Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
te suyunun üstünden geçip, tarihi kalenin eteklerindeki Yaşar Kemal'in köyünc bir varıyoru/ ki, yer gök ınsan kesılmiş, davullar güınbiirdemekte, /urnalar ötmcktc. köyiin yaşlılarınm gö/leri nuıtluluktan yaşlı, çoluk cocıık, Mclin Dcni/'in üstünc mavi elbisesini giydirdiği anıtının eteklerinde sırtlanıveriyorlar. Lacıvert takını elbiscsi, kravatı, tiril bcya/ gömleğiyle bir anda havalanıyor ki. hiç dc Yaşar Kcmarc bcn/cnıiyor o haldeykcn. Bas bas bağirıyor: "İndirin sı/.lar!" Korkup, şıp dıyc bırakıyorlar yerc. Üç adım ycri bir saalte gidebiliyor. Her yanında bir el, bir dokunıış, bir gö/, bir nefcsle varıyor anıtın yanına yöresine. Elinden gelse, lüm Hcmile tck gövde olup göbek alacak. Hemiteli çocuklar, (Yaşar Kemal kimse, kim d c . ) o çocuk bahcesine baygınlar. Bir salmcakta beş çocuk, rüzgâr fırıldakları gibi dönenip duruyorlar. Davııl gümbürdemcsini öylc bir sürdürüyor ki, clındc mikrofon, törcni başlatacak kişi scsleniyor: "Dada, konusalım..." Davulcu susunca nutuklar başlıyor. (Jünün anlam ve öncınivurgulandıktan sonra, anıtın acılışına bira/ kala Ulu.slararası Iivrenscl Kültür Akademisi'nin l'raıısı/ temsileisi hanını en anlamlı cümlcylc nutukları bıtiriyor: "Fa/la konuşınuyorum ve Yaşar Kcman öpiiyorunı!" vulcu bey kardcşim. Şunu bira/ durdur beni aşağı. Düşer de ölürsem, vicdanınız Işte Çukurova sıcağı altında bir kayadan fışkıran simgesel bir Yaşar Kcmal kahrumunı mavi örtiisünden sıynlıp orlalığa çıkmakta. Hemite suyuna kendini atacak gibi h;ıreketli canlı. Acaba biraz fa/la mı ince ? Yoksa Incc Memed mi bu? Yoksa tek gö/.ü dc bira/ kısık mı? Isterscniz gcçin karşısına, saatlerce düşünüp yakıştırın istediklcrinizi. Mctin Deniz'in ta tepelerden taşıyıp getirdiği kayanın ağırlığını heykcltıraşın ustalığı tüyc çcvirmiş. Bir de kuyu açtırtmış, anıtın hemen ötesindc Mctin Deniz. Buz gibi suyu, Hemitelileri dc davctlileri de serinletiyor. Törcn bitti ama hcyecan bitmedi. Anıtın altındaki bo^luk Hemitelilere göre (Allah gecinden vcrsin) Yaşar harlarda çılgın akan Hcmitc suyuna karji, man/uralı bir anılkabir. Yer ho^ da, fikir hiv hoş gclmiyor. Hayatı boyunca satıp satabileceği en çok dondurmayı yetiştirmcye v'i'lı^ı» yu^lı bir köyliinün, küçücük külahlara camba/lıkla doldurduğu kaymaklı dondunnalar bir çırpıda tüketiliyor. Adana'nın mütemmim cü/.ii. kı/armiş ct kokusu burada da dolaşmakta. Ama daha sırada Karatepc var. Gelsin apartman otobüsler ve duluşulsun içine. Arkcolog Halet Çaınbel'in 47 yılına mal olan bir tarih yolculıığu varşimdi. Karatepe, Çambel'in çabalanndan biri sonucu, Milli Park ilan cdilmiş ama Yaşar Kemal Dostlan oraya ayak basacak diye Kebaptepe olmuş. Bir yandan C U M H U R İ Y E T OEROİ 23 M A Y I S Adana kebapl.ırı kı/anyor, ötc yandan ayranlar bardaklara doluyor, beri yanda "sıkma"lar sacların iistüııde kızartılıp içlcri pcynirlcndiği gibi dürüm diiriim diirülüyor... Çamlann altı yörük kilimleriyle bölünmiİ!>... Yöriik kilimleri kök boyalardan arınmış, Nocl Baba suratlı kilimlerc pamuktan sakallar bile takılmış! (ieyikler de fır dönmckle Noel Baba'nın çevresindc. Tombul, melck yüzlü bir köylü kadın, iki çocuğunun elindcn tııtmuş, koşluruyor, bir yandan da çoeuklara kaışılaşacakları öncmli olayı hatırlatıyor: "Cielin... Gcliıı de Katil Beyamcanızla bir fotoğraf çektirin!" ran bir baraj gölüylc dc şiirscl bir mckân olmuş. Tam 47 yıl... Kral Asitavata mc/arında hıı/ur içindc uyuyor olmalı. Keşkc bir siirii Halet Çambel Çukıırova'ya yayılsa da, Anavar/a'yı vc daha nereleri nereleri, Asitavata'nın yurdıı gibi, yeniden ihya ctse... Yorgıın ama mutlu, oksijen ve tarih çarpmasına uğramıs, Yaşar Kcmal kitaplannda gc/inirken saytaların kena rından Asitavata ülkcsine düşmüş bir halde günü tamamlıyoru/. Kocaman birgiindübu. ŞcMİik sürüyor... Im/a günlcri, sergilcr, sempo/yum... Sanki bitmcyecckmiş gibi... Bi/ küçiik bir grup halinde, okul kırar gibi, llrar edıyor, Anavar/a'ya gidiyoruz. Yaşar Kcmal Adana'da kalmış. Bi/ Çukurova'ya dalmışı/. Sanki bir dcstanın parcası olduk, sanki Islanbul'da başımı/a gelmckte vc gclccck olanlarla, o cchcnncmi lıı/la hıv' karşılamayacağı/, sanki böylc. bir o tarih, bir öbür tarih, bir Yaşar Kcmal, biı Halet Çambel. ağ/ımı/ kulaklarımı/da dolaşacağı/ hcp... Kim ne derse desin, kım nc yaşarsa yaşasın, bir şeylcr çok lyi oluyor Tiirkiye'dc. CJÜCÜ kuvvcti pck yerinde, daha ciltlcr dolusu roman ya/maya ha/ır koca bir romancmın köyündc anıt dikiliyor. Rumancı da orada üstelik... öleli yü/yıllar olmamış! (Jcra bir tepcdc bir Hitit kcnli, onbcş yaşının coşkusunıı hâlâ laşıyan bir hanım arkcolog tarafından öyle bir ele alınıyor ki, sadecc o tcpe değil, tünı çevre etkileniyor bıından. (Anavarza'nın ncrdeyse otu/ yıllık bckçileri, Halet Hanım'ın onlar için diktirttiği apolctli üniforma cckcllcri ohnadan resim cektirmiyorlar. Işlerini ciddiye aldıklarından... O yaşlı, köylü karıkoca, Halet Hanım'a saygılarını gönderıyor, Yaşar Abilcrinin dc hatırını soruyorlar...) Adana'nın bir bahar gününde, yazarıyla, düşün adamıyla, bılim insanıyla. '"Epopc" tartışılıyor, rcsim sergılerı gc/.iliyor, clindc kalın Yaşar Kcmal kitaplarıyla insanlar kuyruk olup bir im/a almaya çalışıyorlar. Havai fışcklcr, fırıldaklar, balonlar, davullar, /urnalar... Kebaplar, dürümlcr, ayranlar... Hem bu ncşc, hem ötcki kıpırtı. Bir şeylcr iyi oluyor gerçekten vc korkarım bı/ ihtiyar tstanbul gemisinc bııımiş, bilinmc/ ufıiklara açılıyor, uzaklaşıyoruz Türkçe kıpırtılardan. 4 Kemal'in "ebedi istirahatgahı"... Ba Halet Hanım'ın peşine takılıp, Kral Asitavata'nın Karatepe'deki ya/ıtlarda öve öve bitiremediği uygarlığından bugünc ıılaşan kalıntılara tırmandık. Halet Hanım da yakınıyor yöriiklcrin pembeli morlu, Nocl Babalı pamuk sakallı kilimlerindcn. Halet Hanım öyle titi/ ki, Karatepe SİT alanında (yani koca bir tepenin üstünde) sigara bile icirtmiyor! Onca uğraşıp kilim kooperatifı kurdur sen, sonra da otıırup Noel Baba dokusunlar... Ama Kral Asitavala'nın mcmleketindc her şcyi unutuyor, bu gururlu kralın döncmindc yapılmış, sonra da yakılıp yıkılmış, neşeli, esprili kabartmalara dalıp gidiyoruz. Taş taş üstüne konup neredeyse yeniden inşa cdilmiş Karatepe. Çevrcsinde fiyordlar oluştıt3 7 4 1 9 9 3 S A Y I 11