24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

. Yazdım adını taşıyan bu şiir, bir özlem şürinin bir ineğin ağzından yazüışıdır. Son dize şairi, ele verir: "Eskisi gibi değil b urası sensiz." Sevgi Duvarı yirmi yıla dağılmış şiirleri kapsıyor. Can Yücel'in "yengeçler gibi kendine doğru" koşusu, sesini bulmuştur artık, bir sonraki kitabı Bir Siyasinin Şiirleri'ni bilenlere tanıdık şiirlerdir bunlar. Sözcükler söylendiği gibi yazılmaya başlanmış, öfke dilediğince dile getirilraiş, ağıtlarda bile hüzün değil, öfke var: "Cahit ki bu hasta düzende sağlıklı bir kanserdi / Cahit ki haksızlığa karşı üreyen hücrelerdi" (Cahit için Cahit) Sevgi Duvarı'nın anahtar şiiri Sevgili Gençlik'tir: "Öyle parçalandım ki ömrümde / Sevgiyle öfke arasında / Sevgimi öfke vurdu / öfkemi sevgi kaçırdı / Içim parçalandı arada / Bi de bigün baktım gökyüzüne bi bayram gecesi / Bi kestane fişeği açmış yedi rengimden / Yağıyorum çocuklarınüstüne." Okur, bu kestane fişeği sözcüklerin şairini duyumsamak kadar anlamak da istiyorsa, dikkatli olmak zorundadır. Türküler, biraz değişerek boy gösderecektir yeni türkülerde. Sloganlar apaçık yazdacaktır. Can Yücel, şiirinde yaşadığı hayatı ve siyasetteki inancını "düpedüz" söylemeye karar vermiştir: "Oyun durmuş godoşu bekler / Aydın kentin kolalı yakasında / Yavuklu dağ arkasında / Halk bir Anka Kuşu bekler / Düşünmek, dağların kargaşasını / Döşemektir bir petek bala / Olmuyor ki böyle şaklatmakla / Eski koşukların masasını/ ... / Zikredelim toprağını / îşçi Partisine yaptırdım kaydımı" (Kayıtlı) şiirde "Sokrata kurban kesilen horoz", Lokman, Kanuni, dağdan odun taşıyan horoz, "duyuların en incesi akla" seslenir. "Evrenin camını açmak için" bugüne yansıyan düne göndermeler yapan Can Yücel. Bir Siyasinin Şiirleri Can Yücel'in Bütün Eserleri'nin ikinci kitabı Bir Siyasinin Şurleri'nin ilk baskısı 1974'te yapılmış. Bu kitaba 12 Mart koşullarının getirdiği bir hapisane kitabı diye bakabilir miyiz? Can Yücel, Refik Durbaş ile yaptığı söyleşide, hapisanede daha açık görünen çelişki ve cephelerden, şiirle başbaşa kalma olanağının genişliğinden sözediyor gerçi. Bence bu rastlantı olmasaydı da şiirinde, Memet Fuat'ın sözettiği "yaşamın güzelliklerini, kucaklayıp bağrına basarcasına saptayı§ı, çirkinliklere hoşgörülü, babacan bir halk adamının sövgülü diliyle yük lenişi" görülecekti. Çünkü şürinin çizgisi buraya dayanmıştır. Kızı Güzel'e yazdığı şiir, Sevgi CU M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 9 9 SARDUNYA'YAAĞIT tkindiyin saat beşte, Başgardiyan Rıza başta, Karalar bastı koğuşa tkindiyin saat beşte. Seyre durduk tantanayı, Tutuklayıp sardunyayı Attılar dipkapalıya tkindiyin saat beşte. Yataklık etmiş ki zaar Suçu tevatür ve esrar, Elbet bir kızıllığı var tkindiyin saat beşte. Dirlik düzenlik kurtulur, Müdür koltuğa kurulur, Çiçek Demire vurulur tkindiyin saat beşte. Canların gözleri yaşta Aklı ıdamlık yoldaşta Yeşil ölümle dalaşta Sabahleyin saat beşte. SEKİZ Bugün Ondokuz Mayıs, Mayısın ondokuzu' Sen ey Türk ıstiklâlinin koruyucusu, Sen ey ulkeemizin geleceği, Ulusumuzun gözbebeği, Sen ey dcmirparmaklıklarda barfıks yapan, Ranzalarda parende atan Sportmen ve kahraman Türk GençÜği, Onünde senin büıün Kilitbahırler açık, Ama her zaman Samsun'a çıkılmaz a, Bu sabah da avluda vulta atmağa çık! MARE NOSTRUM En uzun koşuysa elbet Türkiye'de de Devrim O, onun en güzel yüz metresini koştu En seknıez lüverin namlusundan fırlayarak En hızlısıydı hepimızin, En önce göğüsledı ıpı... Acıyorsam sana anam avradım olsun, Ama aşk olsun sana çocuk, AŞK olsun! Duvarı'ndaki öyle Bi... şürinin giriş bölümüyle Güzel'e şürinin giriş bölümüne baktığımızda bunu daha iyi görebiliriz: "Temiz gömleğimi giydim talimden sonra / Ayaklarını yıkıyor çeşme başında erler / İşte sen öyle bir serindin / Tuzladan kaptılarla inerken şehre / Ne güzel şey sivil denmesi çıplağa / Ve günaçık penceresinden meşelerin / Yamacın kuytusuna sokulmuş mavi / Ufacık bir deniz gibiydin" (öyle BL.) "Dün gece senin küçücük elinle yalnız yattüc. / Yalnız, senin küçücük elinle yalnızlık / Kandilli ilkokulu kadar kalabalık... / Zilleri çaldığında düşlerüıüı / Sınıfların kapdarı ardına kadar açık, / Gökyüzünün, denizin, toprağm ve hayalle emeğin / Haklı sınıfları..." Can Yücel'in, bu kitabındaki anahtar dizeler: "İşte böyle can kardeşim, / Sade yazı yazarken değil, konuşurken de / Hep çifte dikiş vuracaksın anlama! / Dikişin biri bugün için, ama / Asıl önemlisi, öbür dikiş kalacak yarına!." (Otuzsekiz)dir. Bu anahtar Can Yücel'in bu kitaptan sonraki tüm şiirleri için de geçerlidir. Bir bakıma bir hapisane güncesi niteliğini taşıyan Bir Siyasinin Şiirleri, "özün biçüni belirlemesi"nin bir aşamasıysa da, Can Yücel'in şürinin yaygınlaşmasının da bir nedenidir. ölüm ve Can Yücel Can Yücel'in Bütün Şurleri'nin üçüncü kitabında da iki kitap toplanmış: Ölüm ve Oğlum/Gökyokuş. 1976 yüında yayımlanan ölüm ve Oğlum, Can Yücel'in şiirine ölüm temasını getiriyor. Şairin ölümle ciddi olarak hesaplaşması, bu kitaptan başlayıp Gökyokuş, Rengahenk, Canfeda, Çok Bi Çocuk, Gece Vardiyası'nda da sürecektir. Can Yücel, ölümü somut bir olgu olarak duyup, ölümden sonraki gövdesini düşlerken de, arkadaş ölümlerine tarih düşerken de dünyadan caymaz. Gövdesindeki "tarçın" "bırakmaz onu ölmeceye". " O hayırlı geceye" evet demez. Bu yüzden, çiçekler, seranat yapan kurbağalar, arkadaş çocularının doğumıı kadar, işçilerin hangi partiye oy vermek istediklerüıi de izler, saptar, yazar. Can Yücel'in "çiğköfte" acısıyla tanıdığı ölüm yoklaması, ona dünyayı dahaçok sevdirir, diyebiliriz. Filizlenen bir fasulye tanesi, fesleyen, başkuş renkle ve ahenkle girer şiire. Ne yıkanan bir kadının kalçaları, ne yeni bir tadının tadı eksiktir. Tüm bu dünyaya doymamış çdgınçocuk şiirleri, siyasal olayları da dışlamaz. Belki de, bu bozuk düzenüı sürüp gitmesi, insanların ölümlülüğünün sürmesi kadar, kızdıSAYFA 13 Şair ve yazar Can Yücel 1926 yıI lında tstanbul'da doğdu. Ünlü Millı Eğitim Bakanlarımızdan Hasan Ali Yücel'in oğludur. Ortaöğrenimini Ankara Erkek Lisesi'nde tamamladı. Ankara Üniversitesi Dil ve TarihCoğrafya Fakültesi Klasik Filoloji Bölümü'nde ve tngiltere'de Cambridge Üniversitesi'nde okudu. Bü süre Londra'da BBC radyosunda çalıştı. Dönünce Bodrum'da turist rehberliği yaptığı birkaç yildan sonra (196365) İstanbul'a yerleşti. Bağımsız çevirici olarak yaşamını sürdürdü. Yenilikler, Beraber, Seçilmik Hikâyeler, Dost, Sosyal Adalet, Şiir Sanatı, Dönem, Yön, Ant, tmece, Papirüs (194569), Yeni Dergi, Birikim, Sanat Emeği, Yazko Edebiyat, Yeni Düşün dergilerinde yayımladığı şür, yazı, çeviri şiirleriyle tanınan Yücel, 1965'ten sonra sürekli olarak siyasal konularda da yazdı. Ilk şürlerini topladığı Yazma (1950) kitabından sonra, toplumsal sorunların yarattığı izlenimlerin ağırlığından kurtulmak istermiş gibi kimi taşlama, kimi bıçak gibi işleyen duyarlıkların ağır bastığı şiirlerde yalın clili ve buluşlarıyla dikkati çekti. Ünlü dünya şairlerüıden çevirdiği şiirleri bir araya getiren Her Boydan (1959) adlı kitabı bu türdeki çalışmaların en başarılalarından sayıldı. Yapıtlan: Yazma (1950), Sevgi Duvarı (1973), Bir Siyasinin Şiirleri (1974), ölüm ve Oğlum (1976), Şiir Alayı (1981), Rengahenk (1982), Gökyokuş (1984), Canfeda (1987), Çok bi Çocuk (1988), Gece VardiyasıAlbümü( 1992),GüleGüleSeslerinSessizliğH 1993).
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear