Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 20 TEMMUZ 2011 ÇARŞAMBA Zirvede mutluluk... Antalya’nın turistik beldesi Tekirova’daki Olympos Teleferik, kurulduğu günden bu yana binlerce insanı zirveye taşıdı. Kısa sürede her ülkeden ve her yaştan turistin ziyaret ettiği Olympos Teleferik, hem tur operatörlerinin seyahat paketleri arasında yer alıyor hem de yerli ve yabancı turistlerin özel bir macera yaşamalarını sağlıyor. 2365 metre yükseklikteki mitolojik zirveye teleferikle yolculuk on dakika sürüyor. Kıyıda plajın keyfini çıkaranlar, kısa süre sonra karlı bir ortama ya da bulutların üstüne yükselebiliyor. Hava açıksa Antalya’nın hemen hemen bütün kıyıları, dağları ve uçsuz bucaksız Akdeniz seyredilebiliyor. Zirvedeki eşsiz manzarayı seyretmenin özelliği birçok kişiyi zirveye çekiyor. Sevgililer Günü, Anneler Günü, bayram, evlilik yıldönümü, hatta nişan ve nikâh törenleri teleferik içinde ya da zirvede gerçekleştiriliyor. Müzik, resim, fotoğraf gibi sanatlara ilgisi olanlar da dağın verdiği özgürlük duygusunu yerinde yaşamak istiyor. Antalyalılar için kar ile buluşmanın en kolay ve keyifli yolu Olympos Teleferik. Kış mevsiminde yoğun bir şekilde öğrenci grupları ağırlayan zirve; çocuklar ve gençler için adrenalin demek. 2 restoran, 2 panoroma terası ve 1 bistrosu olan tesis, konuklarına, her türlü yiyecek ve içecek hizmetini sunuyor. Konuklar manzarayı, seyir teraslarındaki şezlonglara uzanarak da izleyebiliyor. En son teknolojiler kullanılarak inşa edilen tesis, güvenlik açısından da eşsiz özelliklere sahip. Dünyaca ünlü İsviçreli Teleferik firması Garaventa&Doppelmayr ortaklığıyla yapılan teleferikte 80 kişilik iki kabin, yaz sezonunda her gün sabah 09.00 ile akşam 19.00 saatleri arasında yarım saatte bir karşılıklı olarak hareket ediyor. Olympos Teleferik zirve tesisinde Her yıl temmuz ve ağustos aylarında yapılan müzik organizasyonları, yerli misafirler kadar turistlerin de yoğun ilgisini çekiyor.. Muhteşem gün batımı ve yıldızların ışığı eşliğinde, her dilden her gönüle müzik ziyafeti vaat ediliyor. Bu yıl extrem partilerle de müşterilerine sürpriz yapmaya hazırlanan zirvede, temmuz ve ağustos dolunay gecelerinde Dracula Partileri yapılacak. Herkese vampir pelerini ve diş dağıtılacak olan gecede limitsiz kırmızı içecekler ve kokteyl menü sunulacak. Olympos Teleferik ile Kemer adeta Extrem sporlar merkezi haline geliyor. Her yıl gerçekleştirilen Kemer Hard Enduro yarışları; sahilde start alırken, 2365 m zirvede sonlandırılıyor. Haziran sonundan itibaren aktiviteleri başlatılacak olan paragliding; Profesyonel Escape firması tarafından işletiliyor. Dünyanın en uzun parkuru olan zirveden atlayışlara şimdiden dünyanın her yerinden amatör ve profesyonel yamaç paraşütçülerinin ilgisi yoğun. Pegasus’un havalandığı mitolojik bir dağdan atlayış; bu spora gönül vermiş pek çok insan için gerçekten inanılmaz bir düş. Hollywood Lara’da Alternatif sanatlar kapsamında yer alan kum heykellere ilgi giderek artıyor. Lara Beach’te, 1 Mayıs 2011’de açılan 5. Uluslararası Kum Heykel Festivali ise bu yılki temasıyla dikkat çekiyor. ‘Hollywood’ temasının işlendiği festivalde, unutulmaz film kahramanlarının kumdan dev heykelleri sanatseverleri karşılıyor. Aralarında Hollanda, Ukrayna, Rusya ve Brezilya’nın da bulunduğu 11 ülkeden 25 sanatçının yaptığı kumdan heykeller için 7 bin 500 ton kum kullanıldı. Batman, Er Ryan’ı Kurtarmak, Matrix, Star Wars, Titanic, E. T, Karayip Korsanları’nın da içinde olduğu 35 filmin kumdan heykellerinin yer aldığı sergiye, Almanlar ve Ruslar başta olmak üzere tatil amacıyla Antalya’ya gelen yabancıların büyük ilgi gösterdiklerini belirtti. Festival Direktörü Cem Karaca, “Beyazperdede izledikleri karakterlerin heykellerini gören insanlar hatıra fotoğrafı çektirmek için adeta yarışıyorlar. Heykellerin yapılışı ve hikâyeleri hakkında bilgiler alıyorlar” diye konuştu. Sergi kasım ayına kadar açık kalacak. BİR ÇILGIN ADAM... Selami Tomruk, hayatını sürüngenlere adamış bir çılgın isim. Yıllar önce Tekirova ilçesine ‘Ekopark’ı kurduğunda, insanların önemsemeyen tavırlarıyla karşılaştı. Büyük mali krizler yaşadı. Ama pes etmedi. Türkiye’nin ilk ekolojik ekoparkı özelliği taşıyan alan, bugün çok sayıda turistin yanı sıra, bilim adamlarını da konuk ediyor. Çok sayıda, sürüngen, amfibi ve bitki türünün bulunduğu parkta, çıngıraklı yılanlar, pitonlar, boa yılanları, mambalar, timsahlar, kaplumbağalar, ne ararsanız var. Tomruk’un asıl amacı, dünyada nesli tehlike altında olan türlerin, parkta bakımlarını yapıp, üremelerini sağlayarak, yeniden doğaya bırakmak. Bu konuda önüne çıkan tüm engellere, kimi zaman baskıları rağmen kararlılığından vazgeçmeyen Tomruk, tüm canlılara yaşam hakkı tanınması gerektiğini söylüyor. Antalya’nın lezetleri... Nilhan Aydın Hiç piyaz tek başına bir yemek olarak yenilir mi? Ya hiç piyaz ılık olarak yenir mi? Peki ya hiç piyaz tahinli yenir mi? Evet, Antalya’da yeniyor. Ya, aşkız bir gezide ne yapılır? Tabii ki yemeğe dadanılır. Kulağa garip geliyor değil mi? Bende tahinli piyazi ilk duyduğumda garipsedim. Antalya’nın bir simgesi olan tahinli piyazı Antalyalılar çok seviyormuş. Gezi arkadaşım Habertürk Ekonomi ve Sağlık Editörü Begüm Çelikkol daha önce kendisi tahinli piyazın tadına bakmış ve bana da tattırmak istiyor. Ben ise “İnsan bir şeyi birkaç kere yedikten sonra alışırmış, zamanla da severmiş” diyerek geçiştirmeye çalışsam da “yelkenli aşkım”ın yerini bu gezide alan arkadaşım Begüm bir anne gibi ısrarlı, çaresiz ben de pes edip Kale kapısı civarında bir lokantaya girmek zorunda kalıyorum. Masada önümde bir tabak tahinli piyaz ve piyaz ile birlikte bir tabak içerisinde garnitür olarak közlenmiş soğan ile turşu ve közlenmiş soğan geliyor. Antalya piyazı diğer piyazlardan farklı olarak tahin ile yapılan ılık, özel bir sos ile servis ediliyor. Sos beyaz tahin, limontuzu, sirke, tuz, maydanoz, soğan, zeytinyağı ve bazı özel malzemeler ile hazırlanıyormuş. Tahinin iki çeşidi olurmuş, kiremit renginde olan kırmızı tahin ve krem renginde olan beyaz tahin, bu piyazda sadece beyaz olanı kullanılıyor. Piyazda kullanılan fasulye eskiden Çandır yöresine ait imiş ancak zamanımızda bu kalmamış, Çandır tipi Konya fasulyesi kullanılıyormuş. Tahinli piyazın tadı nasıl mı? Garip, eh, hoş... Benim gibi... Tahinli piyazın tadı gerçekten lezzetli miydi? Yanımda “yelkenli aşkım” olmadığı için biraz buruk olan benim. nilhanaydin@cumhuriyet.com.tr C MY B C MY B