24 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Sağlık Benlere dikkat! Her yıl yaz aylarından sonra bedenimizdeki benler sayıca artar. Bu sayıda benlerimizi mercek altına aldık. Amacımız konu ile ilgili temel bilgileri aktarmak ve bedenimizin benlerimizle verebileceği birtakım sinyalleri anlayabilmek. Prof. Dr. Reha Yavuzer, Vehbi Koç Vakfı Amerikan Hastanesi Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Bölümü Ben nedir? Halk arasında “BEN” diye bilinen ve tıp dilinde “nevüs” olarak adlandırılan oluşumları, “melanositler” meydana getirir. Derinin normal yapısında da bulunan melanosit hücreleri “melanin” isimli bir boya maddesi yaparak deriye rengini verir. Benleri oluşturan hücreler de yine benzer şekilde melanin pigmenti üretebilirler ancak normal deriye göre oranları daha fazla olduğu için daha koyu renkli olarak karşımıza çıkarlar. Genel olarak zararsız olan bu oluşumlar, sıklıkla kahverengi veya siyah renkte olurlar. Bazıları deriden kabarık dururken, bazıları deri seviyesindedir. Kimi benlerin üzerinde tüy veya daha kalın kıl yapılarında olabilir. Çok değişken boyutlarda gözlenebilirler. Doğumdan beri var olabildiği gibi sonradan da çıkabilirler. Doğumsal benlerin bazılarında çok düşük de olsa deri kanseri gelişme olasılığı vardır. Bu nedenle bir benin doğumdan itibaren var olması, onun iyi huylu olduğu anlamına gelmez. Sağlıklı bir bireyde ortalama 1315 adet ben mevcuttur. Bu sayı yaşla ve ultraviyoleye maruz kaldıkça artış gösterir. Benler görünüşlerine, renklerine, bulundukları yere veya köken aldıkları hücrelere göre farklı isimlerle adlandırılırlar. Vücudumuzda birçok ben bulunur. Benlerin sayısında çeşitli nedenlerle artış meydana gelebilir. Bazıları güneş ışınlarının etkisi altında ortaya çıkar veya çoğalır. Benzer biçimde yaşlandıkça sayılarının daha arttığı, renklerinin koyulaşıp açılabildiği, daha genişlediği de gözlenebilir. Özellikle açık tenli ve uzun süre güneşe maruz kalan kişilerde daha çok ben görülür. bilir. Bu nedenler benlerin yakından takip edilmeleri gerekliliğini ortaya çıkarmakta ve gerektiği durumlarda benlerin alınarak patolojik olarak incelenmesini zorunlu kılmaktadır. Benlerin hepsinin alınması gerekli değildir. Belli kriterler benlerin alınması için neden teşkil eder. O halde hangi benler alınmalıdır? • 5 mm’den büyük olanlar; • Birden fazla renk içerenler veya alacalı bir renge sahip olanlar; • Çevresi düzensiz, belirsiz, silik olanlar, bir tarafa akıyor izlenimi verenler; • Üzerinde yara açılan, kanamaya meyilli benler; • Etrafı kızaran benler; sıkça tahriş olan (saç içinde, elbise askısı, sutyen kuşağı, kemer bölgesi, gömlek yakası bölgesinde, erkeklerde tıraş bölgesinde) benler; • Zaman içerisinde belirgin fiziksel değişiklik gösteren benler daha dikkatle incelenmesi gereken lezyonları teşkil ederler. Hastada riskli görülen benler yukarıdaki bulgular, dermatoskopi ve klinik tecrübeye göre sınıflandırılmalıdır. Doktorunuz tarafından gerekli görülen, yani şüpheli olanlar cerrahi olarak çıkartılmalıdır. Bunlar daha sonra patolojik incelemeye gönderilerek tam tanıları gerçekleştirilir. Benlerin deri kanserine dönüşümünde güneşin önemli etkisi bulunmaktadır. Bu nedenle güneşten korunma oldukça önemlidir. Güneşten korunmak için özellikle yaz aylarında güneş ışınlarının en dik ve etkili şekilde olduğu saatler olan 1115 arasında çok zorunlu olmadıkça güneşe çıkılmamalı. Mümkün olduğunca kapalı ve sıkı dokumalı giysiler ile şapka kullanılarak güneşe maruz kalan deri yüzeyleri azaltılmalı. Güneşe maruz kalan alanların korunması için ise güneş koruyucu kullanılmalı (koruma faktörü 20 ve üzeri olan güneşten koruyucular ile). Güneş koruyucusu tercih ederken gerek UV A gerekse UV B’ye karşı koruyuculuğa sahip ürünler tercih edilmelidir. Kış aylarında açık havada yapılan sportif aktivitelerde özellikle kayak sporunda güneş ışınlarından korunmak en az yaz aylarındaki kadar önem taşımaktadır. Atmosferdeki ozon tabakasının incelmesi ve çevre koşularının bozulması (kanserojen atıklar ve maddelerin artışı) deri kanserlerinin görülme sıklığını oldukça arttırmıştır. Bu nedenle, benleri fazla olanlar, güneşe çok sık maruz kalanlar (çiftçi, balıkçı, turizmci), açık tenli olanlar belli aralıklarla doktor kontrolüne (Plastik Cerrahi veya Dermatoloji Uzmanı) gitmelidir. Değişiklik gösteren benlerden biyopsi yapılması ve deri kanseri dönüşümü meydana gelmiş ise gecikmeden tedavi gerçekleştirilmesi çok önemlidir. Çoğu deri kanseri erken ve yeterli tedavi gerçekleştirildiğinde rahatlıkla tedavi edilebilmekte ancak tedavide gecikmeler meydana gelirse kötü sonuçlara sebep olmaktadır. Benler nasıl çıkartılır? Benler sıklıkla lokal anestezi altında alınırlar. Bir iğne yardımı ile ben ve çevresi uyuşturulur. Ben çevresindeki sağlam doku ile birlikte çıkartıldıktan sonra, alınan yeri kapatmak amacıyla dikiş atılır. Çıkartılan ben ise inceleme için patolojiye gönderilmelidir. Kimi benlerde, lazer, radyofrekans, kriyoterapi veya elektrokoagülasyon gibi metotlar da uygulanabilir. Bu konuda hekiminiz sizi aydınlatacak ve sizin için en uygun yöntemi size önerecektir. Vücudumuzu tüm dış etkilerden koruyan derimizi yakından tanımak ve korumak ve üzerinde meydana gelen değişiklikleri en kısa zamanda tespit ederek ilgili hekimlere danışmak için özen göstermek gerekir. Benler nasıl deri kanserine neden olur? Benler neden önemlidir? Benler iki nedenle tıbbi açıdan önem taşırlar. Bazı ben tipleri zamanla deri kanserine dönüşme riskine sahiptirler. Kimi deri kanserleri benlerle görüntü olarak kolayca karıştırılabildiği için kötü huylu bir oluşumun, iyi huylu bir ben olarak algılanıp tedavisiz bırakılması söz konusu ola Baştarafı 1011. sayfadan devam yaptığı basın toplantısında şöyle konuşmuştu: “YÖK Genel Kurulu ve Bakanlar Kurulu da üye belirleyecek. Bu, farklı bakış açılarının yansıtılması ve zenginleştirme amaçlı bir düzenleme. Bakanlar Kurulu’nun kriteri de akademik ölçütler olacaktır. Bu kurumları hükümetin ele geçirmek istediği yönündeki yorumlar yanlış” Prof Alpar hükümet organlarının kuruma üye atamasında çok büyük bir karmaşa yaşanabileceğini mektubunda şöyle açıklıyor: “Bilim insanlarının yaptıkları işlerin değerlendirilmesi sadece sayısal kriterlere dayanmaz. Yayın ve atıf sayıları bilim disiplinleri arasında farklılıklar gösterir…. Yayın ve atıf sayılarının yüksek olması çok zaman gerçek değerle örtüşebilir. Ama gerçek bilimsel değerin terazisi sayılardan ibaret değildir. Sayılar eksik ve şaşırtabilen bir terazidir… Sayısal kriterlerin ötesinde, eserleri okuyup değerlendirmeye dayanan bir seçimi hükümet organları nasıl yapacak? Bütün bilim disiplinlerinde ayrı ayrı bir vukuf ve ihtisas hangi hükümette veya bürokraside olabilir? O zaman hükümet TÜBA üyelerini seçerken TÜBA ya başkan atarken kime danışacak? YÖK’ün Akademi üyelerinin üçte birini seçmesi zaten ayni temeller yüzünden ka Dünya kamuoyu TÜBA’nın arkasında bul edilemez bir durum… Halkın ve halktan en çok oy da almış olsalar, iktidarların da bilgi işlerine ihtiyacı vardır. Demokrasilerde ihtisas alanlarında bağımsız karar verebilen kamu kurumları bu yüzden önemlidir.” CBT 1278/17 16 Eylül 2011 Nihat Ergin, kamuoyuna açıklamasında TÜB TAK’a uygulamalı bilimler ve teknolojiyi, TÜBAya temel araştırmaları bırakan bir ayırıma gideceklerini söylüyordu. Bu söylem pek çoklarına göre hükümetin bir bilimler akademisinin ne olduğunu pek bilmediğinin kesin bir göstergesi. Prof. Alpar bu görüşün ne denli vahim hatalara yol açacağını şu sözleriyle açıklıyor: “Bilim ile teknolojinin birbirini dışlayan alternatifler olmadığını elbette siz de biliyorsunuz. Tersine temel bilim ve teknoloji birbirini tamamlar ve besler. Akademilerle bilimteknoloji ajansları arasındaki ayırım ve iş bölümü disiplinleri taksim ederek değil, işlevler üzerinden yapılır. TÜB TAK gibi kurumlar proje değerlendirme ve destekleme, uygulamalı ve temel araştırmalar için, (evet, bilimsel özerkliği de gözetecek şekilde) enstitüler kurmak, bilim adamı yetiştirmek gibi daha büyük bütçeli ve yatırımlı işleri yaparlar. Akademilerse bilim ideallerini temsil eder, bilimdeki başarıları ve başarılı insanları onore eder, ve bu insanlar TEMEL B L MLER LE LG L ÇALIŞMALARIN ADRES dan yararlanarak, gençlere yol göstermek, teşvik etmek, bilimin gelişmesini sağlamak gibi daha kavramsal, ama hayatî işleri yürütür. TÜBA’nın da kısa yaşam süresinde gerçekleştirdiği en önemli katkı GEB P (Genç Bilim nsanlarını Ödüllendirme Programı) Türkiye’deki başarısı Bilim, Teknoloji ve Sanaile bazı Avrupa akademilerinin yi Bakanı Nihat Ergün Genç Akademi projelerine de örnek olmuştur. Hem akademi ve hem de bilimteknoloji ajansı bilimsel ve teknik konularda özerk olurlarsa, aralarındaki işbirliğini ve işbölümünü en verimli şekilde gerçekleştirebilirler. TÜB TAK’ın sadece uygulamalı bilimlere ve teknolojiye tahsis edilmesi başka zararlara yol açacaktır. Meselâ önceki TÜB TAK yönetimi üniversite lisans eğitiminde doğa bilimleri, sosyal bilimler ve matematik alanlarını seçen en başarılı öğrencilere verdiği bursları kaldırdı. TÜB TAK’ın kuruluşundan beri devam eden bu program başarılı ve yetenekli gençlerin esas istedikleri alanlara yönlenmesini destekleyerek Türkiye’nin son on yıllarda yerleşen ciddî bilim insanı birikimine çok büyük destek sağlamıştır. Büyük imkânları ile TÜB TAK’ın temel bilimlerden çekilmesi de vahim bir yanlış olur.”
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear