Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Kapısından kulesine "Surlar '87" MOG Fotoğraf Grubu'nun bir yıllık çalışmalartnın ürunü olan "Surlar '87' sergisinin ilk ziyaretçisi Refik Durbaş, fotoğrafların arasından sıyrılıp Istanbul surlannın 16 kapısını tek tek arşınladı. Topkapı'nın cümbüşü, Mevlanakapı'nın sessizliği içinde eyet Umine vakıf olan tarihçilerin sahih sözleıi ttzere" üstadırruz Evliya Çelebi'nin eteğinden tutarak Yedikule zindanlanndan başlayıp Edirnekapı dolaylannda bir küçük geziyc çıkalım. önce Ustadınuz anlatsın: "Eleni avretı, nıce nıce hayırlar yaptı. Evvela Istanbul'un kara tarafından Yedikule'den tâ Eyüb'e varıncaya kadar iki kat sağlam kale ve sağlam duvar yapu ki, evvelki kat duvarının yüksekliği 21 zira (Dirsekten orta parrnak ucuna kadar olan, uzunluk ölçüsü, 75 ile 90 santim arasında değişen cinslerı var.) ve eni 10 ziradır. Sur dışının yükseklığı hendeğin dibinden tâ bentlere varıncaya Kadar 42 zira olup esasından temiz sular çıkıp, ikı duvar boyunca arasını Horasanî nhtım dolma ile sağlamlaştırdı. Ve bu nhtım olan temelin eni tam 80 zira'dır. Dış sur ile iç surun arası 60 zira olup lrem bağı gıbı bir bahçedir. Hâlâ Topkapısı ile Edirnekapısı arasındakı bağ, Osmanlı hanedanının yeniçeri zağarlann yaylağıdır." Çelebi, Seyahatnamesi'nın yenı baskısında surların bugünkü görünümlerinı mutlaka kalemine dolayacaktır. O şimdi Üsküdar'a revan olsun, rahatına baksın diyecektik ki, trafik şallak mallak. Taksiler müşteri almıyor. Belediye ve halk otobüslerınin güzergâhı değişmiş. Millet caddesınde müthiş bir şenlik. Sanırsın Kanuni Süleyman, Budin seferinden dönüyor. Ama Kanuni, Edirne üzerinden seferden dönerdi. Bu kez önde Mehteran bölüğü Aksaray cihetinden geliyor. Kaçıncı alınışı bu tstanbul'un? Salâh Bey, yapıştırma bıyık kullanırdı. Mehteran böluğUnün erlcrının ıse bıyıkları tUmden plastik. Edirne şosesi Üzerinden ayrılıp Davutpaşa yolunu vuruyoruz. Niyetim yeniçeri zağarları yaylağında bir demli çay yudumlamak. Yeniçeri mi kalmış, tüm bir Anadolu burada. Sur yıkıntıları Uzerine binbır renkli makine halısı serilmiş. Istediğin endama göre çeşit çeşıt giysi, libas. Çocuğuna al, nişanlına, gelinlik kızına. Mahmutpaşa, yanında köy çarşısı kalır. Benzeri Frengistan'da zor bulunur bir süpermarket. Yere, bir naylon Uzerine yayılmış çakılar, taraklar, tırnak makaslan. Benetton marka para cUzdanları. Ne alırsan Uç yüze tıraş sabunları, çakmak gazlan. Bin lıraya çekiçler, keserler, penseler. Casyp marka hesap makineleri, Kuveyt mamulatı Capon işi saatler. Kimisi kalem armağanlı saatler, kimisi boyna asılan tipten cep saatleri. Manyetolu manyetosuz, Fenerli Beşiktaşlı çakmaklar kendinden yanar. Yeniçeri postalından Beyoğlu'nun lUkUs mağazalarına kadar her çeşit ayakkabı. Burada ne alırsan Uzerinde deneyerek alacaksın. Başına giyeceğin kasketten kışın belki lazım olur diye iç donuna kadar. Kondusunun bahçesindeki bUtUn çiçeklerle tezgâhını süslemiş bir köfteciden karnımızı doyuralım derken yanımdan uçuvermiş Evliya Çelebi. Oysa elindeki kUçük seleye, binbir çeşit ciklet doldurmuş Erzurumlu hemşerimden armağanlar alacaktım torunları için. Bu kadar cikleti şimdi ben ne yapayım? Yeşillerini Mevlanakapı'nın gUvercinlerine dağıtırım, mavilerini Sulukule'nin çocuklarına, kırmızılarını Mevlevihane yolunda dirseğını bir mezar taşına dayamış tesbih çeken ihtiyara veririm, akşama o torunlarına götürür. Topkapı'nın o renkli cUmbüşünden sonra Mevlanakapı'nın uhrevi sessizliği insanın gönlünde ferah pencereler açıyor. Merkezefendi camisinin avlusunda yüzümü yıkıyorum. Avludakı banklardan birinde ihtiyarca bir adamla başörtttlü yaşlı iki kadın. fifi H Refik Durbaş vdKiı avaın uınmiMd oırazoan surıara sıs çoKer ner Kapının us>wne DII yıuu asmr Fotoğrat NEVZAT ÇAKIR 'Sur yıkıntıları uzerine binbır renkli makine halısı serıl mış Benzerı zor bulunur bir super market • Tarihçiler, Yedikule'den Halıç dolaylarına 16 kapı saymışlardır. tşte bunlardan bazı UnlUlerıdır: Hacı Namık Mektebi sokaktan çıktıkta Belgrat kapıdır, ilerisi Kazlıçeşme'dir, Yedikule zindanları da buradadır. Silivrikapı caddesinden çıktıkta Silivrikapı'dır. öte yanı Şehıt Nizam yoludur. Mevlanakapı caddesinden çıktıkta Mevlanakapı'dır. Karşı yakası Mevlevihane yoludur. Millet caddesinden çıktıkta Topkapı'dır. Bunun önünü izlersen yol Frengistan'a ulaşır. Anadolu da buradan tstanbul'a huruç etmededir. Fevzipaşa caddesinden çıktıkta Edirnekapı'dır, önü Savaklar caddesidir. Bir de bu kapüarın yanlannda kuleleri vardır. Yedikule gibi, Silivrikapı'daki içinde kırmızı mermerden altı sütunu bulunan Konstantinus kulesi gibı. Sulukule'nin hiçbir kapısı yoktur, çünkü her tarafı kapıdır. Vakit akşam olmakta. Birazdan surlara sis çöker. Her kapının üstüne bir yıldız asılır. Galatasaray'ın maçını ne yapacaksın? Git bu pazar Surgiicü'nün maçını seyret. Ayın halesi, kasketini düzelttiği aynanın içine dUşer bir delıkanlının. Mazgaldakı yuvalarına dönen gUvercinlerin kanat sesleri duyulur. Şimdi tam zamamdır Yedikule'dekı Sefa'nın Meyhanesi'ne çökmenin de... Arka bahçede havuzun kenannda bir masaya oturursun. Bir marul söylersin, biraz maydanoz, iki taze soğan sur içi bostanlarının UrUnü. Elbette beyaz peynir ve küçük rakı. Marmara'nın akşam yeli tam değdi değecek eline, kadehi tam kaldırdın, karşında birden Evliya Çelebi: Afıyet olsun! D "Marmara'nın akşam yell eserken, mangaldaki yuvalarına dönen guverdnlerın kanat seslerı duyulur" Fotoğrat. İZZET KERİBAR 15