23 Kasım 2024 Cumartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

SAYFA 25 MART 2011 CUMA 2 N e do rele ğr re u Devlet Tiyatroları Sabancı Uluslararası Adana Tiyatro Festivali13 başlıyor Tiyatro’nun kalbi Adana’da atacak İSK ile hafta sonu dolu dolu geçecek İçel Sanat Kulübü’nün bu haftaki günübirlik gezisinde farklı bir doğa harikasına yolculuk yapılacak. Geziseverleri Silifke’nin 15 kilometre uzağındaki Yenibahçe Kubat Konyonu’na götürecek olan İSK gezi sorumluları, doğanın sıcak ve renkli yüzünü gösterdiği şu günlerde kanyonun görülmesi gerektiğini vurguladılar. Kimi kesimlerinde geçit vermez yol ve yamaçlarıyla fotoğraf meraklılarına da eşsiz bir görüntü veren Kubat Kanyonu için önerilen,katılımcıların iyi bir yürüyüş ayakkabısı giymeleri ve yanlarına yeterli kumanya almaları. (0324 2381088) Ünlü oyuncu Rüştü Asyalı, Nazım Hiknata gönül veren ve saSAVAŞ KÜRKLÜ me’in oyununda hip çıkan Adanalı sasahnede olacak. natseverlere teşekkür ADANA Devlet Tiyatroları Saediyoruz” dedi. bancı Uluslararası Adana Tiyatro Sabancı Vakfı Genel Festivali bir kez daha, “27 Mart Müdür Yardımcısı Zerrin Dünya Tiyatrolar Günü”nde başKoyunsağan, Adana Devlet layacak. Festivale her yıl olduğu giTiyatrosu Bölge Müdürü Fırat bi bu yıl da 17 yerli ve yabancı tiDemirağ, Müdür Yardımcısı Hakan yatro topluluğunun katılacağını Elmasoğlu ve İdari Mali İşlerden açıklayan Devlet Tiyatroları Genel Sorumlu Kazım Öztürk’ün katıldığı Müdürü Lemi Bilgin, çeşitli ülketoplantıda konuşan Bilgin’in arlerden gelen ve kendi kültürlerini dından festivalle ilgili bilgi veren en seçkin örnekleriyle sergileyen Koyunsağan, Adana’nın kültür satoplulukları sanatseverlerle buluşnat yaşamına yeni bir soluk getiren turmaktan büyük mutluluk duyfestivali Sakıp Sabancı’nın emaneti lu bir şekilde çalışıyor ve Adana duklarını ifade etti, “Hayat hızla olarak gördüklerini vurguladı, “Sahalkına bu coşkuyu yaşatıyoruz” akıp giderken, bu tür festivaller yabancı Vakfı olarak 13 yıldır Devdedi. şama anlam katıyor. Çukurova’nın let Tiyatroları ile birlikte çok uyumFestivalin açılışını bu yıl yine bereketli topraklarından taşan saStudio Festi’nin, “Suyun Senfonisi” adlı görkemli gösterisiyle yapacağını anımsatan Koyunsağan şöyle devam etti: “Pazar günü başlayacak ve bir ay boyunca sürecek festivalde, yerli ve yabancı tiyatro gruplarının oyunları ve tarihi Taşköprü’de gerçekleşecek sokak gösterileriyle çok renkli günler yaşayacağız. Festival, bu coşkuya yakışır bir biçimde, Hollandalı Close Act grubunun, “Malaya” adlı sokak gösterisiyle, bir karnaval atmosferi içinde sona erecek. Geçen yıl 50 bin’e yakın kişi tarafından izlenen festival, bu yıl da Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Lemi Bilgin ve Sabancı Vakfı Genel Adana’da daha güçlü sanat rüzMüdür Yardımcısı Zerrin Koyunsağan festivalle ilgili bilgi verdiler. garları estirecek.” Festival kapsamında Kazakistan’dan Gabit Musrepov Devlet Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu Cengiz Aytmatov’un unutulmaz eseri “Selvi Boylum Al Yazmalım”, Romanya’dan Radu Stanca Sibiu Ulusal Tiyatrosu, “Electra”, Rusya’dan Vakhtangov Tiyatrosu, “Enigma Çeşitlemeleri”, Şili’den Plankton Kollektif Tiyatrosu, “Cura Tato Cinayeti” ve Litvanya’dan Anzelika Cholina Dans Tiyatrosu’nun, “Anna Karenina” ile sanatseverlerle buluşacağını kaydeden Koyunsağan, açılışta İtalyan, kapanışta da Hollandalı grupların gösterileriyle festivale renk katacağını söyledi. Adana’da Hacı Ömer Sabancı Kültür Merkezi ve Taşköprü üzerinde, İstanbul’da ise Sabancı Üniversitesi’nde gerçekleştirecek gösterimlerde ülkemizden de Ankara Devlet Tiyatrosu, “Bir delinin hatıra defteri”, “Kerbela” ve “Memleketimden insan manzaraları”, İstanbul Devlet Tiyatrosu, “Ölüleri gömün”, İstanbul Büyükşehir Belediye Tiyatrosu, “İntiharın genel provası”, Dostlar Tiyatrosu, “Azizlikler”, İstanbul Halk Tiyatrosu, “Alevli günler”, Tiyatro Kare, “Leyla’nın evi” ve Tiyatro Stüdyosu da “Vanya Dayı” isimli oyun larını sahneleyecek. Bu arada, tiyatro sanatının gelişmesine önemli katkılarda bulunmuş ustalara minnet ve saygı amacıyla 2005 yılından bu yana verilen, “Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü” festival açılış töreninde sahibini bulacak. Bugüne kadar Sakıp Sabancı Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nü Cüneyt Gökçer (2005), Macide Tanır (2006), Bozkurt Kuruç (2007), Yıldız Kenter (2008), Genco Erkal (2009) ve Müşfik Kenter (2010) almışlardı. Ankara Devlet Tiyatrosu, oyuncuları festivale ‘Kerbela’ ile katılıyor. Hakkari’de Cilo ve Sat ile Bevarik Vadisi’ni görmek Hakkari’nin çevresini saran Cilo ve Sat dağları ile bunların arasında kalan Bevarik Vadisi ilk insanların yaşadığı yerler olarak bilinir. Özellikle vadide, yalçın kayalara çizilmiş en az 810 bin yıllık resimler bulunmuştur. Bu resimler, dünyanın en değerli ve en eski tarihî belgeleri arasına girmiştir. Şimdiye dek belirlenen bin 179 kaya resmi bulunmasına karşın, geniş bir araştırma yapıldığında sayının artacağı belirtilmektedir. Bevarik Vadisi gibi, Geşitli çevresindeki Feraşin ve Meydanı Zengil yaylalarında kaya resimleri olduğu iddia edilmektedir. Çoğu hayvan resimleri ve geometrik desenlerden oluşan resimlerden bazılarının M.Ö. 53005500 yıllarına ait olduğu yolunda kayıtlar bulunmaktadır. ANIT AĞAÇLARIMIZI TANIYALIM... Dünya Tiyatrolar Günü ve bir söyleşi… Tarsus’tan Anadolu’ya “Çağrışım Tiyatrosu” TARSUS (Cumhuriyet) Tarsus’un bir sanat dalı olarak tiyatro ile ilişkisine baktığımızda neredeyse cumhuriyetle yaşıt bir süreç ve çabalarla karşılaşırız. Osmanlı’nın son yüz yılında Tarsus’ta tiyatro var mıydı bunu bilemeyiz. Ama cumhuriyetin kuruluşuyla bir gösteri sanatı olarak tiyatro kendine daha fazla yer bulmuş ve Anadolu’nun birçok kentinde olduğu gibi, Tarsuslu da tiyatroyla tanışmış. Bu açıdan bakıldığında Tarsus gibi önemli tarihe ve kültürel geçmişi olan bu kentin tiyatroyla ilişkisinin sadece kente gelen tiyatro oyunları, kumpanyalar ile sınırlı olmadığını bilmek gerek. Tarsus, Nihat kendi bün Çapar yesindeki kuruluşlarca da tiyatro toplulukları oluşturmuş, oyunlar sahnelenmiş, dahası Türk tiyatrosuna oyuncu kazandırmıştır. Tarsus’tan yetişen tiyatro sanatçılarına bir bakıldığında cumhuriyetin ilk yıllarında Muhsin Ertuğrul gibi bir usta ile de çalışmış olan ve eğitimini Fransa’da tamamlamış, 1882 Tarsus doğumlu tiyatrocu Burhanettin Tepsi’yi görürüz. Bunu 1930 doğumlu İlyas Avcı, 1938 doğumlu Savaş Başar, 1946 doğumlu Erdal Gülver ve 1948 doğumlu Haşmet Zeybek gibi tiyatro yazarı ve sanatçıları izlemektedir. Bir zamanlar tiyatrocu yetişen bu kentte özellikle 1990’lı yıllarda amatör tiyatro çabaları zaman zaman boy vermeye çalıştıysa da çeşitli nedenlerle bir maya tutturulamadığı söylenebilir. Yerelliklerde sanatın birçok alanında olduğu gibi amatör ya da profesyonel tiyatro kurmak, yaşatmak oldukça zordur. İşte, bu zorluğu bir ölçüde aşıp ayakta kalma becerisi göstermiş topluluklardan biri, Çağrışım Tiyatrosu’dur. 1998 yılında kurulan ve bugüne dek, Melih Cevdet Anday, Aziz Nesin, Nazım Hikmet, Haldun Taner, Anton Çehov ve Molier gibi yazarların oyunlarını sahneleyen Çağrışım Tiyatrosu, geçtiğimiz günlerde de Samuel Beckett’in, “Oyunun Sonu” adlı eserini başarıyla sahneledi. Önümüzdeki günlerde Mersin, Ankara, Erzurum ve Eskişehir’e turneye gidecek olan Çağrışım Tiyatrosu, yine çeşitli tarihlerde yapılacak tiyatro festivallerine katılmaya hazırlanıyor. Bugün yaklaşık 35 kişiden oluşan bir topluluk Çağrışım Tiyatrosu. Kurucusu ve yönetmeni Nihat Çapar’la, “Dünya Tiyatrolar Günü” dolayısıyla bir söyleşi yaptık. Çapar, Çağrışım Tiyatrosu, yerel amatörprofesyonel tiyatroların durumu ve sorunlarına ilişkin sorularımızı yanıtladı. *** Çağrışım Tiyatrosu’nun geçmişini nasıl anlatabiliriz? NÇ: Tiyatromuz, tutkulu birkaç adamın hatırı sayılır çabalarıyla kuruldu. 1998 yılının son aylarında, 12 Eylül sonrasının Tarsus‘unda, ‘yaşama sanatla tutunmaya çalışan’ ekipler arasında yerini alarak sahne sanatlarına yeni bir boyut kazandırma temelinde, perdelerini açtı. Bugüne dek sahnelediğiniz oyunlar nelerdir? N Ç : Kendi yapımız ve anlayışımız dahilinde, Akrep, Ezop, Barut Fıçısı, Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım, Salkımsöğüt, Azizname, Bir Evlenme Teklifi, Oyun Sonu ve daha birçok metin ve yazar çalışılmış, sahnelenmiştir. Bu oyunlarla ODTÜ Festivali, 1. ve 2. Uluslararası Erzurum Festivali’nde de sahne aldık. Bugün Türk tiyatrosu sizce ne durumda, nereye doğru gidiyor? N Ç : Dünya ülkelerine göre çok genç. Henüz kendi yazar ve yönetmenlerini, sanatçı ve anlayışını beslemekten oldukça uzak bir görüntüye sahip. Buna rağmen ender oyun yazarı, yönetmeni ve oyuncularını kendi çabalarıyla kabuklarından sıyrılır biçimde görmemiz mümkün. Tiyatro amacını ve işlevini yitirdi mi? NÇ: Tiyatro sanatının insan üzerindeki direkt etkisi yadsınamaz. Yüzyıllardır süren bu gelenek yalnızca bir amaç doğrultusunda icra edilseydi, belki de bu günden çok daha önce misyonunu tamamlamış ve yok olup gitmiş olurdu. Tiyatro sanatının kendisini tüketebileceğine ya da tüketilebileceğine inanmıyorum. Çukurova’nın üç büyük kentinden ilgi ve destek bulabiliyor musunuz? N Ç : Doğru sanatın takipçisi, dünyanın neresinde olursanız olun sizi buluyor. Tarsus’tan, bir izleyici olarak Adana Devlet Tiyatrosu yapımlarını izlemek için, birçok Tarsuslu sanatsever gibi, yıllarca Adana’ya gittim. Bugün, İstanbul, Antalya, Eskişehir, Gaziantep, Aksaray ve Ankara’dan oyunlarımızı izlemeye gelen misafirlerimiz var. Oysa 7 sezon önce yoktu. Mersin ve Adana’dan davetlilerimiz, en az 6 oyundur bizlerle birlikteler. Tarsus’ta yaşayan bilinçli izleyici her koşuldaher projede yanımızda yer alarak desteğini esirgemiyor bizden. UĞUR PİŞMANLIK Çağrışım Tiyatrosu’nun sahnelediği ünlü oyunlar arasında Ezop öyküleri de yer aldı. Yerel Adı: Çınar, Dere Çınarı Latince Adı: Platanus orientalis L. Yaşı: 1000 Boyu: 30 m. Taç Genişliği: 30 m. Yaşadığı Yer: Hatay'ın Kırıkhan ilçesi, Taşoluk köyü meydanı. Antakya restorasyon atağında ANTAKYA (Cumhuriyet) Son yıllarda ülke genelinde ve dünyada yıldızı parlayan Hatay’ın merkez ilçesi Antakya’da, turizm payını yükseltmek ve tarihi kentler arasındaki konumunu daha da canlandırmak amacıyla başlatılan tarihi, eski yapılarda başlatılan restorasyon atağı sürüyor. İki bin yıldır trafiğe açık olduğu bilinen, eski adıyla Herod Caddesi’nde (Kurtuluş Caddesi) Hatay Valiliği, Antakya Belediyesi ve bazı sivil toplum kuruluşlarının ortaklaşa başlattığı restore çalışmaları da devam ediyor. Kentteki restorasyon çalışmalarına, geçtiğimiz günlerde Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Harbiye Meslek Yüksek Okulu Mimari Restorasyon Bölümü öğrencileri ile Hatay Sanayici ve İşadamları Derneği (HASİAD) de katıldı.. MKÜ Rektörü Prof. Dr. Hüsnü Salih Güder ile HASİAD Başkanı Yahya Nalçabasmaz’ın yaptığı görüşmeden sonra öğrencilerin katıldığı restorasyon çalışmaları sürerken, bu kapsamdaki, Mimari Res GELİN ÇINARI Kırıkhan'dan Taşoluk'a giderken çevrenizde hep çeşitli renklerde özgün biçimli çınar ağaçları görürsünuz. Biraz dikkatli bakarsanız, her birinin görkemli görünüşlerine sahip olmak için yanından geçen küçük bir dere ya da doğanın sunduklarından yararlandıklarını anlarsınız... Bu olanaklarını gövdeleri ve taç özellikleriyle o yöredeki insanlara yararlı olmak amacıyla bir biçimde sunduklarına da tanık olursunuz. Taşoluk köyü meydanındaki çınar ise görüntüsüyle, öyküsüyle çınarların içinde en ilginci. Burada, tacıyla adeta bir şemsiye oluşturan çınarın altında eskiden beri düğünler, toplantılar, mevlitler yapıldığı için adının da, 'Gelin Çınarı' olduğu söyleniyor. Gövdesine kazılmış aşıkların baş harflerinin yanı sıra, küçük küçük işlenmiş deyiş ve sözler de dikkat çekiyor. Kim bilir bunca zaman korunması ve bu yıllara dek sağlıklı gelmesinin nedenlerinden biri de tanıklığını yaptığı aşklar ve aşıklar olsa gerek. torasyon Programı’nın, “Süsleme ve Onarım Teknikleri Dersi”nin uygulamaları da restore edilen binada yapılmaya başlandı. Oluşturulan işbirliğiyle uygulama olanağı bulan öğrencilerin de katılımıyla eski Antakya Evi’nin orijinalinde bulunan ve zaman içinde üzeri yağlı boya ile kapatılan, “Kalem İşi” bezemelerinin de gün yüzüne çıkarılmış olacağını belirten HASİAD Başkanı Nalçabasmaz, “Çok titiz bir çalışma ve sabır gerektiren restorasyon işinin tamamlanmasının kent turizmi ve ekonomisine katkı sağlayacağı kesin” dedi. MKÜ Rektörü Prof. Dr. Güder ise, restorasyon çalışmalarını desteklediğini söyledi. Tarsuslu tiyatroseverlere sunulan oyunlar arasında ‘Barut Fıçısı’ da yer aldı. C MY B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear