13 Kasım 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Dil'in geçmiş izlerî bizi atalanmıza götürüyor ırının ağzından bır dızı sozcuk dokulur dokulmez, o laşının genç mı, yoksa yaşlı mı, kentlı mı yoksa lcent dışından mı ıla sokak oteden mı, yoksa dunyanın obur ucundan mı olduğunu hemen kesurebüırız Konuşma bıçemı mız yalnızca soylemek ıstedıklenmızı düe getırmekle kalmayıp, aynı zamanda kım olduğumuz, nereden geldığımız koklerımız ve atalanmız konusunda da kımı ıpuçlan verır Aynı şey, bır butun olarak, dıller ıçın de geçerlıdır Dülerm ıçeıdığı sozcuklenn ve dılbügısel kuraUannın çetrefilhğı ınsanoğlunun bınlerce yıllık tanhıne ve tarıhoncesı çağlara jşıktutar Dılın peıde arkasında kalan bu otela sesı dübılun uzmanı Johanna Nichols'un ügısmı henuz çok gençken çektı ve o gunden sonra tum yaşamına egemen oldu Nıchols kımı ulkelenn anadıllennı araştırmak ve bu dıllen yaşatmak amacıyla on yılı aşkın bır sure boyunca Da$utan, Çaçanya ve Inguş Cnmhnriyeti'nın en ucra koşelerıru dolaştı Şımdı ıse zamanının buyuk bır bolumunu Kahfornıya Umversıtesı'ndekı ofisındegeçınyor Nıchols çağdaş dıllenn ellı bın yılı aşkın bır sure once Guneydoğu Asya'da başlayıp, sonunda Pasıfik Okyanusu nu çevreleyen buyuk goç dalgasıyla ılgıh olarak bızlere ne gıbı ıpuçlan sunabüeceğını merak edıyoı Bu dıller yıllar once denızlen aşıp Avustralya, Yenı Gıne ve Yenı Dunya'ya ılk adım atan ınsanlara ışık tutabılecek kanıtlar ıçenyor olabıhr xaP Çağdaş dılleıdekı gevelemelerın ardında msana ozgu dılın doğuş tanhını belırlememıze yardımcı olabüecek bır saat ağır agır tıklıyor olamaz mı' Bu tur sorulara düden yararlanarak bır yanıt geürmeye çalışmak başka hıç kımsenm akhndan büe geçmezdı Nıchols sorulanna yanıt bulmak amacıyla başka dılbılımcılerın bugun büe dışına çıkmaktan çekmdıklen kalıplan yıkmak zorundaydı Dıllenn bırbırlenyle nasıl bır ılışkı ıçınde olduklannı sorgulamak yenne bırbırlennden on bınlerce küometre uzakta yaşayan ınsanlar taraündan konuşulan dıllenn nasıl olup da aynı dılbılgısel ozellıklen paylaştıklan gıbı daha uretken sorular sormaya başladı dübügısel yapı taşlannın belırlenmesı ve aynntüı bır bıçımde tasarlanması uzenne odaklanan oldukça taruşmalı yepyeni bır yaklaşım gehştırdı Nıchols'a gore bu tur kalıa ozellüden paylaşan düler her zaman bırbırlenyle üıntüı olmasalar da, kesınlıkle arala nnda "etkire dayah bir akrabahk" soz konusu Bu düler aynı aüeden gelebüırler, ama ortak ozellıklerı pekâlâ komşu halklann kendı aralanndakı dü ahşvenşının bır sonucu olabıhr Her üa durumda da, benzerlüder bınlerce yü once dülenn ve ınsanlann devınımlenyle ügüı sorulara bır açüdama getırebüır Nıchols çığır açan yaklaşımına her bır dü ağacını temsü etmek uzere mceden ınceye araştırümış bır düı secıp bu gruba gıren dülen bır dunya hantası uzenne yerleştrmek sureüyleulaştı Dübügısel yapı taşlannın gorulduğu yerlen ızledığınde Nıchols ortaya çücan çarpıcı coğrafik dızgeler karşısında şaşkınlığa uğradı Düe ozgu bırçok ozelhk ne bellı yerleıde toplanmış, ne de gelışıguzel dağümışü Ttoı teısme, belırleyıcı ozellık dızgelen yerkuremızde son derece karmaşık bır yol ızlemekteydı Otekı dübüımcüer bu dızgelen bır rastlantı olarak yorumlayıp gozaıdı ederierken, Nıchols bunlann bellı bır anlam taşıdüdanndan emındı Bu yuzden son on yüını goçler ve eskı çağlaıda yaşayan ınsanlann yeryuzundekı dağüımlannın soz konusu coğrafik dızgelen nasü oluşturduğu konusunu dıdüdeyerek geçudı Nıchols bır dızı ozellık ya da üpık gostergeden yararlanmak sureüyle dülen sınıflara ayınyor Bu ozellüdenn bır bolumunu dü turlennı ınceleyen başka araşnrma bulgulanndan alan Nıchols, bır bolumunu de yuzlerce düın dübügılennı tararken buldu Bunlann buyuk bır bolumu hıç de yabancısı olmadığımız şeyler Orneğın bır düın ıyelığı nasü behrttığı, onek ya da soneklere ne denlı ügı gosterdığı, ya da fiüı tumcenın başına mı, ortasına mı yoksa sonuna mı koyduğu güoı Kımüen ıse, soz gelımı, kımı ozel onek ya da soneklenn geçışlı fiülenn oznelennı değışürmesı ozellıgı gıbı, herkesın pek bümedığı ozellüder Nıchols dübügısının zamanla değışme eğüımının daha az olduğuna ınandı gından, araşurmasında sozcuk ve seslerden çok dübügısel kurallara yer venyor Gelgelehm, çok yararh ses ozelhklerıne de tanık olduğuna dückat çebyor Orneğm dülen m ' ya da 'n" üe başlayan adülann sayüanna gore, ya da Çınce Taı ve Navajo dülennde oldugu gıbı sozcuk anlamlannın değıştınlmesınde üz ya da pes seslenn kullanüıp kullanümadığına gore sınıflandınyor Nıchols'un hantalannda ışaretledığı daha az büınen ama oldukça onenüı bır gosterge de bır düın "sayısal sıruflan B arasında yeterlı ortak ozellıklere ya da duzenlı bır farklüık dızgesıne tanık olunduğunda dılbüımcıler bu dıller arasında bır bağlanü olduğu yargısına vardılar Soz gelımı, tspanyolca, ttalyanca ve Portekizce'nin Latin dilinin ürttnleri oldugu açıkça ortadadır Ote yandan tngillzce ve Flamanca, German adıyla billııen dil ailesine gırerler Geçmiş donemlere aıt bır dılle ılgılı yazüı belgeler bulunmamakla bırlıkte, dılbılım uzmanlan soz konusu dılın sozcuk dağarcığı ve dılbılgısının buyuk bır bolumunu kıyaslama yontemıyle yenıden yaratabüırler Işte bu yontemle uzmanlar zamanla gunumuz dıllenyle çok uzak atalanmızın konuştuklan dıller arasında bır bağlanü kurmayı başarmışlardır German dü aılesı, Latınce, anök Yunanca ve altı başka dil aılesıyle bırlıkte, 144 farkh diU içeren Hınt Avrupa dil grubunun bır parçasını oluşturur Gelgelehm, soy agaçlannı oluşturan uzmanlar enmde sonunda bır açmaza gırerler 6000 yü oncesıne dek uzanan bırçok dü aılesını, 10 000 yü oncesı nın ıse bırkaçını ızleyen büım adamlan daha genlere gıttıkçe tanık olunan gelı şıguzel farklüıklar yuzunden bellı bağlantüan kuramaz olurlar Bellı bır zaman düımınden sonra düde her şey degışıvenr, en kalıcı ortak ozellıkler büe bır noktadan sonra yok oluvenr Bu nedenle tum dunya dü aılelennı ve bunlara gıren alt sınıflan ıçıne alan tek bır soy ağacı oluşturmak yenne, uzmanlar kendılennı 200 300 farkh dü ağacının yer aldığı bır ormanda bulurlar Bu dü ağaçlannın bır bolumu onlarca düı içeren dallara ayrüırken kımı bırkaç düi ıçenrken, kımı de yalnızca Fırene bolgesınde konuşulan Bask dili ve Kore dilinde oldugu gıbı, tek başınadırlar Dmer bizkrt uzak bâgi verip, onhrm 1 kezneıaman sözcükknkn yararlondtkkm, dünyayı konusunda tşu tutabük mi? 6000 bin farkh dil var Dübüım uzmanlan üa yuzyıldır surdurulen zorlu çabalan sonucunda dıller ıçın bır soy ağacı oluşturdular ve gunumuzde konuşulan 6000 farkh dilin çoğunluğu ıle kımı yok olan dıllenn kuşaktan kuşaga geçış surecını ızledüer Dıller Yepyeni bir yaklaşım Dübüımcüenn buyuk bır çoğunluğu bu 6000 yühk duvan çentmeyı surdururlerken Nıchols duvann uzennden atladı Yenıden dü soy ağaçlan oluşturmak ıçın başvunüan tum denenmış ve sınanmış kıyaslama yontemlennı bır yana atarak, 692/18
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear