunlann ilki ve en önemlisi Garip Şiiridir. 'Birinci Ycni' diye de anılan Garip Şiiri, imgcdcn uzak, gündelik dilc yaslanan vc anlık esprilcrlc insanı şaşırtan 'şakaa' bir şiirdir. Ona tcpki olarak doğduğu ileri sürülen, ama daha çok Fransız şiirinden akımsal bir hız alan tkinci Ycni ise imgeyi yeniden baştacı etmiştir. Ancak, lkinci Yeni'nin dizcyi 3S0 değil de sözcüğü birim olarak alması, anlamı çok zaman hiçe sayması, deformasyonu pck scvmcsi, zamanla kimi harfleri yanyana dizmeyi bile şiir diye yulturmaya kalkışması, oııun imgc düzlemine de tam olarak oturmasını önlcmiştir. Üstclik İkinci Yeni'nin bu zaran yalnızca kendisine de olmamıştır. Bcnce en önemli okur kopmalanndan biri İkinci Yeni şiirinin cgcmcnlik yıllarında olmuştur. 6()'lı yıllarda başlayan toplumsal harckctlerle şiirimi/de yeni bir toparlanma süreci başlamıştır. Yıllardır kilaplan yayımlanmayan Nâzım Hiknıet, ilk o yıllarda ycnidcn Türk insanıyla buluşmuştur. Bu da şiirimi/i boydanboya ctkilemiştir. Bir Ahmet Arif, bir Hasan Hüseyin o yıllarda en önemli çıkışlarını yapmışjardır. Ataol Bchramoğlu, İsmct Ö/el (fsa'dan sonraki ama Islam'dan önccki İsmet özel...), Özkan Merl gibi şairlcr toplumcu şiir bayrağını açmışlardır. 70'li yıllar ise toplumcu gerçekçi şiirin öne çıklığı bir dönem olmuştur. öyle ki, İkinci Yeni şiirinden gelen ba/ı şairler bilc toplumcu gerçekci anlayışla şiir yazmaya başlamışlardır. Tabii, o döncmde de bireyci şiirde dircnenlcr olmuştur. 70'li yılların şiirindc belli ba/ı sözcüklerin sıkça kullanılması, slogancı vc kuru bildirici şiirlcrin çokluğu, bazılannın bu şiirin yoz ve birörnek bir şiir olduğu sanısına kapılmasına neden olmuştur. Evet, o yılların dağdağası icinde ölen her 'devrimci'nin ardından ağıtlar yakan vc bunlan şiir diye dcrgilerinde yayımlayanlar olmuştur. Ama insaf, onlan şiir diye 'almak' hangi iz'ana sığar? öte yandan 'Garip' anlayışı içinde şiir yazan yüzlerce kişi, İkinci Yeni külhanına odun taşıyan onca adam ncrde? Geridc kalan, birinde üç, öbüründe beş kişi. 70'li şiir yeniden ve daha dikkatli bir şekildc gözden gecirilmemelidir. Slogandan, mazmunlardan hemcn sıynlanlarla hâlâ orada kalanlar nasıl bir tutulurlar? Hcm bu nasıl olur da bir anla"yışın boynuna yafta olarak asılır? 12 Eylül, Türkiye'yi dcrindcn ctkileyen bir dikta dönemidir. O dönem, insammı/ı koyunlaştırmaya, sürüleştirmeye yönelik baskılarla dolu bir on yılı içerir. Türkiye, dışa kapanmıştı o on yıl içinde. Yani adam kapıyı kapatmış, içerde çocuklanna veriyordu odunu, veriyordu odunu; dışarda kimscnin haberi yok; olsa da elinden bir şey gelmiyor... Bu dönemde yetişen gençlerin bir anlamda "dünyadan habcrsiz" olmalan kaçınılmazdı. Hcm o kadar sopa yiycn ağabeylerini dc görmüşlerdi... İşte '80 sonrası şiiri böyle zor bir dönemde doğdu. içcdönük bir • KİRLITARIH ÇAĞRI küçük, tombul bir çocuğun sevinci nasıl sönerse öyle çekilir hayat yüzümden sengidince gelsen şu kışkırtan bahar sıcağına uysam sana soyunsam bilirsin hiçbir yürek yaşlı değildir aşkiçin en büyük kuraklıklarda bile çatlatabihr onun tohumunu hadi, bana açıl boş bir kâğıt gibi bembeyaz çağırbeni sana birikeyim şiirdi daha çok. Liri/mi ihmal eden, sözcük oyunlarına fa/laca öncm vcren, bircysel bunalımlara vc cinscl sorunlara ıı/anan, dünyayı ti'yc almaya da çalışan bir şiir oldu bu. Zckâ şiiri ya/maktı bclki amaçları. Sö/cüklerle o kadar oynadılar ki, nercdeysc ö/cl bir jargon elde cttiler. E:.n uçlarda dcnemeler yaptılar. Şimdi durulma /amanlarıdır. O şairlerden asıl şimdı gerçek şiirlcrini bekliyoruz. Bakın, öbiir yanda Türk şiir gclencğine bağlı, ondan hız alıp kendi bileşimlerine varmış ne güzel ustalar yetişlirdik: Ahmct Hamdi Tanpınar, F;a/ıl Hüsnü Dağlarca, Ahmct Muhip Dıranas, Atillâ llhan, Hilmi Yavuz vc son yıllarda Metin Altıok. Şu an aklıma geliveren en özgün şairler bıınlar. Dogudan kentlere, gazellerden ınasallara kadar u/anan gcniş bir yclpa/.cdc şiirler yazmışsınız. Bir şiir kitabını bu kadar uzun ve gcniş tutmak dt'/.avantaj dcğil nıi? ™ Dcğil; daha doğrusu 'bence' değil. Çünkü bcnim şiirim öyle 'geniş bir yelpazede' scyrediyor da ondan. Benim şiirim birkaç kanalda birden akan bir şiirdir. Tıpkı Nâzım'da, Attilâ ilhan'da olduğu gibi. Ben onlann çırağıyım. örneğin Nâzım'ın Sanıan Sarısı şiiriylc Kuvâyi Milliye Destanı arasında bir söylem birliği yoktur ama, ikisi de aynı şairin değişik kanallardan akan şiirlcridir. "Kirli Tarih"i 176 sayfa olarak diizenledim. Tadımlık değil, doyumluk bir kitap oldu. Eh, ne yapalım, bcn de böyle savurganım işte. Yoksa bu dosyadan üçbcş yüz di/clik birkaç kitap çıkarmak da var ya, ncysc... < 17 OEDSİ 4T E M M U Z 1 9 9 3 SAYI
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear