Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
TartışmaEditöre Mektup Öğretmenler gelişmeleri sürekli izliyor ve yenilikleri ediniyor mu? Fen bilgisi/fizik öğretmenlerinin varolan ve yaşanan eğitim sorunlarını incelemek, öğretmenlerin sürekli gelişmeleri ve gerekli yetkinlikleri edinmeleri için gerçekleştirilmesi zorunlu olan hizmet içi eğitim seminer/işlik etkinliklerini saptayabilmek amacıyla yapılan araştırma, sonuçları ve değerlendirmeler.. Dr. Aytekin Erdem+, Dr Gürcan Uzal+, Prof Yaşar Ersoy* öncülüğünde, Trakya Üniversitesi ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi’nden bazı öğretim elemanlarının oluşturduğu bir araştırma birimi, MEBEARGED desteğiyle "Fen Bilgisi/Fizik Öğretmenlerinin Eğitim Sorunları: Gelişmeleri Sürekli İzlemeleri ve Gerekli Yenilikleri Edinmeleri" başlıklı bir araştırma projesi gerçekleştirdi. Projenin amacı; okullarda fen bilgisibilimleri/fizik eğitimi ve öğretiminde başarısızlığın olası nedenlerinin belirlenmesi, öğrencilerin öğrenme güçlükleri ve kavramlar düzeyinde yaptıkları ortak yanlışların ve öğretme güçlüklerinin ünite başlıkları bazında incelenerek, öğretmenlerin bu konularda okullarında; %1’i fen bilgisi, %40’ı fizik, %1’i kimya, %1’i biyoloji öğretmeni olup ortaöğretim okullarında çalışıyor. Fen bilgisi öğretmenlerinin %26’sı, fizik öğretmenlerinin %46’sı, kimya öğretmenlerinin %5’i, biyoloji öğretmenlerinin %6’sı, diğer branşlardan öğretmenlerin %1’i İngilizce bildiklerini belirttiler. Genel Profil1: Bilgisayarinternet erişimini/ kullanmayı sık ve çok sık düzeyde gerçekleştiren öğretmenlerin oranı, genel toplam içinde %35. Araştırmaya katılan öğretmenler; "okullarda öğrenci merkezli/odaklı fen bilgisi/bilimleri eğitiminin yapılamaması", "okullarda teknoloji destekli fen bilimlerifizik öğretimine yer verilmemesi", "ders kitaplarının öğrencilerin ilgisi çekecek içerik ve biçimde olmaması", "fen bilgisi/bilimlerifizik derslerinde çok sayıda konunun öğretilmeye çalışılması", "fen derslerinde laboratuvar etkinliklerinin/deneylerin yapılmaması" gibi nedenlerle, okullarda fen bilgisi/fizik eğitimi ve öğretiminde öğrencilerin başarısız oldukları görüşündeler. Genel Profil2: Öğretmenler kendilerine tanıtılan 14 konu alanından yalnızca "bilimsel düşünme ve problem çözme" alanında kendilerini yeterli gördüklerini, diğer konu alanlarında yetkin olmadıklarını belirtti. Öğretmenler 13 konu alanında yetkin olmadıklarını kabullenmelerine karşın, bu konu alanlarında seminer/işlik etkinliklerine gereksinim duymuyor. Ancak, bu bildirimden bilimsel düşünme ve problem çözme kavramının öğretmenlerce algılanma biçimiyle alan yazınındaki anlamının bize göre aynı olmadığı anlaşılmaktadır. Genel Profil3: Öğretmenlerin, fen bilgisi ve fizik üniteleri bazında öğrencilerin öğrenme güçlükleri/kavram yanlışları içinde bulunduklarını belirtmelerine karşın, hiçbir ünite bazında seminer/işlik çalışması istemedikleri anlaşılmaktadır. Ancak fizik öğretmenlerinin, lise son sınıf ünitelerinden "Işık Teorileri" ile "Atom Teorisi" ünitelerine ait seminer/işlik çalışmasına az düzeyde de olsa gereksinim duydukları söylenebilir. Yordamalı istatistik bulgularından dikkat çekenler ve yoruma açık olan bazı örnekler şunlar: farklılaşmadığı, ancak görev yapılan okullara göre farklılaştığı belirlendi. ? Öğretmenlerin öğrenme/öğretme güçlükleri ile ilgili bilgi/deneyimbeceri alanları konusundaki görüşleri: Mesleki deneyimlerine, mezun oldukları öğretim kurumlarına ve yetkinlikyeterlilik öz değerlendirmelerine göre anlamlı düzeyde farklılaşıyor, ancak görev yapılan okul türüne, cinsiyete ve öğretmenlik dalına göre ise farklılaşmıyor. ? Öğretmenlerin öğrenme/öğretme güçlükleri ile ilgili katılmak istedikleri seminer/işlik etkinlikleri hakkındaki görüşlerinin; görev yapılan okul türüne, cinsiyete, öğretmenlik dalına, mesleki deneyime, mezun olduğu öğretim kurumuna göre farklılaşmadığı, ancak yetkinlikyeterlilik öz değerlendirmelerine göre anlamlı düzeyde farklılaştığı görüldü. ? Öğretmenlerin öğrenme/öğretme güçlükleri ile ilgili bilgi/deneyimbeceri alanları konusundaki görüşleri ile bu konularla ilgili seminerlere katılma istekleri arasında korelasyonel ilişki bulunamadı. Öğretmenlerin, öğrencilerin ünite bazında öğrenme güçlükleri/kavram yanlışları konusundaki görüşleri ile bu konularda istedikleri seminer/işlik türündeki etkinlikler arasında negatif yönde anlamlı bir ilişki olduğu görüldü. B ilimsel ve teknolojik buluşların bilgi birikimi veya ürün olarak hızla günlük yaşamımıza girmesi nedeniyle insanoğlu sürekli bir değişimin, yeniliklerin ve kendini geliştirmenin çabası ve uğraşları içindedir. Ancak, söz konusu çaba ve uğraşların her ülkede ve toplumda aynı düzeyde olmaması nedeniyle, gelişmiş ileri endüstri ülkeleri ile gelişmekte olanlar arasındaki fark giderek açılıyor ve varolanların bir kısmı derinleşiyor. Konuyla ilgili kalkınma ve eğitim sorunlarının birçoğu, UNESCO, OECD ve Dünya Bankası raporlarında sergilenmektedir. Uluslararası karşılaştırmalı eğitim araştırmalarında (örneğin, TIMSS, PISA) yer alan bazı göstergelere bakıldığında, bu durumun yalnızca ekonomik anlamda bir kaynak sorunu olmadığı, izlenen eğitim, kültür ve bilim politikalarının ve bir dizi örtük değişkenin sonuçları etkilediği anlaşılıyor. Bu çerçevede, son dönemlerde geliştirilen yeni teknolojilere uyum sağlama ve onun olanaklarından yararlanma zorunluluğu, her insanın yalnızca kendi anadilinde değil, aynı zamanda "bilim okuryazarı" olmasını da gerektirmekte. Bu nedenle, eğitimin niteliğinin arttırılması için gerek ülkemizde, gerekse diğer ülkelerdeki çabalar giderek artmaktadır. Fen ve teknoloji okuryazarı bireyler yetiştirmek için, öğrenci merkezli/odaklı fen öğretimini gerçekleştirebilecek çok sayıda yetkin öğretmenlerin yetiştirilmesi ülkemiz açısından gittikçe önem kazanmıştır. Daha açıkçası, 200405 yıllarında MEBTTKB ilköğretim okulları için geliştirilen yeni "fen ve teknoloji" dersleri öğretim programı, birtakım yeni bilgi ve beceriler edinmiş öğretmenden görev ve nitelikli hizmet beklemektedir. Yukarıda kalın çizgilerle belirlenen çerçevede mesleğinde yetkin öğretmenlerin yetiştirilmesi ve hizmet içinde de geliştirilmeleri için, öncelikle, fen/fizik öğretmenlerinin eğitim sorunları değişik boyutlarıyla incelenmeli; ayrıca sürekli gelişmeleri ve gerekli yetkinlikleri edinmeleri için kendilerine sürekli destek sağlanmalı ve yardımcı olunmalıdır. Bu bağlamda, Türk Fizik Vakfı (TFV) BAZI SONUÇLAR VE ÖNERİLER Araştırmadan elde edilen bulgulardan aşağıdaki sonuçlar çıkarılabilir. ? Öğretmenlerin, okullarda fen bilgisi/fizik eğitimi ve öğretiminde başarısızlığın olası nedenleri olarak; "öğrenci merkezli/odaklı eğitim eksikliği, teknoloji destekli fen/fizik öğretimi eksikliği, ders kitaplarının çekici olmaması, çok sayıda konunun öğretilmeye çalışılması, laboratuvar etkinliklerinin/deneylerinin eksikliği" gibi etmenleri öne sürdükleri söylenebilir. ? "Bilimsel düşünme ve problem çözme" konu alanı dışındaki tüm alanlarda öğretmenlerin kendilerini yeterli görmedikleri sonucu çıkarılabilir. Öte yandan, bu konu alanları ile ilgili olarak, öğretmenlerin hiçbir seminer/işlik etkinliğine katılmak istemedikleri görülmekte. Öğretmenler öğretme güçlükleri ile ilgili konu alanlarında kendilerini yetersiz görmelerine karşın, %83’ü yetkinlikyeterlilik öz değerlendirmesinde kendilerinin "iyi" ve "pekiyi" düzeyde olduklarını düşünmektedir. ? Ortaöğretim kurumlarında görev yapan fen bilgisi/fizik öğretmenlerinin, öğrencilerin fen bilimlerindeki başarısızlıklarının olası nedenlerini daha çok algılayabildikleri düşünülebilir. ? Öğretmenlerin deneyimleri ve yetkinlikyeterlilikleri artıkça, güncel öğretim yöntemlerinin kullanılması gerekliliğine gereksinim duydukları hizmet içi eğitim semineri/çalıştay (işlik) türünde gerçekleştirilecek bir dizi yararlı çalışmalarının saptanmasıdır. Belirtilen amaçla tasarlanan araştırma, 200304 ve 200405 öğretim yıllarında yürütüldü. Araştırmada veri toplama aracı olarak, beş alt ölçekten oluşan bir bilgi formu/ölçek kullanıldı. VERİLERİN ANALİZİ VE BAZI BULGULAR Örneklem: 200405 öğretim yılında araştırmaya katılan ve yurt düzeyinde yedi coğrafi bölgeden tabakalı örneklem yöntemiyle belirlenen 1010 fen bilgisi/fizik öğretmeninin; %70’i devlet, %29’u özel öğretim kurumlarından olup, %1’i kurumunu belirtmedi. Öğretmenlerin %54’ü ilköğretim okullarında, %38’i ortaöğretim okullarında görev yapıyor; %8’i görev yaptığı okulu işaretlemedi. Araştırmaya katılan öğretmenlerin %35’i fen bilgisi, %9’u fizik, %7’si kimya, %6’sı biyoloji öğretmeni olup ilköğretim DİKKATİ ÇEKEN NOKTALAR ? Fen bilgisi/fizik öğretmenlerinin okullarda fen bilgisi/fizik eğitimi ve öğretiminde başarısızlığın olası nedenleri konusundaki görüşlerinin; cinsiyete, öğretmenlik dalına, mesleki deneyime, mezun olduğu öğretim kurumuna, yetkinlik yeterlilik öz değerlendirmelerine göre anlamlı düzeyde 992/20 25 Mart 2006