27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Ben köpek olmak isterdim. Köpek olmak çok zordur. Paris'te, sokaklarda havlamak yasak mıdır? Havlama vergisini ödedinizse yasak değildir. Havlamama izin verir misiniz? En beğendiğim şcy bu benim. Hay hay, buyrun havlayın. Patileriyle Behzat'ın ellerine yapışmış. Ardından da tiktikloz bir vayvillim. Yani son soluk. Behzat, Pamuk'un dünyasını degiştirmesini ustaca öykülemiş. Hiçbir antreyi boşlamamış. Beni çok etkiledj. Içine çöreklenen arabeskli, yağmurlu karanhk o gün lünı gelmeler, gitmeler yağmurda söğüşlcnmıştir benim bağrımı da ezik incire döndürdü. 8 Mart 1989 Dehzat Ay'ın o her zaman pcmbc burnundan öptüğü kedisi (Pamuk) yaşam dersini bütünlemiş. Günluğunde (Tiirk Dili Dergisi, marlnisan 1989) 5 yıllık yavrunun ölumünü acı ve keder dökcrck anlatıyor. Bir dolu gözyaşı kı dcğirmen deresi kaç para? Pamuk, kendini Behzat'a ilkin banyodaki bir gazetenin Ustünde, tavı kalmamış bir durumda göstermiş. Sonra da ağzından gelen kanı scrgilemiş. Behzat onu, aladışappak, biı kutuya yerleştirerek taksiyc atmış. Vcr eline hayvan hastanesi. Tanı: tç kanaması. Iğne yapmışlar, padişah kaşığı ağzına bakmışlar: Burada yatıracak yerimiz yok. Götür, öğleden sonra üçte yine getir. Nedir, Hayvanseverler Derneği, şıpınişi Pamukv'uıı başına gelenleri duymıış: Kedinizi hemen gctirin. Behzat, telefon bildirisini evde almış, Pamuk'u kucaklayıp yinc taksiye atlamış. Ost Göztepe'de bir saate yakın, derneği aramışlar, taramışlar. Yok, yok, yok. Pamuk, bu arada yeniden yerleştirildiği kutuda depreşmiş. 13 Mart 1989 Testimi Muammer Karadaş'ın uç ay önce okuduğum şiirleriyle (Aşkta Sakınmak Olmaz) yeniden doldurdum. tmdi doğruyu bulmak gerekirse kitaba giren tüm şiirlerin, aynı süre içinde şekerlerinin arttığını da şuracığa kondurmalıyım. Karadaş, şiir yazmaya ortaokul birinci sınıfta (1974 yılı) başlamış. Daha ilkokuldayken babasının tozlu raflarda duran kıpır kıpır dcstanlarıyla tanışmış. öğretmeni tsmet Kaya da şiirin bahtını onun bahtıyla barıştırmış. Doğrusu, sanat erleri yaşamın üstü bir parmak şimşek bağlar bağlamaz yola çıkıp hatvc be hatve (adım adım) ilcrlemcden hiçbir noktaya ulaşamazlar. Ben kırkına, eilisine demir bıraktıktan sonra resinı çiziştiren, şiir döktüren kişileri anlamam. Onlar halkın göz pcrdelerıni bozmaya çalışırlar, ama bostana girseler bostanın, çimene bassalar çimenin çaresini keserler. Karadaş: Ben dolu dizgin kuşulardan yanayım, kıvaç Nedir dökülür elcklcrinden mart agaçlarının Daha da daha da u/un koşulardan yanayım Aşkın mavi çayırlanna ayarladım tum gövdemi Kestim biçlim, ekledim cıkardım, buyum dedim Kimse kandıramaı yalnuca neferiyim yaşaının Woolf, ünlü lngilİ7 denemecisi Charles Lamb'ı (17751834) "Denemelerinui nasıl yazıyorsunuz?" diye soracağımız sıvama elmas kaplı kişilerden biri sayıyor. Bir ba$ka çata patlı denemeci Max Beerbohm'un da üstünde tutuyor. Onun denemesine göre, M i l t o n ' u n (16081674), şiirlerindeki sözcüklerden herhangi birıni değiştirdiğini düşünmek Charles I.amb'a bir çeşit gunah gibi gelirmiş. VVoolf da Milton'un sözcüklerinc vurgundur. Kimi zaman, onun şiirlerindeki sözcüklerden hangisini, hangi nedenle değiştirmiş olabilecegini kestirmcyc kalkışarak bundan kendine bir eğlence çıkarır. Söylemeli ki NVoolf, şiiri dü/yazıya yeğ tutar. 42 yaşına (1924) geldiği vakıt jöyle diyecektir: Artık düzyazı okuyarak vakit yitirmeyeceğim. Oysa Mrs Dallovvay yazarı yırmisindeykcn, geçmiş yu/yıllar düzyasınının ardından koşuyordur. Hakluyt'a, Merimee'ye bayılıyor, tonlarca Carlyle yutuyordur. Scott'la Gibbon'un mektuplarım, her türlü iki ciltlik yaşamöykülerini ve Shelley'i de seviyordıır. Buna karşılık Shakespeare'e hiç mi hiç el sürmtlyordur. Ama işte 42 yaş yaşamıştır ya artık bir geziye çıktı mı akşam eve dönüncc Shakcspcare'ln Kral John'undan iki perde, ardından da yinc Shakespeare'den II. Richard'ı okuyacagını düşünerek sevinir: Şimdiler yalnız şiir okumak istiyorum. Uzun mu uzunşiirler. Thomson'un (17001748) Mevsimler'ıni bile harmanlayacagırnı sanırım. Artık yoğun ve görkemli şeylere kayıyor gönlüm. Birbirinc yapışmış sözcükler, havaya fışkıran, ışık saçan sözcükler arıyorum. I aslan da gidclim ey kıyı üşümüşsün. Çağdaş feminızmın habercılerınden unlu Ingiliz yazar Virginıa Wool(, bellı btr yaştan sonra şiiri yeğler 21 Mart 1989 Vlrgmla VVoolf: Kendine Ait Bir Oda (Suğra Öncu çevirisi). IHGILII EYA^KÜlü Ingillzce'yl ö t r e n m e k > n e /»P'P y*P'P V* yabancı dll tonınunu BU YAZ "TERCİHAN İNGİLİZCE BİLEN" BİRİ OLABİLİRSİNİZ çözmek ittiyonunuz. Ama slz de farkındasınız kl, bir Ifl yapmamak içln bulunabllecek bahaneleıin sonu yok. Oysa Inglllz Kültür Dernegi'nin (ITBA) Yaz Okulu'na devam •ts«niz...h«m en ileıi sudlovisual olanaklardan yararlanacak; hem Inglllzce'nln kOltOrOnü, tanatını, basınını Izleyecek; h«m scrin, takln. keytfll bir ortamda gOnün yorgunlugunu atacak; hem yeni yenl arkadaflar edinecek; hem de tam anlamıyla Ingtlhtce ögreneceksiniz. ITBA Yaz Okulu'na if saatleri içinde ya da difında, diiersenlz Erenköy'de çamlar içlnde, dllerseniz Nisantafi'ndaki Dernek Merkezl'nde devam edebillrsiniz. Gelln kendlnlze zaman ve fırsat yaratın. ITBA'I bugün arayın... Ve terclhan bu yaz "Ingllrzce bllen blrl" olun! ItUnbul Turfc • Ingiliz Kültür Dernegi 10 Sükyman NazifSokak Nışantaş.. 80220 Isıanbul Tel 132 82 00 (6 h a t ) 9
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear