Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Söylentinin gürültüsü **. •• • • • •• ••••• H Latife Tekirt 'in BerciKristin Çöp Masallan acllı romanı, Ingıltere'ninen prestijliyayınevlerinden olan ve ABD'dc de yayın yapan Marıon Boyars yayınevi'nce yayımlanarak Londra ve Neıv York takikitapçdarda yer aldı. Marıon Boyars ingiltereveÂBD'delvan Ulich, julıo Cortazar, Georges Bataille, ingrnarBergman, H. Büll.Jobn Cage, B. Canetti,]. Cocteau, W. Gombroıvicz, julıa Kristeva, F.G. Lorca, Yevtuşenko gıbiyazarvesanatçdarınyayımcısı olarak tamnıyor. Berji Kristin Tales ¥rom the Garbage Hills adtyla yayımlanan kıtabtn çevirisiRuth ÇhristieveSalihaPakertarafmdan gerçeklestirildi. Kttapta Saliha Paker'in Tekın'inTurkiyeedebtyatmdakiyerim tanıtan sunuşunun yant sıra, John Berger'ında btronsözüyeraltyor. Berci Kristin Çöp Masallan daha önce de Almanya'da VerlagamGalgenberg tarafından Der l lonigberg, Hollanda 'da Uitgeverijde Geus tarafından da Bloemheuvel adtyla yayımlanmtştı. YazannSevgiliArsızölümadlı kitabıysa Italya 'da Gıuntitditore tarafından Cara Spudorata Morte adıylaçıkmısvfbüyükügı loplamıstı .Aşağıda ]ohn Berger 'in kita ba yazdığı onsözü okuyacaksımz. JOHNBEREER Latife Tekin in "Berci Kristin Çöp Masallan" Inguizce'de H iç böyle bir kitap okumamıştım Belki siz de okumamıs,sınızdır. Gerçek özgünlüğü tanımlamak zordur, çünkü ilk kez varolduğu izlenimini verir ve iyi ki genellemelere izin vermez. özgün bir yapıtın içinde yolunuzu kaybedersiniz. İçinde kalırsanız, tııtsağı olursunuz, orada yaşamaya zorlanırsınız ve unutulmaz bir deneyim yaşarsınız. Yolunuzu kaybetmekten hoşlanmtyorsanız kitabı kapatır, "Ne saçma!" diye homurdanırsınız; böylece kitap size kapalı kalır, belki de sonsuza dek. Latite Tekin'in kitabında yolumu ilk kcz birkaç yi\ önce kaybettim. Daha önce de Istanbul'da, Latife Tekin'in hakkında yazdığı şehirde yolumu birçok kez kaybetmiştim. Gecekondu bölgelerindeki iıısanlarıziyaret ediyordum. Asya ile Avrupa arasında gidip gelen Boğaz vapurlarına biniyordum sık sık. Ayaklarım tam da onun taril ettiği toprakların tozuyla tozlandı. Ve birdenbire, seyrettiğim şey, omuz omuza geldiğim şey, sırtımı döndüğüm şey, hiçbir zaman görme155 mümkün olduğunu, dünyanın herhangi bir yerindeki.herhangi bir okur Tales from the için mümkün olduğunu göstermesi olGarbage HilU du. Bunu yapmak istiyorsaruz, kitabıanov«lby nı okuyun! Latife Tekin Kitap dil üzerine. Latife postmodernist ya da yapısalcı olduğu için değil, çöp tepelerindeki yaşama aşina olduğu için böyle bu. Her şeyin geçici, derme çatma, yasadışı, kaypak ve tümüyle güvenceden uzak olduğu bir ortamdatakma adların, öykülerin, söylentilerin tekerlemelerin, dedikodulalabirentinde kayboldum. rın, şakaların, atışmaların bir tür yuva Birkaç y ıl sonra, ortak Türk arkadaş oluşturabileceğini çok iyi biliyor. Rüzlanmız aracılığıyla, Latife'yle tanıştık. •gâr, toz, rüzgâr. Yine de masallar, çatılardan çok daha iyi bir korunak unutuBütün bir akşam boyunca gülüp durluşa karşı. Bu tepelerde her şey kirli, duk. Sanırım, açıklanamaz olana gülüinsanlann yaşamlarıyla kazandıkları yorduk. örneğin o sırada biliyor olefsanevi adlarla, bu adların attırdığı saydık benim onun kitabına bir önsöz kahkaha dışında. Çöp tepelerinde yazmam fikrine de çok gülerdik. kahkaha, kalp kırıklığıyla kol kola. Gülmemizin nedeni kısmen, araölümse zehir dolu ve her yerde. mızda doğru dürüst bir ortak dil olnıadığı için, gülmenin suskun kalmaya en Masallardaki öykü anlatıcısı söyleniyi alternatif olmasıydı. (Farklı neden ti. Kesinliklerin hâkim olduğu yerlerlerle, kitapta da sık sık geçerli bu.) de, bir ifadetarzı olarak söylentiye pek Ama, ayrıca, hiçbir zaman hiçbir yerde rağbet edilmez. Mahkenıeler, bakansöylenemeyecek her şeye de gülüyorlıklar. İdari müdürlerin büroları. Üniduk. Sabırlarının son haddine varmış versiteler. Söylenti efsaneden de beiki yazar, buna gülüyorlar. Böylesi bir terdir, çünkü denetlenemez. Söylentigülüş tipik Akdenizlidir. Berraklık ve nin geçerli olduğu tek büyük kurum günışığı aynı şeyi söyledikleri zaman borsadır. Borsa eksperleri uçuçu, tahbaşlar. min edilemez, çoğunlukla açıklanamaz, riskli ve tıka basa dolu (aşırı paKuşkusuz Latife Tekin özgün olma rayla dolu) bir ortamda olaylarla uğrakaygısıyla çıkmadı yola. Böyle bir fikir bir zamanlar aklından geçtiyse bile, on şırlar (ve bunları üretirler^. Söylenti, her zaman kargaşanın eşiğinde duran üçünden önceyken olmalı. Böyle bir olayları izlemeye çalışmak, tahmin hevesi koruyan yazarlar, hiç büyümeedebilmek ve bunlan bir arada tutabilyen yazarlardır. Tekin'in olgun kitabının özgünlüğüyse, öyküsünün doğru. mek için gösterilen bir kitle tepkisidir. îşte bu nedenle inanılmaz biçimdedan bir sonucu. Ondan önce gecekonWall Street'le çöp tepeleri arasında ordu mahallesi kendi başına bir varlık olarak hiç girmemişti edebiyata, yazılı tak bir yan vardır. Söylentinin gürültüanlatıya girmemişti. Gecekondulara su. ancak bir dekor ya da sosyal problem Bunun dışında elbette bu gezegenin olarak yer veriliyordu. Tekin'in Berci tümüyle karşıt uçlarıdır; birinde galipKristin Çöp Masallan nda bir gecekon ler, öbüründe mağluplar oturur: Birindu topluluğu dünyanın merkezi durucide söylenti para kazanmanın en iyi munda, sahneye hâkim ve göğe konuyollarını gösterir, ötekinde varkalabil juyor. menin en son çügın zayıf umudunu fıTekin, daha önce hiç yazdmamış ola • sıldar. Birincisi çıldırmanın eşiğindedir farmakoloji kayıtlarımn gösterdinı ya/.mış. Başka yazarlardan başka kiğine göre. İkincisiyse bir masalın eşitaplar izleyecek bıınıı belki de izledi ğindedir masalların da ilk anlatıldıkla bÜe ancak bu yazarların ve bizim ona rında yaşam kadar acımasız olduğunu büyük bir borcumuz olacak. Mesele hatırladığımızsürece. onun yolıı göstermişj olması değil. Hepimiz yolumuzu kaybederiz; yüzlerce Söylenti, her türlii sığınaktan ve güde yol vardır. Latife Tekin'in yaptığı, venceden yoksun bir topluluğun mubir gecekondu mahallesini dünyanın hayyeleşinin bastırılamaz gücünden merkezi olarak tahayyül ctmenin doğar. İşte Latife Tekin burada söy ji Kristin yeceğim şey, kıılak veremediğim şey onun kitabında bir ses buldu. İçinde kendimi yine kaybettiğim bir kitaptı bu, ama bu kez Tekin'in kavrayışının LatlfeTekln lentinin sesini bulrnuş. Bu gecekondu sesini nasıl bulduğunu bilmiyorum. Ama bir deha gibi gelmiş, ona. Kitapta, Joyce'un sarhoş söylentinin erkek sesini bulduğu yerlere karşılaştırdabilecek yerler var. Tekin'in söylentisiyse diş,i ve ayık. Hiçbir zaman aşırı duygusal değil. Hayretler içinde değil. ftetorik değil. Çekingen değil. Sanki söylenti kılıçlıbirmelek... Tepelerde insanlann toplandığı her yerden gözleri bağlı geçiyor akü tabri kalanndan, tuğla fabrikalarından, tekstil atölyelerinden, NATC) Caddesi'nden, deterjan fabrika.sından, harakalardan, bakkallardan, sendika toplantdarından, camilerden, karton ev lerden, genelevlerden. Gözleri bağlı ve yaşsız; her şeyi duyuyor, dolayısıvla her şeyi görüyor.Neden melek diyorum? Çünkü kimsenin inanmazlık edemeyeceği, yine de kimsenin doğru olduğunu düşünmediği bir vaaı getiri yor. Vaat şu: Çöpten, saçılmış tüylerden, küllerden ve parçalanmış gövdelerden, tckrar tekrar, yeni ve güzel bir şey doğabilir. Belki de söylenti burada bir melek değil de şeytan çünkü sürmeyecek ümitleri uyandırıp duruyor. Ama bu dünyanın neresine düşersem düşeyim, bu meleğin ya da şeytanın gelmesi için dua ederdim, onu dinlerdim; o da hayata döndürürdü beni, tıpkı nicelerini hayata döndürdüğü gibi... • S A Y F A C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI