Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Anlat Bana T omrıs Uyar, 11 KI K11 'Anlat Bana" BUkAOl ullı hıkâvesı nı beş bolumde y<\/ mış Beş bolum de avrı bıçımlerde ya zıltnış Ayrı bıçımlerın tek ben/eıhğı vaı I llkâyeleıde ad yok, hlkayelerde ad olma ması Tomrıs Uyar'a yenı olanaklar sağlamış, adsız hıkâyelcrden de hıkâyeler y i7ilabıleceğını gostermış, hıkâyelerde ye nı bıçimler kullanmış, hiçbır hıkayecının yazmadığı tıııde bıı hıkâye yazmış I ıtlllK I \ II Anlat Bana'dan Avkın Övküler'e bonra dunvava aLilıyor " / "Dııınıakbizın yenıJenen, alabora olan dunyaya koşut bır ni7İa akıyor sıcaklık, başdondurutu bır hızla " "Nıtelığıdehet an değışebılır Dostluk ta karar kılabılır Iutkuya donu^ebılır Aşka bıle sı^rayabılır "Bır kere yaşanıldı ya, surccektır Başka yerlerde, başka zamanlarda, başka kışııer le " "Crar;.ona seslenmek ı^ın dondu Boyun kaslarını gordum Guneşte alacalanmıs o ınce, çocukbu s>aclara aykırı duşen kalın kaslar Ensesındekı tuyler de yumuşak, kı vırcık O derm çızgıyı arayıp buluyorıım Bıı kırılgan çızgı, sırtını ıkıye bolup kaba larına ııuyordu " Evet aklından geçenlerı kebtırebıJdı ğım gıbı, ancak çırılçıplak kaldığında or taya çıkabılecek ozellıklennı de bılıyorum Daha da otesını " "Sevı^mek ı<,ın otele gıtme/ "Çok genç yasta tanımıştır kadınları Bır /aman genelevcle bır dobtu olmuştur " "Usulca erkekleştığı ıçın guvcnlıdır, tc laşsı/dır "Basımı çıplaklığına yaslayıp uyııyabı lırıııı bu suıe ama olmayatak Çıınkıı buyu ge^tı " Senı asıl yaşlılığında goımek ısteıdım Durgun, uzak, temı/ken her şey, barışta " / "Fğıldı, kadını once alnından, sonra bur nunun ucundan, sonra tıtremeyebaşlayan, ağlamava hazıılayan dııdaklarına ınen su muk çızgısınden optıı Haclı, vurıı baka lım Geçııeyım senı " lomrıs Uyar, yenı bıçimler denemış Adsız hıkâyeler Değışık konuşma bı çımlerı Hıkâyelerın ba/ı bolumlerı şıır tadında Huzunle sevgının sarmaş dolaş olduğu bır hıkâve l ıınden olan kciıdısı gıbı dıışuıuıp kı.iKİısı gıbı tlavıanan heıkesm vuzııoluvotdu ( ) Ya^lanacak vcrdc aş,mmtş,tı Proftsor larık Uvsal ın vu/u " Rıza (daha doğrusu lahsın V mel), ben /etme ı^ını daha ıleııgouıruvor, 'lanımaz lıktan gelseleı daha mı lyıydi''" tlıvoı ve açıkiıvor " I ıpkı lanıdık çıktıklan gıbı taıu mazlıktan da gelcbılırleı Hırsı/ bır baka na, donek bır mılletvtkılınt, satılık bır va 7ara benzetırler, rıksıntıvle başlarını çevırıp geçerler " Ayna, 12 Eylııl eıtebi bılıme de halka da sırt çevıren, "holdıng" kapılaıına vana^an sozuebılım adaınlaruıın canına okuyan bır hıkâye Ağalar ve Beyler Hıkâye getçekten de "ağalaı"ı (y.ısamı bovunca Osmanlı'vla savaı^mi!; kendı ken dıne bıle uşaklık etmemış, hem T ıırk, henı de ağa olan Hasan Ağa'nın goruşıınu, ah lakmı fa/la yerlı, razla yerleşık t ı/l.ı Iııık olan, 'kendı çıkarına vabancılaştığı ıJçııde kımlıgmı kebinleyen" anlatıcıyı (vanı Hasan A^a'nın torununun torununu) ve "btvltr"ı (vanı "ıib,ak"lı£ı vuceltcn, "Osmanlı ıçın 'sovluluk' dıye bır şey yoktu, uşaklar vt ıışaklığa yanaşmayanlar vaıdı ıışaklaı aı ı sında da ıyı ıışaklaı kotu ıışaklaı " dıycn "übmanlr Mukıımm Bey ı, Mukrınıın Bev'ın Osmanlı ahlakını, Obinanlı dunya goruşunu) anlatıyor lansın Yucel, "tktıdar"da,ıçmdeyaşadı öımız dıi7enın yo/laşmasmı ııst duzey bıı bıııokıat ve ıktıdarın eskı venı yuıutcule rı aracılıgıyla ırdelıyordu, bu kez, "Ağalar ve Beyler"de, "yabancı" ıle ışbırlığını "Os manlılık" dıye ılerı suren Mukrımın Bey'ı ve Mukrımın Bey çevresını (uç kızını ozellık le anlatıcının unutulma/ aşkı Aybıke vı uçu de yabancı olan damatlannı), bu çev renın sıyasal ıktıdarla ılışkılerını, yabanı.ı hayranlığını elc alarak ırdelıyor Iştc Muk rımın Beyın "ulkusel I ıırk "ıı," I urkıye de Amenkalı bır I urk ne demektır bır dıışıın sene 1 Adlylasanıyla luık.babası Iııık de debi Turk, ama kendibi bır vabarKi, ustelık kahkahalarla guluyor, kısacası, hıç çaba hartamadan,kendılığınden,yıi7yıllardırsu regelen duşunuzu gerçekleştırmış, bıleıek ya da bllmeyerek herkesın olmaya tan attı ğı, ulkusel Turk oluvermış 1 " (Gunumuz "ıktıdar"mm "prensı" değıl mı bıi'J) Mukrımın Bey, "yabancının egemenlığı" olarak anladıgı "ObmaııliLilığın" yenıden (.anlandıgına ınaııır, "Benun duşuncemı so rarsan," der, "ben Osmanlı donmelı derım Dııygıısallığımdan boyle konuşuyorum sanma Duzen başsız ışlemıyor dışandan efendıler buluvorsuıı, uşaklık yanaşmalıga donuşuyor" AnlatK.1, Mukrımın Bev'ın gerçek kışılı fiını sonunda anlar ü n u n heı şeyı ozel çı karına gore ayarladıöını, çıkarına ve dtışu ne ters duşcn oöluyla baglarını kopardıöı nı, çıkan ıçın kızlarını yabanc ılarla evlendıı dığını, damatlanvla ortak işlere gıreşerek dana çok paıa kazanmalaıını umaıak anla tıcıyı her alcşam "kaynatma"va çagırdığmı "Ağalar ve Beyler"ın bır de duygusal çız gısı vaı Hasan "Ağa'nın torununun loru nunun yanı anlatıcının, Mukıımm "Bev"ın kızı Aybıke've tutkusu "Kuçukbu guncy doğu kasabasının yarı vıkık bır yoksul c vın den çıkıp gelmış yoksul mu yoksul bır pa rabiz yatılı olan anlaliı.ının Avbıke ve dııy duğu aşkı anlattığı satıılarkoyu bıı duygu luluktan bırden kendı kendibiyle alava uo nuşuvenyor "O, pıyanonun başna geçer gecmez ağ/ım sulanmaya başladı " Ya da Aybıke'nın odasına gelışını soyunııp vata ğa gınşını anlattığı o coşkulu sayfalaıın ar dmdan, aıılatici "Avbıke ye aıkamı tloneıek hıçkırmaya başlaclım " cleyıverıvor Ya Av bıke'nın cevabı "Zavallı sevgılım hcp bır yerlerın sulanır benım yıi7umden Kımı /a man ağzın, kımı 7aman go7İerın," lahsın Yucel, yarattığı duygusal havanın hıkâyenın butunundekı rezıl gerçeklıkle kokuşmuş lukla uyuşmadığını bıldığı ıcın, bu duygu sallığı bır ucundan gostcrıp nemen yok ct mektedır Nıtekım, sonunna, "bedenlerı tıı muyle kaynaştığı dakıkada" anlatıcı' devı nımletımız yavaşlaıken, ben başdonduıu cu bır hızla memlekete, tek katlı evmııze, tek katlı evımızdekı yer yatağına gıdıyor dum " dıyerek duygusallığı yok etmenın de otesıne geçmektedir • SAYFA 7 I. Ilk bolum, şıırsel bır dılle yazılmış daha once karşılaşmamış ıkı kışı, an latılma/ bır çekıme uyarak başlarını kaldı ııılaı go/ go/e gelırler Ağı/larınclan aynı bo/ler çıkmak uzeredn, oysa ağızlaıını aç ma/lar, bakışlarını kaçırırlar Ne var kı, o değışıklık olmuştur bıle, bır ırmak gıbı, bıı çol gıbı doğal bır sınır çızgısı onları odadakı kalabalıkan ayırıvermıştır Bırbı rını tanıyoılaıdıı Bu kısa parçada bırbırını yenı tanıyan ıkı kışı çıkmıştır ortava II. tkıncı bolum, bırbırlerını yenı tanıyan kadınla erkeğın konusmalarından oluşur Kadınla eıkeğm adlaıını bılmeyı/ Da ha doğrubu, hıkâye boyunca kımbenın adı geçmez Kadın ve erkek durmadan konu şurlar Bu konuşmanın karmakanşık olmama sı ıçın konuşınaların du7gıın nır sıra i7İe mesı geıeklı Su a ıle bıı erkek konuşur, bır kadın Araya bır başka konuşmacı gırenıı yor, gırecek olursa konuşma karma kan şık olacakrır Once kadın, erkeğe "N'olur anlatsana Ben konuşkan değılımdır, bana bakma sen " dıye başllyor Erkek, "Ne anlatayımr1 Neyir1" der Kadın, "Buraya nasıl geldlnr' Sabah nc yaptın^" dıyoı Ve erkek anlatıyor "Dolmabahçe'dekıo gıi7elım ağaçlıklı yol var ya, onıı yıırııye rek geçtım Denızden gelen rıızgâr yuzu me vıııdıı Aıılatamam, butun ağaçlar, yol taşları, arabalar, hepbi bimblcak bır u ğ or tusuyle kaplıydı Gozlerı yaşartacak kadar gıızel bır hava go7İerım yaşardı " Kadın, eıkekten, yurekten llgllendlğl şeyleıl, başkalarma anlatmaktan kaçina cağı şeylerı duymak îbtıyor, "Anlat bana dıyor krkek, anlatıyor "Boyle guzellığı gozle rıyışarran havılar sıkıyonerım ılanınauy gun değıldır dıve duşundum çiçeklere ba kaıken Boyle havalaı aıamalaı a geeebas kınlarına ve toparlanmalara uygundur Ansı/ın, sen geldın aklıma Belkı bır daha hıç goruşmeyeceğl/ " Aramalar, gec e baskınları ve toparlamalar kadının ıımurunda değıldır Kadının tek kavgisı atanmamiş olmaktlr, ılglsı/llk tıı Erktk "Bır gccc aramasında, hıç unut iTum, saat ııçtc kapıvı açtığımda, tufckle ıını ıısrume do^ıultmuş ıkı polısle bır de nı/ assııbavı çıkmıştı kaışıma () /aman koıkmamıştım sandıgım kaılaı Kadın "Koıkuvu bılenler, vaşamış olan lar, çabuk çozulmuvorlar, man Kendı o/el korkularım tanıvorlar demek ıstıyorum " (Bunlar, kadınapekdeyaraşmayan sozlcr) Bolumun sonunda kadın "Rakımı/ da bıttıyahu Neyerdm sen' Paıaııı var, koık nu " dıyoı hrkek dc "canım yemek ıste mıyor ama, şış, kohe falan gıbı bır şeyler soyle de, herır gelıp gıtmesın boyuna Bır de salata " Aykırı ÖyküJer Ayna Mıchel Tournı er den bır alıntıyla başlayan Ayna, nu alıntlnın "toplumsal îçerık" kazanmış bı çımı Tahsın Yucel, hıkâye kahramanı Proresoı larık Uy sal'ı bır "tıp" olmak tan kurtarmak ıçın bırtalum ayrıntıları ub taca kullanıyor Her sabah, uyandıktan son ra, toparlanmak ıçın bır ılcı dakıka yorganı başma çekıyor, gunde uç sıgara ıçıyor, ha berlen sılme huzur ve guven olan Tercuman okuyor Her ışı tıkırında olan, ıyı para kazanan Profesor Tarık Uysal'ı karısı terk etmıştır lerk gerekçesı çok kısa "Senı tanıyamıyo rum'" (Gcrekçenın açıklanmasını karısınm avukatı vapaı "Duşunsel, sıyasal tutumu nuzun, clunyaya bakışınızm değıştığını soy lemek ıstıyor ) I ank Uysal tam bır eyyamcıdır, donemın yonetıcılerıne derslerınde ve yazılarında coşkuyla savunduktan sonra, askerlerın soz konusu yonetıcılerı devırıp ıçerı tıkmaları nı ızleyen ılk dersınde ( ) 'Bu gıdışın bız zarurc boyle netıceleneceğını bu kursude muteaddıt defalar tekrarlamıştım' dıycbılır larık Uysal çok zengındır, "Karısının ay lık ter/ı parasıvla koca bır ytl koca bır aıle geçııuıdı Oğlanla kızı Ameııka'ya yolla mışlardı Suyunkaynağı "Artık zamaıımm yuzde doksanını şırketlere ayırıyor" Yasaların boşluklarını bularak parronlarına pala ka/andırıyor Kendı de kaza nıyor 12 hylul'den sonıa vaygın laşan bır deyımle bır "holdıng profesoru", Tarık Uysal Ama Tarık Uysal'ın bır derdı vardı "Hıçmıhlç tanımadığıbır takım ınsanlar, kollar açık, ağız kıılaklatdı, karşısına dıkılıyor ( ) kırk yıllık dostlar gıbı boynıı na baıılmaya kalkıyoılaıdı " Kuçuk bır lokantada rastladı ğı lısedetı sinrf aıkadaşı l'utkal Rıza ıle konuşmaları, daha doğ rıısıı Rıza'nın açıklamaları, so nunda "benzeme benzetme"konusuna epey aydınllk getırır Ta ıık Uysal ın başına geîenlerı an lattıktan bonra, borduğu "Sen bıı ışı nasıl açıklıyorbun' sorubiına Ri7a nın cevabı ılgınçtır "Kımı yuzler aşinıyor" Sonrasını sade ceduşunmekleyetınır Rıza "Za manla gerçekteıı aşinıyor yuzleı, o/ellıkle Profesor Tarık Uysal gı bı kalıptan kalıba gırenlerın yuz lerı ve gozlerı aşinıyor, gırtıkçe belırgınleşecek yerde bulanıyor, herkebin, daha doğrusu kendı tıı IV. Kadın çevreyı gozden ge<,ırerek zaman olduıuyor "Kırık dokuk masalar Ayak larına kartoıı parçaları, klbı ıt kııtuları, ga zo/ kapakları boku^turulnıus, ustlerı yağ lı kalın bır mu^ambayla kapfı " Tezgahın arkasında ı<,kıler Tozdan etı ketler okunmuyor "Saat ııçıı geçıyor IVen gecıktı " Kadın, sıkıntıdan çevreyı go/Iemlıyor "Helada bıı esrarkeş, pantolonu oı/le rınde, paçaları, kubura yığdı kâğıtların, ga zetelerın, aybaşı pamuklarının sıvısına bu laşmış oylecc uyııyor Garsonlar, yakalamışlar ıte kaka atıyorlar dışarı " Sıkıntılı bu bekleyış biııuyor V. Soıı bolum gene aynı yapıda Adbi7 Kadın, "Sen hıç konuşmadırı abil Anlat sana Lrkek "Senı sevıyorıım mu dıyeyım ıs tıyoısuıi''" / "Şu kadarını soyleyebılırım III. "Terlıyorum " dıyebaşlıyot kadın "Kol lanmın altı sırılsıklam " "Ikı saatır, ne ıkı saatı, bır aydır bekletılmış, kayırılmış, da ha doğrusu gerçekleştmlmesınden kaçı nılmış bır yakınlığın gelıp çatması bu " "Sicaklık, ıısulca akıyoı ıçımden, kar şımdakme (erkek mı, aaam mı, arkadaş mı desem), onun gozlerınden yansıdıktan C U M H U R İ Y E T K İ T A P S AY I 7 17