Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Hayat alfabesine buyurun…
Aslı Tohumcu, daha okullu yıllarımızda unutmamız, mümkünse hiç hatırlamasak daha iyi olacak o
sahici evrenimize, çocukluğumuza yelken açabileceğimiz sihirli bir pencere sunuyor “Oyuncaklı
Alfabe”de. O, hikâyelere aşkla bağlı çocuk kim dersiniz?
lerini, seslerini ezgilerini dinledim uzak yakın, bir baş- ken açabileceğimiz sihirli bir pencere sunuyor Oyun-
Y. BEKİR YURDAKUL
tan bir başa. A’dan Z’ye kurun hadi o dünyanızı yeni- caklı Alfabe’de.
den, el alın da Oyuncaklı Alfabe’den. O büyülü çocuk Hiçbir harfin ötekinden üstün olmadığı ne ki sakla-
ykü ve anlatılarıyla küçük büyük hepimize he-
bahçenizde hangi düşler sarıp sarmalardı sizi, dıkları bizden “unutulmaz anlar”la da hepsinin farklı
yecan dolu pencereler açan
nelere üzülür kızardınız, her gün bir değerler taşıdığı, özellikler barındırdığı, çoğun uzaktan
Aslı Tohumcu’nun Oyuncaklı
Ö
yenisi sökün baktığımız, kimi gün pek de bir şeyleri fark edemediği-
Alfabe’sini okurken bir ara kendi alfa-
eden ku- miz bir dünya işte bu bana sorarsanız.
beme dalıp gittiğimi fark ettim.
rallar O dünyaya Cansu Erkan, o zarif fırçasıyla yeni tatlar
Sizin de vardır böyle bir alfabeniz;
dünyası- ve renkler katmış. Bu bambaşka alfabeyi, onun seslerin-
şöyle bir yoklayıp bakalım dünyanızı,
na armağanı- den bulduğu ipuçlarını kendi dünyasının desen ve renk-
saklı bahçelerde bıraktığınız düşleri-
nız nelerdi? Ya da sığınaklarınız; leriyle çoğaltıp hepimiz için düş evrene dönüştürmüş.
nizi, o çocuk heyecanlarınızı, canınızı
dertleştiğiniz sözcükler, sesler, börtü Bu satırların başına oturmadan önce kendi
sıkanları, karşı çıktıklarınızı…
böcek; saklanıp bulunmasam dediği- “alfabem”de dolaştım hem de saatler boyu. Kimi yeni
Belki de bir yerlere kaydettiniz de
yazmayı ihmal ettiniz… niz saklambaçlar, uzak kalsa dedikle- tatlar ekledim oraya, kimilerini yeniden boyadım, kimi-
riniz düşlerinizden, herkesten… leri aldı beni bambaşka sulara taşıdı.
BÜYÜLÜ BAHÇELERE
Gecikmeden dolaşın Tohumcu’nun söz bahçesini.
KENDİ ALFABEMİZE DOĞRU
YOLCULUK
Bakın bakalım sizin alfabeniz hangi duldadan ses
Bir yandan harfler boyu yol alırken Aslı Tohumcu, daha okullu yılla-
verecek?
n
Tohumcu’nun o hem bütünüyle açık rımızda unutmamız, mümkünse hiç
hatırlamasak daha iyi olacak o sahi- Oyuncaklı Alfabe / Aslı Tohumcu / Resimleyen:
hem yer yer gizemli alfabesinde, bir
yandan da kendi alfabemin sözcük- ci evrenimize, çocukluğumuza yel- Cansu Erkan / Can Çocuk / 64 s. / 10+ / 2024.
Enfes bir tersinleme!
David Walliams, enfes bir tersinlemeyle çıkıyor sahneye. Çocuklara -bilerek bilmeyerek- çoğun dar ettiğimiz okul
ortamları ve öğrenme süreçlerini, aslında coşkun akması gereken hayatı nasıl bir uzak ülkeye çevirdiğimizi fark
etmeye, kendimize çekidüzen vermeye çağırıyor. Tony Ross’un resimleri mi? Enfes doğrusu…
aklımda; önünde anasınıfı öğrencisi çocuğu, çesine döndürülmesi için yapılabilecekleri onlara so-
Y. BEKİR YURDAKUL
elinde kahvaltı tepsisiyle hemen her sabah ran da pek çıkmaz.
koşa koşa okula gelen… Hiçbirimiz umu-
Top ve oyun düşmanı Suspus, ölçüyü kaçıran Aşk-
aşka öğretmenler bunlar! On-
runda değildik. Meşk, kütüphaneci Kaknem, “canlı sanat eseri” Kibir,
ların, çocukları, bir çukurdan
Anılarınızda hâlâ başkaldıran ya da de- Doktor Dehşet, ceza yağdıran İfrit, “muhteşem” İrikı-
B ötekine yuvarlayan macera-
ğerini koruyanları siz de anımsayın. Bir de yım, teatral tavırlarıyla Palavra, korkularıyla namlı Fobi,
larının inanılmaz bir lezzet, müthiş
bir tasarımla sunulduğu Dünyanın izi tozu olmayanları… Sonra “dünyanın en korku kantiniyle Çetinceviz…
berbat öğretmenleri”ne de bir göz atın is- Bir an hepsinin aynı okulda birlikte görev yaptıklarını
En Berbat Öğretmenleri’ni okurken
kendi yol kazalarınızı da düşünme- terseniz. da düşünmedim değil!
den edemeyeceksiniz. David Walliams, enfes bir tersinlemeyle çıkıyor sahne-
ÇOCUKLAR NE İSTEDİKLERİNİ
Sanırım hepimizin unutamadığı öğ-
ye. Çocuklara -bilerek bilmeyerek- çoğun dar ettiğimiz
HER AN SÖYLER
retmenleri oldu; kimileri -yaşam boyu okul ortamları, öğrenme süreçleriyle o aslında coşkun
David Walliams’ın, Dünyanın En Berbat
yorulmadan koşup durdular yanımız
akması gereken hayatı nasıl bir uzak ülkeye çevirdiğimi-
Çocukları yapıtını okumuşsanız, orada boy
sıra- her soluk alışımızda hep iyilikle
zi fark etmeye, kendimize çekidüzen vermeye çağırıyor.
gösteren “beterin beteri, beterlikte sınır ta-
yâd ettiğimiz, kimileri berbat tutum ve
Onların takıntılı, çocuklara dünyayı dar eden halle-
nımayan, edepsiz, pasaklı, tembel…” çocukları tanımış
halleriyle anımsadığımız, kimileri de etkisiz duruşlarıyla
riyle yine çocukların başa çıktıklarını anımsatıp can
ve hayatın karşınıza çıkardığı bu türden “kahramanları”
hiç hatırlayamadığımız…
alıcı noktaya dokunarak koyalım noktayı: Sorularımı-
da hatırlamış olmalısınız.
Bir gün yabancı dil dersine, bacağı boydan boya al-
zın olmadığı, olup biteni merak etmediğimiz bir hayat-
Walliams, yeni yapıtında sahneye çıkardığı “berbat”
çı, koltuk değneğiyle gelen Ekrem Öğretmen’in, şaş-
sa sürdürdüğümüz; okullarımız, yalnızca çocuklarımız
kın bakışlarımız arasında geçirdiği kazayı konu edin- on öğretmenin öyküsüyle bu kez pası, “al da at” der-
için değil hepimiz için sıkıntılı ortamlara dönüşür.
n
cesine çocuklara veriyor. Bilirim nedendir; çoğu kim-
diği dersi bitirdiğinde farkına varmıştık o günkü konu-
muzun “trafik kazası” olduğunun. İkinci derste alçıdan se “yaramaz” çocuklardan, tembellerden, geç kalan- Dünyanın En Berbat Öğretmenleri / David Walli-
da eser yoktu, koltuk değneklerinden de… lardan, pasaklılardan hoşlanmaz. Ama çocukların nasıl ams / Resimleyen: Tony Ross / Çeviren: İpek Şo-
Bir de resim öğretmenimiz vardı lise yıllarında, adı yok öğretmen istediklerini; dersliğin, okulun bir oyun bah- ran / Can Çocuk / 312 s. / 10+ / 2024.
16 19 Eylül 2024
Desen:
CANSU ERKAN