22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

f rinden biri olan, bütünlügTın gerçek hayatta değil anoık bir metinde yaratılabilcccg'i ilkesini Carver ne kendindcn önceki geıçekçiler (Maupassanl, Çehov) ne de postmodernist (Barthelme, Abisb) ya/arlar gibi vcrir. Carver'in öyküleri nc tam anlamıyla birbütiıne ıılaşmaya çalışan parçalardan nc de laııı anlamıyla kendilerine özgürlük veıilmiş paıçalardan olıışur. Onun üykülerinde anlatı her ne kadar gelencksel gerçekçı nnlatıyı andırsa da yaşamın arka planııula kalaıı anlardan çıkatylarak oluşturulan parçalarm ukııyucunıın aklında bir Hiıriinliığc ııl.ışmasına asla i/in vcrilmc/. Bıı yu/dcn oyküler çözümsüzlük vc açık bırakılan bir sonla biterken okuyucuda, eliniuzatsayakalayabilecegiamauzandığı anda yok olaıak sı/ılı bir boşluğa dönüşen yarım kalmış bir biitünlıık hissiuyanır Bıı açıdan hakıldıg'mda, postmodcrn yazın clle tulıılmaz, tartışma götürürbiranlamın vaılığınıvurgulamışsa, Carver tiirii minimalizm okuyucuya anlaının içine hapsedildiği, sıkıştı rıldıgı, hayatın arka plana atılmış vc iyiı.c daraltılmış anlarını art arda sıınarak bizlere verilmeye çalışılan bütünlük duygıısunun içindcki boşlukları sezdiII Carver'ın üçüncü öykü kitabı olan Aşktan Sözettiğimizde Sözünü Ettikleritniz'dcki öykülerde karaktcrlerin bunalımları uçları açılmış sinirlerden bir ağ oluşturur. I lcr öyküde "insan gürültüsü"nü daha yakın, içten ilişkilcre yeöleyen, evli ya da boşanmış yalnız kadın ve erkekler vardır. Carver'ın Amerika'nın tarihi yazılmamış insanlarını anlatmaya dcvam cttiği bıı öykülerdc insanlar ilişki kuramadıkları için aşktan söz cttiklcrinde cümlelerine ya "ama" ilc başlarlar ya da cümlelerini "ama" ile bitirirler; kısaltmalara başvurıırlar; uzıın hikâyeleri kısa yoldan anlaîmaya çalışırlar. Kısacası Aşktan Sözettiğimizde.... bir kısaltmalar kitabıdır. Anlatıtn biçimi, iskeleti çıkmış ciimleler, donakalmış tasvirlcr, sokak ağ>.ı ve sanki karakterlcrı çevrelcyen mobilyalardan yüksclcn bir sese benzeycn anlatıcının scsindcn oluşur. Carver ekonomik bir dil kullandığı için sık sık övgüyle karşılanmıştıı lakat burada "ekonomik" olaıak adlandmlan dilden daha de^işik bir şey vardır ('aıver'ın karaktcrlcri scizünu ctmek istcdıklcrı şcylcri kullandıkları sözciiklcr ya da aimlelcr ilc iladc cdcbilmcktcn olduk(,a uzaktır. Bu yii/dcn, üıneğin I kıningway ya da Çehov'un kııllandı gı dilin ckonotnikligi ilc( iarvcr'ın dilinın ekoncımıklıgı aıasırnla bir bcnzırlikyoktur. ("arvcr'ın kciulisi Ac lnı konırollu anlatım biçiminın bıllı bircstctikanlaC U M H U R İ Y E T K İ T A P S AYI 2 5 5 rır. yi!,ından kaynaklandığını reddetmez. Ya/.ann bu niyctine tn iyi kanıt, daha öncc Tiirkçeye çcvrilmiş bir başka kitabı, Ateşler dc ycr alan iki oykiinün ("Eyc Böylc Yakın Bunca Sıı" vc "1 kr Şcy Üsliinc Yapı^mı^tı")dcği^ikbiıbi(,İIIHI< "Aşktan Sözettiğimizde de..." de tckraı karşımı/a çıkıyor olmasıdır. Bunıın yanı sııa,bıııadaki oykıılcri birbirınc bağlay.ın cn tcmcl ö/cllik, öykülcıin karaktcrlcrin hayat hikâyclcıinin sonacrdigiycrdcbaşlamasıdır. "Ni<,in DanM.tmiyorsıın?"da cşyal.ınnıbah^cycçıkaranadamaynı zanıandasona crcn (>yküsüniin.igni dışarı çıkaran, tersyüz cdcn bir adamdır. Sona crişin ncdcni çt>k açık olmasa da büyük olasılıkla sıına crtniş bir cvliliktir. Her iki dtızlemde dc hayalını tcısyüz edcn adanı kcndisini yaralanmalara açmıştır. Alışvcrişc çıktıgı bir anda yoldan ceçen bir çift adamın bahçeye çıkardığı eşyaları biralışverişhrsatı olarak görüp dışarı çıkaıılan şeyleri kanştırmaya başlarlar. Bu fikir geri gelcn adamın da hoşuna gider çünkii artık geride kalmış, bitirilmiş öyküsiinü satma fırsatıdır bu. Konuşmailcrledikçckarakterlerehakimolan ton daha da belirginleşir: "Abajur ışığı altında yüzlcrinc bir ifade gelmişti. lyicil ya da kötücül. Anlaşılmıyordu." Adama görc dıırıım böyleyken, öyküniin sonıında adam genç kıza görc "çok sıkışık bir durumda lilan" olan bir adamdır. "Kamcııyc" adlı öyküde sona eren öykünün ardından yakılan bir agıt havası hakimdiı Sessizliği bozan tek şey öykÜMi sona eren bir çiftin, Duanne ve 1 lolly'nin, yine kısaltmalar kullanarak hayatı anlama çabalarıdır. Oyküyü Duannc'nin bir hi/mct<,iyle olan ili^kisi bitiıir vc hcr nc zaman olanlaıı açıklamaya ı,alışsa başlarına gelen şeyleri anlamanm imkansızlıgından yakınır: " I leı neyse, oyle ya da böyle'"*, "Sonra bir sabah. Bilmiyorum." , "(iözleıimi aı;ıp tavana bakıyor vc (iclclonun) (,alışını dınliyor vc bize nclcr olmakta oldıığıınn dıişunüyordtım" \ "Korkıın^bırşey bıı, bana ya da dalemc ne olacak bilmiyı>rıını."' Sözciiklcrin dilegetiıe Kontrollü anlatım biçimi mediği şcyler, sorumluluk, duygu, aşk baştan bcri var olmamışiır. Bu yüzden ilişkilcr birdcn kabarıvercn anlamsız dışavurumlara dönüşiir: "()sabahTeachers'ı göbcgime döküyor ve yalayıp icjyor. () giin öğleden sonra kendini pencereden aşağı armaya kalkıyor." Duanne ve r Iolly başlarına gclenleri anlamasalar bilc hcr şcyi tersyüz etmcktcn gcri durmazlar ve sonuçta ortaya (,ıkaıdıklaıı şey şııdııı "Matrak bir İıer şey olabılir' noktasına gclmiş;ık, her şeyin olııp bittiğini lark ettiği^"^^~"~^~^~~^^~" miz şıı anda Maalesef ortada üstüne lckrar bir şey inşa edeeekleri bir şey kalmamıştır. Artık her şey için çok geç oldugunu söylemek için Holly'nin "Duanne" demekten başka sözü kalmamıştır. "En Küçük Şeyi Bile Görebiliyordum" da ise sona eren bir şey yoktur görünürde ama uyku tutmayan bayan anlatıcı, kocası horul horul uyurken dışanda uzanan dünyaya bakar. Sözcüklerin kabuğunu kaldıran geceye çıkrığında kendisini Carver'ın okuyucuda uyandırdığı o aynı sızılı boşluğun içinde bulur: En küçük şeyi bile görebilmektedir ama iş tasvire gelince şöyle düşünür: "Bunu, yani sokaklarda bu kılıkta dolaştığımı daha sonra hatırlamaya çalışmalıyım, diye düşündüm. Komşu bahçede kocası Clitt'in cski dostu Sam'i çiçeklerine zarar veren sümüklü böcekleri temizlerken buldııktan sonra eve döndüğünde kendı yaşamındaki en küçük şeyi, belki de onıın hikâyesini sona götürecek en küçük ama en önemli ayrıntıyı görecekken kendisini uykuya tcslim cder. Sözcüklerle aralarındaki ilişki bozulduğıı gibi dünya ve insanlarla olan ilişkileribozıılan Carver'ın karakterleri günlük hayatta oldııkça kısa süıen ve yiı/evde kalan konuşmalannı ancak içtıklcrı zaman ıızatıılar ama yine de kısaltmalardan kaçamazlar. Kitaba adını vcrcn öykü, "Aşktan Sözettiğimizde Sözünü Ettiklcıimiz"de hcr ikisi de ikinci cvliliğini va[>mış Mcl ile Tcrrı ve yenı evli Nick ile L.aııra içki ile başlayan sohbetlerine çerez olarak aş kı seçcrler. Bir yanda gerçek aşk diye nitelendirilen mııtlak bir ilişkinin çerçevesini çizmeye çalışırlarken öte yanda kendi hayatlarına baktıklarında ortaya çıkan şey aşkın gclip gcçiciligidir Cîelip geçiciliği aşkın varlığına mı, yokluguna mı işaret eder? Bıı öyküdeki karakterlerin göreceli olarak daha konuşkan olmaları onları sözcüklerinin anlam alanlarını kısıtlı tutup kısaltmalara başvıırmaktan alıkoymaz. Mel bu yüzdcn şöylc dcr. "Bu olay aşktan söz ettiğimizde neden sözettiğimizi bilirmiş gibı konuştuğumıız için ııtanç vermeli bize." 1 1 Carver'ın oteki karakteılcıine göıe göreceli olarak daha "eğitimli" olan bıı çihlerin aşk sözcüğiinün ardında yatan anlamı ortaya çıkarmaya çalışırken ortaya çıkan zorluk karşısında ııtanç duymaktan başka bir şey yapmak akıllarından gcçmcz. Içkinin koyulaştırmaktan çok bulandırdıgı sohbet bitecek gibi dcğildir ve anlatıcı (Nick) öyküyü şöylc bitirir: "Yüreğimin vıımşlarını duyuyordum. Ilerkesin yıireğini işitebiliyordum. Odanın iyice kafarmış olmasına karşın, orda öylecc oturııp kıpırdama dığımız halde çıkardığımız o insan gürültüsünüişitebiliyordıım." Kitabın son öyküsü "Bir Şey Daha", Nick'in "insan gürültüsü" diye nitelendirdiği sohbet cdememe sorununa düşülmüş bir dipnol gibidir. Rae, her hastalığın insanın aklında başladığını açıklamaya çalışıyordur ve L.D. ona deli olduğunu söylerken Maxine eve döner ve böyle bir eve geri döndüğü için asıl delinin kendisi olduğunu söyler. Kopan kavgadan sonra L.D. evi terk etmeye hazırlanırken ev artık deliler evine dönüştüğü için bu evde oturamayacağından yakınır. Fakat sarf ettiği bütün cümleler sanki bir önce söylediği cümleyi açıklamak için yazılmış birer dipnot gibidir. tletişim kurulamamaktadır ve sözcüklerin durumları açıklamadaki yctcrsizliği yüzünden geriye hcp "bir şey daha" kalır. Fakat sonıında L,D. bundan da vazgeçer ve bizlere adeta Carver'ın gösterdiği istediği boşluğa ima edercesine, istercesine susar. Carver'ın hikâye kitabı yalnızAmerikan TV kıışagının tarihi yazılınamış insanlarını ankttığı için değil aynı zamandaTürkiye'dede l$8ü'li yıllardan sonra yetişen nesli ileride nasıl bir gelecek beklediğini göstermesi açısından önemli bir kitap.B 1 Raymond Carver, Ateşler, Çevıren Zıifer Aracagpk, Adam, httinbtıl, 1990 2 Raymond Carver, Aşktan Sözettiğimizdc Sözünü Lttiklerimiz, Ccvırcrı Zafer Aracagök, llettştm, ıstıinbul 1994,11 s. l,ı «\ .ı 12 /4any.,i.27.Ja.ty ,\ 27 /(m K ı .> 2(> /7an\,\ 27 /Hagv,\ 14 /V,/«\ . ı U / U> ,ın\ .1 V /HI/JBV.I N ; /Uan.', ,ı M.V Aşk sözcüğiinün anlamı S A Y F A 11
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear