05 Kasım 2024 Salı Türkçe Subscribe Login

Catalog

Murat Belge’nin çağdaş Türk şiiri yorumu ‘Edebiyat (şiir) tarihi’ olamaması bir yana, Murat Belge’nin kaleme aldığı “Şairaneden Şiirsele”yi okuyunca kurucu şairlerden İkinci Yeni’ye uzanan tarih aralığında, Türkçede nasıl bir şiir yazıldığını ve hangi eğilimlerin geliştiğini tam olarak anlamanız mümkün değil. M urat Belge’nin Şairaneden Şiirsele adlı kitabı 582 sayfalık oylumlu bir çalışma. Alt başlığı da oldukça kapsayıcı, başka bir deyişle iddialı: “Türkiye’de Modern Şiir”. Kurucu şairler olarak kabul ettiğimiz Yahya Kemal ve Ahmet Haşim’den başlayarak çağdaş Türk şiirinin değerlendirmesini yapmak amacında. Çağdaş Türk şiiri hakkında çalışmaların sayısı çok az. Murat Belge’ninki gibi kapsamlı olan ve alanın bütününü değerlendirmeye aldığını bildiren ise hemen hiç yok. Bu nedenle Belge’nin çalışmasını önemsiyorum. Belge’nin edebiyat üzerine çalışmalarının esas olarak Türk romanı üzerine yoğunlaştığını biliyoruz. Son yıllarda da bu çalışmalarını art arda kitaplaştırdı. Şairaneden Şiirsele (Ocak 2018, İletişim Yay.), Belge’nin şiir üzerine ilk kitabı. Daha önceden sadece bazı makalelerini anımsıyoruz. “YAKIN OKUMA” Belge, on dört sayfalık bir önsözle kitabı yazma amacını, yöntemini ve bakış açısını açıklamış. Burada samimi itiraflar da var. Öncelikle kitabın üniversitede verdiği derslere temel olması amacıyla ya da o derslerden hareketle yazıldığını anlıyoruz. Karşılaştırmalı Edebiyat Bölümü son sınıfında verilen “Türk Edebiyatı” dersi söz konusu. Bir dönem roman, diğer dönem de şiir üzerine çalışılıyormuş. Belge, “yakın okuma” yöntemini kullanıyormuş. Roman deyince tek bir romanı ele alıyorlarmış. “Zebercet’ten Cumhuriyet’e Anayurt Oteli” (2015, Bilgi Üniversitesi Yay.) böyle ortaya çıkmış. Tek bir romanı okuyup yorumlayarak yarım dönemde tüm Türk romanını anlamak büyük bir iddia. “Birinci sömestredeki şiir faslı zaten bu yöntemin çıktığı ortam sayılır; doğduğu yer. Şiiri alımlamanın başka bir yöntemi olacağını düşünemiyorum. Şiir her kelimeyi ve kelimeler arasındaki ilişkileri uzun uzun düşünmemizi, ölçüp biçmemizi gerektiren bir söylem biçimi” diyor (s. 10). Yani Türkiye’de modern şiiri inceleme yöntemi olarak “yakın okuma”yı tercih etmiş. Yakın okumada belli başlı metinler tek tek okunup inceleniyor. Tek bir şiirden yola çıkılarak o şiiri yazanın tüm şiir yaşamı hakkında yargılara varılıyor. “Yakın okuma”nın yöntem olarak doğruluğu, tutarlılığı çok tartışılmış. Moretti’nin “yakın okuma, edebiyatın doğasını ve gerçek faaliyet alanını açıklamakta yetersiz kalır” dediğini anımsayacaksınız. Türkiye’de de Berna Moran’ın roman eleştirileri temel alınarak çok tarışılmıştı. Zamanında Belge’nin o tartışmalara katıldığını da biliyoruz. Tek bir şiirle bir şairin tüm şiir yaşamını anlamak büyük bir iddia; keşke Belge bunun nasıl başarıldığını da anlatsaymış. Belge, “yakın okuma yöntemini kullandım” diyor ama bununla yetinmemiş. Önsözde de belirttiği gibi şairlerin yaşam öykülerini, onlarla ilgili anılarını hatta kanılarını, onları sevip sevmeme gibi kişisel duygularını da işe katıyor. “Eklektik bir yöntem” ya da yöntem karmaşası. Çünkü her şaire aynı şekilde yaklaşmıyor. Bazı yazıda biyografi ve yakın okuma var. Bazısına anılar da katılıyor. Bazen dönemin siyasi koşulları ya da dünya şiiri ile etkileşim söz konusu. Bazı yazılarda şairin diğer türlerdeki çalışmaları da yakın okumaya alınıyor. Bazen de bunların hiçbiri yapılmıyor. Bana Mehmet Kaplan’ın Şiir Tahlilleri’ni anımsattı. Bu yaklaşımda şairin yaşam öyküsünün, özellikle onunla KURTULUŞ ARI ilgili anıların şiirine nasıl yansıdığı izaha muhtaç, Ece Ayhan örneğindeki gibi kendi yaşamından değil de okuduğu ve düşündüklerinden yola çıkıyorsa hiç anlamlı değil. Bu yöntem karmaşasının Belge’nin değerli ve tartışılmaya değer görüşlerinin dikkatten kaçmasına neden olduğu kanısındayım. Kitabın alt başlığı “Türkiye’de Modern Şiir” ama giriş bölümü dışında Belge bir tarih yazmıyor. Şairleri tek tek ele alıyor. Şairlerin kendilerinden önceki şairlerle ve şiir anlayışlarıyla bağlarını da kurmuyor genellikle. “Şiir serüvenlerini yeterince izleyemediği”, “hakkında bir bölüm yazacak kadar tanımadığı” şairler hakkında yazmamış. Bu nedenle İkinci Yeni bölümünde Sezai Karakoç yok. Ziya Osman Saba, Sabahattin Kudret Aksal, Bedri Rahmi, Necati Cumalı, Ceyhun Atuf Kansu, Tevfik Akdağ, Sabri Altınel, Hilmi Yavuz, Gülten Akın, Ergin Günçe ve Ahmet Oktay için “bunlar da Türkiye’nin şiir tarihinde yeri olan şairler” dese de kitaba almadığını belirttiği şairler. “Onlar olmayınca bu kitap da bir ‘edebiyat (şiir) tarihi’ olmuyor. ‘İzlenimsel’ olarak kalıyor. Eksik kalıyor” demiş (s. 12). Haklı. Örneğin, biri bütün eserlerine almadığı iki şiirle Necip Fazıl’ı çözümlemeniz mümkün değil. Necip Fazıl’ı Türk şiirinde bir yere koymadığınızda, izini süren Sezai Karakoç, Cahit Zarifoğlu ve Ebubekir Eroğlu gibi şairleri hiç göremezsiniz. İki önemli damardan “Metafizik Şiiri” de hiç anlatmamış olursunuz. Benzer durum Nâzım Hikmet okuması ve sanki bir bö lüm açılmış gibi görünse de “Toplumcu Şiir” için de geçerli. Belge, Ahmed Arif’i ve hiç sevmediğini sık sık belirttiği Attilâ İlhan’ı da kerhen okuyor. Böyle olunca 1950 sonrası şiirinin olumlu ya da olumsuz nasıl bir değişim yaşadığını anlayamıyor. Türk şiiri, Garip ve İkinci Yeni’den ibaretmiş gibi kalıyor. Onlarda bile eksik. BELGE’NİN EKSİKLERİ İkinci Yeni sonrası ise hiç yok. Birlikte dergi çıkarttığı, yani yakından izlemiş olması gereken 60 Kuşağı şairlerine bile yer vermemiş Belge. Teorik açıklamalara girişiyor. “Şiir, ‘şiir yazanlar’ın elinde olmayan nedenlerle, bir anlamda ‘marjinalize’ oldu. Alanı daraldı. Daha özel bir dil hâline geldi (...) Okuru azalmasa da üzerine konuşan, tartışan kesim azaldı” diyor (s. 11). Bu konuda hiçbir delili yok. İsmet Özel ya da Ataol Behramoğlu şiiri herhangi bir İkinci Yeni şairinden daha mı az okundu, tartışıldı? Aksine daha çok okuduklarını, konuşulduklarını söyleyebiliriz. Son altmış yılın şiirini değerlendirememesini kendi eksiğine değil şiire yüklüyor. Oysa “benim yoğun şiir okuduğum ve bu alanda olanları izlediğim dönem altmışları ve yetmişleri kapsar” (s. 13) diye bir açıklaması var. Bununla yetinebilirdi. Belge, “okudum” dediği ve yazmaya değer bulduğu şairleri de yeterince okumamış. “‘İkinci Yeni’nin Üç Büyükleri’ diyebileceğim Cemal, Edip ve Turgut’un, son yıllarında yazdığı şiirlerin önemli bir kısmını kaçırdım. Yalnız onların olgunluk dönemi şiirleri değil, bugün hayatta olan ve ürün vermeye devam eden kuşakların şiirlerini de aslında pek az tanıyabildim. Son bir ‘itiraf’ ya da ‘uyarı’ olarak kitaba aldığım her şairi aynı titizlikle inceleyemediğimi söyleyeyim. Örneğin Fazıl Hüsnü’nün uzun şiir hayatı ve mebzul ürünlerinin çok az bir kısmı burada görünüyor. Oktay Rifat’a daha ayrıntılı bakmayı isterdim. İlhan Berk’in şiirlerine hiç giremedim, ‘yakın okuma’ yapamadım” (s. 13) diyor ama “bu eksiklerimi tamamlayıp gerekli okumaları yapıp sonra yazayım” demiyor. Var olan birikimi ile yazmaya girişiyor. Sanırım bu kitabın acilen yazılması gerekiyordu, bu eksikler bilinip önsözde de samimi olarak itiraf edilerek ön alınarak yazmaya girişildi. Belge, keşke neden acele ettiğini ve kendi deyimiyle “eksik” kitap yazdığını da açıklasaydı. Kitabın Türkiye’de modern şiiri izlemek hatta karşılaştırmalı edebiyat öğrencilerine öğretmek gibi bir amacı var. Belge, kitapta ele aldığı geçmiş dönemlerdeki “şairaneliğin” yerini modern dönemde “şiirselliğin” aldığını iddia ediyor ama tezini kanıtlayamıyor. Çünkü çağdaş Türk şiirinin önemli bir bölümünü göz ardı ediyor ya da yok sayıyor. Şairlerin şiir anlayışlarına, bağlarına bakmıyor. Nasıl bir geleneğe eklemlendiklerine ve kimleri etkilediklerine bakmadığı için de değerlendirmeleri köksüz, mesnetsiz kalıyor. Ama bu eksik okumayla hem hakkında yazdığı şairler hem de İkinci Yeni sonrası yazılan şiir hakkında kesinlemeleri, katı yargıları var. “Edebiyat (şiir) tarihi” olamaması bir yana Şairaneden Şiirsele’yi okuyunca kurucu şairlerden İkinci Yeni’ye uzanan tarih aralığında Türkçe’de nasıl bir şiir yazıldığını, hangi eğilimlerin geliştiğini de tam olarak anlamanız mümkün değil. n 12 15 Şubat 2018 KITAP
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear