Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Skandallar festivali Venedik Sinema dünyasının en 'ihtiyar' festivali Venedik 45. yaşına bastı bu yıl. Ama bunca seneye, atlattığı bunca badireye karşın hâlâ dipdiri, hâlâ kıpır kıpır... Dünden bugüne 45 yılıyla Sophıa Loren, 1958 yılında Venedık'te, "Sıyah Orklde" ile "En lyi Oyuncu" ödulunü kazandığı günlerde 196O'lı yılların Vıscontı'sı (solda), Claudıâ Cardınale ve Alaın Delon ıle Venedlk'ln Lıdo'sunda Vecdi Sayar/VENEDİK S inemayı her şeyden önce bir sanat dalı olarak görenler için yılın önemli üç olayından bindır Venedik Film Festivali. Bir avuç sinema delisi, tıpkı Cannes'da ve Berlin'de olduğu gibi, yılın en yoğun günlerini burada yaşar, her festivalin sonunda gelecek yıl yeniden buluşmak üzer* vedalaşırlar. Kimi sinemacıdır bu konukların, kimı gazetecı. Sayılarının iki üç bini bulmasına karşın çoğu birbirini tanır ya da en azından bir göz aşinalığı vardır aralarında. Nice yftnetmen, nıce yıldız keşfedilmiştir festivallerde. Aşklar, zaferler, düş kınklıkları yaşanmıştır. İster Cannes'da olsun, ister Venedikte uykusuz geceler, bir gunde altı film izltnmesi, iki film arası fuayede karşılasan iki eleştirmenın kaşla göz arası koca bir filmi harcayıvermesi, "vakai adiye"dendir. Venedik'te yaşam, Cannes'a oranla biraz daha kolay, biraz daha insanidir. Salonlar bir birine yakın olduğundan, koşturmaca daha azdır. Hele bir de hava bu yıl olduğu gibi güzel giderse, herkes daha bir sıcak, daha bir sevecendir. Okuldan kaçarcasına kötü bir filmden çıkmanın ve soluğu "Lions Bar"da alıp dedikoduya başlamanın tam sırasıdır. Biraghi'nin bu filmi nasıl olup da seçtiğinden söz açılır önce. Sonra, söz dönüp dolaşıp sarayın yakınındaki pizzacının çocuklarının geçen yıldan bu yana nasıl da büyuduğune gelır. llk filmini 'keşfettiği' bir yönetmenle birlikte yaşlanmak ağır gelmez de eleştirmene, her yıl gözünün önünde büyüyenartık mutfakta çalışmaya bıle başlayan pizzacının çocuklarının görüntüsü ağır gelir. Yaşlılığın en somut göstergesi sayar bunu. Gene de, yaşamın tadını 'normal insanlar gibi' çıkarmaya yanaşmaz eleştirmen. Denize ayıracak zaman yoktur.. Visconli'nin "Venedik'te ölum"u çektiğı "Des Bains" Otelı'nın önünden gecerken plaja bir göz atmakla yetinir. Zaten plajlar alabildiğinc sakındir. Cannes'da olduğu kadar çok sayıda fotoğrafçı, magazin muhabiri ttalyanlar'ın ünlıı deyimiyle Papara/.ziyoktur burada. Venedik'i bile magazin mu habiri ile İ7İemek yalnızca Türk basınına özgıi bir ayrıcalık... Plajlarda arzı endam eden "starlette'Merin sayısı Cannes'dakilerle boy ölcüşemez ama Venedik'i izleyen gazetecileri oyalamaya yetecek kadar olay eksik olmaz Lido'dan. Festival, dünya basınının ilgi odağı olmayı sürdürür her yıl yenı bir gerekçe ile... Kâh festivale katılan filmlerin ve yaratıcılarının, kâh ttalyan poliıikacılarının ve kilisenin yarattığı skandallara borçludur bu konumunu. 45 yıl önce, ttalyan fa^ist rejiminin propaganda aracı olarak doğan festival, nıce skandal yaşamıştır. tlk yılların MusM>llini'nin adı> nı taşıyan odulleri, dogrudan doğruya propagandayı hedefleyen filmlere verilmiş, sonraki yıllarda ahlaki nedenlerden oturu sansiire uğrayan filmlerin her biri, skandallara yol açıru£tır. llk ke? 1932 yılında Venedik Bienali çerçcvesinde yarışmasız bir gösteri olarak düzerılenen (bu açıdan, tstanbul Festivali içinde doğan Sinema Günleri'ni anımsatan) Venedik Film Festivali'nin seruveni çeüşkilerle doludur. O sıralar bıenalin başkanı olan Kont Gu iseppe Volpi di Misurata, bienalde sinema sanatına da yer vereceğini açıkladığında tepkilerle karşılaşır. Sinemanın öteki yaratıcı sanatlarla aynı kefeye konulmasıru, pek çok sanat eleştirmeni hazmedemez. 1932'deki ilk denemenin ardından, 1934'te resmen başlatılan Vcncdık Festivali'nde büyük ödül 'Mussolini Kupası' dıye adlandırılır. O yıl en ıyı Italyan filmi olarak Guido Brignone'nin "Teresa Confalonieri"si, "en iyi yabancı film" olarak da Robert Flaherly'nin "Man of Aran"ı seçilir. O yıl Sovyet sineması, Doucenko gibi ustalann filmleriyle temsil edilir festivalde. Amerikan sineması ise yabancı fiinı dahndaki ödülün sahibı olur. Clarence Brown'un "Anna Karenina"sı ile. 193537 arası en iyi Italyan filmi olarak seçilen ürunlerın hepsi de faşist rejimin gözde yönetmenlerı Gallone ve Genina'nın ürünleridir. 1937 festivalinde skandala yol açan film, bir Fransız filmidir. Jean Renoir'in "La Grande Illusion"unun adına kancasını takar sansür: "Buyük Yanılsama" yerine "Olanaksız Yanılsama" diye çevirir filmin adını (Türkçeye de filmin o yıllarda "Büyük Aldanış" diye 8