01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

6 5 ŞUBAT 2006 / SAYI 1037 SOKAKTA YAŞAMAK... Fotoğraflar: KAAN SAĞANAK VEDAT ARIK Öykülerini okuyacağınız bu insanlar, şimdi sokaktalar. Tabii hâlâ yaşıyorlarsa. Yoksulluğu ya da yoksulları sorgulamaktan vazgeçip bir an önce adım atılmazsa aralarına katılanların sayısı her geçen gün artacak. Sevim Arı, “Kar kalkmasın” diyor. Onun tek umudu buydu, ama karlar eriyor. Peki onlar şimdi neredeler ve ne yapıyorlar? Alibeyköy Spor Salonu’nda donmaktan kurtulan evsizler arasında kadınlar da vardı. Sevim Arı onlardan biri... Özgür Erbaş 1. sayfanın devamı Bir diğer örnek Beyoğlu Kaymakamlığı’nın açtığı Evsizler Evi. Merkezin sorumlusu Halil Yılmaz, bugüne kadar kayıtlı olarak 680 kişinin kaldığını, ancak yemek yemek ya da banyo yapmak için gelip gidenlerle birlikte sayının 2 bine yaklaştığını söylüyor. Merkezin yatak kapasitesi ise 18. Son karda, zorla soyuldukları ya da saçları kesildiği için belediyeye gitmeyi istemeyenler sandalyede bile olsa Evsizler Evi’nde kalmak istemişler. Böylece bir gecede kalan kişi sayısı 30’u bulmuş. Beyoğlu Kaymakamlığı’nın bir diğer çalışması “Sosyal Yardım Mağazası”. Gönüllülerin adreslerinden alınan giyecekler, burada ihtiyaç sahiplerine dağıtılıyor. Bugüne kadar toplam 11 bin parça giyecek, ihtiyacı olanlara ulaştırılmış. konusu olduğunun farkındalar. Alibeyköy’deki spor salonuna girdiğinizde sizi ilk karşılayan yoksulluğun kokusu ve evsizlerin öfkesi oluyor. Kimi, “Fotoğraf çekeceğine iki paket sigara getirseydin” diye öfkesini dile getiriyor, kimi “Ancak aklınıza geldik değil mi” diye sitem ediyor. Bazılarının dünyasına ulaşmak ise mümkün değil, onlar kendi içlerinde yaşıyor. Evsizler arasında sayıları onu geçmese de kadınlar da vardı elbette. Sevim Arı da o kadınlardan biri. Başına gelenlerden şaşkın, hafızası olan bitene isyan edercesine, silinip gitmiş. Yaşının 60’ın üzerinde olduğunu tahmin ediyor. Eskişehir’den geldiğini, basma fabrikasından emekli olduğunu söylüyor, ancak emekli maaşı alıyor mu, almıyor mu, bilmiyor. Son olarak oğlu Ercan Arı’nın evi terk ettiğini, birkaç ay kirayı ödeyemeyince evsiz kaldığını anlatıyor. Kızı Güler Arı’nın Eskişehir’de yaşadığını söylese de yoksul insanların ve yoksullukla karşı karşıya kalan nüfusun sayısı yüzde 44 artışla 24.5 milyondan 35.3 milyona yükseliyor. Yine ABD’de 3.5 milyon evsizin ve 1.3 milyon çocuk evsizin olduğu tahmin ediliyor. 70 milyon ABD’li de yoksulluk içinde yaşıyor. Yine aynı yıllarda Londra’da en yüksek evsizlik oranları görülüyor. HEDEFTE GÖÇMENLER VAR... Peki sosyal hakların giderek erimekte olduğu AB’de durum ne? AB üyesi 25 ülkeden yüz kadar sivil toplum kuruluşunun katıldığı Avrupa Evsizler Federasyonu’nun (European Federation of National Organisations Working with the Homeless) raporuna göre AB’de evsizlik azalacağına her geçen gün artıyor. Tam bir rakama ulaşılamasa da, yüz binlerce insanın yaşamaya elverişsiz binalarda barındığı belirtilen raporda, evsizliğin “AB için utanç” olduğu ifade ediliyor. Evsizliğin artış nedenleri sıralanırken, göç ve göçmenler ilk sırada gösteriliyor, birliğin sosyal politikalarına hemen hiç değinilmiyor. Oysa Avrupalı muhaliflere göre nedenler arasında ilk sırada birliğin sosyal ve ekonomik politikaları var... Üye ülkelerin Çalışma ve Sosyal Güvenlik bakanlarının 3 Mart 2005’te yaptıkları toplantıda, evsizliğin AB için öncelikli tartışma konusu olduğuna karar verildi. Alınan bu karara karşın, Fransa’da çıkarılan yeni yasalarla, Çingenelerin kendilerine ayrılan bölgenin dışında yaşamaları işgal suçuna sokuldu. Bugüne kadar evsizlerin kış aylarında boş evlere sığınmaları normal karşılanırken, bu artık “mülkiyete saldırı” suçu kabul ediliyor. diğini vurguluyor. Işıkhan’ın Ankara’daki evsizler üzerine yaptığı araştırmadan çıkan bir diğer ilginç sonuç ise, sokakta yaşayanların yüzde 60’ının kadın olması. Ayrıca bilinen ya da tahmin edilenin aksine, evsizler eğitimsiz ya da mesleksiz değiller, aralarında yüksekokul mezunları da var. Evsiz kalmak sanılanın aksine çok kolay; Işıkhan, Ankara’ya emeklilik işlemleri için gelip, işlemler uzayınca kalacak yer bulamayanları; iş aramak için büyük kente gelip, cebindeki para tükenince ortada kalanları anlatıyor. Işıkhan’ın araştırmasına göre evsizlerin yüzde 40’ı akıl hastası. Bunun büyük bölümü ise şizofren. Temel sağlık hizmetinden yoksun kalan bu kişiler, ya aileleri tarafından terk ediliyor ya da sokağa çıktıklarında kayboluyorlar. Türkiye’de bu konuda da sağlıklı istatistik bulunmuyor, ancak her yıl her yüz bin kişiden yirmisinin bu hastalığa yakalan Yardım değil dayanışma Yoksulluğun en alt basamağındaki evsizler, Diyanet İşleri Başkanlığı da dahil olmak üzere siyasi partiler, yerel yönetimler ve STK’lerin henüz gündeminde değil. Yoksullar, kar dışında ramazanda akla geliyor. Evsizler, sokağın kurallarına göre yaşıyorlar, kural bazen acımasızlık olsa da genel olarak dayanışıyorlar. Pek çok ülkede çıkan dergiler de işte bu dayanışmanın sonucu. Neler yaşadıklarını anlatmak, haklarını savunmak, işlerine ve mekânlarına sahip çıkmak istiyorlar. Çoğu sığınaklarda hazırlanan bu dergiler, şimdilik İngiltere, Almanya, Japonya, Kanada ve ABD ve Avusturya’da yayımlanıyor. Hatta Londra’daki bir sığınaktan yayımlanan dergiye, Prens Charles da bir makale yazarak destek vermiş. İnsanlar, sokaklarında yaşayan evsizlerden haberdar olamayabiliyor. Ancak Güney Asya depreminin ardından Kopenhag’daki bir sığınma evinde kalan evsiz ve alkolikler, sınırları aşarak yardım eli uzatmayı başardılar. Aralarında topladıkları 3.3 doları depremzedelere gönderen grubun sözcüsü Kim Larsen, “Evsizliğin ne demek olduğunu çok iyi biliyoruz. Biz bir çatının altındayız ve karnımız doyuyor. Oradaki insanların durumu bizden daha kötü. Biz bir şeyler gönderebiliyorsak herkes bir şeyler yapabilir” dedi. dığı görülüyor, yani kaba bir hesapla İstanbul’da 75 bin şizofren hastası olduğu söylenebilir. Işıkhan, “Sokakta yaşayan şizofrenlerin sayısı neredeyse hastanelerde tedavi görenlerin sayısına eşit. Büyük olasılıkla aynı sayıda hasta da hapishanelerde ya da akıl hastanelerinin mahkum servislerindedir. Hastaların hemen hemen yarısının da tedavi görmediği tahmin ediliyor” diyor. Kalacak ya da gidecek yeri olmayan insanların, sırf kışı sıcak bir yerde geçirmek için küçük suçlar işleyerek hapse girmesi de bilinen öyküler arasında. Üstelik insanlar sokakta yaşamaya başladıktan sonra, temel insan hakları söyleminin ya da takibinin de dışına itiliyorlar; varlıkları ile yoklukları arasında bir fark kalmadığı gibi, ölümleri de karda donmadıkları zaman haber değeri taşımıyor. Işıkhan’a göre çözüm, uzun vadede sosyal devletin gereklerinin yerine getirilmesi olsa da ilk elden evsizlere yönelik geçici barınma merkezleri oluşturmaktan geçiyor. EVSİZ KADINLAR... Kadınlar, toplumun olduğu gibi evsizlerin de yarısını oluşturuyor. Çoğunluğu eşlerinden boşanmış. Boşanma nedenleri arasında şiddet, ruh sağlığı bozukluğu, evi terk, yetersiz gelir ve aşırı geçimsizlik var. Türkiye’de taşınmazların sadece yüzde sekizinin kadınlar üzerine olduğu düşünülürse, boşanan kadınların, gelirleri de yoksa sokakta yaşamaktan başka çaresi kalmıyor. Evsiz kadınlar, grup halinde yaşamaya erkeklere göre daha az eğilimli. Alkol kullanma oranları yine erkeklere göre daha az. Ayrıca evsiz kadınlar arasında, akıl hastası olanların oranı daha yüksek. Bu da gösteriyor ki akıl hastası kadınlara aileler daha az sahip çıkıyor. Sokakta karşılaştıkları sorunların başında tecavüz, şiddet, cinsel istismar geliyor. Savunmasızlık hissi ve özsaygı yoksunluğu kadınlarda daha sık rastlanan bir sorun. Yaşlıların evsiz kalma nedenleri arasındaysa, bu dönemde yaşanan boşanmalar, kuşaklar arası çatışmalar, barınma sorunları, kent yaşamına uyum sağlayamama, yalnızlık, rol ve statü kaybı, ağır işlerle uğraşma sayılıyor. Yaşlanmanın beraberinde getirdiği fiziksel ve ruhsal gerileme de yaşlıların evsiz kalmalarını hızlandırıyor. Yaşlı evsizler, fiziksel saldırılara da daha açık. ??? CEZA EVSİZLERE ÇIKTI! Görünen o ki çözüm sosyal hakların güçlendirilmesinde değil, evsizlerin cezalandırılmasında aranıyor. Zaten evsizlerin çoğunluğunu, bir günlük ücretiyle geçinemeyen insanlar oluşturuyor. Ev fiyatlarının yükselmesi, aylık gelirin büyük bölümünün kiraya verilmesi, enflasyonun yüksek olması, fiyatlar yükselirken ücretlerin giderek erimesi ve alım gücünün düşmesi evsizliğin de temelini oluşturuyor. Ayrıca, asgari ücret 450 YTL iken Türkiye’de kimse ev sahibi olmayı hayal bile edemiyor... Türkiye’de “Kentlerin Gölgesinde Yaşayan Evsizler” başlığı altında evsizler üzerine ilk araştırmayı yapan Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmetler Meslek Yüksek Okulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Vedat Işıkhan. Evsizlik nedenlerinin başında sağlık, eğitim ve sosyal güvenlik sisteminin işlememesinin gel Dünyanın en büyük ekonomisi ABD, en büyük evsiz nüfuslarından birine sahip. Özellikle 80’lerin ardından yoksulların ve evsizlerin sayısı hızla arttı... Yerel yönetimlere örnek uygulama ise Kayseri Belediyesi’nin Huzurevi. Belediyenin sağladığı olanaklarla evsizler burada ağırlanıyor. Sınırlı sayıdaki bu merkezlerin beklentisi ortak: Gönüllülerin desteği... DONMADILAR, SOKAKTALAR... İstanbul’daki son kar yağışında Büyükşehir Belediyesi geçen yıl olduğu gibi yine Alibeyköy Spor Salonu’nu koğuş haline getirdi. Belediyenin rakamlarına göre, “hizmet” sunulan evsizlerin sayısı 500’ün üzerinde. Kadıköy Belediyesi de evsizleri bir süreliğine Bağdat Otel’de ağırladı. Evsizler, karla birlikte görülür hale geldiklerinin, varlıklarının birkaç medya haberinin tam olarak emin değil. Hatırlayabildiği bu kadar. Buradan çıkınca nereye gideceksin, sorusuna yanıtı, “Kar kalkmasın, evladım”. Peki ama, Türkiye’de ne zaman evsizlerin sayısı arttı, ne zaman farkına varıldı ve sonra, neler yapıldı? İnsanların sokakta yaşamak zorunda kalmalarının nedenine bakıldığında pek çok sorunun da nedenine ulaşılıyor: Devletin sosyal yardımlara ayırdığı payın düşüklüğü, hizmet sunumunun ve organizasyonun yetersizliği. Bu sadece Türkiye’nin meselesi değil, ama dünyadaki artışla, Türkiye’deki artış aynı tarihlere denk düşüyor. Milat, 80’li yıllar, yani vahşi liberalizmin dünyada kurumsallaşması. New York şehrindeki evsizlerin sayısının en yüksek olduğu yıl 1987. ABD’de 1978’den 1983 yılına kadar CUMHURİYET 06 CMYK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear