01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

PaleontolojiSöyleşi AylakBilgi Tahir M. Ceylan "Evrim sürecinde boşluklar dolduruldukça yenileri çıkıyor" iktaalik roseae fosilini bulan ekipten Har oluşturuyor. CG: Buna benzer bir fosili aramak saman vard Üniversitesi’nden paleontolog Corwin Sullivan, Canadian Geographic dergisinin yığınında iğne aramaya benzemiyor mu? CS: Şimdiye kadar saman yığınında iğne kendisiyle yaptığı söyleşide bu önemli keşif ile ilaramadım. Fakat fosil aramanın üç ana nedene gili görüşlerini şöyle dile getiriyor: Canadian Geographic: Bu çok önemli bir bağlı olarak daha kolay olduğunu düşünüyorum. keşif. Bu keşfi yapan ekibin bir parçası olmak na İlk olarak saman yığınında tek bir iğne bulunur, ancak arama yaptığımız bölgede birden fazla fosil sıl bir duygu? Corwin Sullivan: Çok heyecan verici bir sitesi vardı. İkincisi, saman yığını bir yapısal büolay. Saha paleontolojisi bir anlamda bilimsel de tünlüğe sahip değildir, fakat paleontolojide jeolofine avcılığı gibi bir şey. Önemli bir şey bulma ga jik haritalardan yararlanarak, doğru yaşta olan rantisi hiçbir zaman yoktur. Nunavut gibi doğa kayaları aradığınızdan emin olabilirsiniz. Topogkoşullarının zorlu olduğu bir bölgede bir keşif ge rafik haritalar veya hava fotoğrafları, kayaların zisi düzenlemek çok para ve zaman ister. Ve so daha iyi göründüğü bölgelere yoğunlaşır. Üçünnunda bütün bunlar ziyan olabilir. Dolayısıyla iş cüsü, iğne küçüktür ve tektir, fakat iyi fosil siteleler yolunda gittiği zaman ve ilginç bir tür buldu ri sürekli olarak alttan yeni fosil parçalarını açığa çıkartır. Bölgedeki kayalar aşınğunuz zaman duyduğunuz haz her dıkça kemik parçaları iyice belirşeye değer. ginleşir. Tiktaalik doğru yaşta bir CG: Ekibiniz araştırmalarına kayanın üzerinde açığa çıkmıştı. birkaç yıl önce başlamıştı. En so CG: Burası fosil keşfi için nunda aradığınızı bulduğunuzda yeni bir bakir alan mı? bir "Evreka" anı yaşadınız mı? CS: Nunavut’taki Devonian CS: Bu, birkaç evreka anının kayaları fosil keşfi için çok da arabir araya gelmesiyle oluştu. Benim nılan bir bölge değildir. Çünkü elhazır bulunmadığım ilk keşif pistostegalian balığı ve erken tet1999’da gerçekleşmiş. Çok sayıda rapod’lar paleontologların pek ilfosil parçası kayalarda erozyona gisini çekmez. Ayrıca Nunavut uğramıştı ve yüzeyde bizim bulmaçok kuzeyde bir yer. İnsanları ve mızı bekliyordu. İkinci evreka anı malzemeleri böyle bir bölgeye taşı2002’de elpistostegalianbenzeri Corwin Sullivan mak çok pahalıya mal oluyor. Kalkemikler bulduğumuzda yaşandı. Daha sonra 2004’te ne arayacağımızı artık kesin dı ki saha araştırması dönemi çok kısadır. Kar haolarak biliyorduk. Böylece Tiktaalik’in bulundu ziran ayında erir ve ağustosta yeniden başlar. Bu ğu alanda çalışmaya başladık. Bu tarihten sonra biraz abartılı oldu ama yine de hava koşulları Tiktaalik ile ilgili parçaları bulduğumuz her an uzun süre çalışmaya engeldir. İnsanları uzaktan mini evreka anlarıydı. Bu, son parça bulununcaya buraya taşımaktansa, Kanadalıların fosil araştırmalarına katılması daha iyi çözümdür. Bu bağkadar sürdü. CG: Bu keşif evrim bilim için ne anlama ge lamda yerel halkın ilgisini çekmek çok önemlidir. CG: Bu kayıp halka mıydı? liyor? CS: Kesinlikle. Kesin olan şu ki omurgalılar CS: Tiktaalik, balıklardan tetrapod’lara geçiş konusunda çok önemli bilgiler içeriyor. Tetra aile ağacında ilginç boşluklar ve bakir bölgeler pod’lar çok temel konularda tetrapod’lardan ayrı bulunuyor. Bir anlamda Tiktaalik Panderichthys lır. En belirgin fark, bunların yüzgeç yerine ba denilen balık ile tetrapod’ların arasındaki boşlucaklarının olmasıdır. Diğer bir önemli fark da tet ğu dolduruyor. Şimdi yeni boşluklar oluştu. Bunrapod’ların esnek boyunlarının olmasıdır. Tikta lar Panderichthys ve Tiktaalik arasında ve Tiktaalik keşfedilmeden önce, tetrapod’ların en yakın alik ile tetrapodlar arasında. Bu arada diğer hayvan grupları arasında da akrabası "iyi" balıklardı. Bu balıkların boyunları yoktu, esnek olmayan kol/bacaklara sahipti. Tik boşluklar var. Bunların arasında kaplumbağalar, taalik’te ise omuz kanatları kafatasından ayrılmış kurbağalar, yarasalar, yılanlar ve insanlar da butı ve kollarda esnek eklemler bulunuyordu. Bu lunuyor. Ayrıntılarda hassaslaştığınız takdirde daesnek eklemler bu uzantıların karada vücudu ha fazla boşluk çıkıyor. Dolayısıyla Tiktaalik’in desteklediğini gösteriyordu. Yine de kol/bacak keşfi paleontolojik bilgide ileriye doğru çok kemikleri ayrıntıda balığa benzese de, ağırlık kal önemli bir adımdır, ancak daha doldurulması gedırma işlevinin yapısal değişikliklerden önce evril reken çok boşluk var. Reyhan Oksay diği anlaşılıyordu. Tiktaalik, evrim sürecinde işwww.cangeo.ca levsel değişikliğin temel rolüne çok iyi bir örnek Geleceğin Yoksulları Geleceğin yoksulu nasıl biridir acaba? Bugün ayda üç yüz dolardan fazla para kazanan insan sayısı, dünyada yalnızca sekizyüz milyonsa ve yüz yıl sonra bu sayı yüzmilyon bile olmayacaksa, yaşamımıza yön veren gönyenin, cetvelin, trafik levhasının, falcının ya da din dersiyle yurttaşlık bilgisinin ne önemi kalmıştır? Usta besteci Saint Saens bir buçuk ay arayla dikkatsizlik sonucu iki çocuğunu öldüren karısını "çocuk yoksa evlilik neden" zihniyetiyle terk etmişti. Nedeni kalmamışsa, nesnesi de kaybolur insanın; yüzyıl sonra umuda ilişkin kırıntı bile olmayacaksa, yoksulların o gün yaşamak için nasıl bir nedeni kalacaktır? Geleceğin yoksulları, söylemesi acı belki ama bir insan topluluğunun kıyısında onun çöpüyle beslenen "evcil insanlar" olacak herhalde! Toplama istasyonlarında çalışanların söylediğine göre, İstanbul’un çöpü zenginleşiyor. Çünkü çöp çıkarabilenler, yediklerinin ve giydiklerinin daha azını kullanıyor, daha fazlasını atıyorlar. Bir tanıdığım var, on yıldır çöpten geçiniyor, çöp karıştırmak söylediğine göre çalışmaktan verimliymiş, oradan bulduğu sabunla yıkanıp, oradaki jiletle tıraş oluyor, sevgilisine taç yaprakları solmuş, ama sapı bayılmamış çöpten güller götürüyor; bir çöp adam olmasına rağmen hem bedenen hem ahlaken canhıraş bir sistemin içinde ezilen bize göre Viverris kedisi gibi daha temiz ve Molosmolossol köpekleri gibi daha dik dolaşıyor! T GELECEK İÇİN FANTEZİ Zenginyoksul ayrımındaki derinleşmenin tamamlanıp kopuşun geri dönülmez biçimde gerçekleştiği orta vadede zenginler, yoksullara yardım programını zayıflayarak da olsa yürütmeye tabi iki devam edeceklerdir. Bu "vefalı" zenginlerin yardım için bulacağı yol fantastik bir kurguyla şöyle olabilir: O zaman, dünya nüfusunun on milyarlara vurduğunu varsayarak, muhtemelen benzin istasyonları gibi kurulmuş besin istasyonlarıyla gıda dağıtılacak. Sindirime hazır glikoz ve yağ bir merkezden ince borularla istasyonlara taşınacak, gıda eriyik halde damardan enjekte edilecektir. O gün ağızdan beslenme lüks olacak, herkesin ağzı damarında bulunacak, acıkan pompayla damarındaki bir kapaktan vücuduna glikoz ve yağ basacaktır. O sıra içimizden bazıları olan biteni anlayıp, saniyede altı yüz kez kanat çırpan sivrisinekler gibi çırpınsa bile artık geri dönüş olmayacaktır. Bu normaldir, insan çünkü hayata birbirini kırarak başlamıştır, Adem’in ikinci oğlu Habil, ikiz kız kardeşiyle evlenmek isteyen kardeşi Kabil tarafından öldürülmüştü. Yaşamımız kardeşlerimizi öldürerek başlamıştı, kardeşlerimizi aç bırakarak bitecek demek ki. Açlık, aç kalmayınca anlaşılabilir bir şey değildir, buna rağmen açların yaptıklarına ve yapıtlarına bakılırsa, onun ne kadar güçlü bir şey olduğu o zaman anlaşılabilirdir. Debussy, mide kanseri olan bir besteciydi ve yemek yiyemiyordu. Üstün yapıtlar arasında sayılan "Keten Saçlı Kız" prelüdünü açken yazmıştı; açlık bazen yaratıcılıktı. Yüzyılın başında Açlık adıyla otobiyografik bir roman yazan Norveç’li yazar Knut Hamsun da "Ve hayat, harcar isterse" demişti, dediği çıkmış, sizi, onu, beni döngüsüne sokarak hayat harcamıştı hepimizi. Açlık bazen bedenini mikro düzeyde bir deney tahtası olarak kullanıp, bir asır sonra makro düzeyde olacakları bugünden anlamaktı. DERİN YARILMA, DOĞU’DAN Tahmin ederim, insandaki derin yarılma Uzakdoğu’dan başlayacaktır. Doğuda her şey biraz daha vahşidir, oranın kuşları bile canidir; Yeni Zelanda’da mesela Kasap Kuşlar avını canlı canlı dikene saplar, acıkınca da gelip ağzına atar. Doğunun en sakin adamlarından birisi olan Gandhi gibilerle açlar Hindistan’da Rusya’da iktidara gelmişti; ama aç at yol, aç it av almadığından iktidarları kısa sürdü. Açlar iktidardan kovulduktan sonra, günümüze kadar yaşananlardan anlaşıldı ki, gelecekte cennetten kovulan Adem kadar olamayacak ve geriye ne bir Habil ne de bir Kabil bırakacaklar. Öte yandan örnekleri bugünden görüldüğü gibi zamanla her zenginin bir "evcil yoksul"u olacaktır. Müzik dünyasında cimriliğiyle tanınan Paganini bile, "Harold İtalya’da"nın başarısı nedeniyle bestecisi yoksul Berlioz’a aşka gelip yirmi bin frank vermişti; zenginlerin durup dururken tutan cömertliği, onların vicdani mükemmelliğidir! Buraya kadar yazdıklarım, elbette ki gerçekleşme ihtimali olmayan hamhalat fantezilerdir! İlgilenmeyin, ama yeri geldi söyleyeyim: Çöpten çelebi bir adam olarak geçen gün, içinde arabadan şampuana, ekmekten konserveye, ceketten eteğe her şeyin olduğu çöplüğe gittim, üstüne kurulacak bir çergede yaşanabilir geldi orası bana, tavsiye ederim. www.crsm.net İlk kuşlar 997/11 29 Nisan 2006 İlk modern insan dinozorlar İlk memeliler İlk çiçek açan bitkiler İlk atlar İlk büyük İlk may maymunlar munlar
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear