Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet Ankara 274/2 Ekim 2009 Hattuşa: ParlakFikir, BinBirEmekve BaşarılıSolistleri SahnedeGizleme Başarısı! Solistler, arkada, selamda... sefik@kahramankaptan.com / www.kahramankaptan.cokm azı iyi fikirler, doğru araştırmadan yola çıka türk’ün bağlamasıyla fadodan, flamenkoya dünya mürak parlak bir projeye dönüştürülebilir. Ama ziklerini çalabilecek bir usta olduğunu geçmişten biliyoprojelendirme evresinde bazı eksiklikler ve ha rum. Bugünlerde “Yeni Gelenek / 20. Yıl Albümü” Katalara bir de sahnede kötü bir uygulama ekle lan’dan yayımlanması beklenen Bengi Bağlama Üçlüsü nirse, projenin sonucu umulduğu kadar parlak olarak seslendirdikleri Bach ve Mozart parçalarını da hiç unutmuyorum. olmayabilir. Metinleri üç kez sahneye çıkarak, ellerindeki tablet süsü Sonucu İtalyan Kültür Ateşesi Angela Tangianu’nun verilmiş kağıtlardan okuyan Tamer Levent ile Meltem nitelendirmesiyle bir “tiyatral konser” olan Hattuşa etKeskin Bayur ’un vurgulamaları güzeldi ama bu bir “tikinliğini izledikten sonra bu genellemeyi yapıyorum. AB Kültür Köprüleri programı çerçevesindeki “Kaleidosco yatral konser” olduğuna göre birkaç paragraflık metinpEurope” kapsamında hazırlanan Hattuşa projesinin fi lerin kağıttan okunması, tiyatronun temellerinden birini kir babası, yıllardır müzik arkeolojisi alanındaki çalış oluşturan “ezber”e önem verilmemesinden miydi, yokmalarıyla tanıdığım, ülkemizde bir “müzik müzesi”nin oluş sa bir mizansen miydi? Ezberlemiş olsalardı, sevgili Taturulması için çırpınan Oğuz Elbaş, tiyatro metnini ya mer Levent de 3700 yıl öncenin Hitit Kralı’nı oynarken zıp, etkinliğin yönetimini de üstlenmişti. Eski Hitit mü “yakın gözlüğünü” çıkarıp takarak elindeki kağıttan okumak zorunda kalmayacaktı! ziklerini ve uyarlamaları etnomüzikolog, besteBu tiyatral konserde icra bakımından yılci Ertuğrul Bayraktarkatal hazırlamıştı. dızlar, büyük bağlama ustamız Okan MuProjenin ortaklarından TOBAV’ın Başrat Öztürk, çiftkaval, sipsi, boru gibi “üfkanı değerli tiyatrocu dostumuz Tamer lemeli” çalgılarda Ferhat Erdem, arp ve Levent “Sanat Yönetmeni”ydi. Projenin Hitit arpinde Çağatay Akyol, vokalde yapısı gereği müziğin ağırlığı niteliksel Nazlı Öksüz’dü. Hattuşa projesi için olarak solistlerdeydi... Eşlik topluluğu Oğuz Elbaş’ı yürekten kutluyorum. Bu olarak da, tanıtım metninde “senfonik” tiyatral konser daha Çorum, Gaziantep, nitelendirmesi yapılmasına karşın bir Kahramanmaraş, Evora, Venedik ve “yaylı çalgılar topluluğu” olarak Aşkın Budapeşte’de tekrarlanacak. Demek ki, Ensemble, şef Ertuğ Korkmaz yönetiOğuz Elbaş bazı terslikleri düzeltmek, tarihleri iyi ayarminde görev almıştı. layıp kitapçıkta solist olarak gözüken usta keO dönemi giysilerinden tutun, kabartmalarmancımız Cihat Aşkın’ı da sahneye taşımak için vada izlediğimiz müzik aletlerinin bilimsel yöntemlerle ölçülendirilip yeniden yapımı ve seslendirilmesine kadar, kit var. Ama sadece “izleyici alkışlasın yeter” diye dü3700 yıllık Hitit müzik kültürünü günümüzde yeniden can şünülüyorsa mesele yok! landırmayı amaçlayan projenin sahnelenmesinde, bence ELVİN HOCA: ÖNEMLİ DERECE önemli bir yerleşim hatası yapılmıştı. Bin bir emek yeniden Dünyada yerel, ulusal ve uluslararası çapta yığınla müüretilmiş Hitit çalgıları ve üzerlerinde stilize Hitit giysileriyle “solist” konumundaki müzisyenler sahnenin ar zik yarışması düzenleniyor. Bunların içinde kimileri kakasında, yaylılar topluluğu ve şefi öndeydi! Dolayısıyla, tılımcılara deneyim kazandırır, bazıları ise özgeçmişlerinde siyah giysileriyle Aşkın Ensemble, projenin esas amacı kıvançla yer verebilecekleri değerdedir. Bunlardan birinı oluşturan Hitit enstrümanları ve solistlere bir “perde” si de Polonyalı kemancıbesteci Henrik Wieniawski (1835 görevi yapıyordu! Bu durum, iki gitarla Portekiz, simbalom 1880) anısına beş yılda bir Poznan’da yetişkinler, üç yılve klarnetle Macar, akordeon ve klarnetle İtalyan mü da bir de Lublin’de gençler için düzenlenen keman yazisyenler için de geçerliydi. Yığınla aktüel kamera, kon rışmasıdır. Wieniawski’nin doğum yeri olan Lublin’deser sırasında sahnede dolaşıp müzisyenlerin burnuna gi ki yarışma, ikinci olarak bir başka Polonyalı önemli kererek çekim yaptı, umarım televizyonlarda rastlarım da so mancıbesteci Karol Jozef Lipinski (1790 – 1861) anısına da adanmıştır. Tam adı “Karol Lipinski ve Henrik Wielistleri eksiksiz görebilme fırsatım olur! niawski Onuruna Uluslararası Genç Kemancılar YarışHİTİT KRALI’NIN YAKIN GÖZLÜĞÜ! ması”dır. Kültür Bakanlığı, Lublin Kent Meclisi, WieAB projelerinde belli ülkelerin ortak olarak yer alması niawski Musik Derneği ve Rotary Kulübü tarafından deszorunluluğu var. Ama Hattuşa başlıklı ve akademikkül teklenmektedir. Bugüne kadar Wieniawski adına düzenlenmiş yarıştürel iddiası da bulunan bir projede katılımcı ülke müziklerinin âdeta “Portekizli Fadosunu, Macar Çiganını ça malarda sadece Ayla Erduran 1957’de 120 kemancı aralar, İtalyan da bir neşeli uzunhava attırır, olur biter” der sında Poznan’da beşinci olmuştur. Bu yıl 1524 Eylül arasında 11. düzenlenen “Karol Licesine, araya yerleştirilmiş olması, “aşure” uygulaması pinski ve Henrik Wieniawski Onuruna Uluslararası biçiminde algılandı. Oysa “kültürel alışveriş” ve “ortak hareket noktaları”nı sergileyebilmek açısından farklı uy Genç Kemancılar Yarışması”na çeşitli ülkelerden yüzü gulamalar düşünülebilirdi. Örneğin o usta fado gitarcısı aşkın kemancı katıldı. 17 yaşına kadar olanların bulunduğu ile bağlama ustamız Okan Murat Öztürk düet yapabi küçükler kategorisinde yarışan 68 kemancı arasında, Billirler, telli çalgılar arasındaki ses rengi ve çalma tekniği kent İlköğretim Okulu öğrencisi, keman çalışmalarını defarklılıklarıyla benzerliklerini sergileyebilirlerdi. Öz desi Server Ganiyev’le sürdüren, bugüne kadar kazan B Yans malar Şefik KAHRAMANKAPTAN dığı ödüller ve yaptığı dinletilerle dikkati çeken 11 yaşındaki Elvin Hoca da vardı. Yarışmanın yapıldığı konser salonunun önündeki bayraklar arasında böylece ayyıldızlı al bayrak da yer aldı. Elvin önce 68 kişi arasından 17’ye, ardından da son 8 kişi arasına yani finale kalma başarısını gösterdi. Finalde İrina Vinogradova’nın piyano eşliğinde Henri Vieuxtemps’ın keman konçertosunu seslendirdi. Çeşitli ülkelerden keman hocalarının oluşturduğu 17 kişilik jürinin, ince puanlama sistemiyle yaptığı değerlendirme sonunda birincilik Japon ve Amerika Çinlisi kemancılar arasında paylaştırıldı. İkincilikte ise 11 yaşındaki Elvin Hoca’ya 10 yaşındaki bir Japon kız kemancı ortak oldu. Sonraki derecelerde ise Norveçli, Japon ve Çinli kemancılar sıralandı. Elvin bir süredir, rahatsız olan dedesinin yanı sıra çalışını görerek öğrencileri arasına alarak ceşitli ustalık kurslarına davet eden ünlü keman pedagogu Prof. Zakhar Bron’la da çalışıyor. Bron, öğrencisinin elde ettiği başarıyı kutlarken Elvin’e, “Unutma, dedene çok önemli bir armağan götürüyorsun” demiş. Elvin, bu yarışmada dedesinin, akustik özellikleri bakımından pek de yeterli olmayan eski Fransız kemanıyla çaldı. Yarışmanın birinciliğine ortak olanlardan birinin elinde ise 3 milyon dolarlık bir Stradivarius vardı, hocası tarafından kendisine tahsis edilmişti! Elvin’in bu başarısı, Kültür Bakanlığı’nca, çatısı altında öğrenim gördüğü Bilkent’çe, müziğe önem veren destekçilik potansiyeli bulunan kuruluşlarca, en az Grekoromen Güreş Takımı’nın, ya da Filenin Sultanları’nın başarıları kadar önemsenmelidir! Böyle yetenekli çocukların uluslararası yarışmalarda Türkiye’yi daha kaliteli enstrümanlarla temsil etmeleri sağlanmalıdır. Son altı yıldır gelişimini izlediğim küçük Elvin’i candan kutluyorum. İleriki yıllarda onu büyükler arasındaki Wieniawski ve Moskova’daki Çaykovski gibi yarışmalarda ilk derecelerde görmeyi umuyorum. Türk müzik yaşamına büyük katkıları bulunan, önemli keman pedagogu ve şef Server Ganiyev’e de birkaç kez yenme başarısını gösterdiği hücrebozan rahatsızlığıyla mücadelesinde kuvvet ve uzun ömür diliyorum. Elvin Hoca Lublin’de 18