26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

PAZARIN PENCERESİNDEN üzclcrdcki vitrinlerde korunan ncsneler," dıyordu, " Hayvunat bahçelerindcki hayvanlar j>ibi doğal ortamlarından koparılnııslardır. Bunlar havasızlıktan vc halkın bakışlanndan ötürii öliirler. Oysa ö/.cl koleksiyon, sahibine, onlara dokunmak hakkını ve gcrcksinimini >erir. Kiiçıik bir çocuk nasıl adını vıylediği ncsneyi tutınak için uzanıyorsa tutkulu bir koleksiyoncu da gdıüyle uyum içindc olan clini u/atarak o nesnelere, onları yapan kişinin hayat verici dokunuşuyla dokunur.." Brucc Chatwin, "Utz" adlı romanında Meissen porselenlerı bırıktırcn Kaspar Utz'un oykusunu anlatır Dılımıze Arnıajjan llkin'ın gu/el çcvınsı ıle kazandınlmış, "Porselen L)disi Utz" başlığı ıle yayınlanmıştır (Can Yayınlan, 1991) Chatwin, koleksıyoncuları ıyı tanır Nasıl tanımasın'' Ünlu muzayede evı Sotheby'ye hamal olarak gırmış, sekız yıl sonra bu kurumu en genç müdurlennden bın olarak terketmış olağanustu yeteneklı bir kim.se Yazarlığı, manfetlennden sadece bın "Patagonya'da" baştik.li kıtabı Hawthornden Ödülü'nu kazanmıs. I989'da 49 yaşında olmuş olan Chatwin'ın "Cobra Verde" ve "KaraTepe Cstünde" adlı yapıtları t'ılme çekıldı Koleksıyoncular Bruce Chatwın'ın eserlennde ırdelenırler Mesela "What am I doing here?"de 1950'lerde Moskova'da, Kanada elçılığındc gorevlı olan George Costakis'ı tanıtır bıze. Sovyetler Bırlığfnde ıhtılalın ılk yıllarında uretılmış tabloları toplar Costakis. Maleric'ın Kandinski'tım, Popova'nın, Ivan Kliun'un, Lis&it/ki'nın o tanhlerde rejım tarafından hor gorulen bu nedenle tavanaralannda, sandıklarda eskıyen eserlennı, tablolannı arar, ızlennı sürcr ne yapar yapar bulup koleksıyonuna katar Çağımızda koleksıyoncunun eser toplarken karşılaslığı sorunlar nelerdır1' Mesela pazarlık sırasında karşılaşılan guçluklerdır "Otel odasına gırdıklennde Dr. F. kat kat kâğıda sanlı bıbloyu açmış, Ruhul Kudu'su sergıleyen bir papaz tavnyla şıfonyenn ustunc yerlcştırmıştı.. Bıblo beğenılmeyecek gıbı değıldı Bunu soylemeyecektı elbet "Iyı de," dedı, "ben omrümde tek bir parça italyan porselenı alnııi) değılım Suhıcı olduğunu nereden bıleceğim?" Doktor alınmıştı "Sarar goturürum", dıyerek gozdağı verdı, bıblonun daha oncekı sahıplennı saymaya koyuldu Ventimiglia ıle Bari arasındakı tren istasyonlannın adlan "M Anadolu'da eski ve guzel peşinde... ne kadar anlam taşıyorsa Utz ıçın bu adlar da o kadar anlam tasjyordu Ne var kı antıkacı Kralıçe Maria Amalia'yı da eklemıştı lıstesıne " Costakis ıse Moskova'nın, Lcnıngrad'ın çopluklerınde, kenar semtlennde gezınır Uçuncu Enternasyonal ıçın anıt tasarlanmıs, olan buyuk sanatkâr Tatlinı balalaykası ve tavuklarından başka varlığı olmayan zavallı bir kımse olarak tanımanın u/untusu kaplar ıçını.. Bruce Charvvin'ın ıkı esennı okuduktan sonra "Acaba bızde nelerle karşılar şırlar ' , dıye duşundum. Etnografık eser meraklısı ıkı dostumdan öğrendıklerımı aktanyorum"Bırkaç yıl önce. Samsun'a, oradan mem.. ", dıye buyurdu. Sonradan bize Havza'da o esnafın adresını vermış olan arkadaşımızdan öğrendık. Asıl ışlen salyangoz toplamak olan Havzalılar'dan ba/ılan eskı kapıların, pencerelenn para ettığını oğrenınce atılmış kapı gobeklennı toplayıp yenı kasnaklara çakmaya, bunlan da makıne yağına bulayıp eskıtmeye başlamışlar O arkadaşımıza gece ve kuytu, ışığı az depolarda gostenlen bu kapılardan satınalınanı tstanbul'a vanp ıyıcc ıncelenınce anlaşılmış ışın aslı astarı " Bu ara yıne o bölgelerde yanı Havza'da, Samsun dolaylannda altın Bızans parasının yenısının uretıldığı dc anlatıldı.. tavanı gostermış adam Olağanustu bir sanat esen Tahtadan mugc çıçeklcrı ıle bezenmış boyalı hoş bir tavan göbeğ' 9 "Bu kaça " demeye kalmamış kapı açılmış, yanaklan krcpon kağıdı ıle boyanmış "exportlıne dubası" gıbı bir kadın dalmış ıçen Adama bağırmaya başlamış 9 " LJlan ne getınyorsun bu orospulan 9 Buradakıler yetmez mı Buradan mal 7 çıkmaz bılmen mi " Kaçarken adama sonnuşlar" Bızı nıçın geneleve götürdün ? " " Abla sen ona bakma, evın sahıbı o değıl kı, tavanı beğenırsen soyle ben sahıbıyle anlatır sana yollanm1 ". " Pekı boyle gezıp ne topladınız? ". Karadenız'den demır ve ahşap elli, ağaçtan oyulma havanlar topîamışlar, Ege'den de mermer ellı ve daha basık olanlan Tokat'tan, Gumuşhacıkoy'den pekmez, turşu kabı olarak kullanılan ortaboy kupler, Erzurum ve Bayburt'tan ılkel descnlı kocaman küpler edınmışler Krem renklı astar ustune sıyah desenler yapıdıktan sonra bu kupler sutle sıvanıp fır.nlanıyormui) Bafra'dan ve Sınop'tan da kalıtelı. ışçılığı ıncc ahşap ev parçalan bulmuşlar Oteller pısmı pısmış Bir tek Tokat'ta temız otel varmış.. " Şu ara Rusya'dan çok eser gelıyormuş ." " Evet, Trabzon'a Kafkas kamalan, ıkonalar, çeşıtlı ıllerde kurulan "Rus pazarlarına" eskı kılımler gelıyor ö/ellıkle Erzurum'dakı "Bat pazan" ve "Rus pazan" ıyı Ama oradakı hastanelenn doktorları bunlan ucuza topluyorlar Dışardan gelene hıçbır sey kalmıyor.. " Eskı ve yenı sanat cserlerını etnografik eserlen toplayanların sayılan bir ulkenın gelışmışlığının olçutlennden bırıdır. Bunlardan sadece halı vaktı çok yerinde olanlar değıl değışjk gelır duzeylerıne sahıp olanlar da toplayabılmelı Bılınem kaç mıslı para vererek kentlerdekı dukkânlardan da alabılırsınız O zaman sorunlannız porselen meraklısı Utz'unkılennı andınr Ama Anadolu kasabalannın ızbelennde gezınıp çok ucu/unu, keşfedılmemışını arayıp muteva/ı butçelerle de zcngın koleksıyonlar oluşturabılırsınız Eğer sızde eskıye, etnografiye merak yanında Chatwin'de olduğu gıbı, bir dc yazma dürtüsü varsa, Anadolu'da, Trakya'da eskı peşınde koştuğunuzda başınızdan geçenlcn de yazarsınız.. Bız de sebeplenınz... •< OEHBİ 17 E K İ M 1993 8AYI 1IS da Havza'ya gittık Bıze ılgılendığımız turde eserlen toplayıp salan bir dukkân sahıbının adını veımışlerdı Ben bu dukkâna gıttım Adamla konuşup taksıye donunce arkadaşımın orada bulunmadığını gordum. "Bızımkı nerede?" "Tanhı eser kaçınyorsunuz dıye ıhbar etmışler Karakola goturdüler!" Karakola gıttık . Ne arabada nc üstumüzde basımızda tanhı eser yok; yıkılmış evlerden sağa sola atılan kapı, tavan gıbı şeylcrı almaktayız. Karakola götüruldugumuzu duyan dükkâncı korkup kaçtı, mallannı da sakladı Gerçı tanhı eser kaçakçısı olmadığımız anlaşıldı ama ış büyiıdü. Kaymakam çıktı geldı ve "Yanm saat ıçınde kasabayı terkedın! Başıma bela iste " Başka eskı eser üreten var mı 7 " " Evet Kaysen'de de bronzdan yenı yapılıp eskıtılmış Bızans haçları gorduk ..". "Başka? ". Bir defasında bir hanım meraklı eşıyle Sıvas'a, oradan da Dıvnğı'ye gıtmışler. Dıvnğı bakırcılan ıle unlu, "Belkı ılgınç bakırlar buluruz" , dıye duşunmusjer Adamın bın gelmış, "Ahşap alır mısınız ? ", dıye sormuş . "Guzel bir şey ıse alınz'" Adam önlenne duşrnüş, o sokak bu sokak, gıde gide eskı bir konağa varmışlar. TahUı basamaklan gıcırdatarak ıkincı kata çıkmışlar Sabahın köru olduğu halde ortalık rakı kokuyormuş Salon gıbı bir yer Üç beş adam oturmuş ıçıyorlarmış...Bır odaya geçmışler, 20 CUMHURİYET
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear