Catalog

18 ANKARA AKKARA Talât HALMAN 1 Nisan 2011 Cuma 352 En İleri Özgürlük öğsünü gere gere “Basın özgürlüğünde dünya birinciliği bizde” diye övünenler var. Böyle atan Debreli Hasanlar fazla değil. Atma, Meşhedî! Allah nazardan saklasın, basınımız da, medyamız da alabildiğine serbest... Yaz yazabildiğin kadar... Yayınla canın istediği kadar... Hatta yalan haber, asılsız isnat, her türlü iftira ve hakaret için sonsuz özgürlüğümüz var. Şu bakımlardan, bugünkü toplumumuzda olağanüstü serbestlik var: Medyayı korkutmak için kanıtsız, iddianamesiz, savunmasız tutuklamalar yaparak, intikam tarzında, yargısız infazla, eleştiricileri hapiste cezalandırmak, Evleri sabahın kör karanlığında basarak, eşleri ve çocukları da ürkütmek ve üzmek, Gazetelere ve yayınevlerine baskın yapmak, Basılmamış kitapları yasaklamak, gün ışığına çıkarılmamış metinleri imha etmek, Yazarların bilgisayarlarına el koymak, Her sanık gazeteci ve yazarı peşinen suçlu saymak, hiçbirini “mahkum oluncaya kadar masum” diye düşünmemek... Maşallah, ne kadar ileri bir özgürlük, sağlam bir adalet, soylu bir demokrasi çağındayız. Bir beşinci kol, sistemimizi can evinden sımsıkı kavradı, sekiz kollu bir ahtapot oldu, bir yandan da hızlı adımlarla ilerleyen bir kırkayak, özgür düşüncenin kanını emen bir sülük... Ülkemiz, meşum bir “kemirerek içten çökertme” tehlikesiyle karşı karşıyadır. Basının korkutularak susturulması, özgür düşüncenin yargısız infazlarla sindirilmesi uğrundaki çabalar ve yanlış uygulamalar, demokrasi gayretlerimize sadece zarar verecek, hiçbir yarar sağlamayacaktır. Özgür vicdandan, söz ve ifade hürriyetinden, serbest düşünceden başka çıkar yolumuz yoktur. G ‘Herbirsatırduyguyüklü’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Gazetemiz yazarı Bekir Coşkun, bir gazeteci olarak umutsuz olduğu dönemde “Başın Öne Eğilmesin” adlı kitabını yazmaya karar verdiğini belirterek, “Kitabın bu dönem için anlamı çok büyük. Gelecek nesil bu kitapta, bugünlerdeki gazetecilik neymiş öğrenecek, sorgulayacak. Okundukça kitap anlam bulacak” dedi. Coşkun, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin (ÇYDD) davetlisi olarak, Türkİngiliz Kültür Derneği’nde son kitabı “Başın Öne Eğilmesin” hakkında yurttaşlarla söyleşi gerçekleştirdi. ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel ve derneğin Ankara Şube Başkanı Ülkü Günay’ın da katıldığı söyleşide Coşkun, “ülkenin, Cumhuriyetin ve çocukların geleceğinin tehlikede” olduğunu vurgulayarak, kadın dinleyicilere, “Anaçlık duygularınıza bugünlerde çok ihtiyacımız var. Ülkeye sahip çıkın” sözleriyle seslendi. Bir gazeteci olarak umutsuz olduğu dönemde “Başın Öne Eğilmesin” adlı kitabını yazmaya karar verdiğini belirterek, kitapta 17 yıl boyunca çalıştığı Hürriyet gazetesindeki ve Habertürk gazetesindeki anıların yer aldığını kaydetti. Coşkun, “Kitabı yazmadan önce, ‘Bu iş bitti. Gazetecilik yaşamım bitti’ diye düşünüyordum. O nedenle kitap yazmaya karar vermiştim. Bir gecede yazdım kitabı. Sonra eşime, ‘Kitap bitti’ dedim. O da, ‘Bir gecede kitap yazılabiliyor muymuş? Yani o kadar kolay mı’ diye sordu. Sonra baktık ki bilgisayar ekranında yazdıklarım 15 sayfa. Tabii kitabın yazımı aylar sürdü. Bu kitabın her bir satırında duygu var” dedi. GeçenhaftakisayıdayazarımızBekirCoşkun’unsöyleşisineilişkinhaber, teknikbirsorunnedeniylehatalıyayımlanmıştır.Düzeltir,özürdileriz. Yazarımız Bekir Coşkun, ‘Başın Öne Eğilmesin’ adlı kitabını anlattı Ankara Müzik Festivali Müjdeler olsun: 28. Uluslararası Ankara Müzik Festivali üç gün sonra, 4 Nisan 2011 günü başlıyor. 30 Nisan’a kadar sürecek. Sayın Mehmet Başman ve ailesi, nice zorluklara, hatta engellemelere rağmen, bu “Ankara Klasiği”ni 28. yaşına ulaştırmayı başardı. Ankara’nın kültür ve müzik yaşamı bu güçlü festivalle zenginleşiyor. Bu yıl yine görkemli etkinlikler var: Eskişehir, Bilkent, Hacettepe senfoni orkestraları, Orkestra Akademik Başkent, Lutoslawski Dörtlüsü, yedi nefesli çalgıdan oluşan Mnozil Brass, New York Roman Yıldızları, Borusan Dörtlüsü, Daisy Jopling ile Bandosu, Çaykovski Dörtlüsü, Jazzing Flamenko, Antakya Medeniyetler Korosu (şef Şeyda Koyaş), Almanya Polis Bandosu, Ermitaj Solistleri Topluluğu, MozArt Dörtlüsü... Maestrolar Gürer Aykal, Işın Metin, Erol Erdinç, Ertuğ Korkmaz... Viyola virtüözü Ruşen Güneş, Piyanist Cédric Tiberghien, şarkıcı Pilar, kemancı Hasan Gökçe Yorgun, flütçü Emmanuel Pahud, piyanist Christof Moser ile davulcu Mario Lackner, keman virtüözü Pierre Anoyal, obuacı Aleksey Utkin, soprano Gonca Doğan, bas Erdem Baydar vb. 14 ülkeden 500 sanatçının katılacağı bu heyecan verici festivali desteklemek, devletimiz, kültür ve eğitim kurumlarımız, Ankaralı belediyeler, şirketler ve varlıklı hemşeriler için bir değerli görevdir. Başmanlara ve Elif Altınok’a teşekkür borcumuz büyüktür. Uluslararası Ankara Müzik Festivali’ni iftiharla, hayranlıkla, alkışlarla bağrımıza basalım – hep birlikte destekleyelim. ODTÜ’de İşgüvenliğitestediliyor Hint Müziği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hindistan’ın sitar (Hindistan’a özgü telli uzun saplı bir saz) sanatçısı Reshma Srivastava Pizanis ve tabla (yine Hindistan’a özgü vurmalı çalgı) sanatçısı Ioannis Zannis, klasik Maharişi Gandharva Veda melodilerini seslendirecek. Sanatçıların ODTÜ Mezunları Derneği Vişnelik Tesisi’nde vereceği konserin gelirleriyle öğrencilere burs verilecek. Hindistan’ın klasik müziği olarak da bilinen Gandharva Veda, aslında UNESCO’nun dünya kültür mirası listesinde yer alan Vedaların bir dalı. Konser, bugün saat 20.30’da başlayacak. Konserin biletleriyse, ODTÜ Mezunları Derneği Vişnelik Tesisi ve Kızılay Dost Kitabevi’nden temin edilebilir. Bilet fiyatı 30 TL. (Ayrıntılı bilgi için tel: 286 79 79) AB ile eş finansmanlı olarak Bölge Laboratuvarlarının Güçlendirilmesi Teknik Destek Projesi’ni yürüten İş Sağlığı ve Güvenliği Merkezi Müdürlüğü (İSGÜM), Türkiye’nin dört bir yanında iş sağlığı ve güvenliği koşullarının iyileştirilmesi için ölçümler yapıyor. Proje kapsamında iş sağlığı, iş ile ilgili hastalıklar ve meslek hastalıklarını önleme, ölçüm ve analiz teknikleri ile akreditasyon ve kalite yönetimi konularında eğitim programları hazırlanıyor. Ayrıca İSGÜM’ün işletmelere hizmet sun ma kapasitesinin ve kalitesinin artması, kurumsal kapasitesinin geliştirilmesi, İSGÜM personelinin iş sağlığı ve güvenliği konusunda daha nitelikli hale gelmesi hedefleniyor. Bölge laboratuvarlarının yanı sıra Gezici İSG Laboratuvarları’yla da Türkiye’nin dört bir yanında ölçümler yapan İSGÜM, bu proje ile bir yandan laboratuvarlarının kapasitesini artırmayı hedefliyor. İşletmelere ve özellikle KOBİ’lere de ilgili mevzuatın daha etkin uygulanmasını sağlamaları konusunda yol gösteriyor.