Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
? sındaki uçurum... Bu uçurumu derinleştiren ayrılık dönemeci... Ortak duygu ve birliğe elveda denilişinin ardından fiziksel ve duygusal debeleniş... Psikolojik süreçlerin adeta illet bir hastalığınkiyle aynı seyredişi... Önce inkâr sonra zoraki kabulleniş ve dürten “mantık” eşliğinde cehennemi mücadele... Kendine dönüş ve hapsoluş! “Romanımı, kadının düşünsel anlamda yaratıcılığının bir evrimi olaAnne, baba, akraba rak algılamaktayım. Çünkü bizler kadının düşünen biri olupolmama baskısı, dedikodular olasılığını hep erkeklerden okuduk” diyor Tülay Ferah. derken... Tren kaçtı Bu, Mercan için hiçbir ilişkisinde erkaçıyor muhabbetlerine alış artık olakeklerle helalleşemese de, bitenin asyı! Eşinden sonra hep temkinli ve gülında aynı anda nasıl bitmeyişinin öyvensiz, pek bir şeyler başlamıyor Merküsü de diyebilir miyiz? can için. Aslında, izin de vermiyor buna bilinçaltı... Yeni başlangıçlara geç“BİTTİLER YA DA BİTİŞLER, miş olsun gibi... Nerede o eski naz, niASLINDA YAZILAMAYACAK yaz, kıkır kıkır gülmeler, şımartılmaKADAR ACI DOLU” lar, aklını kaybetmeler, dünyayı umursamamalar... Mercan kalbini kiraya ve ‘Bitti’ sözcüğü benim özel yaşariyor gibi değil mi... Artık böyle gibi... mımdan gelen ciddileşmiş bir sözTersini istemediğinden değil ama refcük... Hemen burada bir anımdan söz leksleri buna engel (mi)? Korhan bitti, etmek istiyorum: Kocamın hastalığı Ali başladı... Başladı mı aslında? Sonnedeniyle boşandık. Bu bir bitiş miyra Ulaş... Yine aynı soru, başladı mı di? Kim gerçek yanıtı verecek? Karısıaslında? na âşık bir erkeğin kanser seyrini sevdiğinden uzak tutması, bu bir erkek “MERCAN KALBİNİ KİRAYA için bitiş mi? Hastalık seyrinde sevgiliVERMEYİ YEĞLİYOR!” leri olması bitiş mi? Bırakılan kadın için bitti mi? Bilemiyorum... Kocamın Sıkıntıyla oflamama neden olan bir cenazesinde oğlumla yan yana durup, soru oldu bu, harikasın, Mercan’ın onun yaşamındaki kadını seyrettik ve kalbini kiraya vermesi, evet çok acı, o an kadın kocamın tabutuna sarılmış kötü bir hüzün bu... Tanımın çok doğağlıyordu ve biz oğlumla sadece bu ru. Erkek ve kadının hep bir arada olmanzaraya bakıyorduk. Durum artık ma zorunluluğu. Güzel bir yaşam bu. bizim için sadece bir manzara olmuşKadın bedeni, erkek bedeni, daha gütu; bu büyük acıya bitti ya da bitiş dezel bir yaradılış da olmadı henüz dünnilebilir mi acaba? Yaşam, gerçek yayamızda... Bu ikiliye kim göz dikti bilşam, bittiler ya da bitişler aslında yamiyorum ama hep ‘ayrılık’ denen biz zılmayacak kadar acı dolu; böyle acılasözcük gece gündüz bu ilkinin boynurı yazamazsınız, elinizden gelmez, elina celladın ipi gibi atılıyor... Ben erniz kolunu kırılır. Bu nedenle belki de kekleri severim ve çok gizemli buluMercan’ın da helalleşme gibi bir yeterum; erkek kendini asla anlatmaz, kaneği yok. dında bu sessizliğe âşık olur, ne trav Kadın ve dişi olmak farkı, kıskacı... ma değil mi? Bilinmeyene âşık olmak, Mercan’ın kafasında oluşan, sevimsiz, kadını da yürekten alkışlamak gerekiaklına yatmayan ama rahatsız eden bir yor... Boşanmak gerçekten hem kentli soru işareti de bu mu? hem kırsal kadının büyük travması, Mercan çocuksu ama akıllı bir kaeğitim de bu konuda hep sınıfta kalıdın. Hep sevilmek istiyor, kısık sesiyle yor. Başta da söylediğim gibi okulda kahkahalar atıyor ve iki parmak genişboşanmış bir kadın nasıl yaşar diye bir liğindeki alnına âşık olan erkeğiyle ders yok, boşanmaların yüzdesi yüzde sonsuza dek yaşamak istiyor. Büyük isyetmiş beş. Annelik dersi, babalık dertemeler!.. Dişiliğin düşünsel boyuta si verilmiyor. ‘İki kere iki dört eder’in çekildiği bir roman bu. Bir kadının yayanına kadın ve erkek ilişkisini de koyşamla yüzleşmesi ve asla kendisiyle demak gerek diye düşünüyorum. Evet ğil. Mercan da bu belirsizlikler içinde yaMercan bu dünyada yerini yurdunu şamaya çabalıyor ve ilişki uzmanı da bilen bir kadın. Tek sorunu oldu, kenolmadığı için öylesine korku ve yalnızdince dürüst ve sevimli dünyasına, hep lık içinde kalıyor ki bir aşka bir erkeğe bilgilenmek istediği dünyasına erkeğiteslim olmak yerine kalbini kiraya verni ve insanlarını nasıl alacağını bilememeyi yeğlemeğe başlıyor. Bitti ve başmek. Ve erkekler. Onlara da bayılıyor lamaların travmalarından çok yoruldu Mercan, bayılmasa tüm yaşamını bir çünkü, hem de çok. Korhan, Ulaş ve erkeğe yer açmak için sorgulamazdı Ali, Taner; diyor ki Mercan, “bu erdeğil mi? Düşünerek ya da eylemle... keklerin yaşamımda ciddi bir anı oluşAnlamaya çabalamak bence ciddi bir turmalarını” isterdim. Burada durup deneyim olsa gerek; bu romanda. ? sormak gerek: ‘Bu toplum kadınlara ne yapıyor!’ Romanda da bu sözcükler çok sık Soğuk Yatak/ Tülay Ferah/ Altın Bikarşımıza çıkıyor “bitti”, “bitti mi?”... lek Yayınları/ 240 s. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1185 1 KASIM 2012 ? SAYFA 5