Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
nemamız. Sonra seks filmleri f'uryası... öyle kızdım ki sinemaya, evimi bir gcce içinde Topagacı'ndan Kiiçiikyalı'ya taşıdım, her şeyimle uzak olayım diye... 1973 yılında reklam filmeiliğinc başladım. Aına sinemacılık ölmez. Onunla yatıp kalkar insan. Bizde böyle yaşayan yonetmenlenmız var. İşte Feyzi Hına... Kim ne derse desın, Tuna'nın film yapmaması bir kayıp sinema için. • Sözü yönetmenlere getirmişken... • Geçen gün Şerif Gören'in "Derman"ını seyrettim. Seyrettiğiın, her şeyiyle bir sinema. Bir Şerif Gören, bir Zeki Oktem, Ömer Kavur, dünyanın heı yerinde iyi sinemacı olurlar. Ama dışarıda tanınan tek isim, hâlâ Yılmaz Giiney. O bize bir kapı açtı, biz ise o açık kapıdan yalnızca bakıyoruz. Biz uzun süre Yılmaz'la birlikte çalı^tık. Günün yirmi dört saati sinemayı konuşur, sinemayı yaşardık. • Bıraz da festivallerden söz edelim mi? • Bizim "Uçurtmayı Vurmasınlar"ın festivaller yönünden şansı oldukça açık. Burada, İstanbul Sinema Giinleri'ne biraz değinmek isterim: Bu organizasyonda, Türk filmleri arzu edilen önemi görmüyor, arada kaynıyor sanki. Tek olumlu yanı, gelcn yabancı sinema adamlarının rastlantı da olsa, bazı Türk filmlerini seyretmesi... Bizim film de bu sayede önce Fransa'da La Rochelle Feslivall'ne kalıldı. Orada Fransız Televizyonu satın almış. Bu La Set'in satın aldığı ilk filmmiş o festivalden. Daha sonra on beş festivalden davet aldım. Bu kadar çok olması şaşırtıcı aslında. Bunu öğrenmeye çalıştığımda, ya orada seyredildiğini ya da biz farkında olmasak da çeşitli sinema dergilerinde çıkan yazılardan dolayı böylesine ilgi duyulduğu gerçeğini gördüm. Ondan sonra, Montreal, lsveç, Portekiz, Yunanıstan ve s>on olarak Valencia... Antalya'da "Altın Portakal" aldığımızı orada öğrendik ve bir gün sonra da "Gumüş Palmiye"yi kazandık. Bizim 'Uçurtma', seyahatlerini sürdürecek gibi... • Bu festivallere katılmanın yararlan?... • Dünya sineması içinde ıyı bir yer alabilmemiz için oldukça yararlı. Dışandaki insan, Türk sinemasının farkına varıyor. Film iyiyse, "iyi bir Türk filmi seyrettik" diye övülüyor. Önemli yönetmenlerle bir arada olmak, onlarla kurulan dostluklar, onların dünya ve sinema görüşlcrınden yararlanmak ve de bir Türk yönetmenın dünyada adının geçmesi... • TUnç Başaran, sız sinemamızın bir kriz dönemı yaşadığına, halta daha kötu durumu yaşadığını söyleyenlere katılmıyorsunuz. Ama... • Bu tartışmadan pek uzaklaşamayacağız galiba. Bence Turk sinemasının bugun yaşadığı, "bir kriz donemi" dcgil, bir "saneı donemi"dir ve bu sancı, hamıle kadının sancı larının benzeridir. Eğer bugün, "Film BiHi", "Melodram", "Biri ve Digerleri" ya da "Dundtn Önce Bugbnden Sonra" gibı tilmler yapılabiliyorsa, sağlıklı bir doğumun gcbelık sancılarıdır. On yıl önce bu tür filmler yapmayı düşünemezdik bile. Sınemamızı olunısuz etkileyen faktörleri tümüyle de göz ardı clmek mumkün değil. Bugün Avrupa'nın da başında olan sinema saloıuı a7İığı bir sorun. Hele son Sinema Gunleıi'ni yü7 kırk bin kişinin i/ledığmı duşünursek!.. Televi/yon ve vıdconun sınemadaıı çok ^ey alıp göturdüğüne de katılıyorum. Ama onlar, hiçbir /.unıan sinema gibi kalıcı olamazlar. Ve işte yetişen genç bir nesil bu kaIıcılığın en belırgın kanıtı. Bugunlerde lstanbul'da oynayan ve dünya çapında reklamlarla beslenen ünlü filmlerin yanında, "Sis", "Uçurtmayı Vurmasınlar" gibi filmlerin, beşinci allıncı haftalarını lamamladığını gördukten sonra... Ll F OTOROMAN Bakarsm Fehmi, Işıklar DtSK'i sorar... Çok sert durmatıyım... ı NCÎR ÇEKİRDEĞİ Neticesi bellı olan seçime seçım denmez. SÜLEYMAN DEMİREL DYP Genel Başkanı Hülya belki bana moral veriyor. Benim futbolumu yönlendiriyor. TANJU ÇOLAK Futbolcu Basına kızıyorum, benim basınım olmaktan çıktı. TANJU ÇOLAK Futbolcu Artık istanbul'la ilgili defteri kapattım. BEDRETTİN DALAN İstanbul Anakent eskl Behdlye Başkanı Milletimiz partimizden bir yenilenme, yeni bir umut ışığı beklemektedir. NUH MEHMET KAŞIKÇI ANAP mılletveklll üazetea arkadaşlar;\boşuna uğraşmayın, \lmren Hanım';, ancak ben güldürebilirim. Enflasyon düşmeye başladı. GÜNEŞ TANER Devlet Bakanı Sel gibi Meclise geldiğimizde bu lafını unutma deyın bana. SÜLEYMAN DEMİREL DYP Genel Başkanı Biz dört maç kazanır, onlar da iki maç kaybederlerse havamızı buluruz. ZORAN SİMOVİÇ Galatesaray kaleclsl Umutsuzluk çukuruna düşmeyin. SÜLEYMAN DEMİREL DYP Genel Başkanı Fevkalade demokrasıye yakışmayan bir davranıştır. CEMİL ÇİÇEK "Gördünuz * Ben yanından ayrılınca kahkahayı patlattl. 1 * Bak "" Aranızda üşüyen var mı? ERDAL İNÖNÜ 1 SHP G e n e / Boşkanı Kim fazla oy alırsa genel başkan o olur. ATIF ERGUN ANAP Sınop il Başkanı Ben tarafsız olamam. ORHAN DEMİRTAŞ ANAP mllletvekllı Bu gece gıdın ve rahat uyuyun Hiçbir şey söylemeyeceğiz. MEHMET KEÇECİLER Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tmren Aykut ve DİSK Genel Sekreteri Fehmi Işıklar. (Fotoğraf: İREM CEYLANOĞLU) ANAP mllletvekllı 9