27 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

SAYFA CUMHURİYET 1 EYLÜL 2012 CUMARTESİ A4 ANKARA Yaşam Bağbozumu Geldi Çattı A rtık üzümler olgunlaştı. Şaraphanelerden fermantasyon kokuları yükselmeye başladı. Avrupa’nın şarap üretici ülkelerinde bu heyecan büyük ölçekte yaşanıyor. Şarapseverler, başta Fransa olmak üzere bu yılın hasadını, yani 2012 şaraplarının nasıl olacağını merak ediyorlar. Öngörüler şimdiden başladı. Her zaman bu köşede belirttiğim gibi, şarap daima yılıyla önemli. Paris’ten aldığım bilgilere göre Fransa’da bu yıl pek parlak görülmüyor… 2012 yılı hasadı, 2011’i aratacak. Geçen yıl 51 milyon hektolitre üretim yapılırken, bu yıl ciddi bir düşüşle 46 milyon hektolitre öngörülüyor. Son 20 yılın en düşük hasat randımanı. Avrupa, bağları genel olarak, birçok bölgede ilkbahar donlarından olumsuz etkilendi. Ancak, yine de daha iyi yorum yapabilmek için biraz daha beklemeli. Türkiye için zor yıl Bu yıl genelde bizde de zor bir yıl olacak gibi TadımNotları Prof. Dr. Ertan ANLI http://tadimnotları.blogspot.com email anliertan@yahoo.com görünüyor. Özellikle temmuz sonu gelen kavurucu sıcaklar bağları olumsuz etkiledi. Hasat dönemi, birçok yerde biriki hafta öne geldi. Üzüm de aynı et gibi, yavaş yavaş olgunlaşmalı. Bağbozumu festivalleri Bağbozumu festival geleneği, 3000 yıl öncesine Romalılara kadar uzanan bir gelenek. Bozcaada bu konunun öncülerinden biri. Maalesef bu yıl, davetli olduğum halde katılamadım. Urla da bu yıl başarılı bir festival yaptı. Artık, ülkemizde de bağbozumu festivallerinin yapılması şarap kültürünün gelişimi açısından önemli. Dionysos ve bağbozumu Bağbozumundan bahsedince şarap tanrısı “Dionysos”u mutlaka anmalıyız. Yunan ve Roma mitolojisinde “Bachus” olarak da bilinen ve on iki “Olympos” tanrısından biri olan “Dionysos”, “Zeus”un, “Semele”den olma oğlu. Efsaneye göre; “Zeus”, “Semele”ye aşık olur. Ancak, durumu fark eden karısı “Hera” onu kıskanır ve yaşlı bir kadın kılığına girerek, “Semele”ye “Zeus”un ona güçlerini göstermesini söylemesini söyler. “Zeus”, “Semele”ye güçlerini gösterirken, istemeyerek “Semele”yi yakar. “Semele”, yedi aylık bebeğini düşürür. “Zeus”, bebeği kurtarır ve baldırında saklar. Daha sonra “Dionysos”, “Zeus”un baldırından doğar. Bu nedenle, “Dionysos”, “iki kere doğan” anlamını taşır. Hikâyenin devamı da şöyle: “Zeus”un, “Hera” korkusu nedeniyle “Dionysos”u haberci tanrı “Hermes”e teslim eder. “Hermes”in de onu, “Sultanhisar(Nysa)”daki “Nymphe (su perileri)”nin bulunduğu mağarada saklar. “Nymphe”ler tarafından mağarada büyütülen “Dionysos”, bir süre sonra üzüm şırasından sihirli bir nektarın oluştuğunun ve bunun insanlara neşe ve mutluluk verdiğini görür. Bu güzelliği kendini büyüten perilerle de paylaşır. Şarabın doğuşunu “Nymphe”ler başlarına asma yapraklarından taçlar takıp, dans ederek kutlarlar. Gelenek günümüzde festivale dönüştü Bu mitolojik hikâyeden çıkan gelenek, Roma İmparatorluğu’nda kutlamalara dönüşür. Ancak, Büyük Roma İmparatoru Probus (İ.S. 232282) döneminde gerçek anlamda “bağbozumu” şenlikleri başlar. Bu şenliklerde, her sınıfın içeceği şarapların kalitesi bellidir. Asiller, kölelerle aynı şarabı içmezler. Sonrasında gelenek, Atina’da ve diğer Avrupa kentlerine taşınır. Porto’da bağbozumu şenliği Avrupa’da bağbozumu geleneğini en iyi gerçekleştiren şehirlerden biri de Porto. İki yıl, önce gittiğim Porto’da bağbozumu şenliğine katılma şansı buldum. Geleneksel müzikleri “fado” eşliğinde geniş havuzlarda üzüm sıkmak ve dans etmek doğrusu pek keyifli. Ne demeli? Bizde de daha eğlenceli şenliklere. Hoş geldin bağbozumu. C M Y B C M Y B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear