Catalog

ıtnn Deprem Sorununa Kalıcı Çözüm/ llyas Yılmazer/ Kaynak Yayınları/ 124 s Elimizdeki bu kitapta, depremle il gilı, her gün sık sık duyduğıımuz bırçok önermenin bilimscl temeli olmadığı ileri sürülüyor. Bu önermelerin aynı zamanda anayasaJ sııça teşvik olduğıınıı da belirten yazar, şu tespitleri yapıyor: "Türkiye deprem afet bölgesi değildir! Tür kiye'nin yalnız yiizde 5'i, deprem ve sel tehlikesi altındadır. Bu bölgeler ovalardır. Yıkımın %99.9'u ovalarda olmaktadır. Ovaları yapılaşmaya açmak anayasal suçtur. OvaJar ulusal servettir, yalnızca tarım amaçlı kullanılabilirler. Bu nedenle, Anadolu'da depremler doğal afet değil, yapay arettir. Anadolu depremleri doğal zenginlik kaynağıdır. Yeröteleme hareketi sonucunda, çok derin sürülmüş, havalandırümış, gübrelenmiş tarım toprakları oluşmaktadır. Dolayısıyla yeröteleme hareketlcrinin olduğu yerler kesinlikJc tarıma bırakılmalıdır." Elimizdeki kitap, depremden korkanların korkusunu hafifleteeek, çözüm arayanların derdine derrmın olacak bir çahşma. Sel Sorununa Kalıcı Çözüm/ î/yas Yılmazer/ Kaynak Yaytnalrı/ HH s denledir. Amacım kişileri değil, yürütülen politikaları incelemekredir. Ancak bilinen bir gerçektir ki yürütülen her politika, kendisine uygun programlardan oluşur ve bu programlar onu uygulayan kişilerle bütünleşir, uygulayıcılarına kaçınılmaz olarak bir misyon yükler. Bu nedenle programları inceleyip, uygulayıcılannı incelemenin dışında tutmak olası değildir" diyor yazar kitabının önsözünde kitabıyla ilgili olarak. ne serer. 5. yüzyıldan 15. yüzyıla kadar olaıı geniş bir zaman dilimindeki göçebe kabileleri, insanların yaşayışlarını, özlemlerini ve dostluklannı, derebeylik düzenin, baskılara rağmen gelişme arzusunu anlatır. Yazarlar, hazırladıkları kitapla, insanoğlıınun gelişimindeki temel taşları ve nelere katlandığını okura aktarmayı amaçlamışlardır. Rehber/ Alexander Nemirovsky/ Çeviren: Menekşe Rekaroğlu/ Yurt Yayınları/ Î59 r "O anda, aslan postu giymiş bir dev gördü. Dalgaların üzerinde vürüyordu. Boğa kadar büyük bir köpek de onu izliyordu. Değirmenci korkup, kumsaldaki çalılıkların içine saklandı. ü sırada beyaz tiinik giymiş bir tannça kadar güzel ve ışıltılı olan bir kadının deve doğru yürüdüğünü gördü." Eski Mısır, Mezopotamya, Çin, Yunan ve Roma uygarlıklanndan bir öykü seçkisi. Dewreş tle Adııle/ Batver Fırat/ Yurt Yayınları/ 2G ? r Nâzım Üstüne/ Abidın Dıno/ Yapı Kredt Yayınları/ 80 s. F^limizdeki bu kitap, Abidin Dino'nun Nâzım Hikmet'in Fransa'da basılan kitaplarına yazdığı önsözleri, Les Temples Moderne dergisine yazdığı yazıyı ve Nâzım için yaptığı resimlemelerden bir seçkiyi içeriyor. Kitap, dostlukları sanat düzlemine yansıtmış iki kültür adamının duyarhlıklarını yansıtıyor. Abidin Dino'nun yazıları, şairin yaşamına, çaliijmalarına, çevresiyle ilişkilerine, dostluklarına, iç dünyasına, vizyonuna ve ayartım gücüne yeni ve yeniden bakış olanaklan sunuyor. Abidin'in Nâzım için yaptığı resimlemelerden bir seçki de kitap kapaklarından, Kuvayı Milliye çizimlerinden, desen ve çizimlerinden örnekler yeralıyor. Edebiyat Dersleri/ Ahmet Hamdi Tanpınar/ Yapt Kredi Yayınları/310 s. Tanpınar'ın derslerinde not tutma nın güçlüğünü hemen hemen bu(•«Jflııvaı l)cı«Vıı tün öğrencileri anlatır. Elimizdeki kitapta, bu gııçlüğü büyük ölçüde yenmiş üç Tanpınar öğrencisinin ders notları yer ahyor. Kitabın büyük bölümünü, Gözde sağnak'ın ders notları oluşturuyor. Diğer iki bölüm ise Ali Karamanoğlu ile Mehmed Çavıışoğlu'na ait. Tanpınar'ın zengin birikimini, şair ve estet kişiliğini bütün yönleriyle görebildiğimiz Edebiyat Dersleri, gerçekten de zengin çağnşımlarla Namık Ke mal'den sinemaya, parnastan Serveti Fünun'a, Ahmed Haşim'den Bachelard'a uzanan bir "karşılaştırmalı edebiyat dersi" niteliği taşıyor. tstanbul'da tsyan ve Veba/ Prokopius/ Çeviren: Adil Calap/ Lir Yayınları/ 295 s. Diğer zamanlarda ve yerlerde insanlann nasıl yaşadığını ve ne tür güncel siyasi ve ekonomik sorunlarla uğraştıklarını merak edenler, iğrenç sayılabilecek ama her zaman da uygarlıkların bir parçası olmuş olayları okumayı ilginç bu lacaklardır. Kitapta sadece askeri ve siyasi tarihten haberdar olmuyoruz; skandallardan, büyücülerden, devleti ve halkı dolandıranlardan, hukuk kurumlarını açık arttırmayla hırsızlara satan yüksek bürokratlardan, bakanlardan ve önemli devlet adamlarından, insanı şaşkınlığa düşürecek bir çok olaylardan ayrıntılı bir şekilde bilgilendiriliyoruz. Kitapta, "hiçbir şeyde aşırıya gitme" ilkesinin tamamıyla kaybolduğu kolektif bir çıldırmanın hangi şartlar altında gerçekleşebildiğini görüyoruz. Sevdiftim Kadın Adları Gibi/ Akgün Akova/ Çınar Yayınları/ 95 s Akova, Samanyolunun ışıklannı bir mirasyedi gibi savurduğu bir yaz gecesine, Toroslar'da dağ çiçekleriyle birlikte geceyi solurken, şairliğini sınama zamanının geldiğine karar verdi. Salt sözcüklerle yola çıkacak, onların çağrışımlarıyla bir şiir dizisi yaratacaktı. Bunun için, ses ve aniam olarak çok sevdiği, ama aynı zamanda birer kadın adı da olan sözcükleri seçti. Dizideki şiirlerin diğer ortak noktası da herbırinin içinde bir ayda birden fazla; açık ya da gizli bir aşk ta nımının bulunmasıydı. Böylece ıssızlığın ortasında yakılan bir ateşle başlayan bu dizi ortaya çıktı. ijair, dizinin ilk kitabında, şiirlerin ardına bir de düşmektup ekleyerek bir çift kanadın bir altın madeninden daha değerli olduğunu bir kez daha anımsatıyor bize. SAYFA 21 Doç Dr. tlyas Yılmazer bu kitabında, doğal afet olduğu iddia edilen sel, heyelan ve depremlerin Türkiye'deki oluşum mekanizmaları gereği tamamen yapay afet olduğıınıı öne sürmektedir. Orman yolların dan otoyollara kadar uzanan toprak işleri ağırlıkiı karayollarının son sellerin ana yaratıcısı olduğunu belirten yazar kitabında çeşitli tespitler de yapıyor. Kerbela/ Fırat Dede/ Yurt Yaytnlan/ 144 s. Müslümanlar, çocuklanna Yezid adı da Muaviye adı da koyamazlar. Çiinkü, Fırat Nehri'nin kıyısında, suyun bolluğunda, Kerbela'da Hüseyin ve yoldaşlan öldürülmüştür. Düşmanlan onlara bir yudum suyu bile çok görmüşlerdir. Bu olay, Müslümanlarda büyük bir travmaya neden olmuştur. RuhJarında derin yaralar açmıştır. Özellikle Şiiler Kerbela olayından sonra Yezid adına lanet etmişlerdir. Hüseyin'in öldiirülmesi olayı dalga dalga çok çeşitli halkJan etkilemiştir. Bırakın Müslümanları, Alevileri bile çok derinden etkilemiş, halk ozanlarının şiirlerinde, türkülerinde, şarkılarında geniş yer almıştır. Halen Şiiler ve Aleviler muharrem ayında su içmezler, oruç tutarlar, Yezid'e ve sülalesine lanet ederler. Elimizdeki kitap yansız, özgür bir bakış açısıyla Kerbela olayının öncesini ve Kerbela katliamını anlatmakta. tnsanoğlu/ Emil Ludtvig/ Çeviren: Ogün Duman/ Yurt Yayınları/ 212 s. "Devrilmek üzere olan gözü çevresine bakınıyor: Havariler? Dostlar? Kaçmışlar? Peygamberin son sözlerini dinlemeye ve sonraki kuşaklara bırakmaya kimse gelmedi mi? Ama acı her geçen dakikayla beraber susuzluktan helak olmuş bede nini yırtıyor, deliyor ve kesiyor; bir yangı, delirmiş bir hayvan." Elimizdeki bu kitap, lnsanoğlu Isa'nın, Havarüerinin, Terk Edilmişliğin, Çarmıhın romanı... Tarihte ve Mitolojide Isyan/ N. Zaporozhets A Svanıdze/ Çeviren: Menekşe Bekaroglu Bu kitap, insanların hem en çok sorguladıkları, hem de fazla birşey bilmedikleri ortaçağı öykülerle gözler önüCUMHURİYET KİTAP SAYI 677 Karacadağ cteklerinde, Ceylanpınar ovasında, Cudi'de, Şengal dağı'nda, Şeyh Adi'dc yaşanmış, dengbejler taraiından söylene söylene günümüze kadar gelmiş gerçek bir aşk öyküsü anlatılmaktadır bu kirapta. Evdi'nin oğlu Devvreş ile îbrahim Beyin kızı Adule'nin dermansız aşkı dilden dile, dededen toruna anlatılagelmiştir. Bu kitaptaki öykü, halk arasında Dewreşe Evdi oîarak bilinmekte. Yazar öyküyü bilenlerle konuşmtış. Farklı bölgelerden insanlar da öyküyü zenginleştirmiş. Sonuçta da cok tarklı anlatımlar ortaya çıkrnış. Kitap, Ezidi halkıın ağıdı aynı zamanda. Yitenlere, gidenlere selam olsun... Malhatun/ Jobannes Tralotv/ çeviren: Atılla Dtrım/ Yurt Yayınları/410 s. Yüzyıllar boyunca Bizans împaratorluğu'nun yönetimi altında altın bir çağ yaşayan Anadolu toprakları, 11. yüzyılın başlarından itibaren doğudan gelen Moğol akınlarıyla beraber eski görkem ve zenginliğinden çok şey yitirmişti. Bundan sonra tarih Anadolu'da üç ayrı imparatorluğun kavgasına şahit olacaktı. Bizans, Selçuklu ve Ilhanlı imparatorluklan. Bukavga ortamından yararlanan küçükbiraşiret, yüzyıllar boyunca dünyaya hükmedecek büyük bir devletin temellerini atmaya başlamıştı. Ertuğrul Bey'in mirasını devralan Osman Bey'in dayandığı en büyük güçlerden biri, Şeyh Edebali ve onun bilge Kızı Malhatun'du... Ekonomik Bunalımdan Ulusal Bunalıma/ Metin Aydoğan/Kum Saati Yayınları/ 316 s. "tnceleme, amacuıa uygun olarak, son üç yülık dönemi kapsamaktadır. Kitapta IMF programlarından başlamak üzere mali bunalımları, bu programların uygulanış biçimi ile sonuçlan ile son siyasi gelişmeleri ele aldım. Olayların daha kolay anlaşılabilmesini sağlamak ve yazılanları daha kolay okunabilir kılmak için; eylemlere, açıklamalara ve bu açıklamaların yapıldığı ortamlara ayrıntılı olarak yer ver dim. Kitapta isimlerin biraz fazlaca yer alması bu ne