Catalog

2 sektöründe 7 KASIM 2012 ÇARŞAMBA 3 Turizm 10 KASIM’DA MEKÂNIN DİLİ... hayri?cumhuriyet.com.tr Gezinomi.com ile Selanik turu... Turizm Eki Gezinomi’nin, 10 Kasım’da Atatürk’ü doğduğu evde anmak isteyenler için düzenlediği ‘Özel Selanik Turu’ yoğun ilgi görüyor Turizm sektörünün öncü firması Gezinomi, 10 Kasım’a özel olarak Atatürk’ün doğduğu şehir Selanik’e ve onun “pembe boyalı evi”ne 3 günlük bir tur düzenliyor. 10 Kasım Atatürk’ü anma etkinlikleri çerçevesinde organize edilen tur, büyük ilgi görüyor. Selanik TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy: Bu kentin yatırıma ihtiyacı var Turizm Eki Türkiye Seyahat Acentaları (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy, Kastamonu’nun sahip olduğu ormanları, doğası, tarihi ve kültürel zenginliği ile turizmde geleceğinin çok parlak olduğunu ifade ederek, “Kastamonu’nun güzelliklerinin yaşatılması noktasında, kentin daha fazla otele ihtiyacı bulunuyor. Önce, Kastamonulu işadamları bir araya gelsin, elini taşın altına koyarak yatırım projelerini hazırlasın ve bana haber versin. Sonrasında, ben de Kastamonulu işadamlarının yapacağı yatırımın 2 katını yapmaya hazırım” dedi. Kastamonu Valiliği ve Kastamonu Konfederasyonu (KasKon) işbirliğiyle, 3 ile 4 Kasım 2012 tarihleri arasında, Türkiye Başaran Seyahat Acentaları Ulusoy Birliği’nin (TÜRSAB) katılımı ile Kastamonu’ya ‘inceleme gezisi’ düzenlendi. Kastamonu’nun tarihi ve kültürel zenginliği ile sonbaharın tüm renklerinin görüldüğü inceleme gezisine; Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş, Kastamonu Vali Yardımcısı Atila Kantay, TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Kastamonu Konfederasyonu (KasKon) Genel Başkanı Selami Çelebioğlu ile TÜRSAB üyesi seyahat acentaları ve Kastamonulu turizmciler katıldı. Bektaş, Kastamonu’nun sahip olduğu tarihikültürel zenginliği ve doğal güzellikleri ile çok zengin bir çeşitliliğinin bulunduğunu anlatarak ekoturizmden dağcılığa, inanç turizminden kültür turizmine değerlerini açıkladı. heyecanı Turizm Eki 2427 Ocak 2013’te 17’ncisi düzenlenecek olan Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT, yerli ve yabancı turizm firmalarından yoğun ilgi görüyor. 2013 EMITT Fuarı’nın 70 ülkeden 4500 katılımcıyla yeni rekor kırmasına kesin gözüyle bakılıyor. 2427 Ocak 2013 tarihleri arasında TÜYAP’ta 17. kez düzenlenecek olan Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT, katılımcı sayısı itibarıyla her yıl yeni bir rekora imza atıyor. Dünyanın 5’inci büyük turizm fuarı konumuna ulaşan EMITT’e, 2012 Ekim ayı itibarıyla 70 ülkeden 4500 yerli yabancı turizm şirketi katılım için başvuru gerçekleştirdi. EMITT Fuarı, 2012 yılında da Türkiye ve dünyadan geniş katılıma sahne olmuş ve 128 bin ziyaretçiyle önemli bir başarı gerçekleştirerek yine rekor katılıma sahne olmuştu. Fotoğraflar: MURAT KOYUNCU Hayallerinizin cenneti size çok yakın ÖZGE KESKİN Cennet ve cehennem... Kimine göre şu ahir dünyadan göçüp gidince hepimizi bekleyen son, kimine göre de bugün iyisiyle kötüsüyle yaşadığımız her şeyin bir bütünü. İyi ve güzel ile kötüyle çirkinin bir temsili belki de... Yani herkesin kafasında bir şekilde yer etmiş soyut bir olgu veya inanç... Bana göre mi? Karagöl’ü görünceye kadar benim kafamda da soyut bir kavramdı cennet ama o güzelliği gördükken sonra “Cennet olsa olsa böyle bir yer olabilir” dedim. Evet, eğer ki tatil denildiğinde aklınıza ilk gelenler deniz, kum ve güneşten ibaret değilse, size mutlaka görülmesi gereken yerler listenizin başına not etmeniz için bir yerden bahsedeceğim; herkesin Karagöl diye bildiği benimse “cennet” dediğim bir yerden... Karagöl, Artvin’in Şavşat ilçesi Meşeli köyü sınırları içinde; çökelme sonucu oluşmuş 82 dönüm alana sahip yaklaşık 30 metre derinliğinde; çevresi ladin, göknar ve çam ormanlarıyla çevrili, içinde bulunan aynalı sazan, bıyıklı sazan ve Japon balıklarıyla Türkiye’nin en büyük doğal akvaryumlarından. Filmlerde görüp de iç geçirdiğimiz yerler vardır ya hani “Ah şimdi orada olmak vardı” diye... Ya da kartpostallardan ibaret bir görüntü oluşmuştur kafamızda; enLaşet’ten sonra çok fazla bir yol kalmıyor zaten önünüzde. Önce dağların eteğine kurulmuş Şavşat’ı geçiyorsunuz, ardından da Karagöl’desiniz! Arabanızdan inip göl kenarına ilk adım attığınızda ilk yapacağınız şey uzun uzun etrafınıza bakmak olacak kuvvetle muhtemel “Burası gerçek mi?” diye sormak. Çünkü doğanın insanlara en bonkör davrandığı, her güzelliği fazlasıyla sunduğu bir yer Karagöl. Adeta bir renk cümbüşü etrafınız; alabildiğine yeşil, sarı, mavi, kırmızı... Yalnız dikkat edin, egzoz dumanının ardından, biz şehir insanını fazla oksijen çarpabilir! Gölün hemen kıyısında bir tesis mevcut. Öyle çok lüks beklentiniz olmasın ama gayet temiz ve düzenli, karnınızı doyurup, çayınızı kahvenizi içebilirsiniz. Eğer bu doğa harikası yerde kalmak isterseniz de 25 kişilik kapalı 50000 kişilik açık alan konaklama kapasitesi var. Ya da hazırlıklı giderseniz doğayla iç içe bir piknik de yapabilirsiniz. Gölde yüzmek yasak ama kanolarla bir gezintiye çıkabilirsiniz. Tabii gölün etrafında bir tur atmayı da unutmayın bence. Bu arada yazın mı gitsem kışın mı diyenlere inanın ne zaman giderseniz gidin ayrı bir güzelliği bulacaksınız Karagöl’de; o yüzden gidin de ister yaz olsun ister kış... Hayallerinizin cenneti o kadar da uzağınız da değil! Oksijen çarpabilir!.. Ulusoy: Kentlerin ve ülkelerin bellekleri yaşatılmalıdır TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, “Her kentin, her ülkenin belleği vardır. Kastamonu kenti, sahip olduğu değerleri kaybetmemelidir ve belleğini yaşatmalıdır. Mimarisini, tarihini, kültürünü, doğal zenginliğini korumalı ve yaşatmalıdır” dedi. Dünya turizm sektörü EMITT’te boy gösteriyor 2013 yılında çok daha geniş katılımla yeni bir rekora imza atmaya hazırlanan EMITT Fuarı’na 2012 yılında dünyanın 62 ülkesi ve Türkiye’nin 150 şehir ve turizm beldesinden katılım gerçekleşmiş, 60.500 m2 fuar alanını 4.500 uluslararası katılımcı, 57.000 profesyonel ve 71.000 tatilci ziyaret etmişti. Dünyada ve Türkiye’de turizmde öne çıkmak isteyen beldeler, kalkınma ajansları, turizm firmaları ve sektör profesyonelleri her yıl EMITT Fuarı’nda düzenli olarak boy gösteriyor. Ekin Fuar Direktörü Hacer Aydın, EMITT’in uluslararası alanda en saygın turizm fuarları arasında yer aldığını ifade ederek, fuarın ülkelere, turizm beldelerine ve firmalara büyük katma değerler sağladığının altını çiziyor. Fuara katılım için rekor başvuru ile karşılaştıklarını belirten Aydın, EMITT Fuarı’nın 2013 Ocak ayında yeni bir katılımcı rekoru kıracağının şimdiden belli olduğunu müjdeliyor. ‘Yurtiçi ve yurtdışında tanıtıyoruz’ Kastamonu’yu yurtiçi ve yurtdışındaki turizm fuarlarında tanıttıklarını kaydeden KasKon Genel Başkanı Selami Çelebioğlu, “Kastamonu, tarihten kültüre, doğal güzelliklerden inanç turizmine sahip olduğu turizm potansiyelinin yanı sıra, 4 mevsimin yaşanabileceği bir turizm destinasyonu olarak, geleceği çok ama çok parlaktır. Sayın Başkanımız Başaran Ulusoy’un Kastamonu’nun bir turizm şehri olması çalışmalarında bizlere önderlik etmesi, bizim için büyük bir şanstır ve inanıyorum ki çok kısa bir sürede hedeflerimize varmamızı sağlayacaktır” diye konuştu. fes doğa manzarasıyla aklımızda yer etmiş. İşte Karagöl tam da o görüntünün vücut bulmuş hali demek hiç de yanlış olmaz sanırım. Huzurun sesini dinleyin... Peki “Nasıl giderim ben cennete?” diyorsanız; günahı, sevabı karıştırmaya hiç gerek yok! Karagöl’ün Şavşat’a uzaklığı 20 km, Artvin’e uzaklığı ise uzaklığı ise 90 km. Eğer uçakla gidecekseniz, Kars Havalimanı’na 160 km, Batum Havalimanı’na 180 km, Trabzon Havalimanı’na 320 km, Erzurum Havalimanı’na 250 km uzaklıkta. Ben Kars Havalimanı’nı tercih etmenizi tavsiye ederim çünkü ondan sonra karayoluyla devam edeceğiniz yol da oldukça keyifli. Kars’ın içinden geçerek Aktaş: Turizmde çok zengin bir çeşitliğe sahibiz Kastamonu Valisi Erdoğan devam ettiğiniz rota Şavşat’a yaklaştıkça sizi başka bir dünyaya götürüyor adeta. Dağların içinden geçen yollar oldukça dolambaçlı olsa da, bulutlara elinizi uzatsanız dokunacak kadar yakın olmak ve doğanın tüm renklerini barındıran o eşsiz manzara birkaç saati saati nasıl geçirdiğinizi unutturuyor size. Hatta mola vermek isterseniz de size Laşet Motel’i şiddetle tavsiye ederim. Laşet, Şavşat – Ardahan karayolu üzerinde hem yemek yiyebileceğiniz, hem de isterseniz konaklayabileceğiniz bir mekân. AB projesi kapsamında oluşturulmuş bu tesiste alabalık da yetiştiriliyor. En azından soluklanmak için bir çay için ve huzurun sesini dinleyin derim. 9 Kasım çıkışlı Selanik turu; Keşan, İpsala, Dedeağaç/Alexandroupolis Panoramik Gezisi, Kavala, İskeçe/Xanthi, Gümülcine/Komotini, Selanik/Thessaloniki noktalarını kapsayacak. Tura katılanlar; 10 Kasım sabahı Selanik’teki Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu evi ziyaret edip saat 9’u 5 geçe saygı duruşunda bulunabilecek. Toplam 2 gece 3 gün sürecek tura katılanlar ile birlikte Atatürk’ü doğduğu topraklarda anacaklarını belirten Gezinomi Genel Müdür Yardımcısı Özgür Yıldız; “Bu yıl 10 Kasım’ın hafta sonuna denk gelmesi, Selanik turunun daha fazla ilgi görmesine neden oldu. 74’üncü ölüm yıldönümünde, Ata’mızı Selanik’te, doğduğu yerde anmak isteyenleri turumuza bekliyoruz” dedi. www.gezinomi.com Atatürk’ün evi İstanbul’da olup da özel bir durumunuz yoksa şayet balık restoranına gitmemek mümkün mü? Balık mevsiminin başladığı bu günlerde, hem balık hem de deniz konusunda derya olan İstanbul’da adım başı bir balıkçıya rastlamak hiç şaşırtıcı olmasa gerek. O kadar çok seviyoruz ki bu deniz harikasını, her geçen gün bir yenisi ekleniyor var olan mekânlara. Sahillerde ya da başka semtlerde hizmete giren bu mekânlar, deniz mahsulü paella, kuş üzümlü kalamar dolma ya da balık külbastı gibi lezzetler sunuyor. “Denizden babam çıksa yerim” sözü toplum olarak pek benimsediğimiz bir sözdür. Her ne kadar et ve kebap düşkünü olsak da rakıbalık keyfinin yerini başka bir şey alamaz. Balığınızı İstanbul’un kalabalığından uzak, huzurlu bir mekânda yemek istiyorsanız işte size mükemmel bir adres; Büyükçekmece Gürpınar sahilinde konuşlanmış Buğra restaurant henüz kalabalıkların istila etmediği bakir, küçücük bir balıkçı kasabası gibi. Eşsiz deniz manzarası, denize yansıyan akşam güneşinin o muhteşem görüntüsü, martı sesleri ve gün batımı eşliğinde, taptaze balığınızı yemek ve rakınızı yudumlamak istiyorsanız Yaşar Kaplan’ın işletmeciliğini yaptığı ve küçük oğlu Buğra’nın ismini verdiği Büyükçekmece Gürpınar sahilinde hizmet veren 8 yıllık Buğra Restaurant, zengin meze çeşitleri ve usta ellerden çıktığı belli olan soguksıcak zengin mönüsü ve balıklarıyla iddialı bir mekân.Denize sıfır olan Buğra Restorant deniz mahsüllerinin en tazesini ve çeşitlisini bulabileceğiniz damak tadınıza uygun çok özel tarif sırları ile hazırlanmış lezzetlerle tadına doyamayacağınız cuma ve cumartesi akşamları açık havada Türk sanat müziği sevenlerin keyifli dakikalar geçirmesine aracılık ediyor. Soğuk mezelerle başlayan, ara sıcaklarla devam eden, balık ziyafeti üzerine tatlı ve Türk kahvesiyle sonlanan bir yemek şöleni. Şüphesiz pek çoğumuz için bir balıkçıya gitmek, bir kafe zincirinde oturup makarna yemekten çok daha keyif vericidir kuşkusuz. Çeşit çeşit balık ve deniz ürününün olması gerektiği gibi servise hazır hale getirildiği Buğra Restaurant, enfes mezelerden ara sıcaklara, tatlılara sabah kahvaltısına kadar geniş ve kaliteli bir yelpazede siz lezzet düşkünlerini misafir etmeyi bekliyor. (0 212) 880 28 10880 28 44 C M Y B