01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Günden I Teknoloji Kongresi, Nereye? * * * • Teknoloji Kongresi ve Teknoloji Ödülleri'nin altıncısı da yine ARGE yapmanın, teknoloji üretiminin, yenilikçi ve yaratıcı sistemleri kurmanın kaçınılmazlığını gündeme getiren konuşma ve dileklere sahne oldu. Her zamanki gibi bu toplantıda da, siyaset dünyasından göze çarpan kimse yoktu. . Oysa ülke vizyonu için ARGE politikaları birinci derecede önem taşıyor. Ülke vizyonu, bilim ve araştırma, ARGE, yenilikçilik demek. Ekonomiye, sanayiye, teşviklerle bu özelliği kazandırmak demek.. Ulusal bilim ve teknoloji proje alanlan açıklamak ve bu alanlarayatırımlara büyük teşvikler, destekler vermek demek. Bu ülkenin kaderini elinde tutan siyasetçi de, teknoloji toplantılarında esen bu ruhla tanışmazsa, ülkeyi yannlara taşıyacak projeleh oluşturamaz.. UğurMüldür, Avrupa Komisyonu Yeni Bilim ve Teknolojiler Bölümü Müdürü, yazıp çizdiğimiz bir gerçeği, bu defa yetkin bir makamdan açık ve net seslendirdi: Ekonomiyi bir üst vitese geçirmenin tekyolu, ARGE ve inovasyona yatırımdır. Devlet, siyaset, sanayiyi akıllı teşviklerle ARGE'ye yönelten politikalar geliştirmelidir. Bugün ekonomide pespembe tablo vardır, ancak bu pespembe tabloları geçmişte çok gördük, bu tablonun kalıcılığı ancak ARGE'ci bir ekonomikyapı ile mümkün olabilir... "Bana ARGEmiktarını söyle, sana gelişmişlik düzeyine söyleyeyim". "Kısıtlı kaynakları belirli alanlarda yoğunlaştırmak zorundayız!".. "AB ülkelerinin en önemli sorunları arasında ARGEyatırımı ve yenilikçilik ön planda geliyor.." *** Ali Doğramacı, Bilkent Universitesi Rektörü, vakıf üniversitelerinden pek çoğunun, ülke için bir ARGEyatırımı sayılması gerektiğini vurguladı: 1) Kaliteli öğretim üyesini burada tutmaya b'zen gösteriyorlar; 2) Ûzellikle Bilkent, Koç ve Sabancı sözkonusu olduğunda, kaliteli bilimsel araştırmalara yöneliyorlar; bu üniversitelerde gerçekten bazı alanlarda başarıiı biliimsel çalışma yapılıyor ve bunun örneklerini görüyoruz; 3) araştırma altyapısı ile ülkenin açığını kapıyorlar. Doğramacı: "Koç şirketleri kârlarının yüzde 5'ini Koç Vakfına ve Vakıf'tan da yüklü bir kaynak her yıl üniversiteye aktarılıyor. Sabancı (kârının yüzde 3'ü) Vakfı da üniversiteye büyük kaynak aktarıyor. Bilkent kampüsünde 600 milyon dolarlık fiziki varlık var. Kadir Has Universitesi büyük paralara kuruldu, Biz iyi hocaları burada tutarak kritik bir kütle yaratıyoruz.." Şüphesiz, bunlar doğru.. FakatAliBey devletin de, hazineden Vakıf üniversitelerinin büyük çoğunluğuna iyi kaynak aktardığını, Bilkent'in yaratılmasında bu ülkenin kaynaklarının seferber edildiğini unuttu söylemeye! Amayine de: Bizgözde vakıf üniversitelerimizden, ARGE kalitesi için, daha büyük çaba ve ülke ekonomisine katkı bekliyoruz. Bu üniversitelerden bir kısmı, "Yurtdışına en iyi elemanı biz yetiştiriyoruz ve gön deriyoruz" gibi, ABD ve diğer ülkelerin yaratıcı akıl taleplerine katkıyı ön plana alan "müşteri ve pazar" kafasını bir kenara bırakmalılar. Jan Nahum'dan, özel sektörde, tabii esas Koç'ta ARGE başlangıcının öyküsünü dinledik. 19/0'lerde beş mühendisin o günkü koşulların bilgisayar olanaklarıyla başarıiı "motor tasarımı", bu tasarımlarla İngiltere'de prototip üretimi ve prototiplerin arabalarda ilk denenmesi öyküsü ilginçti. Arkasından, tamamen plastikten çocuk bisikleti tasarımı (panteri) ve üretimi ile yine arabaların karoserlerinin sac dışı malzemeden üretimi ve yeni bir motor tasarımının öyküsünü öğrendik. 19701i yıllarda başlayan bu ARGEharekatı niye ARGE atılımına dönüşmedi, sürdürülebilirliğisağlanamadı?Nahum'a göre, Türkpazarı buna uygun değildi; ürünlerin hiçbirinin Pazar araştırması yapılmadı; ARGE sürecinin gerekleri yerine getirilmedi, bir ikiprototip üretimi ile yetkin bir ürün elde edilemeyeceği bilinemedi, oysa asgari 200 prototip gerekli ve bunların geliştirilmesi ve mükemmelleştirilmesi zorunlu; bu bağlamda insan gücüne ve kaynak ayırmaya yeterli önem verilmedi ve bu konularda risk alınmadı; son olarak, inanç eksikliği vardı, inanç ve riskalma, bir prototip üretecek kadardı ancak... Yazık ki, bir büyük fırsat kaçırılmış, ARGE kültürünün yerleşmesinde büyük bir zaman kaybedilmiş.. Oysa başarıiı bir KoçARGE örneği, sektörün diğer oyuncularını da yıllar önce ateşleyebilirdi! *** Bugün sanayicinin büyük bir kısmı hâlâ kolay yoldan para kazanmanın peşinde. Oysa, kolay para kazanmânın koşulları, emekyoğun üretimlerde ve geri tekno• lojilerle mümkün ve bu koşullar da giderek daha yoksul ülkelerde var. Kolay para kazanmak, ya devlet hazinesinden vurgun ile mümkün, ya da katma değersiz ve minik marjlı kârlar ile.. Fakat hızlı sermaye birikimi ve ayakta kalmak, yüksek katma değerli, akıl değeri fazla üretimle mümkün.. Türkiye, parayı zor koşullarda kazanmak zorunda. Zor koşullar demek, ekonomide, üretimde, tasarımda, ARGE'de bilim ve teknoloji hedefleri koymak ve bütün bunlarda yenilikçi ve yaratıcı bir sistemi çalıştırmak demek.. Dünyayı ve bütün piyasalardaki gelişmeleri bilim ve ARGE gözlüğü ile, kızılötesi ve berisi kameralarla taramayan ve buna göre tepki veremeyen ülkeyi veya kurumu, ne yazık ki daha da zor günler bekliyor! *** Gelecek cumartesiye kadar hoşçakalın! obursalı@curnhuriyet .com.tr CBT Internet adresi: www.cumhuriyet.com.tr Cumhuriyet BİLİMTEKNİK • No: 977 10 Aralık 2005* Imtıyaz sahıbı:Yedi Mayıs Haber Ajansı Basın ve Yaymcıkk A.Ş. adına tlhan Selçuk . Genel Yayın Müduru: İbrahimYüdız Yayın Danışmanı: Orhan Bursalı • Sorumlu Müdür: Mehmet Sucu Görsel Yonetmen: Tules Hasdemir • Baskı: thlas Gazetecüik A.Ş. 29 Ekim Cad. No:23 Yerubosnatst. Idaıe Merkezi veYazısma adresi: Prof. Nurettın Mazhar Öktel Sok. No:2 34381/ŞışlılstanbulTel: (212) 343 72 74» Faks: 0212343 72 64. Cumhuriyet Reklam Tel: 0212 512 47 78 Yerel Süreli Yayın. 977/310 Aralık 2005
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear