26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

13 HAZİRAN 2008 CUMA Küçük Anlar, Büyük Anlamlar Çocuk Kimdir? E rken çocukluk döneminde çocukların en temel işi kişiliklerini geliştirmek ve bir birey olduklarını ortaya koymaktır. Çocuklar kendi kimliklerini pasif yollarla değil ancak dünyayla ve insanlarla iletişime geçerek, yaşamda aktif rol alarak oluşturabilirler. Bu karmaşık süreçte yanlarında kendi düşünce yapılarını anlayabilen, dünyayı çocuk gözüyle değerlendirebilen ve kendilerine olasılıklar sunabilen yetişkinlere ihtiyaç duyarlar. Bu özellikleri taşıyan yetişkinler bilir ki çocukla yapılan her şey çocuğun kimlik oluşumunda önemli bir iz bırakır. Yetişkinler anne, baba ve eğitimciler çocuk için etkin birer rehberdir. Bu rehberlik görevinde yetişkinleri çocuğa dair fikirleri ve bakış açıları onlara ışık tutar ve izleyecekleri yolu belirlemelerini sağlar. Aşağıda çocuğun birçok yolla ve birçok dili kullanarak kendisini ifade edebileceğini, istekli, güçlü ve yaratıcı olduğunu savunan Reggio Emilia okullarındaki yetişkinlerin çocukları nasıl destekledikleri ve davranışlarıyla bakış açılarını nasıl yansıttıklarına dair örnekler yer almaktadır: Bir okulda var olan ve yapılan her şey çocuklar hakkındaki düşünceleri yansıtır. Oyuncakların ve malzemelerin çocuklardan uzak ve kapalı dolaplarda olması ile çocukların ulaşabileceği yerlerde bulunması çocuğun bağımsızlığına yönelik farklı anlamlar taşır. Yemek sunumunun nasıl yapıldığı bile çocuk hakkındaki fikirleri yansıtır. Cam ve porselen tabak ve bardakların kullanıldığı şık bir sofra ile plastik araç gereçlerin kullanıldığı bir masa çocukların değerli ve yeterli oluşu hakkında farklı bakış açılarının yansımalarıdır. Çocuğun yeterli olduğuna inanılan bir okulda çocuklar yanlarında öğretmen olmadan tek başlarına tuvalete gidebilirler. Tüm sınıf veya eşler halinde bunu yapmazlar. Eğer çocukların yardıma ihtiyaçları varsa yardım isterler. Çocukların yardıma ihtiyaçları olup olmadığına kendilerinin karar vermelerine izin verilir. Çocuğu becerikli gören yetişkin destek verildiğinde ilerleme yeteneği olduğunu aklında tutarak çocuğun yaptıklarını daha çok teşvik eder. Geride durup çocuğun hazır olduğunda kendiliğinden ilerleyeceğini düşünmek yerine çocuğu bir kez daha denemesi için destekler. Bu bakış açısındaki yetişkin elindeki kavanozu açmaya çalışan ancak açamayan çocuğa “Bir kavanozu açmak zor olabilir. Bir kaşıkla kapağı kaldırarak açmak işini kolaylaştırabilir” der. Böylece çocuğun düş kırıklığı yaşamasını engeller, çocuğun dikkatini göreve odaklamasını sağlar ve sorunun üstesinden gelmesine yardımcı olur. Yine güçlü çocuk fikrine inanan yetişkin çocukların birbirlerine yeni fikirler vermeleri için olanaklar yaratır. Çünkü bilir ki çocuklar bir yandan birbirlerine yardım edecek kadar yeterli öbür yandan diğerinin eleştirisiyle yılmayacak kadar güçlüdür. Yetişkin, arkadaşının yaptığı uzay gemisine “Öyle uzay gemisi olmaz” diyen çocuğu susturmaz. Bunun yerine çocukların geri bildirimlerini kullanışlı olabilecek şekilde teşvik eder: “Böyle uzay gemisi olmaz demek yerine, uzay gemisinin sence nasıl olacağını söyle ona.” Birçok gün, birçok okulda ve birçok çocukla eğitime ve gelişime dair böyle sayısız örnek yaşanmaktadır. Bilinmelidir ki çocukla yapılan her iş çok ciddidir ve onlarla yaşanılan her küçük an büyük anlamlar taşır. EĞER... Eğer Kendi sorularımı sorabilirsem, Fikirlerimi söyleyebilirsem, Çevremde var olanları deneyebilirsem, ve bulduğumu paylaşabilirsem; Eğer bana ayrılan Özel bir zaman, Sağlıklı bir alan, ve değiştirebileceğim şeyler olursa; Eğer sen benim Sabırlı arkadaşım, Güvendiğim rehberim, araştırırken asistanım, ve öğrenirken eşim olursan; O zaman ben Dünyayı keşfeder, Sesimi bulur, Ve sana neler bildiğimi 100 dilde anlatabilirim. Pamela Houk 11
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear