26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

08 17 Haziran 2011 Cuma 363 Ayrıcalıklıyaşamayrıştırıyor SİNAN TARTANOĞLU Sonu ‘kent’le biten yeni yerleşim alanları ‘her şey dahil yaşam’ anlayışının ürünü NKARA Başkentin merkeze uzak semtlerinde yeni “kentler” kuruluyor. Uzmanlar kentin içindeki “kent parçaları”nın Ankaralıyı merkezden, sokaktan ve birbirinden uzaklaştırararak “her şey dahil yaşam tarzı” sunduğunu söylüyor. Başkentin “kentleri”nin, üzerinde kuruldukları araziyi “ucuza kapatma” ayrıcalığına sahip olan TOKİ’den satın aldıklarını belirten Şehir Plancıları Odasi Ankara Şubesi Başkanı Orhan Sarıaltun, “TOKİ Ankara’nın genel planlamasına bakmaksızın hareket ediyor. Site halinde kopuk, kapalı konutlar yapılı A yor. İnsanlar sokaktan kopartılıyor” tepkisini gösteriyor. Batıkent, Çayyolu, Gölbaşı, Ümitköy, gibi kent merkezine uzak semtlerde yaşam merkezlerinin sayısı giderek artıyor. Bu sitelerin kendi alışveriş, eğlence ve spor merkezleri bile var. Crystal Towers, Bahçe Konutları, Göldekent, Batıpark, Gordion, İrem Alışveriş ve Yaşam Merkezi, Metro Kent, Çamlıpark Evleri, Bulut Residance, Avrupa Mahallesi, 312 Ulusoy City, Gökkuşağı Evleri, Parkoran Konutları, Antares, Atlantis, Cennet Bahçesi kent çevresindeki yaşam merkezlerinden sadece birkaçı. Ranta dayalı yaşam mühendisliği Ancak bu yaşam merkezlerinin çoğalması, beraberinde bazı sorunları getiriyor. ŞPO Ankara Şubesi Başkanı Sarıaltun, kamu arazilerinin siteleri yapan firmalara tahsisinin TOKİ eliyle yapıldığını belirterek, bu işleminin iki yönteminin olduğunu söyledi. Sarıaltun, “TOKİ ya firmalar Orhan Sarıaltun la yapsat anlaşması yapıyor ya da kamu arazisinin planını değiştiriyor, yüksek rant sağlayacak hale getiriyor, firmalara satıyor. Yani TOKİ emlâkçılık yapıyor” diye konuştu. Bu siteler için yapılan planlamanın kent ihtiyaçlarına göre düzenlenmediğini belirten Sarıaltun, “Ankara’nın nâzım planları hazırlanırken, bölgesel nüfus planlamaları da yapılıyor. Ama konut ihtiyacı çalışması yapılmadan, konut arzı yapılıyor. Yani siteler ihtiyaca yönelik inşa edilmiyor” dedi. Bu durumun TOKİ’ye tanınan planlama ayrıcalığından kaynaklandığını belirten Sarıaltun, “Bir kenti belediye eliyle planlıyorsunuz ama TOKİ gibi bir kuruma da ‘Sen istediğin yerde proje yapabilirsin’ diyorsunuz” diye konuştu. ‘TOKİ,halkı sokaktankoparıyor’ Sarıaltun, bu süreç sonunda Ankara’nın yaşam merkezlerinin değiştiğini belirterek “Çünkü TOKİ Ankara’nın genel planlamasına bakmaksızın hareket ediyor” diye konuştu. Sarıaltun, “Site halinde kopuk, kapalı konutlar yapılıyor. İnsanlar sokaktan kopartılıyor. Kentin insanların sokağın bir parçası olduğu yaşam alanları olması gerekirken alışveriş merkezlerinin içinde bir yaşam tanıtılıyor” değerlendirmesini yaptı. ‘Site hapsi’yle güvenlik Birkaç yıl önce kentlerdeki en önemli güvenlik sorununun kapkaç olduğunu anımsatan Sarıaltun, “Sokakta güvenlik yok, sokağın alternaifi sitenin içine hapsolmak’ reklamı ile bu sitelerin tercih edilmesi sağlandı” dedi. Siteleri “Her şey dahil 5 yıldızlı otellere” benzeten Sarıaltun, “Bu insanlara yaşam merkezlerinde kapalı mekânlarda her şey sunuluyor” diye konuştu. ‘Beton A yerine sanat eseri’ NKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’nın en işlek bölgesi Karanfil, Konur sokakları ve Yüksel Caddesi’nde Hollandalı ve Türk sanatçıların fotoğraf çalışmaları sergilendi. Bölgedeki esnaf sergiden memnun kalırken, “Burası renklendi. Betonu seyredeceğime sanatı seyrediyorum” diyor. Çankaya Belediyesi’nin “Sanatın Merkezi Çankaya” sloganıyla desteklediği sergi uzun süre Ankara’nın göbeğinde kaldı. Belediye yönetiminin sanat etkinliklerini sürekli ve yaygın kılmak yönündeki çabasının bölge esnafından karşılık bulduğu gözleniyor. Sokaklar sanata açıldı Milli Piyangocu Ahmet Tokmak, “Burası renklendi daha güzel oldu, yapılmasında fayda var. Betonu seyredeceğime sanatı seyrederim” diyor. Ancak, aceleyle geçen insanlara “Sokaktaki sanattan haberiniz var mı?” diye soruduğumuzda, “Sanat mı, burada mı, nerde?” sorusuyla karşılaşıyoruz. Gösterdiğimizde hoşlarına gidiyor. Liesbeth van Woerden’in “telefon kulübeleri” çekmiş. Çalışma kişilerin hayallerine ve anılarına odaklanıyor. Ankara’nın eski telefon kulübelerini kullanan Woerden, kulübelerinin içine yerleştirdiği “gurbetçi fotoğrafları” ile Türkiye’den Hollanda’ya uzun süre önce göç eden kişilerin anılarını canlandırıyor. Sergi bugün sona eriyor. Kulübede Ankara anıları Ankaralıların dikkatini en çok Hollandalı sanatçı
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear