26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Arkeoloji Moğolistan’da yer alan Türk kültür Bu eserler 1300 yıl öncesinin Türk sanat ve kültür hayatına ait çok önemli veriler olarak önem taşırlar. rak kabul edilir. Türklerin kendilerine has bir alfabeyi kullanmaları, Göktürk devleti zamanında MS VII’nci yüzyılda ürklerin bin yılı aşkın süredir Bagerçekleşmiştir. Dolayısıyla Türk tarihi, tı’ya dönük arayışları günümüzde kültürü, sanatı ve gelenekleri hakkındaki Avrupa Birliği’ne girme çabası ile ilk Türk yazılı kaynakları bu dönemde halen devam etmektedir. Bugün, Türklebaşlamış, yüzlerce dikili taş doğudan barin ata yurdu Orta Asya’daki iklim ve yatıya Asya’daki Türk hâkimiyetinin adeta şam şartları incelendiğinde atalarımızın tapusu olarak günümüze kadar ulaşmış ne kadar ileri görüşlü olduklarını bir kebulunmaktadır. re daha takdir etmemek elde değil. KökTürk yazıtları ilk defa Rus ÇaSovyetler Birliği’nin parçalanışınrı Büyük Petro’nun elçisi olarak Çin’e gidan sonra ortaya çıkan Türki Cumhuriden romen asıllı Nicolaei Milescu tarafınyetleri, yeni Balkan ülkeleri, doğuda Modan keşfedilmiş, bu bilgiler Rus asıllı Reğolistan ve geçmişte Osmanlı idaresi almezov tarafından 1697 yılında ‘‘Rustında yaşamış ülkelerdeki Türk kültür miya’daki Runik Taşlar’’ başlığı altında Yerası başta olmak üzere çeşitli alanlarda nisey Anıtları olarak dünya kamuoyuTürkiye Cumhuriyeti Devleti tarana tanıtılmışlardır. fından başlatılan çalışmalar BaşYenisey Yazıtları üzerindeki çabakanlık’a bağlı ‘‘Türk İşbirliği ve lışmalar 19. yüzyılın sonlarında yoğunKalkınma İdarei Başkanlığı (TİKA)’’ laşmış, 1889 yılında Rus Coğrafya Cetarafından yürütülmektedir. miyeti adına Moğolistan’da araştırBu kapsamda Moğolistan’da ma yapmaya gönderilen Nikolay yürütülen çalışmalar 1993 yılınMihayloviç Yadrintsev (1842da başlatılmış, 2000 2003 yılla1894), Karakurum Harabeleri’nrı arasında literatüre ‘‘Orhon den 50 km. mesafede Orhon Kitabeleri’’ olarak geçen Bilge Nehri kıyısında yer alan Bilge Kağan ve KülTigin’e ait yazıtKağan ve KülTigin ların bulunduğu alanda jeofizik anıtlarını buldu. çalışmaları yanında, yüzey araşKökTürk yatırması ve kazı çalışmaları, restozısının rasyon ve konserokunvasyon çaması ve lışmaları alfabeBilge sürdürülnin ortaKaan kazısında ele müş, son ya kogeçen gümüşten yapılmış olarak bunulması tören kapları ‘‘soylu güne kadar ele geDanimarkişilere ait’’. çen Türk Kültür kalı Lin Varlıkları Moğolisguist Vilhelm Ludvig Peter Thomsen tatan Milli Tarih Müzesi içinde TİKA BAŞrafından gerçekleştirilmiştir. Thomsen, KANLIĞI’nın maddi ve teknik destekleri KökTürk alfabesinin 38 harften oluştuile 120 m2’lik yeni bir salonda teşhir ediğunu, yazının yukarıdan aşağıya doğru lerek dünya kamuoyunun görüşlerine susütunlar halinde yazıldığını ve sütunların nulmuş bulunmaktadır. soldan sağa doğru dizildiğini tespit etti. Yazı; tarih çağlarının başlangıcı ola İlhan Temizsoy* T Ortada Bilge Kaan’ın yazıtı. Bilge Kaan Anıt Mezarı’nın bir Türk heyeti tarafından ziyareti. KökTürk alfabesi 25 Kasım 1893 yılında kamuoyuna sunuldu. Thomsen bu buluşunu 15 Aralık 1893 tarihinde Danimarka İlimler Akademisi’nde ‘‘De’shiffrement des insariptions de l’Orkhon et de l’Lennisse!’’ başlığı altında sundu. Keza, Rus botanikçi Yelizaveta Nikalayevna Klements, UlanBatur’un 66 km. güneydoğusunda yer alan Tonyukuk Anıtı’nı keşfetti. 19. yüzyılın sonlarından itibaren Türk bilim adamları da bu yazıtların üzerinde çalışmış, bu konuda eserler yayımlamışlardır. Bunlar arasında Şemsettin Sami, Necib Asım Yazuksuz, Ragıp Hulusi Özdem, Hüseyin Namık Orkun, Talat Tekin, Osman Nedim Tuna ve Muharrem Ergin gibi araştırmacılar yer aldı. Moğolistan’daki bilimsel çalışmalar 1993 yılında başlamış, 2000 yılına kadar ön araştırmaları ve burada yapılması gereken altyapı tamamlamıştır. Bu kapsamda 1998 yılında Orhon Vadisi ve Tonyukuk Anıtlarının bulunduğu yere iki çelik konstrüksüyon bina bölgedeki taşınır kültür varlıklarının korunması amacı ile inşa ettirilmiştir. Moğolistan’daki Türk Anıtları Projesi kapsamında ilk bilimsel kazı, yüzey araştırması, topoğrafya, arkeometri ve fotogrametri, jeofizik, konservasyon ve restorasyon konularındaki çalışmalar 2000 yılında başlatılmış, 2001 ve 2003 yıllarında bu çalışmalar devam etmiştir. Aç kazı mevsimi sonunda Bilge Kağan kazı alanlarındaki çalışmalar büyük ölçüde sonuçlanmış, anıtın mimari yapısına esas teşkil edecek plan ve çizimler tamamlanmıştır. 2001 yılı kazı çalışmalarının en önemli buluntusu Bilge Kağan’a ait olması kuvvetle muhtemel olan bir gümüş sandık içindeki eşyalardır ki bunlar bir hazine kıymetindedir. Hazine, anıtsal yapı içinde sunak ile sunak taşının kuzeyin deki sembolik mezar arasında ve en alt zemine gömülmüş bir şekilde ele geçmiş bulunmaktadır. Buluntular yüzlerce parçadan meydana gelmektedir. Özellikle sandık olarak tanımlanan nesnenin üzerindeki çiçek biçimli gümüş süslemeler 1800 adettir. Buluntular bir sanduka içerisinde çoğunluğu altın ve gümüş eserlerden oluşmakta, bunun yanında demir, bronz ve kurşun madeninden yapılmış objeler yer almaktadır. Altından yapılmış eserler arasında: • Ağzında kıymetli bir taş taşıyan mitolojik bir kuşun tasvirinin bulunduğu, alınlığın etrafında kazıma ve kabartma Bilge Kaan Kitabesinin ‘‘yazıtının’’ restore edilmek üzere kapalı alana taşınması. Bilge Kaan Anıt Mezarı’nda ele geçen gümüş geyik heykelciği. MS 8’inci yy. ilk yarısı. 991/8 18 Mart 2006
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear