Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
EKTUPLARDAİM O S M A N S E N E M O Ğ L U YAHYA KEMAL BEYATLI'DAN İSMAİL HABİB SEVÜK'E (1) Fotoğrafın ön yüzü: «1300 senelik secdenin kuudunda (2) Kardeşim İsmail Habib'e. 12/1/926» YahyaKemal. Fotoğrafın arkası: Şapka adın zikredelim evvelâ Vaciboldur cümle başta buluna Bir kez anı ansa şevk ile lisan Softalıktan kurtulur cem ile can On liradır pek mükemmel tanesi Nısf (3) avanstır, çıktı hem sermayesi Çünki yoktur kimselerde don bile Şimdi dönü başla kıçlar bir güle Nısfı diğer gelmesi oldu yakin Çok rivayetler belirdi gelmedin Ol yobazî softaların nicesi Çarşı pazar gezdi tanrı gecesi Dedi boştur allahımın hanesi Küfrün oldu şapkalar fevvaresi (4) Berk urup (5) verdi havadis nagehan (6) Şurda burda yaptı fıtne döktü kan Geldiler hain köpekler safüsaf Mahkemeyi ettiler pür havfü tavaaf (7) Çevre karşıya gelip oturdular Üç Ali'yi (8) birbirine muştular Dahi sehpalar dikildi beş yere Her birinde nice mel'ıın gebere Bu yobaz paşa (9) gibi kadri zelil (10) Gelmemiştir dehre (11) böyle bir rezil Hayli mebus tâ'nü teşni\12) ettiler Zerre namus varsa söyle dediler Geldi münci çok acıyıp da heman Sustu hatipler de artık nâtüvaan (13) Kaçtı ol saate ol iblisi din (14) Lanetullahi aleyhim ecmaiyn (15) (Nurettin Paşa merununun geberdiği gün nevadan [16] okunacaktır.) Yahya Kemal Beyatlı. Bu kez, elimize geçen ilginç bir belge nedeniyle, "mektup türü"nün sınırlarını biraz zorluyoruz: Yahya Kemal'in (18841958) pek bilinmey.en bir fotoğrafı ve fotoğrafın arkasına, 25 Kasım 1925'te çıkartılan "şapka kanunu "nu irtica eylemlerini körüklemek için kullananlara, özellikle de Sakallı Nurettin Paşa'ya, karşı ünlü şairin yazdığı Mevlit p a r o disi. Bu eğlenceli, aynı zamanda da toplumdaki kimi kesimlerin bağnazlığını vurgulayan şiirmektupta, Atatürk'ün "zaferin şerefinden en az iştirake hakkı olanlardan biri" diye söz ettiği ve çeşitli dönemlerde onun tarafından korunup kollanmasına karşın, başta laiklik ve şapka devrimleri olmak üzere Atatürk ilkelerine direnen, dinsel duyguları sömürerek siyaset yapmaya çabalayan Sakallı Nurettin Paşa'ya (18731932) tepkisini dile getiriyor Yahya Kemal. Yahya Kemal, bilindiği gibi, bir dönem Türk şiirine damgasına vuran büyük şairlerden. Ulusçuluk akımını yayma çabaları, Milli edebiyat yaratma doğrultusunda yazdığı makaleleri, Kurtuluş Savaşı ardından Hâkimiyeti Milliye gazetesindeki başyazarlığı, çeşitli dönemlerde yaptığı milletvekilliği, büyükelçilik görevleriyle geçen dopdolu yaşamının temel öğesi ise, kendine özgü bir «şiir» yaratmak için kuliandığı hiç eksilmeyen bir istek... Yahya Kemal'in sanatını yönlendiren temel düşünce şu sözlerinde belirginleşir: «Bir milletln dillni ifade edecek olan sanatkânn, o mllletin bütün tarihinde dilin geçirmiş olduğu safhalan, sadece bilmesi değll, benimsemesl lazımdır.» Sanatçıya göre «her dilde bir şiir kelimesl vardır» ve «bu kelime yalnız kendine benzer bir sanab ifade eder.» Bu ilkeler çerçevesinde yazılmış birçok şiir: istanbul'u konu alan, doğadan söz eden, aşkı anlatan, ölüm ve yaşam temasına değinen ve birçok aydının belleğine en az birkaç dizesi yerleşmiş şiirler... Edebiyat tarihçisi ismail Habib Sevük (18921954) hukuk öğrenimi görmesine karşın edebiyat öğretmenliği ve kimi yerel gazetelerde yazarlık ve milletvekilliği yaptı. Bir süre sonra tüm gücüyle edebiyat araştırmalarına yönelen I. H. Sevük, Türk edebiyatının gelişim süreçlerini, yazınımızın geçirdiği evreleri yöntemli bir biçimde irdelemiştir. «Tuna'dan Batıya», «Edebi Yenlliğimiz», «Tanzlmattan Beri». «Avrupa Edebiyatı ve Biz» gibi, hem içerik, hem de oylum açısından birbirinden önemli İsmail Hablb SevUk. birçok yapıtbırakmıştır. •< (1) I. Habib Sevük'ün yeğenlerinden Yüksel Çanga'nın arşivinden. (2) kuud: oturma; (3) nısf: yarı; (4) fevvare: fışkırma; (5) berk urup: şimşek çakması; (6) nagehan: ansızın; (7) pür havfü tavvaf ettiler: çok korku saldılar; (8) Uç Alı: Kel Ali, Kılıç Ali, Necip Alı: Istiklâl Mahkemeleri'nin üç ünlü yargıcı; (9) Yobaz paşa: Sakallı Nurettin Paşa; (10) kadri zelil: aşağılıkdeğerdeolan = değersiz; (11) dehre: dünyaya; (12) tâ'nü teşni': küfür ettiler; (13) nâtüvaan: güçsüz; (14) iblıs: şeytan; (15) Tanrı onların tümünü lanetlesin; (16) neva: Türk müziğinde bir makam. C U M H U R İ Y E T D E R O I 1 2O C A K 1 9 9 2S A Y I 3 0 5 21