01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

4 17 EKİM 2012 ÇARŞAMBA Yaşadığın kentte turist olmak Baştarafı 1. sayfada Bu sayfalarda her hafta İstanbul’un semtlerini, bu semtlerin güzelliklerini ve bir anlamda rehberini sunacağız size. Ancak unutmayın, bu sadece küçük bir soru işaretinin çengeli olacak. Keşfetmek, daha fazlasını bulmak sizin elinizde. Bir mahalle kahvesinde çay içip, çevre halkıyla sohbet etmek de bir keyif, sokak sokak gezip yapıları incelemek de... Tarihi ve doğal güzellikleri keşfetmek zaten tek başına büyük bir katkı olacak hayatınıza. O yüzden bu sayfada okuyacaklarınız, eğer bu şehirde yaşıyorsanız İstanbul’u bir nebze olsun size tanıtacak; farklı bir şehirde yaşıyorsanız, kendi şehrinizin turisti olmanız için size bir ışık yakacak. Bu yazıyı okuduktan sonra ilk iş ajandanızda yer açın, güzergâhınızı belirleyin, asın boynunuza fotoğraf makinesini, düşün yollara... Yeni keşifler sizi bekliyor! İstanbul, yedi tepeli güzel şehir. Ne uygarlıklar gördü çoğaldı, ne büyük eserlere ve güzelliklere evsahipliği yapıyor; öyle değil mi? Her semti, her yöresi ayrı bir keşif için kapılarını aralıyor. O kapıdan girmek size kalmış. Bu hafta Sultanahmet’in kapılarını aralıyoruz sizin için. Belki tek bir yazıda hepsini anlatmak mümkün değil ama biz ilk adımlarını atalım. Öncelikle hatırı sayılır bir tarihi dokuya sahip olan Sultanahmet’te Topkapı Sarayı’yla başlayalım söze. Topkapı Sarayı, Osmanlı sultanlarının ikametgâhı, devletin yönetim ve eğitim merkezi. İstanbul fatihi II. Mehmed tarafından 14601478 tarihleri arasında yaptırılmış. Sarayda, Osmanlı padişahları ve saray halkı 19. yüzyıl ortalarına kadar ikamet etmiş. Osmanlı monarşisi 1922’de kaldırıldıktan sonra da 1924 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün emriyle müzeye dönüştürülmüş. Müze, görülmeyi hatta bir tam günü ayırmayı hak edecek kadar etkileyiciliğe sahip. Topkapı Sarayı’ndan çıktığınızda hemen karşısına geçip Sultanahmet Camii’ni ziyaret edebilirsiniz. Tarihi yarımadanın etkileyici yapılarından biri olmasının yanı sıra külliyesiyle birlikte, İstanbul’daki en büyük yapı komplekslerinden de biri. 20 bini aşbu yana müze olarak hizmet veriyor. Ayasofya, ayırt edici özellikleriyle birlikte başlı başına özen gösterilmesi gereken yapılardan biri. Ancak gezinizin bu kısmında biraz yorulmuş olabilirsiniz. Hal böyle olunca, tarihi doku ve ruhu olan Sultanahmet’te biraz dinlenmenin, biraz nefes almanın tam zamanı. Dilerseniz, ruhunu hissedebileceğiniz Sultanahmet Meydanı’nda bir kahvede şöyle bir dinlence yapıp kın İznik çinisiyle bezenmesi, bahsedebileceğimiz mimari özelliklerinden yalnızca biri. Sultanahmet Camii ziyaretinizden sonra hemen karşıya geçin ve Ayasofya’yı mutlaka görün, daha önce gördüyseniz tekrar gezin. 1453 İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet tarafından cami merkezine dönüştürülen yapı, 1935 yılından yeni rotanızı belirleyebilirsiniz. Unutmadan, dinlenmek için ve geziyi hafif yavaşlatarak devam ettirmek için Gülhane Parkı da iyi bir seçenek. O tarafa giderseniz, İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ni görmeden geçmeyin. İsmi çoğul, çünkü idaresi altında Arkeoloji Müzesi, Eski Şark Eserleri Müzesi ve Çinili Köşk Müzesi olmak üzere üç ayrı müzeyi bulunduruyor. Tarihin farklı dönemlerine izler bırakmış uygarlıklardan kalan çeşitli eserlere ev sahipliği yapan İstanbul Arkeoloji Müzeleri, dünyada müze binası olarak tasarlanan ve kullanılan ilk on müze arasında yer alıyor. Sahip olduğu çarpıcı koleksiyonların yanı sıra müze binalarının mimarisi ve bahçesi ile de tarihsel ve doğal öneme sahip. Güzergâhı yönlendirmek elbette sizin elinizde ama biz şimdi rotamızı Yereba tan Sarnıcı’na çeviriyoruz. MS 542 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus tarafından Büyük Saray’ın su ihtiyacını karşılamak üzere yaptırılan bu sarnıç, suyun içinden yükselen mermer sütunların arasındaki ihtişamından dolayı halk tarafından Yerebatan Sarayı olarak da anılıyor. Bu gizemli mekân, içeri girdiğiniz anda sizi etkisi altına alıverecek, hatırlatalım. Yerebatan Sarnıcı demişken ondan sonra İstanbul’un ikinci büyük su haznesi olan Binbirdirek Sarnıcı’na da uğramadan geçmeyin. Bizans kaynaklarına göre 4. yüzyılda yapılan bu sarnıç, günümüze kadar tarihi güzelliğini hâlâ koruyor. Görmeden geçmeyin. Sultanahmet’te yer alan evlerin her biri de ayrı bir güzelliğe sahip. Sokak sokak gezip yeni keşifler yapmanız mümkün. Ya da oradan kendinizi sahile vurup Sarayburnu’ndan şehri seyre dalabilirsiniz. Bari bu kadar yakınındasınız, Beyazıt’a kadar yürüyüp Çorlulu Ali Paşa Medresesi’nde bir de nargile keyfi yapın. Aslında tüm bu anlattıklarımız kısa küçük örnekler... Bu sizin kılavuzunuz olsun, yola düşme ve keşfetme sırası sizde. Tarihi ve doğal güzellikler sizi bekliyor. [email protected] İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Sorumlu Müdür: Miyase İlknur Editör: Hayri Arslan Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya Reklam Müdürü: Ayla Atamer Tel: 0 212 251 98 7475 Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet Gazetesi’nin Ekidir Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri. C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear