Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
17 saıkm 2024
6
Psikolojik rahatsızlıkları olan insanları, sorunlarını paylaşmaya ve yardım almaya yönlendiren bir film
t akıntınızla yüzleşin
Hikâye anlatıcılığı aslında tiyatro
Zafer Algöz ile insanların psikolojiye
oyunculuğuyla da bağlantılı çünkü tiyatroda da
bakışını, sosyal medyadaki
bir hikâyeyi anlatıyorsunuz. Hikâye anlatıcılığı
da herkeste oluşmayan bir meziyet. Mesela
davranış bozukluklarını ve okulda
çok güzel bir fıkra duyuyorsunuz. Diyorsunuz
u Youtube
öğretmenlerini taklit ederek başladığı
ki “Ya bu fıkrayı ben anlatayım da şu anlatsın,
programlarınızdan sonra
sahne yaşamını konuştuk... o daha iyi anlatıyor.” İşte “daha iyi anlatıyor”
gençlerin size daha farklı bir
dediğimiz kişilerde hikâye anlatma sanatı
ilgisi oldu mu?
oluyor. Hikâye anlatmak bir beceri işi çünkü
o ldu tabii. izleyici profilim
irinde Tourette sendromu, birinde
insanları sıkmadan yeri gelince bazı karakterleri
genişledi. şimdi 30 yaşın
simetri, birinde sayı toplama ve
oynamak, canlandırmak, bir nevi meddahlık
altındaki gençlerin de gelip
çıkarma takıntısı... Birinde temizlik
geleneği gibi.
“abi senin videonu izledik.
hastalığı, birinde aşırı evham ve
Youtube’daki işini gördük”
u Özellikle insan gözlemlerinize dikkat ediyorum,
Bbatıl inanç takıntısı bir diğerinde
demesi hoşuma gidiyor.
gözlemlediğiniz kişinin hareketlerini, davranışlarını
ise söylenen her sözcüğü iki defa tekrar etme
Bir de söz gelimi Öztürk
ve konuşma tonunu çok hızlı içselleştirip beyninizin
takıntısı... Psikoloji alanından bir fıkranın başı
Serengil’i 30 yaş altındaki
bir köşesine atıyormuşsunuz gibi geliyor...
gibi duruyor ama öyle değil. Bunlar, Zafer
birçok insan bilmez, zeki
Çünkü anlattığınız zaman özelliklerini
Algöz’ün başrolünde yer aldığı “Takıntılar”
müren gibi kıymetli bir sanat
bilmeniz gerekiyor. Adamın yürüyüşünde bir
filmindeki karakterlerin psikolojik rahatsızlıklar.
müziği şarkıcısını unutabilirler
enteresanlık varsa o yürüyüşü, bir tiki varsa o
Algöz ile Tourette sendromlu bir karaktere yaşam
ama en azından o insanlarla
tiki, ses tonu, kullanmış olduğu sözcükler bunlar
verdiği filmi, hikâye
ilgili, “Ya dur, ben bir de şu
çok önemli. Bende de belki küçüklükten gelen
anlatıcılığını ve sosyal
adamı Google’da bir arayayım
öyle bir yetenek var. Çünkü oyunculuğa ilk defa
medyayı konuştuk...
bakayım kimmiş neymiş”
ortaokul yıllarında öğretmenlerimi taklit ederek
u “Takıntılar”, komedi
dedirtiyorsam, o benim için
başladım ve öğretmenlerim arasında bir anda
başlığı altında yer alan bir
en büyük mutluluk.
şöhretim yayıldı. Yayılınca da işte edebiyat
film ama psikoloji ile olan
öğretmeni, “Gel şu tarih öğretmeninin bize
ilişkisi dolayısıyla dramatik
taklidini yap!” Tarih öğretmeni de “Tamam,
öğeler de içeriyor.
benim taklidimi yaptığın gibi bir de şunununkini
“Takıntılar,” özgün
yap...” O şekilde ilk defa sahneye çıkma ya da
deniz adıyla “Toc Toc”
hikâye anlatma becerisi oluştu bende.
Fransız oyun yazarı ve
ülkütekin
oyuncu Laurent Baffie
‘Başarı pek sevilmiy Or’
tarafından yazılmış bir
- Sosyal medyada şöyle bir tavır
oyun. Yönetmenimiz Nihat Özcan, “Sinema
var. Ortaya bir üretim koyuyorsunuz,
versiyonunu çekeceğiz” dediğinde çok
şuna indirgeniyor: “Ben güldüm, ben
heyecanlandım çünkü oyunu zaten biliyordum.
gülmedim.” Bu kıstasla değerlendiriyor
Özünde tiyatro oyunu olduğu için, roller eşit
insanlar. Bu tavrı nasıl buluyorsunuz?
Zor değildi. Tourette sendromunu 2000’li rahatlatıcı bir yol.
ağırlıkta ve her birine uyan oyuncuları titizlikle
Hiç iyi bir tavır olarak
yıllarda araştırmıştım. Çünkü 2005’e kadar
seçtik. Günlerce prova yaparak hazırlandık ve
u Gülünç görünen
görmüyorum. Elbette insanların
İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda Mozart’ı
çekimleri tek bir apartmanda yaptık.
takıntının arkasında mutlaka
beğenip beğenmeme özgürlüğü
oynamıştım. Mozart’ın da bu hastalıktan
bir dram oluyor..
u Tek mekânda geçen tiyatro oyunlarının
var ama bir şeyi de eleştiriyorsan
müzdarip olduğunu görünce daha fazla
Psikoloğa gitmenin de
sinemaya uyarlanmasında yönetmen ve oyuncuların
karşılığında bir şey getirmen
araştırmaya başlamıştım. Tourette sendromunun
öyle bir avantajı var. Yani
başarısı çok önemli.
lazım. “Ya ben bu filmi hiç
tedavisi yok, bir ölçüde dizginlenebilir ama
insan 50 yaşına geliyor,
Dediğiniz gibi tek mekânda çekilen bir sinema
komik bulmadım.” Peki hangi
tamamen bitmesi söz konusu değil. Bu filmde
bir takıntısı var, yıllarca
filmini insanlara izlettirebilmek zor bir iş. Çünkü
filmi komik buldun? Çünkü senin
de obsesif kompulsif bozukluklukla dalga
bununla cebelleşiyor
sinemanın ufku çok geniştir. Sokak çekimleri
de komedi düzeyini öğrenmemiz
geçmeye değil rahatsızlığa sahip kişilerin
ama psikolog ruhunun
yapılır, başka mekânlara gidilir... Ancak önemli
lazım. İnsanlar sosyal medyadan
yaşadığı gerçekliği samimi bir şekilde ortaya
derinliklerine indiği
olan, metindeki karakterlerin içsel dramlarını
size kolaylıkla erişebildikleri için
koymaya çalıştık. Eminim filmi izleyen insanlar
kara mizahla anlatabilme sanatıdır. Bu açıdan anda bakıyor ki “Ya ben
istediği her lafı edebileceğini,
da kendilerinde bir şeyler bulacaklardır. Herkesin
cazip bir yapısı var. Bu nedenle sanki bir tiyatro çocukluğumda beş yaşında
her lafı sokabileceğini zannediyor. Bu onu
kendine göre birtakım zorlukları var ama filmde
oyununa hazırlanır gibi hazırlandık ardından
bir travma yaşamışım.” Onun
rahatlatıyor ama karşılığı boş. Üzülerek
bu zorlukları birlikte aşabiliriz teması işleniyor.
mekâna geçtiğimizde iki-iki buçuk sayfalık bazı
yüzündenmiş bu. Onun için de takıntılarımızdan
söylüyorum ki ülkemizde başarı pek
Bu açıdan iyileşme sürecine katkıda bulunuyor.
bölümlerin kesintisiz oynanması gerekiyordu.
korkmayalım, yüzleşelim hatta paylaşalım.
sevilmiyor. En sevdiğim söz, “Yapabilenler
Hiçbir şeyi şansa bırakmadan üç buçuk haftada
u Filmin bilgilendirici bir yanı da var...
yapar, yapamayanlar nasıl yapılacağını
O fıkrayı anlatan kişi
tamamlanabilecek bir sinema filmi ortaya çıktı.
Elbette. Asıl teması da “Takıntılarınızla
anlatır.” Bu sözü çok seviyorum, hayatım
yüzleşmekten korkmayın.” Takıntıları
boyunca hep benim için yani güzel anlamlı bir
u Oyunculuktaki maharetinizde kadar mahir
u Sizin karakteriniz diğerlerinden farklı. Tüm
olan insanlar onları içine attıkları zaman o
olduğunuz bir alan da hikâye anlatıcılığı diye cümle oldu bu. Yapamıyorsan kalkıp da sırf
karakterler obsesif kompulsif bozukluklara sahipken
takıntı daha da büyüyor. Halbuki takıntıyla düşünüyorum. Hikâye anlatma beceriniz nereden eleştirmek için yapılanlara ben açıkçası çok
onun Tourette sendromu var. Sizin için zor bir
karakter miydi? yüzleşmek, dertleşmek, insanlarla paylaşmak geliyor ve mesleğinizle nasıl bir bağlantısı var? fazla itibar etmiyorum.
Venüs, çocukluğundan bu yana bir ‘rock yıldızı’ olmanın hayalini kuruyor
‘Albümler, temalı bir sandık gibidir’
ürk rock müziğinde özellikle yedi yaşındayken “rockstar” olmaya karar Daha pop-punk bir şeyler arıyorsam,
2000’ler sonrası yeni seslere, vermiştim, rock’ın ne olduğunu bile bilmeden... günümüz gruplarına yöneliyorum. Yolda
yeni soluklara daha az denk Daha fazla rock şarkısı keşfetmek istiyordum. yürürken, spor yaparken, ofiste, resim
geliyoruz. Çıkış yapanlar da Araştırmalarım beni klasik rock, punk ve metal çizerken, banyoda veya yemek yaparken
Tgenelde gençliklerinden itibaren gruplarına kadar götürdü ve böylece müziğe sürekli arkada dönerler. Şarkıları söylerken
birlikte çalan gruplar oluyor. Venüs ise tek çalışmak için dinliyorum çoğunlukla ama
olan ilgim şekillenmeye başladı.
bu arada sıkı bir rock fanatiği de değilim.
başına, çocukluğundan itibaren sahnelerin
en sevdiği grup muse...
Pop, rap, müzikal türlerine de sıklıkla yer
hayalini kuranlardan... Sözü
veririm ve oldukça karışık bir çalma listem
ve müziği kendisine ait ilk
u Sert ve güçlü bir müzik. Yola çıkarken
var. Örneğin, Mariah Carey dinlerken birden
şarkısı “Cehennem” ile istediğiniziz bu muydu? Hayal ettiğinize ulaştınız
Dream Theater’a geçebiliyorum. Favori rock
müzik dünyasına güçlü bir mı yoksa Genco Arı’nın katkısı şarkıyı bambaşka
bir yere mi taşıdı? grubum kesinlikle Muse, bunu beni tanıyan
giriş yaptı. Küçük yaşlardan
Aslında daha çok punk-rock odaklı bir herkes bilir. Obsesif bir Muse hayranıyım!
bu yana ne istediğini bilen
“sound” düşünmüştük ancak daha güçlü En sevdiğim albümleri “Black Holes and
ve buna göre hareket eden
bir çıkış yapmam gerektiğine karar verdik. Revelations”. Rock favorilerimden bazıları
genç müzisyenle konuştuk.
Rock’a daha düşkün biri olarak metal ise System of a Down’ın “System of a
u Önce müzik, sonra rock
tarafına yönelmeyi düşünmüştüm. Fakat Down” albümü, Battle Beast’in “Bringer
orhun
müziği tercih edişinizle ilgili
Genco Arı ile birlikte çalışmaya başlayınca of Pain” albümü, Avenged Sevenfold’un
atmış
aklınızdaki ilk anılar neler?
“Nightmare” albümü, Dir en Grey’in
başlangıçta düz olan ses öylesine genişledi ki
Çok yönlü, hareketli ve
“Archer” albümü ve Türk rock’ta Özlem
o sertlikten uzaklaşıp daha dolu bir vokal ve
mutlu bir çocuk olarak
Tekin’in “Kargalar” albümü.
mix ile ortaya çıktık. İyi ki de öyle yaptık.
büyüdüm. İnsanlardan “Aferin, ne kadar
u “Cehennem” biraz da bir albümün girişi u Benim yıldan yıla değişen takıntı halinde
güzel olmuş” gibi övgüler almak hoşuma
hissini veriyor. İleride albüm isteğiniz var mı? dinlediğim şarkıları olur. Sizinkiler hangileri?
giderdi; bu yüzden her konuda en iyisi olmaya
Tüketim alışkanlıkları teklilerle ilerlemenizi mi Nereden geldiğini tam olarak bilemediğim
çalışırdım. Her zaman ortada olmayı, sahnede
gerektirecek?
bir şekilde, Oasis’in “Don’t Look Back in
olmayı severdim. Dikkat çekmek için oradan
Albüm, benim için dönemin Anger” şarkısı ara ara aklımda çınlar. Tatlı
oraya zıplar, taklalar atardım. Sonrasında
alışkanlıklarının ötesinde, daima melodisi zihnime kazınmış; takıntı demem
televizyonda daha büyük bir şey keşfettim:
saklayacağımız temalı bir sandık gibidir. ama rahatlamak istediğimde elimi ilk ona
Şarkı söylemek... Küçükken “star” olmayı
Elbette dikkat çekmek ve günümüz götürürüm. Starsailor’ın “Bring My Love”
çok istiyordum; ekranlarda gördüğüm çocuk
medyasının durumunu göz önünde şarkısı da aynı etkiye sahip. Hâlâ tekrar
yıldızlara özenip “Ben de şarkı söyleyebilirim”
bulundurarak kitleleri yönlendirebilmek tekrar dinlediğim ve her dinlediğimde içimi
diyordum kendime. Söyleyebildiğimi fark
adına bir süre teklilerle ilerleyebiliriz ancak mutlulukla dolduran bir parça.
ettiğimde, bundan tek başıma da keyif
bunlar yalnızca küçük adımlar. Albüm
aldığımı gördüm. Ailemde rock dinleyen
u Onun gibi yaşlanmak isterim dediğiniz rol
hayalim hâlâ duruyor, hatta kendi çapımda
kimse yoktu. Sabahları annemin Türk sanat
modeliniz var mı?
çalışmalarına başladığımı söyleyebilirim.
müziği dinleyerek kahvaltı hazırlamasını ya
Olmaz mı? Pat Benatar mesela. Şu an 71
da babamın bizi Karadeniz müzik gecelerine
u Sizin müziği tüketim alışkanlığınız nasıl? yaşında ama böyle güzel yaşlanmak inanılmaz!
götürmesini hatırlıyorum. Ben ise her “Gen-Z”
Favori rock müzik gruplarınız kimler? Hâlâ sahnelerde gümbür gümbür söylüyor.
çocuğu gibi Disney Channel’daki Hannah Açıkçası, canım gerçekten rock dinlemek Sesini kaybetmemesi şans değil, tamamen sıkı
Montana’nın büyüsüne kapılmıştım ve daha istediğinde klasik rock’tan kopamıyorum. çalışmanın eseri. Gerçek bir idol.
z kuşağı onu keşfetti